Geçtiğimiz sezon Strasbourg’dan Beşiktaş‘a katılan ve bu sezonun sonunda da sözleşmesini uzatan Kyle Weems, ülkesinde Beşiktaş ve Türkiye hakkında da konuştuğu röportaj verdi. Biz de sizler için Weems’in açıklamalarını Türkçe’ye çevirdik.
Geçtiğimiz sezon Türkiye’de oynadın. İşler orada nasıl gitti?
–Mükemmeldi. Takımla berabaer finallere kaldık. Takım olarak bizden beklenenden başlasını başardığımızı düşünüyorum ancak önümüzdeki sezon bizi yüksek beklentiler bekliyor olacak. Ve önümüzdeki sezon aynı takıma döneceğim için heyecanlıyım. Sabırsızlıkla bekliyorım.
Bir yerde iki sezon üst üste geçirmek senin için yeni bir şey değil mi?
– Kesinlikle. Çoğu basketbolcu kıta dışında oynarken tek yıllık sözleşmeler imzalıyor. Yani böylelikle bir sezonu iyi geçirdiğiniz zaman ikinci sezon bunun ödülünü alabilirsiniz. İki yıllık kontratlarda biraz sıkışmış ve kilitli kalmış olursunuz. Benim kontratımda opsiyon vardı. Kulübüm opsiyonu kullandı ve beni tuttu. Önümüzdeki sezon daha fazla kazanacağım, kontratımdaki her şey mükemmel. Ben mutluyum, eşim mutlu. Önümüzdeki sezon kendimizi rahat hissettiğimiz yere dönmek için sabırsızlanıyoruz.
Türkiye’de basketbol dışındaki hayatın nasıl ilerliyor?
–Mükemmel ve yoğun. İnsanlar çocuğunuz olduğunda hayatınızın değişeceğini söyler ancak benimki kesinlikle olumlu yönde değişti. Her saniye, bir baba ve bir koca olmaktan keyif alıyorum. Sahaya ailem için çıktığım her saniyeden keyif alıyorum. Umuyorum ki; tehlikeden uzak ve sağlıklı kalırım ve sahanın içinde ve dışında ailem için yapabileceğimin en iyisini yaparım.
Biz burada haberlerden gördüğümüz Türkiye hakkında bir fikre sahibiz. Orası, bizim düşündüğümüzden daha farklı bir yer mi?
Kuşkusuz. Türkiye dediğiniz zaman aklınıza terör, bombalamalar ve bunun gibi şeyler geliyor. Ancak orada durum böyle değil. Oradaki insanlar çok sevecen, çok yardımsever ve aynı zamanda çok gururlu insanlar. Sana bir örnek vereyim; markette karım Jacque ve oğlum Kyrie ile yürürken insanlar gelip poşetlerimi taşımak istedi. Sadece “güzel” ve “Tanrı çocuğunu sonsuza kadar kutsasın” dediler. Bu hikaye oradaki tüm insanları kapsıyor, çünkü Türkler gerçekten iyi insanlar.