by Buğra Uzar / info@eurohoops.net
Tahincioğlu Basketbol Süper Ligi’nde heyecan artık start alırken, değerlendirmelerimizde sıradaki takım ligin büyük favorilerinden birisi olan Anadolu Efes!
Geçtiğimiz yıl Olympiacos‘la oynanan EuroLeague playoff’u dördüncü maçına kadar muhteşem bir sezon geçiren Anadolu Efes, serinin dördüncü maçıyla serbest düşüşe geçmişti. Olympiacos serisindeki mental yıkımı bir türlü atlatamayan lacivert beyazlılar, sezonun geri kalanında kötü bir performans sergileyerek hem ligde hem Avrupa’da hedeflerinden uzakta tamamlamıştı.
Anadolu Efes bu yıl kadrosunda önemli bir değişime gitti. Kadrosundaki yabancıların neredeyse tamamını yenileyen lacivert beyazlı ekip, Perasovic yönetiminde geçtiğimiz yıl yaptığı hataları tekrarlamayıp alışık olmadıkları kadar uzun süredir hasret kaldıkları şampiyonluk kupasını tekrar müzeye getirmeyi hedefliyor.
TRANSFER
İki genç yıldızı Cedi Osman ve Furkan Korkmaz, NBA’in yolunu tutarken, yabancılardan da uzun yıllar Efes forması giyen Thomas Heurtel’le Jayson Granger’ın yanı sıra Tyler Honeycutt, DeShaun Thomas, Alex Kirk ve Brandon Paul takımdan ayrılan isimler oldu. Bu isimlerin yerlerine Errick McCollum, Ricky Ledo, Krunoslav Simon, Vladimir Stimac, Josh Adams, Edo Muric ve Brock Motum kadroya katılırken, yerli olarak da Birkan Batuk eklemesi yapıldı.
Anadolu Efes’in bu yaz yaptığı en önemli hamleler arasında Bryant Dunson ve Derrick Brown‘ın takımda tutulmasını gösterebiliriz. Avrupa’nın en değerli uzunlarından olan Amerikalı yıldızlar, serbest oyuncu piyasasına çıkmadan önce sözleşmelerini uzattılar. Her iki oyuncu da geçtiğimiz yıl Perasovic‘in sisteminde performanslarını yükseltmişti. Öyle ki Anadolu Efes taraftarlarının “Dunkston’ı” Bryant Dunston, EuroLeague’de sezonun en iyi ikinci beşine seçilmeyi başarmıştı.
Anadolu Efes’in transferlerine geçecek olursak en çarpıcı isim Errick McCollum. Galatasaray Odeabank’la EuroCup şampiyonluğu yaşadıktan sonra Çin’e giden yıldız oyuncu, geçtiğimiz yıl kısa bir süre tekrar sarı kırmızılı formayı giymişti. McCollum çok iyi bir skorer ve bir takıma liderlik yapabileceğini de Galatasaray‘ı EuroCup’ta taşırken gösterdi. Amerikalı guard, içeriye yaptığı drivelarla hem rakibe faul aldırabiliyor hem de sayılar üretiyor ki geçtiğimiz yıl set hücumunda sıkıntılar yaşayan Anadolu Efes için onun bu özelliği çok daha değerli bir hal alacak.
Geçtiğimiz sezon Beşiktaş Sompo Japan formasıyla muhteşem bir sezonu geride bırakan Vladimir Stimac da aldığı önemli tekliflerin arasından Anadolu Efes’i seçti. Geçtiğimiz yıl Bryant Dunston‘ı yedekleme konusunda sıkıntılar yaşayan lacivert beyazlılar, bu yıl Stimac’ın takıma katılmasıyla bu sorunu aşacaktır. Sırp yıldız hücum ribauntlarındaki etkinliğiyle topa çok fazla dokunmadan tabiri caizse ekmeğini taştan çıkartarak takımına kritik sayı katkıları yapabilir.
Anadolu Efes’in bir diğer önemli transferi ise Ricky Ledo oldu. Geçtiğimiz sezon Yeşilgiresun formasıyla ligimizin sayı kralı olan Ledo, sezonu da Baskonia‘da tamamlamıştı. NBA tecrübesi de bulunan yıldız oyuncu, hazırlık döneminde de takımının en iyilerinden birisi olarak dikkat çekmişti. Ledo’nun skor yetenekleri tartışılmaz derecede iyi ve çeşitli. Yaşı da henüz genç ve kendisini geliştirip oyununu olgunlaştırması taktirde Avrupa’nın en önemli oyuncularından biri haline dönüşebilir.
Anadolu Efes’in kadrosuna kattığı Krunoslav Simon ve Brock Motum ise oyunu akılla oynama konusunda lacivert beyazlılara önemli katkılar yapacaktır. Geçtiğimiz yıl kadroda olan DeShaun Thomas ve Tyler Honeycutt, tempo yüksekken verimli olsalar da düşük tempoda defoları fazlasıyla öne çıkmıştı.
