By Utkan Şahin / info@eurohoops.net
Tahincioğlu Basketbol Süper Ligi’nin bir ödüllendirmesi yok ama Eurohoops Türkiye olarak geçtiğimiz son bir haftada sizler için ödülleri dağıttık.
Önce sizler için sezonun en iyi beşini, 2. beşini ve 3. beşini açıkladık. Dün de sezonun bütün ödüllerini dağıttık. Bugün ise daha sıra dışı ödüller dağıtacağız. Aslında bugün vereceğimiz ödüller birçoğunuz sezon boyunca akıllarında dolaşan ödüller; “İzlemesi en zevkli oyuncu hangisi?”, “Asla kavga etmek istemeyeceğiniz oyuncu kim?”, “BSL’de ne işi var dediğiniz oyuncu kim? ya da “EuroLeague en yakın oyuncu kim?”
Bunlar sadece birkaç örnekti. Sizler için ondan fazla konu başlığı bulduk ve sezonun eğlenceli ödüllerini dağıttık.
Hazırsanız başlayalım!
En Spektaküler Oyuncu: Jan Vesely (Fenerbahçe Doğuş)
Herhalde ödüller arasında en tartışılmaz olan bu.
Ligimizde çok iyi atlet olan pek çok oyuncu var ama hiçbir Çek helikopteri kadar insanın ağzını açık bırakmıyor. Vesely, ikili oyun savunması yaparken asla karşısına çıkmak istemeyeceğiniz bir oyuncu çünkü ne yaparsanız yapın o atletizmi ve esnek yapısıyla o smacı vurmayı başarıyor.
Çek yıldız, smacı yaparken her seferinde çıtayı başka bir noktaya koyuyor!
Diğer adaylar: Osiris Eldridge (Trabzonspor), JaJuan Johnson (Darüşşafaka), Josh Owens (TOFAŞ)
İzlemesi En Keyifli Oyuncu: Caleb Green (Trabzonspor)
İzlemesi en keyifli oyuncu kategorisi oldukça subjektif bir tercihtir. Kişisel olarak oyundan ne beklediğiniz oyuncularla alakalı.
Çok iyi bir skoreri de tercih edebilirsiniz, oyunu aklıyla oynayan bir oyuncuyu da… Bu tamamen size bağlı. Benim tercihim ise forvetten her şeyi yapabilen bir oyuncu olacak.
Trabzonspor bu sezon zorlu zamanlar yaşadı ama hücum ve tempolu bir basketbol izlemek istiyorsanız her zaman izlemek isteyeceğiniz bir takım da olmayı başardı. Bunun en büyük sebeplerinden biri de Caleb Green gibi her şeyi yapabilen bir oyuncuya sahip olmalarıyla alakalı.
Amerikalı oyuncu, bir guard gibi hücumu başlatabiliyor, organize edebiliyor ve yaratıcı olabiliyor. Üstelik bütün bunların hepsini forvet oynayarak yapıyor. Tempo yapmak istediğiniz sürece kesinlikle takımınızda isteyeceğiniz bir oyuncu.
Kişisel olarak çok iyi bir sezon geçiren Green, bütün bu özelliklerini sahaya koydu ve 20.2 verimlilik puanıyla ligin lideri olmayı başardı. Bu yüzden benim tercihim ondan yana!
Diğer adaylar: Nicolo Melli (Fenerbahçe Doğuş), Scottie Wilbekin (Darüşşafaka), Sammy Mejia (TOFAŞ)
Ben Bu Adamla Ölüme Giderim Dediğiniz Oyuncu: Bryant Dunston (Anadolu Efes)
Birisiyle ölüme kadar birlikte gidebilmeniz için onu sadece sevmeniz yetmez, ayrıca ona karşı sonsuz bir güven duygunuzun olması gerekir.
Basketbolda birisine sonsuz güvenmeniz için ise sürekli istikrarlı bir performans göstereceğini bilmeniz gerekir. Size her maç ne vereceğine emin olabileceğiniz bir oyuncu.
Bryant Dunston ise tam bu kalıba uyuyor. Avrupa’nın en iyi pivotlarından olan Dunston‘ı diğerlerinden ayıran en önemli özelliklerin başında istikrarı geliyor. Üç sezondur Efes forması giyen Dunston, istatistiklerden bağımsız hiç standartını düşürmedi. Bazen 40 dakika oynadı, bazen sürelerini paylaştırdı ama her zaman kendi standartlarına uygun bir oyun ortaya koydu.
