by Ric Bucher / Çeviri: M. Bahadır Akgün
Bu çevirinin tüm hakları Eurohoops Ltd. Şti.’ye aittir ve izinsiz kullanılması kesinlikle yasaktır.
Bu yazı ilk olarak 5 Aralık 2018 tarihinde BR’da yayınlanmış ve uyarlanarak çevrilmiştir.
Sebep Cleveland olmalı. LeBron James, Dwyane Wade ve Chris Bosh gibi iki diğer yıldızla oynayabilmek için bu yüzden Miami’ye kaçmıştı ilk seferinde. Başka hangi yıldız Kuzeydoğu Ohio’da ona katılmak için en iyi döneminde takımdan ayrılırdı ki? Başka seçenekleri varsa kimse bu seçeneğe yönelmezdi. LeBron giderse orada yalnız kalma ihtimaliniz de varken üst düzey yetenekler için fazla ağır bir yük olurdu.
LeBron’ın Cavaliers’tan ilk ayrılığı takıma ilk sıradan seçim hakları kazandırdı ancak o haklardan birini Kevin Love için takasladılar. Diğeri de (Kyrie Irving) LeBron zindanıyla uğraşmak istemedi. Dönüp bakınca geride boş bir yüklük, kasvetli bir atmosfer kaldı ve LeBron, kendilerini satan bir takım ve şehrin üzerine kilidi vurdu.
Artık dört yıllık bir anlaşma ile insanın içini açan Los Angeles’ta. Miami döneminden bu yana ilk kez bu kadar uzun süreli bir kontrat imzaladı. Ancak niye sekiz yıldır finallerin abonesi olan efsaneyle yola çıkmak istemeyen yıldızların sayısı, bu yolu onunla birlikte yürümek isteyenlerden fazla?
Çok sayıda oyuncu ile yapılan sohbetlerde ortaya çıktı ki bunun bazı sebepleri var. Belki bunların arasında en belli olanı da ne kadar başarılı olursa olsun herkesin LeBron’ın yanında bir yol oyuncusuna dönüşüyor olması.
“Takımınızda LeBron varsa, her şeyi ona göre ayarlamak zorundasınız,” diyordu Tyson Chandler, LeBron James’in takım arkadaşı olmadan günler önce. “Buna ayak uydurmak ve kendinizi ayarlamak zorundasınız. Kim olduğunuz, kariyerinizin ne noktada olduğu ve nasıl uyum sağladığınız önemli değil. Bu bir fedakarlık, kazanmak için yapılan bir fedakarlık.”
36 yaşında, pota koruma görevini üstlenmiş, Phoenix’ten kaçıp ligin fiziksel olarak en hünerli oyuncusuyla birlikte oynama şansı bulmuş Chandler gibi bir oyuncu için harika bir durum bu.
Ancak söz konusu en iyi dönemlerini geçiren oyuncular olunca “Beni de alın” cümlesinden çok “Sağolun, kalsın” cümlesini duyuyorsunuz. Paul George, daha önce Lakers’ta oynamayı ne kadar istediğini anlatmıştı ancak bu yaz Oklahoma City’de kontratını uzattı. Jimmy Butler, Minnesota Timberwolves’a sunduğu takas talebinde Knicks, Nets ve Clippers’ı istedi, daha sonra Sixers’a takas oldu. Bu takımların üçü New York veya Los Angeles’ta ve hepsinin gelecek sezon kendisine maksimum maaş verme şansı var. San Antonio’dan benzer şekilde ayrılan ve memleketi Los Angeles’ta oynamak istediği iddia edilen Kawhi Leonard’ın da Lakers’tan ziyade Clippers konusunda daha istekli olduğu dedikoduları var.
Yiğidin hakkını vermek gerekirse, James’in bu yaz Cavaliers’tan ikinci kez ayrılma niyeti belli olduğunda 76ers’lı Joel Embiid gibi genç yıldızlar, LeBron’ın kendi takımlarına katılması için sosyal medyada paylaşımlar yaptılar. Embiid şaklabanlık mı yapıyordu –ki öyleyse ilk kez yapmıyor- yoksa LeBron’ın gerçekten cevap verme ihtimali olmadığını bildiği halde saygısını mı gösteriyordu? Kim bilir? Bütün bunlar takıma katılabileceği halde katılmayan bir All-Star (Paul George) ve Lakers ile hiç ilgilenmeyen bir başka All-Star (Butler) olduğu gerçeğini değiştirmiyor.
Warriors’ın süperyıldızı Kevin Durant, gelecek yaz serbest kaldıktan sonraki planları ile ilgili çok daha muğlak konuşuyor şimdilik ancak bazı yıldızların LeBron ile oynamaktan neden çekindiklerini anladığını açıkça dile getirdi.
