by Eurohoops Team / info@eurohoops.net
Semih Erden ve Metecan Birsen hafta boyunca yarışan ve haftanın finaline gelmeye hak kazanan yarışmacılarla yarışırken hem de kendilerine yöneltilen sorulara içtenlikle yanıt verdiler.
Basketboldan uzak kaldığı süreci zorlu olarak nitelendiren Metecan Birsen, “Kendimi motive etmeye çalışıyorum, bireysel antrenmanlarımı evde sürdürüyorum. Onun dışında sürecin bitmesini bekliyorum. Onun dışında iyi geçen bir sezon vardı bizim adımıza, moral bozucu oldu bu süreç. Sezon boyunca antrenman ve maç sayısı fazla olduğu için kendimize pek vakit ayıramıyorduk. Bu süreçte kendimize daha fazla vakit ayırma şansımız oldu. Ben de Yoga’ya başladım, kız arkadaşımla birlikte lego yapmaya başladık. Onun dışında Netflix dizilerini takip ediyoruz. Tabii ki sıkılıyoruz. Tüm basketbol severler, biz de dahil olmak üzere salonlara dönmek istiyoruz. Artık bitmiş bir sezon var, önümüzdeki sezona sağlıkla başlamayı umuyorum ben de.” şeklinde konuştu.
Semih Erden: “Belki de şampiyonluğa uzanacak bir sezonumuz vardı ama şu an bu noktadayız”
Liglere verilen ara ve karantina süreci hakkında ise Semih Erden “Benim için ilk defa böyle uzun bir ara oldu. Yaz aylarında da hep milli takımda oluyorduk. Böyle bir aranın olması çok üzücü, güzel giden bir sezonumuz vardı. Belki şampiyonluğa kadar uzanacak bir sezonumuz vardı ama olağanüstü bir durum nedeniyle şu an bu noktadayız ama her şeyin başı sağlık. Sağlığın olmadığı bir yerde hiçbir şekilde hiçbir şey olmuyor. Bunu da en net şekilde gördük. Aslında bazı şeylerin ne kadar boş oluğunu şu dönemde daha iyi kavrayabiliyoruz. Ben de kendi olanaklarımla halter ve basketbol çalışmalarımı gerçekleştirebiliyorum. Onun dışında çimlerle uğraşıyorum, ağaç buduyorum. Çiftlik evinde kaldığım için bu işleri yapıyorum, keyif alarak yapıyorum. Hem de hiç bilmediğim bir işi yaparak ne kadar zor olduğunu görüyorum. İnsanların bulunduğumuz durumda, nerede yanlış yaptığımızı sorgulaması gerek diye düşünüyorum çünkü çok boş şeylere zaman harcamışız. Umuyorum ki bu süreçte bazı şeyleri daha iyi anlayıp normal hayatımıza döndüğümüzde bunlardan ders alıp elimizdekilerin kıymetini bilmemiz gerekiyor diye düşünüyorum. Dışarıda bizim için çalışan sağlık çalışanlarımız var. Tüm çalışan insanlara ben buradan teşekkür etmek istiyorum. Allah başta kendileri olmak üzere hepimize sabır versin.” ifadelerini kullandı.
Metecan Birsen: “Kariyerimde her zaman oturmak yerine daha fazla maç yapmayı seçtim”
Genç yaşında Fenerbahçe’de ayrılarak Eskişehir Basket, İstanbul Büyükşehir Belediyesi ve Sakarya formaları giymesi ve kariyerinin geldiği nokta hakkında konuşan Birsen, “Başarılı bir altyapı kariyerim oldu benim de sonrasında A takıma yükselme başarısı gösterdim. Orada da iyi antrenörlerle çalıştım, Zeljko Obradovic ile de bir sene çalıştım. Sonrasında ben kendi basketbol gelişimim için daha fazla sorumluluk alabileceğim bir takıma gitmek istedim. Transfer olduğum takımlarda da kararlarım hep böyleydi. O yüzden oturmak yerine süre almayı, daha fazla maç yapmayı istedim. Kendimi bir üst seviyeye taşımak için bu kararları verdim. Tabii ki daha eksiklerim var, ulaşmam gereken bir seviye var. Ben de bunun için çok fazla çalışıyorum ve yoğun antrenmanlarıma devam ediyorum. Bu şekilde de ben de konfor alanımdan çıkmış oldum.” ifadelerini kullandı.
Semih Erden: “Basketbolda maalesef kaybettiklerini yerine koyma şansın yok”
Kariyerinin ilk dönemi ve Partizan’a giderek aldığı kararı değerlendiren Semih Erden, “Sonuçta her aldığın karar hayatını etkiliyor. Ben o kararı aldığımda 17 yaşındaydım. Darüşşafaka’da profesyonel olarak oynuyordum ama çok kısa sürelerde. Partizan’a gitmek profesyonel basketbol anlamında kariyerimin en doğru kararlarından biri diyebilirim. Partizan’a gitme yolunu açan kişi Bogdan Tanjevic’ti. O yıl beni A Milli Takım kadrosuna da davet etmişti. Orada gösterdiğim performanstan sonra insanların ilgisini çekmiştim. Kariyerim Partizan’da başladı, o sezonu da orada dolu dolu bir şekilde geçirdim. Ardından Fenerbahçe’ye döndüm. Sonrasında da süreç Fenerbahçe, NBA, Anadolu Efes, Darüşşafaka şeklinde geçti. Bu sezon da Pınar Karşıyaka’dayım. Bazı şeylere ‘keşke’ dememek için gençlerin bu işe sıkı sarılıp bu işi bilinçli bir şekilde yapmaları gerekiyor. Maalesef insanımız bazı şeyleri bilinçsiz bir şekilde yapıyor. Ben bunu ne zaman anladım, bir şeyleri kaybettiğimde. Basketbolda maalesef kaybettiklerini yerine koyma şansın yok. Bizim zamanımız çok kısa. Baktığınız zaman 15-20 sene çok uzun bir kariyer gibi geliyor ama çok kısa. Bu kariyeri farkındalığı üst düzeyde bir şekilde geçirmek gerekiyor. Bizde bu eksik. Allah’ın izniyle basketboldan uzak kalmayı asla düşünmüyorum. Oyunculuk kariyerim biter basketbolun içinde başka bir kariyer başlar.” şeklinde konuştu.