Üstelik güven duygusunun yanında herkesin sevdiği bir oyuncu da olmayı başardı. Efes taraftarı da olsanız, başka bir takıma da gönül verseniz Dunston’ın sahaya koyduklarını her zaman seversiniz.
Bu yüzden bu ödül, Dunston’a gidiyor. Yine de siz mümkünse ölüme doğru gitmeyin.
Diğer adaylar: Sammy Mejia (TOFAŞ), Bobby Dixon (Fenerbahçe Doğuş), Scottie Wilbekin (Darüşşafaka)
Koç Olsanız İlk İsteyeceğiniz Oyuncu: Nicolo Melli (Fenerbahçe Doğuş)
Ligde bütün oyuncular serbest durumda ve siz bir takımın başındasınız, ilk hangi oyuncuyu istersiniz?
Bu soruda aynı izlemesi en zevkli oyuncu sorusu gibi oldukça subjektif bir tercih. Ligimizde çok iyi oyun kurucular var, gözü kapalı skor atabilecek oyuncular var ve pota altında işleri sizin için değiştirebilecek oyuncular var. Hepsine gidebilirsiniz ama ben en az bulunana gideceğim.
Çünkü savunmada kısa karşısında kalabilen, pasör ve oyunu okuyabilme özelliği sayesinde takımına yardımcı olabilen, dış şutu olan zeki bir oyuncuyu Avrupa’da kolay kolay bulamıyorsunuz.
Üstelik Nicolo Melli bunların hepsini yapmakla kalmıyor aynı zamanda tüm Avrupa’da bu konuda en iyi olan oyuncu. Bu yüzden benim tercihim ondan yana!
Size de tavsiye ederim çünkü Melli, bu sezon hücum-savunma verimliliği endeksinde 39.4’lük bir fark yarattı. Böylesine verimli bir oyuncuyu kaçırmayın.
Diğer adaylar: Raymar Morgan (TOFAŞ), Bryant Dunson (Anadolu Efes), Scottie Wilbekin (Darüşşafaka)
Ligin En Çılgın Oyuncusu: Sean Armand (Gaziantep)
Çılgınlığı farklı anlamlarda algılayabilirsiniz ama ben daha çok ne zaman ne yapacağı belli olmayan oyuncuyu arayacağım.
Gaziantep bu sezon pek çok farklı duygu bir arada yaşadı. Sezon başında kurulan kadroyla heyecanlıydılar, sezon ortasında ise düşmeye en yakın takım oldukları için ümitsizdiler. Sezon sonunda ise mucizeyi başardıkları için sevinçliydiler.
Sean Armand ise bu değişim içerisinde hep bir faktördü. Sezon başında ondan çok şey beklenirken kaos içerisinde kayboldu. Sonrasında ise işler değişip lider olunca bambaşka bir performans sergiledi. Sadece sezon içerisinde düşünmeyin bazen imkansız maçlarda tek başına rakibe kafa tuttu, bazende ilk yarıda 20 sayı attığı maçın ikinci yarısında ortadan kayboldu.
Tam olarak aradığımız oyuncu o. Ayrıca karakter olarak da oldukça ilginç bir oyuncu. Sosyal medyada kendisini takip ederseniz, farklı bir kişiliği olduğunu görürsünüz. Bu yüzden ödül, ona gidiyor!
Diğer adaylar: DJ Kennedy (Pınar Karşıyaka), Pierria Henry (TOFAŞ), Erving Walker (Demir İnşaat Büyükçekmece)
En Bencil Oyuncu: Jarrod Jones (Pınar Karşıyaka)
Karşıyaka taraftarını bana kızabilir ama Jarrod Jones, takımdan daha çok istatistiklerine önem veren bir oyuncu.
Tamam… Bu konuda Ricky Davis kadar çılgın bir oyuncu değil ama Jones da istatistiklerini şişirmeyi seviyor. Mesela onun hücumda harcadığı enerjiyi, savunmada harcadığını hiçbir zaman görmezsiniz.
