Hidayet Türkoğlu’ndan Turgay Demirel’e Sert Cevap

2019-05-23T17:01:43+00:00 2019-05-23T17:01:43+00:00.

Utkan Sahin

23/May/19 17:01

Eurohoops.net

Türkiye Basketbol Federasyonu ile Turgay Demirel arasındaki tartışma devam ediyor.

by Eurohoops Team / info@eurohoops.net

Gazeteci Atilla Türker, bugünkü yazısında Hidayet Türkoğlu önderliğindeki Türkiye Basketbol Federasyonu’nun FIBA Avrupa Başkanlığı seçiminde Dejan Tomasevic destekleyeceğini belgelerle açıklamıştı.

Gündeme bomba gibi bu düşen bu haber sonrası Türkiye Basketbol Federasyonu Hidayet Türkoğlu, Turgay Demirel’in açıklamalarına cevap verdi.

Hidayet Türkoğlu’nun açıklaması şöyle;

Mayıs 2019, Cumartesi günü Almanya’nın Münih şehrinde gerçekleşecek FIBA Avrupa başkanlık seçimi öncesi, Basketbol Federasyonu’na ve şahsıma yöneltilen haksız eleştiriler ile ilgili kamuoyunu doğru bilgilerle aydınlatmak isterim.

Görev süresini tamamlayan Turgay Demirel, 1 Nisan 2019 tarihinde Türkiye dışında farklı ülkeler tarafından aday gösterilmiştir. Genel usule aykırı bu adaylıkla, Turgay Demirel federasyonumuzla hiçbir şekilde iletişime geçmemiş ve aday gösterilmek istediğini belirtmemiştir.

Adaylığı sırasında Avrupa basketbolu için herhangi bir planını bizlere aktarmadığı gibi, yönetim ekibine federasyonumuzdan herhangi bir ismi davet dahi etmemiştir. Oysaki amacımız, Türk basketbolunu temsil eden değerli yöneticilerimizin, FIBA Avrupa’nın karar organlarında daha fazla yer alması ve bunun yansıması olarak da güçlenen Türk basketboluna hizmet etmeleridir.

Turgay Demirel, Kasım 2016 tarihinden bu yana, üç yıl süresince federasyonumuzu ziyaret etmemiş, hiçbir şekilde iletişime geçmemiş, görevi sebebiyle bulunduğu Avrupa Şampiyonası dışında milli maçlarımıza katılmamış, hiçbir kulübümüzün Avrupa’daki mücadelesini desteklememiştir.

Diğer başkan adayları bizi ziyaret ederek bizzat projelerini ve Türk yöneticilerle ilgili planlarını anlatmalarına rağmen Demirel, Türkiye Basketbol Federasyonu ile hiçbir temas kurmamış ve bilgi alışverişi yapmamıştır.

Alışılmışın aksine, kendi ülkesinin federasyonu dışında diğer ülkeleri ziyaret eden, FIBA organizasyonlarında Türk heyetini selamlamaktan bile kaçınan Demirel, seçime yalnızca bir hafta kala bazı ülkelerden gelen güven tazeleme talebi üzerine kendi ülkesinden destek mektubu talebi içine girmiştir.

Sporculuğum ve spor yöneticiliğim sürecince her zaman cesur, şeffaf ve ülkemin değerlerini ön planda tutan bir tavır sergiledim. Bugün de, Turgay Demirel’i gerek geçmiş dönem TBF yöneticiliğinde gerekse FIBA Avrupa’daki görevi süresinde taraflı, etik olmayan ve ülkesinin çıkarlarını ön planda tutmayan tavrı nedeniyle eleştirdiğimi ve başkanlığını desteklemediğimi açıklıkla dile getirmekte bir mahsur görmüyorum.

Turgay Demirel’in yaptığı basın açıklamasındaki, Türk Milli Takımı’nın başarılarını tek başına sahiplenmesi, Ay-yıldızlı formaya hizmet etmiş, idari ve teknik kadrolara ve milli sporculara büyük bir ayıptır. Başarı bir takım olarak elde edilir ve öncelikle o uğurda ter dökenlerin gururlanma hakkı vardır. Türkiye’nin yurt dışında temsili ile ilgili olan hassas değerleri en iyi şekilde sahiplenmiş ve temsil etmiş biri olarak bu konuda Türk oluşunu sadece topladığı oylardaki yetersizlik nedeniyle hatırlayan birine söz hakkı vermem mümkün değildir. Bu hususta son dakika talep ettiği güven mektubu için umutsuzca saldırı cümleleri kurmasını son derece yakışıksız bulmaktayım.

Bu süreçte Turgay Demirel, gerçekleri yansıtmayan şekilde oy verecek diğer federasyonlara tarafımızca desteklendiğini belirtmiştir. Bunun üzerine diğer başkanlar da beni arayarak bu desteği teyit etmek istediler. Bu nedenle gördüğüm lüzum üzerine diğer federasyon başkanlarını elektronik posta ile bilgilendirerek, Demirel’in aksine diğer adayların bizimle iletişime geçmiş olduğunu belirttim.

25 Mayıs’ta yapılacak seçimde Türkiye Basketbol Federasyonu’nu temsilen bir oyumuz var. Bu oyu basketbolu gerçek anlamda güçlendirecek en şeffaf, en güvenilir adaya vereceğimizi bilmenizi isterim.

FIBA ile olan kusursuz iletişimimiz, kulüplerimizin Avrupa’daki başarıları ve milli takımlarımızın Avrupa ve Dünya Şampiyonaları yolundaki saygı uyandıran mücadelesi sayesinde Türk basketbolunun, sadece Avrupa’da değil dünyada da en iyi şekilde temsil edildiğine ve edileceğine hiçbir sporseverin şüphesi olmasın.

Saygılarımla,