By Utkan Şahin / info@eurohoops.net
Tahincıioğlu Basketbol Süper Ligi’nde dördüncü “Güç Sıralaması” için karşınızdayız.
Geçen hafta da ligde takımlar hiç beklenmedik inişler ve çıkışlar yaşadı. Yapılan birçok yeni transfer lig içerisinde dengeleri bozarken “Güç Sıralaması’nda” da birçok sıranın değiştiğini gördük! Hem zirvede, hem de alt sıralarda!
O zaman sözleri daha fazla uzatmadan karşınızda, sezonun dördüncü “Güç Sıralaması”!
16- Gaziantep Basketbol (↓ 1)
Geçen yazıdaki sırası: 15. sıra
Son beş maçtaki derecesi: 1 galibiyet, 4 yenilgi
Gaziantep’in paraşütsüz düşüşü hız kesmeden devam ediyor.
Sezona büyük umutlarla giren Güneydoğu ekibi, tarihinin en yüksek bütçelerinden biriyle mücadele etmesine rağmen şu ana kadar büyük bir hayal kırıklığı yarattı.
Sezonun ilk yazısında onlar için ligin en potansiyelli takımlarından biri fakat bazı yabancıların karakterleri onları takım olmaktan uzaklaştırabilir demiştik. Maalesef öyle de oldu. Takım olamadılar ve yönetimde bunun faturasını daha az maliyetsiz kısım olan koça kesti.
Arkasından ise takımın oyuncularına yine hiç uyumlu olmayan bir koç takıma geldi. Sonuç olarak ise beş maçın dördünü ortalama 14.5 sayı farkla kaybederek düşme hattının değişilmez bir parçası oldular. Üstelik kadroya iki yabancı, bir de yerli ekleme yapmalarına rağmen…
Daçka maçından sonra Markovic’in söyledikleri aslında her şeyi ortaya koyuyor; “Takımıma yardımcı olamıyorum”
Gaziantep’in kadrosu düşme hattındaki diğer takımlara göre hala daha geniş ve kaliteli fakat takım olamama sorunlar var ve bunu çözemezlerse rüya hedeflerle başlayan sezon kabusla sona erecek.
Gelecek beş maçları: Galatasaray (E), Karşıyaka (D), Fenerbahçe (E), Eskişehir (D), Büyükçekmece (E)
15- Trabzonspor (↓ 2)
Geçen yazıdaki sırası: 13. sıra
Son beş maçtaki derecesi: 1 galibiyet, 4 yenilgi
Sezonun ilk yarısında bir başka hayal kırıklığı yaratan takım da Trabzonspor oldu.
Geçen senelerde Trabzonspor’un kadro kalitesi playoff yarışı için yeterli değildi fakat bu sene kurabilecekleri en iyi kadrolardan birini kurdular. Doğru bir ortamda da şu anda yarışın içerisinde olabilirlerdi ancak o ortam sağlanamadı.
İşin teknik taktik kısmı bir yana, Trabzonspor’da yaşanan maddi kriz bu ortamın bozulmasında en büyük sebeplerden biri oldu. Türk takımlarının hala elindeki para kadar harcama yapmayıp, nasılsa bir şekilde para bulurum diye fazladan para harcaması akıl alır gibi değil.
Bir ara bütün yabancılarını paraları ödenmediği için kaybetme durumuna gelen Karadeniz ekibi, geçtiğimiz hafta da Koç Markovski’ye ödenmeyen para yüzünden hükmen kaybetmenin kıyısından döndü. Böyle bir ortamda doğru takım kimyasını yakalamak, oyuncuları sadece maça odaklamak imkansız.
Bir de bunun yanında savunmada yaşadıkları büyük sıkıntılar eklenince düşmenin en büyük adaylarından biri haline geldiler. Şu anda sadece Osiris Eldridge ve Caleb Green’in bireysel çabalarıyla ayakta duruyorlar ancak bu ikisininden birisi bile durunca maçtan direkt kopuyorlar.
Ligde kalmak istiyorlarsa çncelikle sağlıklı bir ortam yaratmak zorundalar, daha sonra da Green-Eldridge ikilisine takım içerisinden düzenli katkı verecek oyuncular eklemek zorundalar yoksa sezon sonu onlar için de kabus olacak.