“Nasıl bir oyuncu olduğunuza bağlı,” diyor Durant. “Eğer Kyle Korver’sanız mantıklı. Çünkü Atlanta’daki Kyle Korver, hücum yükünü çekiyordu ve kesinlikle kendisi birinci hücum opsiyonu değil. Dolayısıyla o yeteneklerini pas verebilen, penetre edip kendisini boş bırakabilen bir oyuncunun yanında daha iyi kullanabiliyor.
Eğer Kawhi gibi daha genç bir oyuncuysanız LeBron James ile onu aynı takıma almaya çalışmak mantıklı değil. Kawhi, topun elinde olmasını, hücumu kontrol etmeyi, post-up’ları ile tempoyu belirlemeyi seviyor, oyunu böyle oynuyor. Birçok genç oyuncu bu yeteneklerini geliştiriyor. Başka birine ihtiyaçları yok.”
Ancak kariyerinin bu noktasında LeBron’ın buna ihtiyacı olabilir. Irving iki yaz önce Boston Celtics’e kendisini takas ettirdikten sonra James, Cavs’i dördüncü kez üst üste finale taşıdı ancak Warriors tarafından süpürüldü. Eğer Warriors ile yeniden mücadele etmeyi umut ediyorsa yardıma ihtiyacı olduğu açık. Özellikle bir de artık kıtanın Golden State’li tarafındayken… Özellikle de Warriors çekirdeğini korumayı başarabilirse son dört yılda üç şampiyonluk yaşamış bir takımı tahtından etmenin zorluğu, takıma katılacak yıldızlar için var olan cazibeyi de bulandırıyor. Söz konusu yıldız, yüzük kazanmak bir yana finale çıkma garantisi bile olmadan rahatını bozup fedakârlık yapmak zorunda kalabilir.
“Serbest olsam her şeyi düşünmek durumunda kalırdım,” diyor tecrübeli oyuncu Trevor Ariza. “Ancak benim rolüm PG ve Kawhi’dan farklı. Onlardan, benden farklı şeyler yapmalarını istiyorlar. LeBron gibi oyuncular sonuçta. Neden tamamen aynı şeyleri yapan biriyle oynamak istesinler ki? Neden başka bir yerde oynamak isteyeceklerini anlayabiliyorum.”
Lakers, maaş bütçesini gelecek yaz bir oyuncuya maksimum kontrat verebilecek şekilde ayarladı. Oyuncunun takas yoluyla veya serbest olarak takıma katılması önemli değil. Lig kaynaklarından elde edilen bilgilere göre James, Irving’in Cleveland’da kalmayacağına ikna olduğu zaman Cavs yönetimine Irving’i Damian Lillard ile takaslamayı önermiş. Cavs, Blazers’ı asla aramamış ancak James’in ilgisi nedeniyle Lakers’ın Lillard için takas yapmaya çalışacağı dedikoduları gündeme düştü.
“Ben hâlimden çok memnunum,” diyor Lillard. “Harika bir organizasyonda oynuyorum. Hiçbir arayışta değilim. Bence birbirimizi iyi tamamlardık ancak bunun gerçekleşmesinin tek yolu takımımın beni artık istemediğine karar vermesi olur. Ben burada bir şeyler inşa etmeye çalışıyorum.”
İster Victor Oladipo ve Jayson Tatum gibi yeni yeni açan yıldızların LeBron’ı yedinci maça zorlaması nedeniyle olsun ister Warriors’ın kendisini süpürmesi nedeniyle, yeni yeni yükselen yıldızların gözü artık LeBron nedeniyle korkmuyor gibi gözüküyor. Ona saygı duyuyor olabilirler ancak ondan korkmuyorlar.
Birçok insan ‘Ben de onun kadar iyi olabilirim’ diye düşünme aşamasına dönüyor,” diyor Spurs’ün tecrübeli oyuncusu Rudy Gay. “Ve bazen insanlar onun gibi biriyle oynama fikrini düşündükleri zaman bunun kendilerini gölgede bırakacağını, belki de fırsatların çoğunu LeBron kullanacağı için bu noktaya geleceklerini düşünüyorlar. Aslında haklılar da, çünkü LeBron yıllardır büyük oynuyor.”
Kawhi, gelecek yaz serbest kalırsa neler yapabileceğini konuşmayı ısrarla reddetti ancak James’i ölçü olarak almıyor.
“Başka ne kanıtlamam gerekiyor?” diye soruyor. “Finalde beni yendi, dönüp biz de onu yendik.” Nasıl yani kanıtlayacak başka bir şeyin yok mu? “Onunla oynadığımız zaman maçı kazanmaya çalışıyorum, hepsi bu.”
