By M. Bahadır Akgün /info@eurohoops.net
Yeni sezon öncesi Basketbol Süper Ligi takımlarını incelemeye devam ediyoruz. Daha önce Sakarya BŞB’yi incelemiştik. Sıra geldi Nesine.com Eskişehir Basket’e…
2014-2015 sezonunu Basketbol Süper Ligi’nde geçiren Eskişehir ekibi, o dönem TED Ankara’nın iki galibiyet altında kalmış ve ligi 15. sırada tamamlayarak TBL’nin yolunu tutmuştu. Aradan geçen iki yılda lig için iddialı bir kadro kursalar da ilk yılın sonunda tekrar BSL’ye dönmeyi başaramadılar. İkinci yıl normal sezonu Sakarya’yla aynı galibiyet sayısındayken ikinci tamamladılar ve playofflar neticesinde üst lige yükselmeyi başardılar.
Eskişehir taraftarının da sporun her alanında takımlarına verdikleri destek böylesi önemli ve istikrarlı başarıda önemli rol oynadı. Özellikle başkent ekiplerinin alt lige düşmesinden sonra İç Anadolu’da kalan tek ekip olmaları da onları ayrı bir yere koyuyor.
İşleri bu kez geçen seneki kadar kolay olmayabilir fakat Eskişehir buna rağmen göz dolduran, bakıldığında iddia sahibi olabilecek bir takım kurdu.
TRANSFER
Es-Es ligin en iddialı kadrolarından birine sahip değil belki fakat imkanlar göz önüne alındığında ve takımın Süper Lig’e henüz yükseldiği düşünüldüğünde yapılan transferler beklenti ölçütünde en iyi transferler arasına girmeye aday.
Takımdaki birçok yerli oyuncu farklı takımların yolunu tutarken hiçbiri Basketbol Süper Ligi seviyesinde bir kulüp ile anlaşmadı. Bu anlamda Eskişehir Basket’in transferlerine daha derin bir bakış atıldığında kadroda önemli bir gelişme olduğu söylenebilir.
Eskişehir Basket, iki pivotunu NBA tecrübesi bulunan isimlerden seçti. Jeff Ayres’ı kadrosuna katan İç Anadolu temsilcisi, EuroLeague’in yeni ekibi Valencia Basket’ten de Viacheslav Kravtsov ile pivot rotasyonunu güçlendirdi.
Eskişehir, pivot rotasyonunu Beşiktaş‘tan transfer edilen Doğan Şenli ile tamamladı.
Berkay Candan’ı da Josh Duncan ile birlikte uzun forvet rotasyonunu tamamlaması için kadrosuna dahil eden Eskişehir, uzun rotasyonunda son hamlesini de bu şekilde yaptı.
Kısa forvet pozisyonu için Acıbadem Üniversitesi’nden Caner Erdeniz ile anlaşıldı. Şutör guard mevkii için yine Acıbadem Üniversitesi’nden Dorukhan Engindeniz ile anlaşan Es-Es, bu rotasyondaki en önemli hamlesini Murcia’dan kadroya katılan Billy Baron ile yaptı.
Oyun kurucu olarak ise daha önce Banvit’te de forma giyen EJ Rowland, Khimki’de geçirdiği sezonun ardından gelecek sezon İç Anadolu’da forma giyme kararı aldı.
Kırmızı-siyahlılar koç olarak ise Barcelona’nın asistan koçu Josep Berrocal’i takımın başına getirdi.
Kadro Dizilişi
PG: EJ Rowland – Yunus Sonsırma
SG: Billy Baron – Buğrahan Tuncer – Dorukhan Engindeniz
SF: Sean Marshall – Caner Erdeniz
PF: Josh Duncan – Berkay Candan – Mehmet Fırat Alemdaroğlu
C : Jeff Ayres – Viacheslav Kravtsov – Doğan Şenli
Koç: Josep Berrocal
Genel Görünüm
Uzun rotasyonunda iddialı isimleri kadrosuna katan Eskişehir’in pota altında rakiplerine büyük sorun yaratacağına hiç şüphe yok. Jeff Ayres’ın NBA ve CSKA‘daki tecrübelerinden faydalanmak isteyen kırmızı-siyahlılar, Kravtsov ile birlikte iyi bir ikili kurdu. Ayres’ın CSKA deneyimi beklentilerin altında geçmiş olsa da hazırlık döneminde bizlere gösterdikleriyle Eskişehir için her zaman büyük fark yaratabilecek bir oyuncu olduğunu gösterdi. Kulübe sağladığı uyum da performansını farklı bir seviyeye çekebilir.
Öte yandan yine uzun rotasyonuna yapılan bir başka önemli hamle de EuroLeague’in yeni ekibi Valencia Basket’ten gelen Kravtsov oldu. Post-up hücumundaki yetenekleriyle dikkat çeken Ukraynalı oyuncu, kariyerinin en iyi maçlarından birini de CSKA forması ile Darüşşafaka‘ya karşı çıkarmıştı. Ayrıca Eskişehir kadrosunda NBA tecrübesi bulunan bir başka isim de o.
