by Igor Sopar / Çeviri: M. Bahadır Akgün
Bu çevirinin tüm hakları Eurohoops Ltd. Şti.’ye aittir ve izinsiz kullanılması kesinlikle yasaktır.
Bu yazı ilk olarak 15 Mayıs 2018 tarihinde Clutch Points’te yayınlanmış ve uyarlanarak çevrilmiştir.
Her gün sosyal medyada paylaşılan, sıradışı bireysel hareketler, büyüleyici takım oyunu örnekleriyle dolu videolar NBA’in küresel anlamda popülaritesinin artmasında temel etken oldu. Bununla birlikte madalyonun bir de diğer yüzü var.
Her sezon yaklaşık 1.000 saatlik televizyon yayınlarında hem saha içinde hem de saha dışında gülmekten kırıp geçiren, şaşkınlıklara gark eden veya direkt saçma bulduğumuz olaylara tanık oluyoruz. Bu sezon da bu durum böyle oldu.
Phoenix Senkronu
Suns bu sezonun başında takım olarak zirveyi gördü. Bu sezon oynadıkları ilk çeyrekte Eric Bledsoe, Pat Connaughton’ın pasına pas arası yapıyor. Onun savunmadaki akıllı hamlesi, daha sonra Suns‘ın tüm oyuncularının neredeyse kusursuz bir reaksiyonu ile bütünleşiyor. Genç Suns kadrosu o maçta umut veren bir başlangıç yapmıştı oysa…
O başlangıç daha sonra Blazers‘ın 122-67’lik serisi ile kabusa dönüştü ve Suns, organizasyon tarihinin en ağır yenilgisini aldı.
Kosta Gaip ile Konuşuyor
Oyuncular kenara alındığı zaman genelde koç ekibiyle sahada doğru ve yanlış yaptıkları şeyleri tartışıyorlar. Kosta Koufos bunu bambaşka bir seviyeye taşıdı.
Jerry Reynolds’a göre Koufos iyi bir maç oynuyordu ancak benchteki hayali bir kişi ile yaptığı bu yoğun konuşma tam tersini gösteriyordu sanki. Son hareketi düşünülünce en azından bir uzlaşma sağlamışlar gibi gözüküyor.
Voodoo Rick
Jim Carey’in şüpheli kayıp kardeşi Rick Carlisle, kenardaki hareketleriyle çok iyi biliniyor.
Bu kez hakemlerin her şüpheye düştüklerinde LeBron James ve Cavs‘in lehine bir karar almalarının önüne geçebilmek için voodoo büyüsü denedi.
Bu sıradışı yöntem de beklenen sonucun çıkmasına engel olamadı ve Mavs, sekizinci maçında yedinci mağlubiyetini aldı. Carlisle’ın büyücülüğü ise Mavs‘in ilk üç sıradan seçim yapma şansını %40’a kadar çıkarmış oldu yine de.
Marc Gasol’un Ayakkabı Sorunu
Tamamen diğer oyuncuların güvenliğini sağlamak isteyen Marc Gasol, Clint Capela’nın ayakkabasının çıkması üzerine ayakkabıya tekme atıp sahanın dışına yolladı ayakkabıyı.
Gasol’un düşünceli hareketi nedeniyle aldığı teknik faul garipti ancak bu alışılmadık karar da olayın kendisi kadar komik ve bizlere neden bu kadar da nadir görülmeyen olaylarda, örneğin bir oyuncu bir şeyini düşürdüğü zaman ne yapılacağına dair kuralların bulunmadığını merak ettiriyor.
Ayrıca bazılarınız 2014-15 sezonundaki bu görece daha kötü olayı da hatırlayabilir. Tyson Chandler, Marreese Speights’in ayakkabısını blokluyor:
Çaylak Videosu
Kolej basketbolundan NBA’e geçiş belli durumlarda ağır gelebiliyor ve genelde belli bir uyum süreci istiyor. Bu uyum sürecinde alışılan şeylerden biri de sizi sürekli izleyen kameraların sayısı oluyor.
Celtics‘in çaylak yıldızı Jayson Tatum ise bu durumla sezonun başında tanıştı ve bize çaylakların çekim yükümlülüklerini nasıl yerine getirdiğine dair ufak bir fikir verdi. İşin ilginci yapım ekibinin bu kaydı kabul etmiş olması. Gerçi… Tatum’ın tepkisine bakınca onları da suçlayamıyorsunuz.
Gatorade Nefreti
Klay Thompson’ın Gatorade şişesine olan nefretini gösteren video gün yüzüne çıktığı zaman bu videonun Klay’in sıradan takıntılarından biri mi olduğu yoksa altında daha büyük bir şey mi yattığı belli değildi.
Her halükarda Klay Thompson’ın o Gatorade şişesine böyle bir azimle saldırması hayli komik gözüktü. Thompson’ın dürtüleri ise çok daha kurnazcaydı aslında.
O, Body Armor enerji içeceğinin reklam yüzü ve tabii ki çikolatalı süt şirketinin de öyle. Bu “mesele” çok daha pasifist bir tavırla çözülebilirdi ancak Thompson’ın orantısız gücü olayı çok daha komik kıldı.
Manu’nun Asisti
Manu Ginobili, kariyeri boyunca kritik anlarda eli ısınan, normalde çok zor olacak basketleri o anlarda sokan bir isim oldu.
