By Utkan Şahin / info@eurohoops.net
Tahincioğlu Süper Ligi’nde beş haftalık bir süreci daha geride bıraktık.
Takımlar artık sezon başındaki hallerinden çok uzaktalar. Hem oyun olarak hem de oyuncular olarak. Bazı takımlar kadrolarında yeni oyuncular kattı hatta ilk koç değişikliği yaşandı bile.
Peki biz bu ay 16 takımdan neler gördük? Güç dengeleri nasıl değişti? İşte sezonun üçüncü “Güç Sıralaması” karşınızda!
16- Muratbey Uşak (-)
Geçen yazıdaki sırası: 16. sıra
Son beş maçtaki derecesi: 0 galibiyet, 5 yenilgi
Henüz Haziran ayındayken bütün kadrosunu oluşturan Muratbey Uşak, ne kadar gariptir ki şu ana kadar kadrosunda en çok değişiklik yapan takım oldu.
Oyun kurucu ve pivot pozisyonunda yapılan değişiklerden sonra Ege ekibi, bu ayda Damir Markota ve Mutlu Demir ile yollarını ayırdı. Yine de yapılan bütün değişikliklere rağmen Uşak’ta bütün sorunlar kaldığı yerden devam ederken iyi giden şeylerde bozulmaya başladı.
Ozan Bulkaz’ın takımı maç başına 73.3 sayı ortalamasıyla hala ligin en kötü ikinci hücum takımı. Bunun sebebi de tempoyu düşük tutmalarıyla alakalı değil. Uşak ligin en çok birebir üzerinden hücum eden takımlarından biri ve şu ana kadar şut yüzdeleri çok düşük. (%43.1)
Earl Calloway’ın gelişine rağmen bu sorunlarını çözemediler. Bir de üstüne savunmaları daha kötüye gitti. Geçen ay savunmada 12. sıradaydılar. Şimdi ise maç başına yedikleri 80.7 sayıyla yedinci sıradalar.
Onlar için sevindirici tek şey, takımın hala rekabetçi olarak devam etmesi. Hala sonuna kadar zorluyorlar fakat ne yetenek seviyeleri ne de oyun planları yeterli olmuyor.
Önümüzdeki ay direk rakipleriyle üç maç oynayacaklar ve bu maçların ikisi içeride. Eğer reaksiyon göstermezlerse çok erken havlu atabilirler.
Gelecek beş maçları: Pınar Karşıyaka (E), Fenerbahçe Doğuş (D), Eskişehir Basket (E), Büyükçekmece (D), Trabzonspor (E)
15- Gaziantep Basketbol (↓ 1)
Geçen yazıdaki sırası: 14. sıra
Son beş maçtaki derecesi: 1 galibiyet, 4 yenilgi
Gaziantep’te uzun süredir süren Stefanos Dedas dönemi geçen ay sona erdi.
Takımdaki bazı oyuncularla koç arasında problemler vardı ve yönetim oyuncuları göndermektense koç ile yolları ayırmaya karar verdi. Dedas’ın yerine gelen Nenad Markovic ise ilginçtir gelir gelmez ilk iş takımın pivot ve oyun kurucu rotasyonlarına takviye istedi.
Takım olarak bakarsak ise Gaziantep, savunmadaki problemlerini çözmek için oyun temposunu aşağıya çekmeye karar verdi. Bunun savunmadaki karşılığı beklendiği gibi olumlu oldu. Geçen ay maç başına 93 sayı yiyen Güneydoğu ekibi, bu ortalamayı 87.7 düşürdü ve artık ligin en kötü ikinci savunma takımı.
Ancak bu tercihin hücumdan götürdükleri de oldu. Gaziantep takımı, genel olarak tempoyla hücumdaki verimlilikleri artan oyunculardan kurulu ve tempo düşünce takımın şut yüzdesi de düştü. %45.9 ile ligin en düşük yüzdeyle şut atan üçüncü takımı onlar.
Sorunlar hala devam etse de Gaziantep, hala kadro kalitesi olarak üstlerinde yer alan birçok takımdan daha kaliteli oyunculara sahip. Önümüzdeki beş maçın üçüncü içeride oynayacaklar ve eğer birkaç maç kazanıp özgüven problemlerini çözebilirlerse yukarıya doğru çıkabilirler.
Gelecek beş maçları: Sakarya BŞB (D), İstanbul BŞB (E), Banvit (D), Anadolu Efes (E), Darüşşafaka (E)
14- Demir İnşaat Büyükçekmece (↓ 1)
Geçen yazıdaki sırası: 13. sıra
Son beş maçtaki derecesi: 1 galibiyet, 4 yenilgi
Demir İnşaat sezona içeride iyi bir başlangıç yapsa da yoğun fikstür onları son dönemde aşağıya çekmeye başladı.