Pivot rotasyonunu Doğan Şenli için Es-Es, Beşiktaş‘ta arayıp bulamadığı süreleri bulmak adına da bir fırsat olabilir fakat önünde Jeff Ayres ve Kravtsov gibi isimler varken çok çalışması gerektiği bir gerçek.
Uzun forvet pozisyonunda Eskişehir’in en önemli kozu olarak ise Josh Duncan göze çarpıyor. Amerikalı oyuncu, geçtiğimiz sezon İsrail Ligi’nde ve EuroCup’ta ciddi süreler alıyor ve yüksek skor üretiyordu. Sonrasında bir alt lig ekibine transferi büyük sükse yaratmıştı. Kariyeri boyunca çift haneli skorlar üreten Duncan, geçtiğimiz sezon Eskişehir Basket formasıyla ise kelimenin tam anlamıyla yıldızlaştı ve takımının skor yükünü çeken isim oldu. Ligde 26 maça çıkıp maç başına 28,5 dakika süre alan yıldız oyuncu, 17,0 sayı ve 8,2 ribaund ortalamaları ile devleşti. Bir üst seviyede aynı istatistikleri tutturması ne kadar kolay olur bilinmez fakat Eskişehir için rakiplere tehdit oluşturduğu kesin.
Son olarak Muratbey Uşak’ta forma giyen Berkay Candan ise yerli uzun rotasyonunda yapılabilecek en iyi hamlelerden biri olarak göze çarpıyor. 8 sezon ve 160 maçlık tecrübesi bulunan Candan, kariyerinin son yıllarında ise süre aldığı dakikalarda hem Trabzonspor hem de Muratbey Uşak için önemli işler yapmıştı. Bu sezon da kendisinden beklenen Duncan için iyi bir tamamlayıcı olması olacak.
Kısa forvet pozisyonunda Sean Marshall’ı kadrosunda tutan Eskişehir, bu mevkiyi Acıbadem Üniversitesi’nden transfer edilen Caner Erdeniz ile tamamladı. Sean Marshall’ın ligimizdeki tecrübesi kendisini neredeyse yerli rotasyonunun bir üyesi yapıyor. Keza Caner Erdeniz’in de BSL’de çıktığı 159 maç Es-Es’in elini güçlendiriyor.
Her ne kadar “İki oyuncunun yerine de yapılabilecek daha iyi hamleler olabilirdi” şeklinde bazı görüşler dolaşsa da Es-Es tecrübeyi tercih etti ve bunun meyvesini almaları da çok olası. Özellikle de kalitesi sebebiyle yapılan transferlerin uyum sağlayamayıp takımlardan ayrılma durumlarının sıklığı düşünülünce…
Kısa rotasyonunda Billy Baron’ı kadrosuna katan Eskişehir’in yeni sezon öncesi en büyük şanssızlıklarından biri olarak ise Buğrahan Tuncer’in sakatlığı göze çarpıyor. TBL’de takımına önemli katkılar veren Tuncer, bir üst seviyede de takımı için çok önemli bir parça olabilecekken talihsiz bir sakatlık geçirdi ve 3 ila 4 hafta sahalardan uzak kalacağı açıklandı. Süre uzun olmamakla birlikte başlangıç aşamasında ilk resmi maçlarda takımla sahaya çıkamayacak olması üzücü 24 yaşındaki oyuncunun.
Bununla birlikte Billy Baron gibi önemli bir yıldızın kadroda bulunması Eskişehir’de yüreklere su serpiyor. Zira Baron Murcia’da geçirdiği harika sezonun ardından ligimizde Eskişehir forması giymeye karar verdi ve Van Gundy tarafından yaz döneminde ABD milli takımının Amerika Kupası kadrosunda yer aldı. Murcia’da çıktığı 46 maçta 11,7 sayı ortalamasıyla oynayan Baron, İç Anadolu ekibinin en önemli skor opsiyonlarından biri olacak.
Şutör guard rotasyonuna yapılan transferlerden bir diğeri olan Dorukhan Engindeniz ise BSL’de ilk sezonunu geçirmeye hazırlanıyor.
Son olarak oyun kurucu mevkinde Khimki’nin guardı EJ Rowland’ı kadrosuna katan Eskişehir, Yunus Sonsırma’yı da takımda tuttu. Daha önce Banvit formasıyla ligimizde de mücadele eden Amerikalı oyuncu geçtiğimiz sezon hem EuroCup hem de VTB Ligi’nde önemli performanslar ortaya koydu. Normal sezonda 20 maça çıkan Rowland, maç başına 11,6 sayı, 3,3 ribaund ve 4,0 asist ortalamaları ile mücadele etti.