Metecan Birsen: “Mesafeli mizacım tamamen maç içindeki konsantrasyonum ile alakalı”
Kendisinin mesafeli mizacı hakkında sorulan soruya ise Metecan Birsen’in yanıtı şu şekilde oldu: “Evet maç içerisinde o şekilde bir görüntü çizebilirim ancak bu tamamen maç içindeki konsantrasyon ile ilgili. Sahaya girdiğim andan itibaren tamamen basketbola odaklanıyorum. Onun dışında tabii ki takım arkadaşlarına karşı pozitif ve eğlenceli bir insan olarak tanınırım. Saha dışında da aynı şekilde. O yüzden saha içinde tamamen işime odaklanıyorum. Bu sezon takım olarak kimyamız da çok olumluydu. Saha dışında da birbiri ile vakit geçirmekten keyif alan bir arkadaş grubu vardı.”
Semih Erden: “Kevin Garnett, bana Ali Ağaoğlu’nun bizlere hediye ettiği evi sordu”
Kariyeri boyunca yaşadığı ve unutamayacağı anlardan bahseden Semih Erden, “NBA’e çaylak olarak gitmeme rağmen çok şanslıydım aslında çünkü 2010’da Dünya Şampiyonası’nda ABD’ye karşı final oynamıştık. Tüm takım arkadaşlarım o maçı izlemişti. NBA’e gittiğimde açıkçası insanların ne kadar bilinçli ve farkında olduğu konusunda büyük şaşkınlık yaşadım. Tanışma faslında ve ilk antrenmanlarda Kevin Garnett’in bana final maçıyla ilgili sorular sorması, her şeyi takip etmiş olmaları beni çok şaşırtmıştı. Türkiye’de bu başarının ne kadar çok ses getirdiğini duymuşlar. O dönem Ali Ağaoğlu’nun bizlere hediye ettiği evi, bunun gerçek olup olmadığını sordu bana. Bu durum da ne kadar işlerine saygı duyduklarını gösteriyor.” diyerek NBA kariyerinin başında yaşadığı anı izleyicilerle paylaştı.
Erden: “Değiştirmek istediğim çok şey olurdu ama 2010’dan sonrasını değiştirmek isterdim”
Kariyeri boyunca değiştirmek istediği bir an veya bir karar olup olmadığı sorulması üzerine Semih Erden, “Değiştirmek istediğim çok şey olurdu ama ben 2010’dan sonrasını değiştirmek isterdim. 2010’da aldığım karar doğruydu, hatta daha erken gidebilirdim NBA’e. O dönem şu anki düşünce yapımla olmak isterdim.” ifadelerini kullanırken Metecan Birsen “Ben bir şey değiştirmek istemezdim, iyi ve kötü anılarım oldu kariyerimde. Sonuçta kötü kararlarım da olsa hepsi buraya kadar gelmemde fayda sağladı bana. Ben de aldığım kararlardan ve tecrübelerden çok memnunum. Hiçbir şey için pişmanlığım yok.” dedi.
Semih Erden: “Karşıyaka taraftarı inanılmaz, ölüyü bile diriltiyorlar”
Seyircilerden gelen soruları yanıtlayan Semih Erden, NBA’de oynamanın stresi ve NBA izleyicileri hakkında gelen soruya “NBA tarih edilemez bir platform. Her basketbolcunun hayali. Ben hayalimi gerçekleştirdiğim için çok mutluyum. Yeterli mi, tabii ki değil ama yaşadığımız sakatlıklar vs. buraya kadarmış. Tabii ki NBA taraftarının önünde oynamak inanılmaz bir şey. Basketbolu keyifli hale getiriyorlar. Orada biraz şova kaçan bir taraftar kitlesi var. Burada Karşıyaka taraftarı inanılmaz mesela ölüyü bile diriltiyorlar. Sonuçta çıkıp inanılmaz performanslar sergiliyorsunuz. Oynadığımız sezon boyunca bazı maçlarda hepimiz biliyoruz kötü başladığımız maçlarda inanılmaz skorlar elde ettik. Bu da güzel taraftarımızın bize verdiği ateşli destekten kaynaklanıyor.” yanıtını verdi.
Programın son bölümünde Semih Erden, Metecan Birsen’i anlatacağı üç kelimeyi “temiz, komik ve güzel karakterli” olarak belirlerken Metecan Birsen, Semih Erden için “kaptan, eğlenceli ve çalışkan” ifadelerini kullandı.
Basketbol gündemindeki en son gelişmeleri kaçırmamak için tıklayın!