By Stathis Trapezanlidis – Berlin
Pini Gershon’la birkaç dakikalık bir sohbet her zaman çok eğlencelidir , onunla Maccabi Tel Aviv’in Berlin’de kaldığı otelde buluşup Avrupa basketbolunu “yakan” tüm sorunları konuştuğumuz 45 dakikalık buluşma ise daha da fazlası…
63 yaşındaki koç neden bir Maccabi taraftarını omuzlarına aldığını açıkladıktan sonra, Fenerbahçe oynayacakları seriye değindi, sahadaki büyük rakibi Zeljko Obradovic’i bir kez daha ilahlaştırdı ve neden ev sahibi Real Madrid’i turnuvanın favorilerinden biri olarak görmediğini açıkladı.
Eurohoops Euroleague ve FIBA’nın arasında ligi kimin alacağına (?) dair çıkan anlaşmazlığın dosyasını açtı ve Pini Gershon da fikrini net bir şekilde söyledi. Deneyimli koçun hangi noktalarda Euroleague’i hangi noktalarda FIBA’yı desteklediğini okuyun.
Diğerlerinin aksine “Pini” neden baş antrenör olarak geri dönmeye neden hayır dediğini, Olympiakos ve Maccabi gibi oyuncularına fazla paralar ödemeyen takımların Euroleague’i kazandığı modeli neden desteklediğini açıkladı.
Pini Gershon’la Fenerbahçe’ye karşı oynayacakları seri hakkında
– Bay Gershon, Berlin’deki maçın sonunda verdiğiniz tepkiyi gördüm. Biraz şaşırdım çünkü bundan daha önemli maçlarda bulunmuştunuz, bu yüzden sizi bu kadar endişeli görmeyi beklemiyordum.
“Öncelikle bu hedeflere dayanıyor. Bu sezon bizim ana hedefimiz İsrail’de şampiyon olmak ve Euroleague’de çeyrek finallere kalmak. Maccabi bu yıl oldukça iyi bir takım. Bu geçmişte de olmuştu. Bazen en iyi oyunculara sahip değildik ama Euroleague Final Four’una kalmayı başardık hatta bazen kupayı kazandık. Bu yıl oyuncularımızı ve bütçemizi diğer takımlarla karşılaştırırsak, bizden daha iyi takımlar olduğunu fark etmek çok kolay. Bizden daha iyi oyunculara ve daha büyük bütçeye sahip Real Madrid ve Barcelona’yı yendiğimiz için playofflara kaldık.”
– Maccabi Tel Aviv’in ev sahibi avantajı olmadan Fenerbahçe’yi eleyebilme ihtimali nedir?
“Eğer hedeflerimize bakarsanız, burada olmamız büyük bir başarı. Bunun yolun sonu olduğunu söylemiyorum çünkü playofflara kaldığınızda geriye bakamazsınız, her zaman ileriye bakmalısınız. Devam etmek istiyoruz, tabi ki öyle ama CSKA çok iyi bir takım keza Fenerbahçe de. Çok fazla iyi takım var. Eğer daha iyi oyuncularımız ve daha yüksek şansımız olduğunu söylersem yalan söylemiş olurum. İstiyoruz ve deneyeceğiz. Eğer Maccabi’ye karşı oynuyorsanız işlerin kolay olmayacağını bilmek zorundasınız!
Bu takım, bu kulüp ve sahip olduğumuz gelenek hakkında konuştum. Onların da seri hakkında endişeli olduğunu düşünüyorum ve tecrübelerime dayanarak deplasmanda üst üste iki maç oynamanın kolay olmadığını söyleyebilirim. Çok fazla baskı oluyor. Daha önce bu durumda oldum. İlk iki maçta her zaman yeni durumlar vardır. Kaybedecek sadece bir şeyiniz var. Bugün gördünüz (Alba Berlin’in oyuncuları için, 9/4). Zeljko’nun (Obradovic) çok iyi ve çok tecrübeli bir koç olduğunu söyleyebilirim ama yine de her nerede olursa olsun oyuncular çok fazla baskı altında oynayacaklar. Deplasmanda ölüm kalım maçı oynamak çok zordur ama ev sahibi oyunculara bakarsanız onlar için de işlerin kolay olmadığını görürsünüz”.
– Bir kez daha Obradovic karşısında, iyi bir arkadaş ve sahada büyük rakip.
