By Utkan Şahin / info@eurohoops.net
Turkish Airlines EuroLeague’de harika bir 18 haftayı geride bıraktık.
Hani derler ya “Kışın geleceği yazdan bellidir” diye… EuroLeague’in yeni sezonu da tam olarak öyle! EuroLeague, yazın yaşanan çılgın transfer döneminin ardından belki de hiç olmadığı kadar çekişmeli geçiyor.
NBA’den gelen yıldızlarla birlikte ligin oyuncu kalitesi uzun süredir görmediğimiz kadar artarken dolayısıyla sezon içerisinde yaşanan hikayeler de arttı. Beklenmedik düşüşler, büyük sürprizler ve inanılmaz oyuncu performansları ilk 18 haftada bizlerle birlikteydi.
Bu 18 haftayı taçlandırmak isteyen Eurohoops Fırın ise her sezon yaptığı gibi bu yıl da sezon ortası ödüllerini dağıtmaya karar verdi.
Elbette bu ödüller gelecek için bir tahmin değil, şu ana kadar gösterilen performansların sonucu. Dolayısıyla sezonun 2. yarısında bu ödüller değişebilir. Ayrıca her sene yaptığımız gibi bu sezon da ödülleri istatistiklerden daha çok takımlarının başarısında oynadıkları kritik roller üzerinden vermeyi tercih ettik.
Lafı daha fazla uzatmadan… Karşınızda EuroLeague’in ilk yarının ödülleri:
İlk 18 Haftanın En İyi Üçüncü Beşi:
- Lorenzo Brown (Kızılyıldız) 17 maç 14.1 sayı, 4.6 asist, 3.8 ribaund, 16.5 EFF: Kızılyıldız, sezonun bu kısmında ilk 8 içerisindeyse bu adama çok şey borçlu. Özellikle ilk iki aydan sonra Avrupa basketboluna çok iyi adapte olan Lorenzo Brown, ortaya mükemmel bir liderlik performansı koydu. Billy Baron ile çok uyumlu bir ikili olan Amerikalı guard, takımının hücumunu bambaşka bir seviyeye çıkarttı. Onun devreye girmesiyle birlikte Kızılyıldız, son 9 maçta 7 galibiyet alırken o da bu sürede 19.1 sayı, 5.6 asist ortalamaları tutturdu. Özellikle Milano deplasmanındaki Brown gerçekten çok etkileyiciydi.
- Sergio Rodriguez (Olimpia Milano) 18 maç 14.0 sayı, 5.2 asist, 2.3 ribaund, 14.5 EFF: Hazır, Milano demişken İtalyan devinin saha içi liderine geçelim. Bu yaz CSKA‘dan ayrılarak Ettore Messina’nın yeni projesine büyük bir heyecanla – 3 yıllık bir kontratla – giden Rodriguez, Messina’nın kendisini neden ısrarla istediğinin yanıtını hemen verdi. Özellikle sezon başında İtalyan ekibinin herkesi etkileyen performansında onun emeği büyüktü. Birçok maçın son çeyreğinde oyunu çözen isim olan İspanyol guard, kritik anlarda üçlükleriyle çok can yaktı. İtalyan ekibinin düştüğü dönemde Ser-Rod da biraz yalpalasa da son Panathinaikos maçında masaya yumruğunu vurdu ve takımının bu krizi şimdilik çözmesini sağladı.
- Nando De Colo (Fenerbahçe Beko) 14 maç 19.5 sayı, 3.2 ribaund, 3.0 asist, 20.4 EFF: Bu yaz büyük bir heyecan yaratarak İstanbul’a gelen Nando De Colo, bu heyecanın sebebini saha içerisinde gösterdi. Evet, Fenerbahçe belki ilk 18 haftada beklenen performansı pek sergileyemedi ama De Colo, takımın o kaotik ortamında bile fark yaratan skorer olmayı başardı. MVP olduğu sezondan bile daha yüksek bir sayı ortalaması yakalayan Fransız yıldız, özellikle sezon başında hücum hiç işlemezken birebir skor yeteneğiyle takımını taşıdı. Sarı-lacivertliler son dönemde toparlanarak yukarıya doğru çıkmaya başladı, bu süreç büyüyerek devam ederse De Colo’nun durdurulamaz skorerliği daha da çok parlayabilir. Özellikle de Kostas Sloukas buna biraz izin verirse…
- Kyle Hines (CSKA Moskova) 18 maç 9.1 sayı, 4.3 ribaund, 1.2 asist, 10.1 EFF: EuroLeague’in en acı hikayelerinden birini söyleyeyim mi? Kyle Hines, modern EuroLeague’de Saras ile birlikte en çok şampiyonluğu olan oyuncu fakat onu 10 yıllık EuroLeague kariyeri boyunca hiçbir zaman en iyi beş ödülünü kazanırken göremedik. Evet, bu tarz beşlerde istatistikler çok öne çıkıyor ve Hines da böyle bir oyuncu değil ama onun oyuna etkisi kesinlikle yadsınamaz. Yıllardır savunmada 1’den 5’e kadar herkesi savunarak CSKA’ya inanılmaz bir avantaj sağlayan Amerikalı uzun, bu yıl da buna devam ediyor. Hücumda da 2016’ten beri en yüksek ortalamasını yakalayan Hines, özellikle Efes ve Barcelona gibi önemli rakiplere karşı gösterdiği performansla da takımı adına sahada çok şey değiştirdi. EuroLeague onun saha içi verimliliğini göz ardı edebiliyor olabilir ama ben etmeyeceğim.
- Bojan Dubljevic (Valencia) 18 maç 14.4 sayı, 6.9 ribaund, 1.4 asist, 18.4 EFF: Sonunda EuroLeague’de beklenen Bojan Dubljevic’i izliyoruz. Valencia‘da ilk parladığı yıllarda herkes onun ya NBA’e ya da EuroLeague’in dev takımlarından birine gideceğine emindi. Hatta menajeri de açıklamalarıyla bunu bir kez daha doğruladı. Fakat yıllar geçtikçe hem bu beklentilerin yerine gelmedi hem de Karadağlı pivotun oyunu sanki bir yerlerde tıkanmış gibi kaldı. Özellikle 2017’deki EuroLeague macerası onun için büyük bir eksiydi. Bu yıl ise geri döndü. Bir uzun olmasına rağmen takımına harika liderlik yapan Dubljevic, 5. haftadan sonra Valencia’yı ayağa kaldırarak playoff yarışına soktu. Bunu yaparken bir ara maç başına 3-4 üçlük sokmayı da başardı. Ligin en iyi pivotlarından biri olduğunu gösteren Dubljevic, şimdi sezon sonuna kadar takımını yarışta tutmaya çalışacak. Sonra da belki onu dev takımlarda görebiliriz. Sonuçta sezon sonunda kontratı sona eriyor…