Evet, hücumda Karşıyaka’nın taşıyıcı parçalarından biri oldu. Hatta bazen liderliğini bile üstlendi ama tüm ligde onun kadar hücumu kendi bitirmeye çalışan başka bir oyuncu yok. Şut denemesi olarak 13.7 ortalamayla lig lideri. Karşıyaka’nın geçirdiği sezon yüzünden kendisini parlatmaya çalıştığını anlayabiliyoruz ama bu kadarı da biraz fazla.
En bencil oyuncu ödülü ona gidiyor.
Diğer adaylar: Victor Rudd (Gaziantep), Brady Heslip (Trabzonspor), RaShad James (Yeşilgiresun)
Beklentilerin Üstüne Çıkan Oyuncu: Angelo Caloiaro (Banvit)
Angelo Caloiaro, geçtiğimiz sezon Büyükçekmece’yle iyi bir performans sergilese de bu yaz Banvit’e gelirken onun büyük bir boşluğu doldurması gerekiyordu. Sonuçta geçen sezon Orelik, Theodore ile birlikte sezona damga vurmuştu ve yerini doldurmak kolay gözükmüyordu fakat Caloiaro bunu başardı. Üstelik onun yanında Theodore gibi bir dominant bir kısa da yoktu.
Sezonun başında biraz dalgalansa da takım içi değişiklikler sonrası kendi formunu bulan Caloiaro, özellikle oyunu okuma yeteneğini iyice ortaya çıkardı ve ligin en verimli 4 numaralarından biri haline geldi.
10. haftadan sonra geri kalan 20 haftada sadece 3 kere tek haneli sayılarda kalan Amerikalı oyuncu, 14.5 sayı ortalaması tutturdu ve bu bölümde Banvit 14 galibiyet 6 yenilgi alarak ligi iyi bir yerde bitirdi.
Sezonu da 12.8 sayı, 6.0 ribaund ortalamalarıyla tamamlayan Caloiaro, her iki istatistikte de takımının lideri olmayı başardı. Üstelik %68.8 ikilik ve %42.7 üçlük yüzdeleriyle oynayarak bu istatistikleri başardı.
Banvit ligi 5. sırada bitirdiyse kesinlikle ona çok şey borçlu. Bu yüzden ödül kesinlikle ona gidiyor.
Diğer adaylar: Ivan Buva (İBB), Metin Türen (Pınar Karşıyaka), Buğrahan Tuncer (Eskişehir)
Beklentilerin Altında Kalan Oyuncu: Earl Clark (Beşiktaş Sompo Japan)
İnsan asla ama asla değişmiyor.
NBA kariyeri sonrası geçtiğimiz sezon Earl Clark‘ın Beşiktaş‘ı tercih etmesi birçoklarını heyecanlandırmıştı. Evet, mental problemleri yüzünden Clark beklendiği gibi NBA’de istenileni yapamamıştı ama burada atletizmi, şutu ve yetenekleriyle oyunu değiştirebilen oyunculardan biri olabilirdi.
Sezona da fena başlamadı. Özellikle savunma isteği beklentilerin üstündeydi. Sezon sonunda düşüşe geçse de koç Ufuk Sarıca ona güvenmeyi tercih etti ve yüksek bir paraya onu takımda tuttu.
Fakat güven boşuna çıktı. Beşiktaş, bütçesinin büyük bir kısmını Clark’a harcasa da yıldız oyuncu bunun karşılığını hiç veremedi. Geçen sezon 14.5 sayı ortalamasıyla oynarken bu sezon yüzdesi 8.7’e kadar düştü. Üstelik savunmada yaptığı pek çok hata da devam etti.
Clark, bu kıtada heyecan yaratabilirdi ama eski alışkanlıkları onu burada da buldu.
Diğer adaylar: Jason Thompson (Fenerbahçe Doğuş), Victor Rudd (Gaziantep), Ryan Boatright (Beşiktaş Sompo Japan)
EuroLeague’e En Yakın Oyuncu: Moustapha Fall (Sakarya Büyükşehir Belediye)
Ödülü vermeden önce, hali hazırda bu sezon EuroLeague’de mücadele eden ve gelecek sezon EuroLeague’de mücadele edecek olan takımların oyuncularının bu kategoriye dahil edilmediğini söyleyeyim. Bu yüzden Daçka‘dan birçok oyuncuyu eledik.
