by Eurohoops Team / info@eurohoops.net
Sezon başındaki başlangıcın ardından takımda değişen hava üzerine gelen bir soruya yanıt veren Harrison şöyle konuştu:
“Biz aslında çok yetenekli bir takımız, bunu söylemem gerekiyor ama aynı zamanda da genç bir takımız. Takımdaki çoğu oyuncunun çok fazla tecrübesi olduğunu söyleyemem. Dolayısıyla sezon içerisinde herkesin biraz rollerin oturmasına, sahada neler yapabileceğini öğrenmesine ihtiyacı vardı. Takım olarak birbirimize uyum sağlamamız gerekiyordu. Bunu sağladıktan sonra biz de daha iyi sonuçlar almaya başladık.”
“KOÇ BANA BU TAKIMIN LİDERİ OLMAM GEREKTİĞİNİ SÖYLEDİ”
Takımda liderliği üstlenmesine ilişkin koç Ertuğrul Erdoğan ile sezon başında bir görüşme gerçekleştirdiğini dile getiren Harrison, “Ben takıma en geç katılan oyuncuydum. Dolayısıyla koçla görüşmemiz biraz geç oldu. Koç bana bu takımın lideri olmam gerektiğini söyledi. Bunu istedi benden. Ben de oyuncu karakteri olarak, bu kadar sayı atayım, şunu yapayım diyen bir oyuncu değilim. Takımın kazanmasını önemseyen, takımın kazanmasını ön plana koyan bir oyuncuyum. Dolayısıyla aslında böyle bir göreve kendi kendime soyunmadım. Takıma geç katıldığım için, eğer takıma lider olacaksam, takım arkadaşlarımın saygısını da kazanmam gerekiyordu. Bunu da sezon içerisinde sağladığımı düşünüyorum. Dediğim gibi o gün sahaya skor yapmak için çıkan bir oyuncu değilim. Tam aksine takımın neye ihtiyacı varsa, bunu ön plana koyan bir oyuncuyum. Koçla da bu doğrultuda ilişkimizi yürütüyoruz” dedi.
“SAHADA HER ZAMAN DAHA FAZLA KOŞAN TAKIM OLMAK İSTİYORUZ”
Genç bir takım olmanın avantajları ve dezavantajlarını sıralayan ABD’li skorer, “Avantajı şu, çok enerjik bir takımız. Genç bir takım olmamızın bize getirdiği avantaj bu. Sahayı çok hızlı koşabilen, çok atletik oyunculara sahibiz. Dolayısıyla rakip için her zaman bu zorlu bir şey. Sahada her zaman daha fazla koşan takım olmak istiyoruz, amacımız da buydu zaten. Dezavantaj olarak ise özellikle sezon başında bazı oyuncuların rollerini öğrenmesi zor olabiliyor, özellikle de genç oyuncu için bu daha zor bir şey. O rolü öğrenmeniz gerekiyor çünkü bazen o rolün dışına çıkıyorsunuz, fazla çaba gösteriyorsunuz ve yapmamanız gereken şeyler için de uğraşıyorsunuz. Bunu yapmamanız gerekiyor. Sezon başında bu ciddi bir problemdi, dolayısıyla bunu aştığımızı düşünüyorum” diye konuştu.
“EFES VE FENER, LİGİN GERİ KALANINDAN BİRAZ AYRILIYORLAR”
Türkiye’nin Turkish Airlines EuroLeague Final Four’da iki takımla temsil edilmesine ilişkin konuşan Harrison, “Aslında Türk basketbolundan etkilendiğimi söyleyebilirim. Tabii Anadolu Efes ve Fenerbahçe, çok iyi koçluk yapılan, çok iyi yönetilen, çok güçlü ve iyi takımlar. Onlar ligin geri kalanından biraz ayrılıyorlar, bunu itiraf etmemiz gerekiyor ama biz de çok çalışıp o noktaya varmak istiyoruz, o noktaya çıkmak istiyoruz, bunu yapmamız gerekiyor. Aslında ligin geri kalanı da çok yetenekli takımlar, çok yetenekli oyunculara sahip ama Türk basketbolunda iki takımın o seviyede mücadele edecek olması bence çok etkileyici bir şey” ifadelerini kullandı.
“GALATASARAY‘DA KALMAYI ÇOK İSTERİM ANCAK BİR PLANIM YOK”
Son olarak DHA muhabirinin, takımdaki geleceği ve kariyer planlaması ile ilgili sorduğu soruya yanıt veren Harrison, “Özellikle planladığım bir şey yok. Ama kalmayı gerçekten çok isterim. Çünkü hem koçlarım hem de takım arkadaşlarımla bu sezonun özel bir sezon olduğunu düşünüyorum. Buraya dönmeyi isterim ama tabii ki bu kararın içine giren birçok faktör var. Her şeyi değerlendirmemiz gerekiyor. Bir planım var diyemem ama bakacağız” dedi ve sözlerini noktaladı.
Basketbol gündemindeki en son gelişmeleri kaçırmamak için tıklayın!