Karşıyaka, Demir İnşaat Büyükçekmece ve Darüşşafaka formalarıyla ligimizde uzun süreler mücadele eden Yunus Sonsırma ise guard rotasyonunda bulunan bir diğer isim.
Eskişehir için yeni sezona girilirken en büyük handikaplardan biri olarak ise koç Josep Berrocal’in üst seviyedeki tecrübesizliği göze çarpıyor. Oyunculuk döneminde Barcelona ile şampiyonluklar yaşayan 47 yaşındaki çalıştırıcı, son olarak yine Katalan ekibinin yardımcı antrenörlüğünü yapmıştı. 2010-2011 sezonunda Ukrayna ekibi Budivelniek Kiev ile lig şampiyonluğu yaşadı. Daha sonrasında herhangi bir başantrenörlük deneyimi bulunmayan İspanyol çalıştırıcı, Panathinaikos ve Barcelona’da yardımcı antrenörlük görevlerinde bulundu. Her ne kadar başantrenörlük tecrübesi az olsa da Berrocal’in Avrupa’nın en üst lig ve takımlarında farklı görevler üstlenmiş olması Eskişehir adına önemli bir avantaj.
Beklenti
Her ne kadar lig tecrübeleri bulunsa da BSL’nin en iddialı ekiplerinden biri olacaklarını söylemek zor. Fakat hem taraftar desteği hem de kurdukları güçlü kadro göz önüne alınınca Eskişehir’in ligde playoff yapması kimseyi şaşırtmaz.
Ligin üst tabaka takımlarının ardından gelen takımların birbirlerine karşı bariz bir üstünlüğünün bulunmadığı düşünülürse Eskişehir için de kendilerini playoff potasına sokmak hedef olabilir. Sahip oldukları uzun rotasyonu kağıt üzerinde birçok takımda bulunmuyor. Elbette basketbol kağıt üzerinde oynanmıyor fakat böylesi tecrübeler de kimseye gökten inmiyor.
Yeni koçlarının deneyimsizliği ve kısa rotasyonundaki yetenek eksikliğini uzunların performansı ve deneyimleriyle kapatmaya çalışacak Es-Es. Bununla birlikte Billy Baron için de bir atılım yaparak kendisini kanıtlama şansı var. Amerikalı oyuncu o atılımı yapabilir ve üst düzey bir performans sergilerse kırmızı-beyazlıların birçok sorununa çare olur.
Ligimizin yeni ekibi için koçun lige sağlayacağı uyum ve kısa oyuncuların gösterecekleri performans belirleyici olacaktır. Skor atmaya bu kadar yatkın isimlerin savunmada gösterecekleri performans da yine kilit noktalardan biri olacak. Eskişehir’de yıldızların yanında görev adamlarının savunmada sorumluluk almaları önemli.
Öne Çıkması Beklenen Oyuncu: Jeff Ayres
NBA’de geçirdiği 6 sezonun ardından 2016-2017 sezonu başında Freeland’in de sakatlığı sebebiyle CSKA Moskova’nın yolunu tutmuştu Ayres. Oradaki performansı beklentilerin altında kaldı ve EuroLeague’de yalnızca dört maça çıkabildi Amerikalı yıldız. Anadolu Efes karşısında 15 dakika sahada kalan Ayres, herhangi bir EuroLeague maçında daha fazla süre almadı.
Daha sonra da NBA G League ekiplerinden South Bay Lakers ile anlaştı. Burada 22 maçta tutturduğu 12,8 sayı, 7,2 ribaund ve 2,2 asistlik istatistikleri ona bir kez daha Avrupa’nın kapılarını açtı. Şimdi İç Anadolu’nun tek temsilcisinde kendisini bir kez daha kanıtlama şansına sahip.
Bunu yapmak için de elinden geleni sahaya koyacaktır. Özellikle pivot rotasyonundaki rakibi/takım arkadaşı Kravtsov gibi bir isimken sahip olduğu yetenekleri Avrupa’nın en iyi liglerinden birinde bir kez daha sergilemek zorunda. Zira aksi hâlde bu kendisi için son şans olabilir.
Atletizminin yanı sıra güçlü ribaund sezileri ile rakip savunmalar için büyük tehdit oluşturan Ayres, serbest atış çizgisinde de bir uzun için hiç de fena sayılmayacak %75-%80 gibi isabet oranlarına ulaşabiliyor. Dolayısıyla rakipler için kendi pota altlarında Amerikalı devi durdurmak hiç de kolay olmayacak. Zira patlayıcı atletizmiyle vurduğu smaçlar yetmiyor gibi yapılacak fauller de onu durdurmak için çözüm olmayabiliyor.
NBA’de oynadığı dönemde dünyanın en iyi ligi için bile ikili oyunlarda çabuk devrilebilen Ayres, Eskişehir guardlarının kendisini doğru beslemesi ile rakiplerine karşı ölümcül bir tehdide dönüşebilir. Dahası, bunları yapmasının üzerinden henüz iki yıl geçti, çok değil.