Gelecek beş maçları: Beşiktaş (D), Sakarya (E), İstanbul BŞB (D), Banvit (E), Anadolu Efes (D)
14- Muratbey Uşak (↑ 2)
Geçen yazıdaki sırası: 16. sıra
Son beş maçtaki derecesi: 2 galibiyet, 3 yenilgi
Uşak’ta bu ay içerisinde büyük bir dönem kapandı. Uşak’ın 2. Lig’den buralara taşıyan ve yıllardır bu ligde mücadele etmesinde büyük rol oynayan Koç Ozan Bulkaz, görevinden ayrıldı.
Takdir edilmesi gereken, başarılı fakat heyecanını kaybetmiş bir hikayeydi ve iki tarafta için de yeni birer yol gerekiyordu.
Ozan Bulkaz’ın arkasından ise göreve Aziz Bekir getirildi ve yeni bir heyecan başladı. Son maçlarda da bunun esintisini gördük.
İlk 10 hafta itibariyle Uşak, ligde izlemek istemeyeceğiniz takımların başında geliyordu. Sahada ortaya konulan basketbol, sadece taraftarları yada basketbolseverleri değil, oyuncuları bile sıkıyordu. Aziz Bekir dönemiyle birlikte ise öncelikle bu değişti. Uşaklı oyuncular, sahaya yeni bir heyecan ve enerjiyle çıktı. Sonuç olarak da direkt rakipleri olan iki takım karşısında önemli galibiyetler aldılar.
76.2 sayı ortalamasıyla ligin en kötü takımlarından biri olan Uşak, Trabzonspor karşısında 100 sayı, Büyükçekmece karşısında ise 86 sayı bularak galibiyete ulaştı.
Bu heyecanın uzun bir soluğa dönüşmesi zor. Uşak, kadro uyumu ve yetenek kapasitesi olarak hala ligin en kötü takımlarından biri. Bunu devam ettirebilmeleri için takım içindeki önemli birkaç sorunu çözmeleri gerekiyor. Mesela savunma problemleri gibi..
Eğer bunu başarırlarsa, takımın son dönemdeki getirdiği heyecanla birlikte ligde kalmak için direkt rakipleri olan takımlar karşısında öne geçebilirler.
Gelecek beş maçları: Yeşilgiresun (E), TOFAŞ (D), Darüşşafaka (D), Beşiktaş (E), Sakarya (D)
13- Yeşilgiresun Belediye (↓ 2)
Geçen yazıdaki sırası: 11. sıra
Son beş maçtaki derecesi: 1 galibiyet, 4 yenilgi
Alt sıralarda bu ay içerisinde koç değişikliğine giden bir başka takım da Yeşilgiresun oldu.
Yeşilgiresun, sezon başında kadro kalitesi olarak açık ara bu ligin en kötü takımıydı fakat Koç Mihailo Uvalin yarattığı takım yapısı sayesinde bu dezavantajlarını sahada gizlemeyi başardı ve ligde önemli galibiyetler alarak düşme hattından takımını uzaklaşmayı başardı.
Ancak Büyükçekmece karşısında alınan farklı yenilgi, bir anda Uvalin’in gönderilmesine sebep oldu. Bu kararın altında eğer farklı bir neden yoksa herhalde Yeşilgiresun yönetiminin son iki yılda aldığı en kötü karar, bu karardı.
Bu tarz yetenek seviyesi düşük takımların, zaman zaman büyük düşüşler yaşaması normaldir. Bu yüzden değerlendirme yapmak için kısa anlardan çok büyük resme bakmak daha doğrudur. Yönetim bunu yapmadı ve Uvalin yerine Ahmet Kandemir’i getirdi.
Daha önce Karadeniz ekibinde çalışan Kandemir, kulübün yapısını bilse de pek doğru bir tercih değil. Giresun, iki yıl önce genç yerli oyunculara süre vermeye karar verdi ve bugüne kadar hem kendileri hem de genç oyuncular bundan çok yarar gördü.
Fakat Ahmet Kandemir, koç profili olarak buna uygun değil. Gelir gelmez, Enes Berkay dışındaki genç oyuncuların sürelerini kesti ve rotasyonu daralttı. Bir de kadro içerisinde gelen ve gidenler olunca hızlı tempoyla oynamak zorunda olan Yeşilgiresun, saha içerisinde enerji problemi yaşamaya başladı.
Zaten çember savunamıyorlar, bir de ön alanda yeterli enerjiyi gösteremeyince savunmaları iyice çöktü.