Ligin geri kalanında ise bu konuda en çok öne çıkan oyuncu, Moustapha Fall oldu. Geçtiğimiz yaz EuroLeague’den pek çok teklif gelmesine rağmen kendini geliştirmek için Sakarya’yı tercih eden Fall istediğini buldu.
Türkiye Ligi gibi zor bir ligde kendini ispat eden Fall, EuroLeague için hazır olduğunu gösterdi. 2.18 boyunda çemberi bu kadar iyi kapatabilen bir uzunu da zaten kimse kaçırmaz. Bu yüzden Fransız oyuncu için EuroLeague yolu çok açık!
Diğer adaylar: Raymar Morgan (TOFAŞ), Sean Armand (Gaziantep), Billy Baron (Eskişehir)
NBA’e En Yakın Oyuncu: Scottie Wilbekin (Darüşşafaka)
EuroLeague’e bir oyuncu gönderdik. O zaman şartları biraz daha zorlayalım ve NBA’e birilerini gönderelim.
Kolej sonrası NBA’de şansını deneyen ancak sezon öncesi kadrodan kesilen Wilbekin, Türkiye’de geçirdiği sürede basketbolunu çok geliştirdi. Her zaman sorumluluk almak isteyen, yetenekli bir oyuncuydu ama özellikle bu sezon ile birlikte lider bir oyuncunun nasıl olacağını herkese gösterdi.
Fiziksel olarak Wilbekin’in NBA’de zorlanma şansı var ama bu kadar değerli bir şutörken onu NBA takımları kaçırmayabilir. Bu yüzden yaz için en büyük aday o!
Diğer adaylar: Brad Wanamaker (Fenerbahçe Doğuş), Jan Vesely (Fenerbahçe Doğuş)
Sezonun En İyi Transferi: Raymar Morgan (TOFAŞ)
Yerel liglerde dominant bir performans mi sergilemek istiyorsunuz? O zaman kesinlikle Raymar Morgan’ı kaçırmayın!
Avrupa kariyerinin başlangıcında çok parlak ışıklar vermese de Almanya’yla birlikte ayağa kalkan ve geçen sezon Ulm’da tarihi bir normal sezon yaşayan Morgan, bu sezon da TOFAŞ’ın en önemli silahlarından biri oldu.
Sezon başında TOFAŞ’ın geniş rotasyonunda zaman zaman kendine yer açmakta zorlansa da sezon ortasıyla birlikte takımın en önemli hücum gücü haline gelen Morgan, son 16 haftada oynadığı tüm maçlarda çift haneli sayılarda sayı üretmeyi başardı.
Hücumdaki birden çok silahıyla durdurulamaz bir hale gelen Morgan, sahada olduğu anlarda TOFAŞ’ın hücumlarını 6.2 sayı daha verimli hale getirmeyi başardı. Almanya’da geçen sezon MVP ödülünü kazanmıştı. Bu sezon büyük ihtimal o ödül ona gitmeyecek ama sezonun en iyi transferi ödülü ona gidiyor.
Diğer adaylar: Robert Carter Jr (Gaziantep), Gian Clavell (Sakarya BŞB), Nathan Boothe (Sakarya BŞB)
Sezonun En Kötü Transferi: Henry Walker (Galatasaray Odeabank)
Galatasaray sezon ortasında uzun rotasyonunda zorluk yaşayınca transfere yöneldi ve Henry Walker’ı kadrosuna kattı.
Walker, daha önce NBA’de oynayan ve orada başarılı performanslar sergilemişti fakat NBA’den koptuktan sonraki hali hal değildi. Buna rağmen Galatasaray, yılana sarıldı ve Walker’ı kadrosuna kattı ancak o yılan Galatasaray’ı soktu.
Geldiğinde en az 5 kilo fazlası vardı. Bu çözülebilirdi ama sahada izlediğimiz Walker kafaca basketbolu bırakmış, sadece para kazanmak için kariyerine devam eden bir oyuncu görüntüsü çizdi. Hal böyle olunca da Galatasaray kısa bir süre içerisinde Walker’ı gönderdi.
Olan Galatasaray’ın paralarına ve yabancı hakkına oldu.