Öte yandan diğer oyuncular bu noktada yıldızlıklarını, LeBron ile bir şampiyonluk kazanmaya değişmek istemeyebilirler zira bu aynı zamanda LeBron’ın da bir şampiyonluk daha kazanması anlamına gelecek. Bir gözlemcinin de dediği gibi, “Bazı yıldızlar duruma bakıp diyorlar ki ‘Neden LeBron’ın mirasını güçlendireyim?’”
Bu bir ikilem elbette. Hiçbir oyuncu bu yazı için bir şey söylemedi. Hem yıldızlar hem de yardımcı roldeki isimler, Doğu Konferansı’ndaki bir yöneticinin iddiasına göre, James’in yıldız durumunun odadaki tüm oksijeni sömürdüğü görüşünde. Ancak Lakers’a katılacak olurlarsa kendilerini dönüştürüp daha düşük roller kabul etmek zorunda kalacaklarına dair bir şüphe var. Bosh ve Love, LeBron ile takılmadan önce kendilerini kanıtlamış All-Star oyunculardı ancak onlara dair algı, organizasyonların mihenk taşı olma noktasından zaman zaman James’in yüzük görevindeki zayıf halkalar oldukları yönüne kayıyordu. Çok daha az şut atan strech 4 oyuncularına dönüştüler ve genelde James’in oynayabileceği alanı açmak için nadiren topa değiyorlardı. Belki şampiyonluk kazandılar ancak onlara dair algı, James’in takım arkadaşı olarak faydalandıkları yönünde kaldı.
“Kevin Love oyununu tamamen değiştirip şutörlüğe uyum sağlamak zorunda kaldı,” diyor Durant. “Oyununu değiştirdiği için bence çok daha fazla övgüyü hak ediyor. Bosh da öyle. LeBron, oyunu nasıl oynadıklarını zaten bilen oyuncular ve şutörlerle oynaması gereken biri. Hâlâ gelişimini sürdüren genç oyuncular için mesela zor olacak çünkü topu çok fazla istiyor, hücumun kontrolünü istiyor ve herkes için yaratıyor.”
Durant ayrıca James’in etrafındaki medya ordusunun da diğer oyuncuları rahatsız ettiğini kaydetti.
“LeBron’ın etrafında olunca başka insanlardan büyük bir ilgi geliyor,” diyor Durant. “Medyada çok fazla fanatiği var. Büyük köşeyazarları bile onun dalkavukluğunu yapıyor. Burada basketbol oynuyoruz, bazen iş basketbolun bile dışına çıkıyor. Birinin neden o çevrede olmak istemeyeceğini anlayabiliyorum çünkü zehirli bir ortam orası. Özellikle de etraftaki ilgi saçmalık seviyesine gelince haydi geçmiş olsun. Bu durum kesinlikle LeBron’ın hatası değil. Yalnızca medyada öyle çok hayran var ki her lafına atlıyorlar. Bir çekilin önümüzden de basketbolumuzu oynayalım.”
Sonra bir de takım kazanırsa LeBron övüleceği, takım kaybederse etrafındaki herkesin suçlanacağı gerçeği var.
“LeBron etkisi bu işte,” diyor Kyle Lowry. “Üzerinize büyük bir baskı yüklüyor ancak sizin üzerinizden büyük bir baskıyı da alıyor. Ne alıp vereceğinizi biliyorsunuz. O bunları başardı ancak yine de o da insan. Yeterince güçlü kişiliğiniz varsa bununla başa çıkabilirsiniz.”
Ariza’nın ise bir başka önerisi var: “Medya, yazılarını değiştirmeli. Süperyıldız, süperyıldızlığını yapsın.” Başka bir deyişle takım başarısız olduğunda yardımcı roller suçlanmasın. Bazen başarısız olan süperyıldızın kendisidir.
LA’de iki şampiyonluk yaşayan tecrübeli yıldız Pau Gasol, böylesi bir kılı kırk yarma durumunun Los Angeles’ta ayyuka çıktığı görüşünde.
“Lakers’ta başarılı olursanız sonsuza dek sevilirsiniz,” diyor Gasol. “Ancak aynı zamanda hiçbir yerde olmayan gerginlik, baskı ve drama hali var. Sürekli bir haber çıkarmaya çalışan onlarca basın organı orada oluyor. Sizin kişiliğinize ve nasıl biri olduğunuza bağlı. Ancak başarılı olursanız her şey güzel. Böylesi yok.”
Eğer. Önemli olan kelime bu gibi gözüküyor. Eğer serbest bir oyuncu LeBron’ın kanatları altına girme bedelini ödeyecek olursa bu yolculuk, onu istediği yere götürür mü? Böylesi bir “acaba” daha önce görülmedi… LeBron artık hayallerin gerçek olduğu topraklarda. Hepsi değil tabii…