“Ona karşı oynadığınız zaman ne beklemeniz gerektiğini bilemiyorsunuz. Basketbolun dehalarından birisi. Her yoldan başarılı oldu, en iyi takımlarla da daha kötü takımlarla da. O en büyük çünkü her zaman çok farklı şeyler düşünüyor. Yeni şeyler, varyasyonlar buluyor, risk alıyor, onunla bağlantıyı birkaç saniyeliğine bile kaybederseniz maçı da kaybedersiniz. Her zaman zor, 46 dakika konsantre olmak zorundasınız! Her hücumda 24 saniye boyunca konsantre olmalısınız. Başarılı oluyorlar çünkü çok iyi bir koça sahipler. İyi oyuncular her zaman başarılı olamazlar çünkü takım her zaman daha önemlidir ve çoğu zaman takım kazanır. Obradovic her oyuncuyu – ne kadar iyi olduğu fark etmeksizin- daha iyi ve takım oyuncusu yapıyor. Mükemmel bir taktik koçu, her zaman yeni bir şey buluyor, her zaman diğer koçlardan bir adım önde”.
– Ona karşı asla unutamadığınız bir galibiyet veya bir mağlubiyet var mı?
“Zeliko karşısında çok ağır bir mağlubiyetim yok. Kaybediyorsunuz ve daha iyi bir koç kazanıyor. İlk kez Final Four’da çaylak olduğum sene Thessaloniki’de finalde kaybettim. En önemli galibiyetlerimden birisi Bercy’de (Paris, 2001 Suproleague’in finali) aldığımdı. 14 sayıyla kazandık ve o zaman için bu büyük bir farktı. Koçun, oyuncuların vs kim olduğu göz etmeksizin çok zorlu bir takıma karşı kazandık”.
– Bu sezon aklınızdaki favori kim?
“Bence CSKA. Birçok kişi Real Madrid diyebilir çünkü ev ahibiler ama ben koçken kazandığım zamanı da hatırlıyorum (2003-04). Az kalsın Final Four’a kalamıyorduk. Nasıl olduğunu hatırlıyorsunuz (Zalgris’in kaçan 2 serbest atışı sonrası Maccabi son saniyede atılan üçlükle maçı uzatmaya taşımıştı). Eğer Fenerbahçe oraya gelebilirse Obradovic herkesi şaşırtabilir. Final Four’da her zaman hiç beklemediğiniz bir “arap atı” olabilir. CSKA’yı deplasmanda yendiler. Bu çok çok zor. Dimitris’i çok iyi biliyor bu da onun avantajı olabilir. Ama tam tersi de olabilir. Böyle diyorum çünkü Dimitris de onu çok iyi biliyor. CSKA’nın Avrupa şampiyonu olabilecek potansiyeli olduğunu düşünüyorum”.
– Hangi takımlar Final Four’da yer alacak?
“CSKA orada olacaktır. Real Madrid de -kolay ya da zor- orada olacaktır. Olympiakos da olabilir. Barcelona’yı deplasmanda yenebilecek bir takım varsa o da Olympiakos. Bunu başarabilirler çünkü Euroleague’in en iyi savunmalarından birine ve yeterli tecrübeye sahipler. Savunmada bunu başarabilecek isimleri var. Geçmişte bunu yaptılar, yine başarabilirler”.
– Siz de başardınız bu yüzden Maccabi’nin tekrar şampiyon olmak için nelere ihtiyacı olduğunu biliyorsunuz.
“Sezonu bitirmeden söylemem (gülüşmeler). Kıçıma tekmeyi basmalarını istemem. Diğer takımlar daha iyi oyunculara sahip. Oyuncularımdan şikayetçi değilim ama gerçek bu. Kimsenin takımında Devin Smith yok ama yine de daha iyi oyunculara sahipler. En iyi performanslarını sergilerlerse ve bir takım olarak oynarlarsa çok şansımız kalmıyor. Çok çok iyi olmalıyız, orada olmak ve galip gelmek istiyorsak kalitemizden %30-40 daha iyi olmalıyız. Orada olursak, bilemezsiniz”.
Pini Gershon’la Euroleague, FIBA arasındaki boşluk ve Milli Takımlar hakkında
FIBA bu aralar Euroleague’e meydan okuyor. Sizin şu anda lig hakkındaki düşünceleriniz neler?
“Euroleague’in gittiği yol, hangi takımların para alacağının belli olması ve bunun sezon ilerlerken değişmiyor olması oldukça iyi bir fikir. Bütçesi, seyircisi, kapasitesi, televizyonu ve hakları olan takımlardan bir lig kurmalısınız. Çok fazla para kazandıklarını söylemiyorum ama etkinlikler düzenleyebiliyorlar. Herkesin Euroleague’de olmak istediğini biliyorum. Her takım her oyuncu orada olmak ister. Euroup da iyi ve zorlu. Çok fazla iyi takım var. Örneğin Berlin ve Partizan gibi takımların hem çok fazla taraftarı hem de büyük salonları var.