Diğer adaylar: Edo Muric (Anadolu Efes), TJ Cline (Galatasaray Odeabank), Kevin Murphy (Gaziantep)
BSL’de Ne İşi Var Dediğimiz Oyuncu: TJ Cline (Galatasaray Odeabank)
Aslında sezon ortasında Trabzonspor, Bora Hun Paçun’u aldığı zaman bu soru direkt aklımda canlanmıştı. Bora, yavaşlayan ayaklarıyla giderek aşağıya düşmüş ve kariyerine 2. ligde devam ediyordu.
Fakat tecrübeli oyuncu, herkesi şaşırtan bir performans sergiledi. Özellikle fazla kilolarından kurtulduktan sonra saha içerisinde Trabzonspor’a katkı verdi ve bu kategoriden çıktı.
Bu yüzden sezon başında ligimize gelen bir oyuncuya gitmem gerekiyor: TJ Cline!
Amerikalı oyuncu, Erman Kunter‘in kolejden proje transferi olarak Galatasaray‘a geldi. Koç Kunter, Cline‘ı yıllardır kolejde takip ettiğini ve Avrupa’da çok şey değiştirebileceğini söyledi ama olmadı. Proje olarak gelen Cline, ligde sadece 1 maçta forma giydikten sonra yolcu oldu.
Henüz çaylak bir oyuncu, belki ileride Avrupa’da kendine iyi bir kariyer kurabilir ama kesin olan bir şey var ki geldiği zaman bu ligin seviyesinde değildi. Bu yüzden ödül ona gidiyor.
Diğer adaylar: Kevin Murphy (Gaziantep), Mutlu Demir (Muratbey Uşak)
Asla Kavga Etmek İstemeyeceğiniz Oyuncu: Jackie Carmichael (Muratbey Uşak)
Bazı oyuncuların fiziği gerçekten korkutucu. Öyle ki sahada gördüğünüz zaman her zaman onlara karşı her zaman biraz temkinli olursunuz.
Bu oyuncuların başında ise Uşak’ın tecrübeli pivotu Jackie Carmichael geliyor. Banvit’ten beri tanıdığımız Carmichael, oyununu fiziği üzerine kuran ve mücadeleden asla kaçmayan bir oyuncu. Üstelik bu özelliklerini her şeyden öne koyuyor.
Onun arkadaşı olduğunu düşünebilirsiniz ama o asla bu özelliğini sahaya koymaktan geri çekinmedi. (bkz: Banvit maçı) Üstelik o bu sertliği seviyor. Sinirlendiği zaman dirseklerinin havada uçuştuğunu görmüşsünüzdür.
Bu özelliği sebebiyle ligde birkaç maç karşı karşıya geldiği oyuncu oldu ama o hiçbir zaman geri adım atmadı. İyi ki karşı taraftan bir hareket gelmedi çünkü gerçekten Carmichael kavga etmek isteyeceğiniz bir oyuncu değil.
Diğer adaylar: Bryant Dunston (Anadolu Efes), Michael Eric (Darüşşafaka), Augusto Lima (Beşiktaş Sompo Japan)
Her Şeyi Yapan Oyuncu: DJ Kennedy (Pınar Karşıyaka)
Sayı atan, attıran, ribaund alan ve üstüne bir de savunma yapan bir oyuncu herkesin rüyasıdır.
Sonuçta her koç, böylesine her şeyi yapabilen bir oyuncuyu çok ister. Bizim ligimizde de bu tarz oyuncular var. Bu isimlerin en başında ise Karşıyaka’nın yıldızı DJ Kennedy geliyor.
Kariyeri boyunca bu özellikleriyle bilinen Kennedy, kendini Türkiye liginde de ispat etti ve ligin çok yönlülük açısından bir numarası olmayı başardı.
Ligde ondan başka kimse +15 sayı, +5 ribaund, +5 asist ortalamaları tutturamadı. Liglerde genellikle double-double liderleri uzun oyunculardan çıkar ama o yaptığı 8 double-double ile bu klişeyi bozdu ve lig lideri olmayı başardı. Üstelik bütün bunları yaparken 1’den 4 numaraya kadar pek çok pozisyonu oynadı ve bu şekilde verim oldu. Ödül kesinlikle Kennedy’in hakkı!
Diğer adaylar: Pierria Henry (TOFAŞ), Howard Sant-Ross (Darüşşafaka), Sonny Weems (Anadolu Efes)
Basketbol gündemindeki en son gelişmeleri kaçırmamak için tıklayın!