Ancak yenilerden Simon uzun yıllar EuroLeague tecrübesi olan ve Milano‘nun karmakarışık sisteminde bile doğruları yapmayı başaran bir oyuncuydu. Üstelik pozisyonuna göre gayet iyi sayılabilecek bir saha görüşü var ve bu da Anadolu Efes’e saha içi organizasyon anlamında çok yardımcı olacaktır. Brock Motum da Zalgiris‘in işleyen düzeninde çok değerli katkılar vermişti ve ayrıca üç sayı çizgisinin gerisine varan şut menziliyle de Efes’te de etkili olacaktır.
Lacivert beyazlıların diğer yabancı transferleri olan Edo Muric ve Josh Adams ise bu seviyeler için kapalı kutu olan oyuncular. Muric geçtiğimiz yıl Banvit’te iyi sayılabilecek bir yıl geçirse de bu seviyeler için yeterli olup olmadığı henüz bilinmiyor. Slovenya milli takımıyla tarih yazan kadroda yer alması onu moral açısından olumlu yönde etkileyecektir. Adams ise Avtodor formasıyla iyi bir performans gösterdi ancak o da EuroLeague seviyesinde ne yapacağı kestirilemeyen bir oyuncu. McCollum’la nasıl bir ikili oluşturacakları da soru işareti.
Birkan Batuk da Darüşşafaka‘yla geçirdiği dönemin ardından tekrar Anadolu Efes’e döndü. Cedi ve Furkan’la birlikte Can Maxim’in de takımdan ayrılması sonucu lacivert beyazlıların yerli oyuncu ihtiyacı vardı. Birkan da gerek tecrübesi gerekse yetenekleriyle Efes’e önemli katkılar yapabilir. Özellikle şut tehdidiyle Brown, McCollum, Ledo gibi bire bir oynamayı seven oyunculara ihtiyaç duydukları alanı açabilir.
GENEL GÖRÜNÜM
Anadolu Efes‘in ilk başta kurmak istediği kadronun bu olmadığını Alper Yılmaz da açıklamıştı. Ancak tabii ki bu noktaya takılıp kalmak doğru değil. Öyle ya da böyle yine önemli oyuncuları barındıran ve bazı riskler de alınarak tehlikeli bir kadro kuruldu.
Anadolu Efes, geçen sezon tamamen Perasovic‘in hızlı basketbolu seven sistemine yönelik oyuncuları kadrosuna katmıştı ancak özellikle guardların bazı noktalarda bekleneni verememesi üzerine temponun düştüğü dönemlerde ve yarı saha basketbolunda çok zorlanmıştı.
Bu yıl bu sorunu düzeltebilecek önemli rol oyuncularını kadrolarına katmayı başardılar. Yazının ilk kısımlarında da belirttiğim üzere özellikle Simon transferi, onların organizasyonuna çok önemli katkılar yapacaktır. Ancak bu düzeni kuramadıkları dönemlerde de Motum gibi Muric gibi Stimac gibi sistem içerisinde verimleri artan oyunculardan bekledikleri katkıları alamayacaklar.
Bunun dışında oyunun sıkıştığı dönemlerde bire birde etkili olabilecek çok isimleri var. McCollum da Ledo da Derrick Brown da hatta Josh Adams da savunmacıları fazlasıyla zorlayabilecek isimler. Bu isimlerin arasındaki top dağılımının nasıl sağlanacağı da bir başka soru işaretini ortaya çıkıyor.
Bu noktada takım içi uyumu sağlama konusunda Velimir Perasovic‘e büyük iş düşüyor. Hırvat koç, geçtiğimiz yılın büyük bir bölümünde başardığı bu işi bu yıl daha geniş bir zaman dilimine yaymayı başarırsa Anadolu Efes‘in performansı da olumlu yönde etkilenecek.
Anadolu Efes, geçtiğimiz yıl Bryant Dunston önderliğinde atletizmin ve çabukluğun verdiği avantajla iyi savunma yapan ekipler arasında yer alıyordu ancak oyuncuların sürekli olarak hızlı hücuma çıkma istekleri zaman zaman pozisyonlarını kaybetmelerine sebep oluyordu. Tecrübeli ekipler de bu zaafları iyi değerlendirerek lacivert beyazlıların canını yakıyordu.
Bu yıl savunmada pozisyon bilgisi daha yüksek oyunculara sahipler. Yine de özellikle dış savunmacı kısmında Doğuş Balbay dışında güvenilir bir savunmacıları olmaması zaman zaman başlarını ağrıtabilir.
Lacivert beyazlıların kadrosunda 9 yabancı bulunuyor ki bu sayı onların lig içerisinde otomatik olarak rotasyona gidecekleri anlamına geliyor. Her hafta bu yabancılardan üçü kenarda oturacak.
Yerli oyuncular kısmında ise Doğuş ve Birkan’ın dışında Berk, Oğulcan, Mustafa gibi genç oyuncuların hatırı sayılır süreler almaları beklenebilir. Bu da hiç şüphesiz Türk basketbolu adına çok olumlu bir gelişme olacak. Bu genç oyuncuların potansiyellerini göstermeleri dışında da Anadolu Efes, “yeni Cedi’lere, Furkan’lara” sahip olacak.
Kısacası Anadolu Efes piyasanın da getirdiği bazı mecburiyetler doğrultusunda bazı riskler almak durumunda kaldı. Bu risklerin ne oranda başarılı olacağı ise sezon ilerledikçe ortaya çıkacak ve Anadolu Efes’in performansını da doğrudan etkileyecek.