Bana dün sormuş olsaydınız her maçın aynı gün, aynı saatte oynanması gerektiğini söylerdim. Bunun imkansız olduğunu hissediyorum, Efes’le Laboral’in aynı saatte oynamamasından dolayı hiçbir şey olmadı. Aynı şey bizim için de geçerli. Hiçbir şey olmadı. Herkes bunu yapmanın geçerli yol olmadığını biliyor. Ama bir takımın ligi değiştirmesi için de geçerli bir neden değil. Bildiğim kadarıyla takımların çoğu turnuvadan, paradan ve yönetimden memnun”.
– Gerçekten para konusunda memnunlar mı?
“Her takımın ne aldığını bilmiyorum ama salonların genişlediğini ve çoğunun dolu olduğunu görüyorum. Orta seviye takımlar bile Euroleague sayesinde daha yükseğe sıçrıyor, bu da turnuvanın oyuncular, takımlar, seyirciler için önemli olduğu anlamına geliyor. Bu yüzden bunu değiştirmek için bir sebep yok “.
– Eğer FIBA yeni bir lig kurmaya karar verirse gelecek sezon iki turnuva olacağı dedikoduları var.
“İki turnuva diyorsunuz, bu da Euroleague’le aynı seviyede bir turnuva daha olacağı anlamına geliyor. Bunun olabileceğini düşünmüyorum. Euroleague’le mücadele edecek yeterli sayıda takım olduğunu düşünmüyorum. NBA Avrupa’dan 100’den fazla oyuncu alıyor ve bu da Avrupa’daki kaliteyi azaltıyor. Euroleague’den çok fazla takımın başka turnuvaya gideceğini sanmıyorum. Örneğin en iyi liglerden biri olan İspanya’nın 4-5 takımı var. Onların da FIBA’ya gitmek isteyeceklerini sanmıyorum”.
– Sezon devam ederken Milli takım maçlarının ya da turnuvalarının oynanması hakkındaki görüşleriniz neler?
“Oyuncular makine değiller. Eğer yerel liglerini Haziran gibi bitirirlerse Eurobasket için hazırlıklara hemen başlamaları gerekiyor ve sonra tekrar takımlarıyla çalışmalılar ki bu da imkansız. Tüm sakatlıklar bundan kaynaklanıyor. En iyi oyuncuları 10 yıl boyunca milli takımlara alamazsınız. Sadece U-18, U-20 milli takımları vs için de konuşmuyorum. Eğer sağlıklıysanız dinlenemiyorsunuz. Bu yüzden Eurobasket sezon içerisinde olabilir, Euroleague 2-3 hafta durur ve böylece oyuncular 2-3 aylarını boşa çıkartmış olurlar.
Eleme turu çok büyük problem değil. Sezon içerisinde oynanması çok zor değil. 1 hafta ara verirsiniz, 2-3 maç oynarsınız ve sonra biter. Ama her yaz ayrı bir büyük turnuva olursa bu oyuncular için çok zorlayıcı olur. Oyuncuları milli takımda oynamaya zorlarsınız ve bu kolay olmaz. Sonunda da makine durur”.
Maccabi Tel Aviv’deki yeni rolünden memnun musun? Bunu baş antrenör olmaktan daha çok mu tercih ediyorsun?
“Bunu söylemek çok zor ama şu anda sahip olduğumun en iyisi bu. Diğer opsiyonlarım bundan daha iyi degildi. Basketbolu seviyorum bu yüzden işi kabul ettim. Gelecekte neler olacağını bilmiyorum ama şu anda memnunum. Kabul ettim ve kulübü başarıya taşımak için elimden geleni yapıyorum.
İlk şampiyonluğumu kazandıktan sonra tamam başardım ve 1 ya da 2 yıl koçluk yapmayacağım dedim. Sonra bir kez daha yapmak istedim ve üst üste 2 Euroleague şampiyonluğu kazandım. Üst üste iki şampiyonluk kazanmak hiç kolay değil. Özellikle bizim gibi bir kulüp için. Üst üste 3 şampiyonluk kazanmak için yeterince genç değilim. Elimden gelenin en iyisini yapmak istiyorum. Aç gözlü değilim. Yaptığım şeyden dolayı memnunum”.
– Düşük bütçeli bir takım olan Olympiakos, Euroleague’de üst üste iki kez şampiyon olmuştu. Maccabi de bir sonraki sezon şampiyon oldu. Bu takımların bütçelerinin ve oyuncu maaşlarının Avrupa Finansal statüsüne yakınlaşacağının bir göstergesi olabilir mi?