Koç Özhan Çıvgın, büyük ihtimal bunu daha önceden öngördüğü için FIBA Europe Cup maçlarında bol rotasyonla oynamaya çalıştı fakat yine de kurtaramadı.
Daha önceki yıllarda bu tarz kupalara katılıp sezon içerisinde büyük düşüşler yaşayan takımlar görmüştük. Anlamsız bir kupa olan FIBA Europe Cup’ta mücadele eden Büyükçekmece için de aynı problem ortaya çıktı.
Şu anda ligin en düşük sayı ortalamasına sahip takımı onlar. Maç başına 14 asistle sadece 73.2 sayı atabiliyorlar çünkü takımda ana görevi sadece sayı atmak olan iki oyuncu var; Bracey Wright ve Erving Walker. Bu iki oyuncu dışında yaratabilen oyuncu olmayınca Büyükçekmece, hücumda tıkanıyor.
Rotasyonu genişletmek için bu hafta Deniz Kılıçlı hamlesi yaptılar. Deniz’i en azından bazı maçlarda skor tehdidi olarak kullanabilirler fakat asıl problemlerini çözmek için Stojanovski ve Moldoveanu’dan daha fazla sayı katkısı almaları gerekiyor.
Gelecek beş maçları: Trabzonspor (D), Yeşilgiresun (E), TOFAŞ (D), Muratbey Uşak (E), Beşiktaş (D)
13- Trabzonspor (↓ 1)
Geçen yazıdaki sırası: 12. sıra
Son beş maçtaki derecesi: 2 galibiyet, 3 yenilgi
Trabzonspor’un oyununu mu değerlendirmek lazım yoksa saha dışında yaşadığı sorunları mı değerlendirmek lazım bilmiyorum.
Karadeniz ekibi, son yıllardaki en kaliteli kadrosunu kurdu. Hücumda birçok opsiyonları var ve koç Markovski, Sarunas Vasilauskas’ı kenarda unutmadığı sürece bu opsiyonlar işliyor. Maç başına 86.3 sayıyla ligin en çok sayı atan ikinci takımı onlar.
Bunun yanında savunmada önemli sorunları var. Chris Obekpa, ne kadar bloklarıyla seyircileri etkilese de Trabzonspor, pota altını savunamıyor. Rakipleri pota altından %59.9 gibi inanılmaz bir yüzdeyle oynuyor ve bu yüzden de Karadeniz ekibi, ligin en çok sayı yiyen takımı.
Fakat bu sorun çözülebilir. Karadeniz ekibi bir takviye yaparak yada oyun içerisinde savunmayı daha fazla içeriye gömerek bu sorunu aşmaya deneyebilir.
Karadeniz ekibinin playoff yarışında değil de listenin burasında olmasının nedeni daha büyük bir sorun. Ekonomik sorunlar yaşıyorlar. Şehirden destek göremiyorlar ve şu aralar kulübün kapatılabileceğine dair söylentiler var.
Bu tarz problemleriniz olduğu zaman ne oynadığınız oyunun ne de saha içi problemlerinizin önemi kalıyor.
Trabzonspor için sezonun nasıl ilerleyeceği maddi problemleri çözüp çözemeyecekleriyle bağlantılı olacak. Eğer çözerlerse playoff potasına yaklaşırlar. Bu kaliteye sahipler.
Fakat eğer başarmazlarsa ve oyuncular takımdan ayrılırsa Karadeniz ekibi, ligden düşmenin en önemli adaylarından biri olur.
Gelecek beş maçları: Büyükçekmece (E), Darüşşafaka (D), Yeşilgiresun (D), TOFAŞ (E), Muratbey Uşak (D)
12- Pınar Karşıyaka (↓ 2)
Geçen yazıdaki sırası: 10. sıra
Son beş maçtaki derecesi: 1 galibiyet, 4 yenilgi
Şu ana kadar maddi problemlerle mücadele eden bir başka takımda Pınar Karşıyaka oldu.
Karşıyaka’nın da Trabzonspor’a benzer bir hikayesi var.
Eldeki kadro dört yabancılı olsa da Karşıyaka’nın oyun kültürüne uyan oyuncular. Hızlı basketbol oynamayı seven, Karşıyaka taraftarının desteğini arkasına alabilecek oyuncular. Bu oyuncuların yanına genç ve heyecanlı yerliler katılınca ortaya oldukça sempatik bir takım çıkıyor.