Bazen bu özelliği öyle bir seviyeye geliyor ki istese de “kaçıramıyor.” Tıpkı geçen sezon Blazers ile oynanan ve gerçekten kaçırması gereken topta olduğu gibi.
Bu sezon Ginobili kaçırmaya çalışmıyordu ancak LaMarcus Aldridge’e pasını iletmeye çalışıyordu. Bu iyi fikir, çok daha iyi bir sonuç aldı ve o asist olacak top birden üç sayılık bir baskete dönüştü.
Böylesi bir olayın imkansızlığı hem Knicks‘in hem de hakemlerin aklının durmasına neden oldu zira iki taraf da hiçbir şey olmamış gibi oyuna devam ettiler. En azından Ginobili ısrarla beklenmedik bir şey olduğuna inandırana kadar…
İhraç Üzerine İhraç
Taraftarların cep telefonları ile oyuncuların kişisel alanını işgal etmesi, NBA’de giderek yükselen bir sorun hâline geliyor. Bu durumun en son örneği de rahatsız edici bir Utah Jazz taraftarıyla tartışma yaşayan Russell Westbrook oldu.
Kendi güvenli alanlarını korumaya çalışan oyunculardan ilk öncü hamle ise Rodney Hood’un gelmişti. Oyundan ihraç edilen Hood, kendisini görüntüye alan bir taraftarın telefonuna vurarak elinden düşürmüştü.
Her ne kadar böyle bir hamleyi beklenmedik bir anda, en ufak bir uyarı yapmadan yapmış olsa da Hood’un telefona robotik bir hamleyle vurması da hayli gülünçtü.
Sweet Lou’ya Taciz
Sahada muazzam bir skorer olan Lou Williams, saha dışında da skorlarıyla biliniyor. Williams, aynı anda iki kız arkadaşı olduğunu ve durumu gayet başarıyla idare ettiğini daha önce söylemişti. İki kadının bu ayıp hareketine bakılırsa da “iki kadın” Lou Williams için alışılmadık bir şey değil denilebilir.
Göz Kanatan Basketbol
İki genç ve deneyimsiz takım karşılaştığı zaman maç içinde genelde göz kanatan olaylar yaşanıyor. Bununla birlikte bu olaylar genelde 48 dakikaya yayılıyor ve tek bir sekans içinde dönmüyor.
Nets ile Bulls arasındaki bu maçta maçın daha başında ortaya çıkan acemice hareketler, rezalet bir sekansa dönüştü.
Beceriksiz top kayıpları, kötü atışlar maçın başını öyle bir hâle getirdi ki sanki devre arasında çocuklar rastgele atışlar yapıyordu…
Hava Atışı Şınavı
Genelde oyuncuların hava atışından hemen sonra eğlenmeye çalıştıklarını görürüz. İlk pozisyonu kazanan takımın oyuncularının neler yaptığını görmek de gülünç olur. Oyuncular bu anlamda bugüne kadar ne denli yaratıcı olduklarını bizlere gösterdiler.
Bu sezon ise hava atışı ritüellerinde zirveye Giannis Antetokounmpo ve Eric Bledsoe ile çıkıldı. Bledsoe, teatral hareketler sergilemekle kalmadı maçın başında vücudunu da geliştirmeye devam etti.
Love’ın Sırtüstü Sürünmesi
NBA oyuncularının tamamı daha çocukluklarının başında almıyorlar basketbol topunu ellerine. Bunun bir örneği de Tim Duncan. Yıldız isim memleketindeki havuzu Hugo kasırgası yerle bir edene kadar (dokuzuncu sınıfa kadar) yüzme sporunu icra ediyordu.
Kevin Love da John Henson’ın bozduğu şutta airball atınca belli ki içindeki yüzücüyü dışarıya çıkarmaya çalıştı. Eğer videoda ekranın sağ üst köşesine bakarsanız Love’ın utanç verici bir durumdan kenarda sırtüstü sürünerek çıkmaya çalıştığını görürsünüz.
Atışın kaçmasının ardından tepkisi o kadar gülünçtü ki Love bile o anda ne düşündüğünü bilmediğini söyledi.
Baş Kaşıma
Hareket alanı büyük olmayan büyük hayvanlar genelde sabit nesneleri can sıkıcı kaşınma güdüsünden kurtulmak için kullanırlar. Steven Adams aslında tam olarak böyle bir hayvan değil ama kafasını kaşımak için ellerini kullanmanın fazla enerji istediğini düşünmüş olsa gerek.
Bu sebeple de Al Horford’ın dirseğini, bu sorunu çözmek için kullanıyor. Bu sekansı daha da garip ve komik yapan şey de Horford’ın yana doğru baktığındaki “bu herif bunu gerçekten yaptı mı?” tepkisi.
Eli Havada Kaldı
Maç öncesinde ve maçın bitiminde hakemin elini sıkmak her zaman için iyi bir sportmenlik örneğidir.
Doc Rivers da bu alışkanlığı oğluna başarıyla aşılamış olacak ki Austin Rivers, Clippers‘ın Bucks karşısında aldığı galibiyetin ardından elini nazikçe hakeme uzattı. Ancak onun iyi niyeti karşısında bir red duvarı buldu.
Hakem, Rivers’ın asil jestini doğrudan reddetti ve ondan kaçıp bizlere de bu acı verici görüntüleri bıraktı…