“500.000 dolarlık bir oyuncuya iki katı para verdiğinizde o oyuncunun iki katı sayı üretip iki katı ribaunt almasını sağlayamazsınız. Takımının daha iyi olmasına yardımcı olan oyuncuların aldıkları parayı hak ettiğini düşünüyorum. Herkes Saras ve Parker’ı söylüyor ama ilk şampiyonluklarını kazandıklarında, 500.000 dolarlık oyunculardı. Milyonları harcayıp sonunda hiçbir şey kazanamayan çok fazla takım biliyorum. İyi koçlar iyi takım kurarlar ve şampiyonluklar kazanırlar. Bu iki şey şampiyonluklar getirir ve sen Yunanistan’dasın diğer şeyleri benden daha iyi bilirsin! Ama şimdi onlara girmiyorum.
Bay Aggelopoulos (Olympiakos başkanı) Olympiakos’dan ayrıldığımda ona ne söylediğimi sana söyleyebilir ve sonrasında bu olduk. Pire’ye geldiğimde bütçe 7-8 milyon euroydu. Sadece para değil, kaliteli takımlar oluşturmak zorundasın. Zalgris Kaunas’ın Euroleague’i kazandığını (1998-99) gördüğümde gençtim ama orada olmak için iyi bir takım, sistem oluşturmanız ve tecrübeli olmanız gerektiğini anlayabilecek kadar yaşlıydım.
Tur atlamak, Final Four’un bir parçası olmak ve sonra da şampiyon oluyorsunuz. Orada olmak ve Final Four’un bir parçası olmak, bir sonraki sene kupayı alma şansınızı arttırıyor. Euroleague’i kazanmadan önce hemen her takım en az bir kez o noktaya gelmişti. Tabi ki sürprizler var çünkü bir noktada işler sadece iki şuta dayanıyor. O anki kondisyonunuza dayanıyor. Bu uzun bir sezon ve oldukça fazla iyi takım var.
-Kariyerinde koçluk yaptığın en iyi beş oyuncuyu söylemeni istiyorum.
Söyleyemem. İstemiyorum çünkü birçok iyi oyuncuya koçluk yaptım. Yine de benim için takımlar oyunculardan daha önemli. 2004 yılında takımımdaki 6. ya da 7. oyuncunun attığı şut benim daha iyi bir koç olmamı sağladı. Aksi durumda ben burada olamazdım ve şu an sen benimle röportaj yapıyor olmazdın.
Tüm oyuncularım benim için önemlidir. Şu ya da şu demek istemiyorum. NBA’de oynayan bazı oyuncularım vardı ve tabi ki onlar iyiydi ama Maccabi’ye gelen tüm oyuncuların bu kulüp sayesinde daha iyi olduğunu düşünüyorum. Bu tip takımlar, kariyerler yapabilir. Örneğin Devin Smith Nba’de oynamadı ama sahip olduğum en iyi oyunculardan birisi. Ama eğer şampiyonluklar kazanmamda bana yardımcı olan diğer oyuncularımdan bahsetmezsem onlara haksızlık olur”.
– Bu sezon David Blatt mi Gregg Popovich mi?
“Bu tıpkı Obradovic mi Gershon mu demeniz gibi. Obradovic benden daha iyi takımlara sahipti, daha tecrübeliydi, daha fazla şampiyonluk kazandı ve Avrupa şampiyonlukları kazanmak için kesinlikle benden daha şanslıydı. Popovich mükemmel takımlar yaratan mükemmel bir koç. Oyunculardan değil sistemden ve rollerden kaynaklanıyor. Eğer Blatt de NBA’deki ilk sezonunda o noktada olursa o da çok başarılı olmuş olur. Popovich çok büyük bir avantaja sahip çünkü tecrübeli, aynı oyunculara ve aynı takıma sahip. Eğer Blatt şampiyonluğu kazanırsa, o mükemmel olmuş olacak! Ama bu çok zor”!
– Maccabi gelecek off sezonda ABD’de dostluk maçları oynayacak. Sonunda, bu bir takımının hazırlanması için iyi mi kötü mü?
“ABD’de oynamak kolay değil. Transferler zor ama başarmak zorundasınız. Kendi takvimimizi onlarınkine ayarlamak zorundayız. Euroleague takımları bunu yapmak zorunda. İlk olarak farklılıkları ve onların seviyelerini göreceğiz daha da fazlası bağlantılar kuracağız. Bazı takımlar orada taraftarlara sahip. Olympiakos, Maccabi, Armani Milano”.