Fakat sempatik olmak kazanmak için yeterli olmuyor.
Dar rotasyon ve FIBA Şampiyonlar Ligi’yle birlikte ligde mücadele etmek Karşıyaka’yı zor durumda bırakıyor. Bunu çözmek içinde özellikle uzun rotasyonuna takviye yapmak zorundalar.
Trabzon’dan ayrılan noktaları ise gelen haberlerin olumlu olması. Yaşar Holding verdiği destekle transfer yasağını kaldırdı ve Karşıyaka’nın yakın zamanda kadrosuna takviye yapması bekleniyor.
Oynadıkları basketbol zaten olmaları gereken sırayı yansıtmıyordu eğer bir de takviye gelirlerse gelecek yazı da çok daha yukarıda olabilirler.
Gelecek beş maçları: Muratbey Uşak (D), Beşiktaş (E), Sakarya BŞB (D), İstanbul BŞB (E), Banvit (D)
11- Yeşilgiresun Belediye (↑ 4)
Geçen yazıdaki sırası: 15. sıra
Son beş maçtaki derecesi: 2 galibiyet, 3 yenilgi
Sezon başında ligden düşmenin en büyük adayı olarak gösterilen Karadeniz ekibi, geçen sezondan sonra bu sezon da herkesi şaşırtmayı başardı.
Kadro kaliteleri hala rakiplerine göre daha düşük durumda fakat bu onların sahaya iyi bir basketbol planıyla çıkmalarına engel olmuyor. İlk yazıya göre en büyük farkları ise Koç Mihailo Uvalin takım içerisinde daha fazla oyuncudan katkı almayı başarması oldu.
Geçen ay hücumda yaratıcı oyuncuların sadece Kenny Boynton ve RaShad James olduğunu ve bunun sorun yarattığını belirtmiştik. Yeşilgiresun bunu hem transferle çözdü hem de elindeki oyunculardan daha fazla katkı alarak.
Darrell Williams’ın takıma katılması pota altında Yeşilgiresun’a önemli bir opsiyon yarattı. Williams’ın yanında Enes Berkay Taşkıran’ın da benchten gelerek verdiği katkının artması Yeşilgiresun’un hücumda opsiyonlarını çoğalttı.
Hala çözmeleri gereken problemler var. Çemberi savunmakta çok zorlanıyorlar, bu yüzden ligin en çok sayı yiyen üçüncü takımı onlar. Bunun yanında yan opsiyonları artırsalar da ana opsiyonlarına çok bağlılar. Bu yüzden Boynton ya da James’in kötü oynadığı bir maç onlara direkt yenilgi olarak dönüyor.
Fakat ne olursa olsun oynadıkları basketbolla düşmeyi hiç hak etmiyorlar ve Uvalin olduğu sürece de en azından kendi düzeylerindeki takımlara karşı kolay kolay pes etmeyecekleri ortada.
Gelecek beş maçları: Eskişehir Basket (E), Büyükçekmece (D), Trabzonspor (E), Darüşşafaka (D), TOFAŞ (D)
10- Banvit (↓ 3)
Geçen yazıdaki sırası: 7. sıra
Son beş maçtaki derecesi: 1 galibiyet, 4 yenilgi
Saso Filipovski yönetimindeki Banvit, geçen sezon ligin en güzel hikayelerinden biriydi. Oynanan basketbolun yanında gelen kupa bu hikayeyi çok daha güzelleştirmişti.
Banvit’in kadroyu ayakta tutması çok zordu, bu yüzden alternatif bir plana gittiler fakat o plan da işe yaramadı.
Jordan Theodore’un görevlerini birden çok oyuncuya dağıtmak mantıklı bir plandı ama basketbolda her zaman her şey kağıt üstünde olduğu gibi ilerlemiyor.
Banvit planın tutmadığını görünce ısrar etmedi ve hemen kadrosunda değişikliğe gitti ancak yeni kadroda saha içerisinde beklenen uyumu yakalayamadı.
Bandırma ekibi, şu anda ligin en kötü hücum eden takımlarından biri. Maç başına 73.9 ile 13. sıradalar. Bu sayıyı oyun tempolarına bağlayabilirsiniz fakat sete set hücumda yaratıcı oyuncu olarak güvenilir bir isim bulamamaları onlar için daha büyük bir neden.
Geçen sene kaleleri olan evlerinde şimdiden dört yenilgi aldılar ve bütün bunlar birleşince playoff’tan giderek uzaklaşıyorlar.