Bir an önce gerekli takviyeleri yapıp toparlanmaları lazım. Bu hafta Uşak karşısında alacakları olası bir yenilgi onları ateş hattına tekrar sokacak ve kalite olarak onlardan daha üstün olan Gaziantep ve Trabzonspor, saha dışındaki problemlerini çözerlerse Giresun, tekrardan ligin en büyük düşme adaylarından biri olacak.
Gelecek beş maçları: Uşak (D), Beşiktaş (E), Sakarya (D), İstanbul BŞB (E), Banvit (D)
12- Demir İnşaat Büyükçekmece (↑ 2)
Geçen yazıdaki sırası: 14. sıra
Son beş maçtaki derecesi: 2 galibiyet, 3 yenilgi
Demir İnşaat Büyükçekmece, ilk yarının son bölümündeki fikstür avantajını çok iyi kullandı.
Zirveye yakın takımlardan TOFAŞ ve Beşiktaş‘a deplasmanda kaybetse de Özhan Çıvgın’ın ekibi, kazanabileceği üç maçın ikisini kazanarak ateş hattından biraz uzaklaşmayı başardı.
Sonuç onlar için iyi olsa da saha içerisinde çok bir şey değişmedi. Hala takım, skor açısından Erving Walker ve Bracey Wright’a bağlı. Deniz Kılıçlı transferi onlar için beklendiği gibi skor potansiyelinin artması adına olumlu bir hamle oldu fakat Deniz’in bu hafta sakatlanarak sezonu kapatması onları için çok kötü bir sürpriz oldu.
Stojanovski ve Moldoveanu’dan daha fazla sayı katkısı almaları gerekiyor fakat görünen o ki bu beklenen katkı gelmeyecek. Bunun yanında FIBA Europe Cup’ta mücadele ederek yaşlı kadrolarını daha fazla yoruluyorlar ve bu da onlar için sıkıntı yaratıyor.
Wright ve Walker’ın kalitesi sayesinde şu anda aşağıdan uzaktalar ancak düşme korkusu yaşamak istemiyorlarsa skor katkısı alabilecekleri bir uzun transferi onlar için şart gözüküyor.
Gelecek beş maçları: Sakarya (D), İstanbul BŞB (E), Banvit (D), Anadolu Efes (E), Gaziantep (D)
11- Galatasaray Odeabank (↓ 4)
Geçen yazıdaki sırası: 7. sıra
Son beş maçtaki derecesi: 0 galibiyet, 5 yenilgi
Sezona felaket başlayan Galatasaray, yalancı bahar sayesinde Kasım ayını iyi geçirse de Aralık ayında dibe vurdu.
Galatasaray, EuroCup’ta sürpriz bir şekilde üst tur için vize alsa da bunun getirdiği kredi her şeyi daha da kötü yaptı.
Sahada sadece Richard Hendrix varken belirli bir sertlik koyabilen Sarı-kırmızılı ekip, EuroCup için tecrübeli uzununu dinlendirmek zorunda kalınca ligde savunma olarak çöktü. Arka arkaya gelen kötü sonuçlar özgüven ve oyun içi disiplinini de kaybettirince Galatasaray’da Koç Erman Kunter‘in dönemi sona erdi.
Kunter dönemi sonrası ise Oktay Mahmuti, yıllar sonra takımın başına geri döndü.
Bunun etkisiyle de Efes maçında takım olarak reaksiyon göstermeyi başardılar. Sezon boyunca maç içerisinde çok kırılgan olan Galatasaray, Efes karşısında son çeyrekte harika bir geri dönüş yaptı ancak maçı kazanamadı.
Galatasaray, kadro uyumu ve disiplin açısından iyi bir takım değil. Oktay Mahmuti, kendi geleneklerini bir yere kadar bu takıma yansıtacaktır ancak onun elinde de sihirli değnek yok. EuroCup’ın transfer süresi dolduğu için acele bir şekilde yapılan Henry Walker hamlesinin içi boş gözüküyor ve daha da kötüsü kulübe geçtiğimiz günlerde transfer yasağı geldi.
Sarı-kırmızılı ekip, şu aşamada kulüp gelenekleri yüzünden yarışmacı olarak kalmak zorunda ancak playoff potasıyla açılan farkı da düşünürsek sezonun geri kalanında amaçları daha farklı olmalı.