Banvit gözüktüğü kadar büyük bütçelere sahip değil fakat seyircisi ve kültürüyle bu ligde her zaman bir şeyler vaat eden takımlardan oldular. Şimdi çözüp bulmak zorundalar yoksa son şampiyon olarak Türkiye Kupası Finallerine gidemeyecekler.
Gelecek beş maçları: Darüşşafaka (E), Anadolu Efes (D), Gaziantep (E), Galatasaray (D), Pınar Karşıyaka (E)
9- İstanbul Büyükşehir Belediye (↑ 2)
Geçen yazıdaki sırası: 11. sıra
Son beş maçtaki derecesi: 3 galibiyet, 2 yenilgi
İstanbul Büyükşehir Belediye, bu ay kendi standartlarının üstüne çıkmayı başardı. Kolay fikstürden beklendiği gibi galibiyetlerle ayrılmadılar. Özellikle Sakarya karşısında farklı öne geçtikleri maçın devamında kafa olarak tamamen maçtan düşmeleri onlar için kötü bir sınavdı ancak son iki maçtan hiç beklenmedik sonuçlarla ayrıldılar.
Önce Darüşşafaka‘yı kendi evlerinde mağlup ettiler, daha sonra da daha önce hiç kazanamadıkları Bandırma deplasmanında kazanmayı başardılar.
Bunun en büyük sebebi ise fotoğraftaki adam. Buva altyapı takımlarından beri, hücum opsiyonları çok olan ama savunmada dezavantajları da aynı şekilde çok olan bir oyuncu olarak tanındı. Türkiye’deki kariyerinde ise şu ana kadar güçlü olduğu yerleri oldukça keskin bir şekilde parlatmış durumda.
Her şekilde skor üretebiliyor ve şu aralar bunu oldukça yüzdeli bir şekilde yapıyor. Son dört maçında da 20 sayıyı geçmeyi başardı.
Pota altında böylesine etkili olan bir uzunun yanında onun defolarını kapatan Eric Buckner ve Thompson ile Klobucar gibi kısalar olunca İstanbul Büyükşehir Belediye kazanmanın yolunu bulmuş oluyor.
Playoff için işleri hala kolay değil. Yerli rotasyonundan aldıkları katkı çok kısıtlı. Bunun yanına FIBA Europe Cup’ta devam etmeleri eklenince kadronun sezonun devamında enerji bulma konusunda zorlanacağı aşikar.
Fakat evlerindeki üstünlüğün yanında deplasmanda da kazanmaya devam ederlerse bir şekilde sezon sonuna kadar playoff yarışında kalabilirler.
Gelecek beş maçları: Anadolu Efes (E), Gaziantep (D), Galatasaray Odeabank (E), Pınar Karşıyaka (D), Fenerbahçe Doğuş (E)
8- Sakarya Büyükşehir Belediye (-)
Geçen yazıdaki sırası: 8. sıra
Lig derecesi: 2 galibiyet, 3 yenilgi
Bir önceki yazıda Sakarya için önlerindeki beş maçta ortaya koyacakları performansın sezonun devamı için onlar adına önemli bir cevap olacağını söylemiştim.
Öyle de oldu. Zorlu maçları beklendiği gibi kaybettiler, kazanmaları gereken maçları ise kazandılar. Özellikle direkt rakipleri olan Banvit ve İstanbul Büyükşehir Belediye’yi mağlup etmeyi başarmaları onların sezon sonuna kadar bu yarışta olacağını gösterdi.
Oyun olarak ise hücumdaki problemleri devam ediyor. Güçlü pota altları sayesinde maçlara tutunsalar da hücumda yaratıcı kısa bulma konusunda sorunları var. Lazeric Jones’un aksini ispatladığı iki maçı da kazandılar fakat sezonun devamında sadece Jones üzerinden ilerlemeleri onlar için büyük bir problem olur.
Ligin en kötü hücum takımlarından biri olmalarının karşılığı olarak da neredeyse her pozisyonda rakiplerine göre fiziksel olarak avantajlı olmaları sayesinde ligin en iyi birkaç savunma takımlarından biriler.
Rodney Pryor’un ayrılması sonrası henüz kısa rotasyonuna bir takviye yapmadılar. Eğer doğru adamı bulurlarsa playoff yarışı için arkalarındaki rakiplerden bir adım daha öne geçebilirler.
Gelecek beş maçları: Gaziantep Basketbol (E), Galatasaray Odeabank (D), Pınar Karşıyaka (E), Fenerbahçe Doğuş (D), Eskişehir Basket (E)