Takıma küsen taraftara mümkün olduğunca iyi basketbol izleterek, gelecek sezon planlamalı. Daha fazlası sadece Mahmuti’nin üzerindeki baskıyı arttırır.
Gelecek beş maçları: Gaziantep (D), Darüşşafaka (E), Karşıyaka (E), Fenerbahçe (D), Eskişehir (E)
10- İstanbul Büyükşehir Belediye (↓ 1)
Geçen yazıdaki sırası: 9. sıra
Son beş maçtaki derecesi: 2 galibiyet, 3 yenilgi
Zorlu bir fikstürü geride bırakan İstanbul Büyükşehir Belediye, kendi standartlarında ilerliyor.
Ertuğrul Erdoğan, takımın başına geçtiğinden beri içeriyi bir kale haline getiren fakat dışarıda kazanamayan İstanbul Büyükşehir Belediye, aynısını sergilemeye devam ediyor. Bu ay, Efes ve Galatasaray karşısında içeride önemli galibiyetler alırlarken dışarıda ise görece olarak kolay maçlar olan Karşıyaka ve Gaziantep’e ise kaybettiler.
Yavaş tempoda mümkün olduğunca Buva’dan alabilecekleri maksimum verimi almaya çalışarak oynuyorlar. Hırvat pivot, kariyerinin açık ara en iyi sezonunu geçirdiği için bu plan onlara galibiyet olarak dönüyor. Buva’nın yanında kısalardan da istedikleri katkıyı aldıkları için çok fazla iniş, çıkış yaşamıyorlar. Bu da onları playoff çizgisinde tutuyor.
Yine de playoff için işleri hala kolay değil. Yerli rotasyonundan aldıkları katkı çok kısıtlı. Bunun yanında FIBA Europe Cup’ta devam etmeleri eklenince kadronun sezonun devamında enerji bulma konusunda zorlanacağı aşikar.
Playoff için deplasman galibiyetlerine ihtiyaçları var ancak ikinci yarıda deplasman maçlarını genellikle zor takımlara karşı. Sezonu bu sıralarda bitirmeleri kimse için bir sürpriz olmayacak. Hatta kendileri için bile…
Gelecek beş maçları: Eskişehir (E), Büyükçekmece (D), Trabzonspor (E), Yeşilgiresun (D), TOFAŞ (E)
9- Pınar Karşıyaka (↑ 3)
Geçen yazıdaki sırası: 12. sıra
Son beş maçtaki derecesi: 3 galibiyet, 2 yenilgi
Karşıyaka, kesinlikle çok şanssız bir sezon yaşıyor.
Belki de şampiyon Karşıyaka kadrosundan beri ellerinde kendi felsefelerine uyan en iyi kadro var ancak şanssızlıklar yüzünden olmaları gereken sıradan çok uzaktalar.
Uzun süre dört yabancıyla mücadele ettikten sonra bu ay sonunda transfer yapabildiler ve kadrolarına Marko Banic ile Bryon Allen’ı kattılar. Banic, onların oyun planı için çok doğru bir ekleme olmasa da Allen, kısa rotasyonunda DJ Kennedy’in üstüne binen yükü biraz hafifletebilir.
Bu ay transferle birlikte üç galibiyet aldılar ve düşme hattından uzaklaşmayı başardılar. İçeride Beşiktaş ve İstanbul Büyükşehir Belediye’yi yendiler. Dışarıda ise Uşak’ı mağlup etmeyi başardılar. Fakat deplasmanda rakiplerinin sertliği biraz artınca bocaladılar ve Sakarya ile Banvit karşısında pek fazla varlık gösteremediler.
Playoff için dört maçlık bir fark kapatmak zorundalar. İkinci yarı içeride sekiz maç oynayacaklar ve Fenerbahçe dışında bu maçlara favori çıkacaklar. Eğer deplasmanda birkaç sürpriz galibiyeti almayı başarabilirse bu farkı kapatabilirler.
Sonuç ne olursa olsun bence Karşıyaka’nın özellikle içerideki maçlarını kaçırmayın. DJ Kennedy ve Jarrod Jones’un sunduğu bireysel performansların yanında, başta Metin Türen olmak üzere genç oyunculardan oldukça iyi katkı alıyorlar ve izlemesi çok zevkli bir takım oluyorlar.
Gelecek beş maçları: Anadolu Efes (D), Gaziantep (E), Galatasaray (D), Darüşşafaka (E), Fenerbahçe (E)