by Zach Buckley, Çeviri: Arma Kaynar/ info@eurohoops.net
Bu çevirinin tüm hakları Eurohoops Ltd. Şti.’ye aittir ve tamamının veya bir kısmının izinsiz kullanılması kesinlikle yasaktır.
Bu yazı 1 Mart 2020 tarihinde BleacherReport‘ta yayınlanmış ve uyarlanarak çevrilmiştir.
Basketbol sahasında saygısızlığın birçok çeşidi var. Rakibinizi çok iyi bir dribling hareketiyle yere düşürüp dalga geçebilirsiniz ya da savunmacınızın üzerinden harika bir smaç basarak onu küçük düşürebilirsiniz. Ancak bu yazıda bahsedeceğimiz saygısızlık bunlardan biraz daha farklı…
Bu listedeki beş oyuncu, gösterdikleri harika performanslara rağmen meslektaşlarına göre çok daha fazla saygısızlığa uğruyor. Biz de onlara hak ettikleri değeri verebilmek adına bu algıyı yıkıyoruz.
Devin Booker, Phoenix Suns
Devin Booker’ın NBA’de geçirdiği ilk dört sezonu boyunca yaptıkları göz açıcıydı ancak yeterli değildi. İlk dört sezonunda toplam 5820 sayı üreten Booker, NBA tarihinde ilk dört yılında en çok skor üreten 81. oyuncu oldu. Ancak bu dönemde toplam 241 mağlubiyet yaşayan oyuncu bu kategoride de lig lideri.
İş böyle oyunca Booker’ın belirli bir saygıyı elinde tutması çok kolay olmuyor. 2015-16 ve 2018-19 sezonları arasında dokuz maçta 40 sayının üzerine çıkmayı başaran Booker, LeBron James ile eşit sayıda böyle maç oynadı ancak sürekli savunma zafiyeti yüzünden eleştirilmeye devam etti.
Bir oyuncu sahada ortaya koyduğu üretim galibiyete dönüşmeyince genellikle yapmadıkları, hatta bazen takım arkadaşlarının yapmadıkları yüzünden eleştirilmeye başlıyor.
Eski Phoenix Suns oyuncusu Tom Chambers, bu konu hakkında “Kazanan bir takımda oynamaya başlayıp playoff mücadelesi vermediğiniz sürece istediğinizi yapın. Her zaman ‘evet sayı atıyor ama savunma yapmıyor’ diyenler olacaktır” ifadelerini kullanıyor.
Ancak bu sezon Booker ve Suns için daha farklı. True shooting, win shares ve defensive box plus/minus istatistiklerinde kariyer zirvesini yakalayan Booker, Suns kariyeri boyunca en çok maç kazandığı sezonu oynuyor. Damian Lillard’ın All-Star arasından hemen önceki sakatlığıyla beraber Booker bu sezon ilk kez All-Star maçında da yer aldı.
Hala 23 yaşında olan Booker, ligde 26 sayı ortalamasını tutturan 8 oyuncudan birisi. Bunun yanına 6 asist ve 4 ribaund da eklemeyi başaran oyuncu bu isimler arasında en yüksek beşinci win share’e sahip. Basketbol dünyası onu bu şekilde lanse etmese de Booker gerçek bir yıldız.
Nikola Jokic, Denver Nuggets
Geçtiğimiz sezonu 54 galibiyetle Batı Konferansının ikinci sırasında bitiren Denver Nuggets, play-off ilk turunda San Antonio Spurs karşısında fazlasıyla zorlanıyordu. Serinin Denver’da oynanan ilk maçını kaybeden Nuggets, 2-0 geriye düşme tehlikesiyle karşı karşıyaydı.
Sosyal medyada Denver Nuggets’ın gerçek bir şampiyonluk adayı olmadığı ve Nikola Jokic’in bir takımı başarıya taşıyabilecek bir yıldız olmadığı konuşulmaya başlanmıştı.
İkinci maçın devre arasına çift haneli farkla geride giren Denver Nuggets, ikinci yarıda harika bir performansla önce maçı daha sonra da seriyi kazanmayı başarıyordu. İkinci turda Portland Trail Blazers ile de yedi maça giden bir seri oynayan Nuggets, yapılan eleştirilere cevap vermeyi başarmıştı.
Nikola Jokic de 2019 Playoff’ları boyunca onu eleştiren herkese cevap vermeyi başardı. 14 maçta 25.1 sayı – 13.0 ribaund – 8.4 asist ortalamaları tutturan Jokic, %50.6/%39.3/%84.6 şut yüzdeleriyle oynadı.
Jokic, gerçek bir süperstarın göstermesi gereken performansı sahaya koymayı başarmıştı. Yıldız oyuncunun oyun karakteri alıştığımız süperstarlar gibi skor ağırlıklı olmayabilir. Jokic’in lig geneline göre atletik bir oyuncu olmadığını da söyleyebilirsiniz. Ancak uzun oyuncunun repertuarı eşine benzerine kolay kolay rastlanmayacak kadar geniş.
Denver Nuggets, ABA’den NBA’e geçtiği 1976 sezonunda beri ilk kez %70’lik bir galibiyet yüzdesi yakalamaya çok yakın. Bu başarının arkasında yatan ismin de Jokic olduğunu söylemek gerekiyor. Ligde 20 sayı – 10 ribaund – 6 asist ortalamalarını tutturmayı başaran tek isim Sırp yıldız, real plus/minus istatistiğinde de lig genelinde altıncı sırada yer alıyor.
Khris Middleton, Milwaukee Bucks
Khris Middleton 2012 Draft’ında 39. sıraya kadar düşmüştü. Sonunda Middleton’ı seçen Detroit Pistons, 2013 senesinde Brandon Knight ve Brandon Jennings’in yer aldığı takasta genç oyuncuyu Milwaukee Bucks’a yolluyordu.
Ancak gelişmiş istatistiklere göre Middleton kariyerinin ilk günlerinden itibaren gayet verimli bir oyuncuydu. 2014-15 Middleton’ın yakaladığı 13.4 sayı – 4.4 ribaund – 2.3 asist ortalamalarıyla real box plus/minus sıralamasında 10. sırada yer alması bu istatistiğin güvenilirliğinin bile tartışılmasına sebep olmuştu.
2017-18 sezonunda lig genelinde 20 sayı – 5 ribaund – 4 asist barajını geçmeyi başaran 11 oyuncudan biri olan Middleton, 2018-19 sezonunda ilk kez All-Star seçilme başarısı gösterdi ve oyuncu hakkındaki algı sonunda değişti.
Geçtiğimiz yaz döneminde Milwaukee Bucks, Middleton’a maksimum kontrat vererek oyuncuyla olan sözleşmesini uzattı. Bu sezon tekrar All-Star seçilen Middleton, bu kontratın hakkını en azından şimdilik veriyor diyebiliriz.
Milwaukee Bucks, 70 galibiyetlik bir sezona doğru ilerliyordu ancak takımın şampiyonluk için yeterli malzemeye sahip olup olmadığı hala basketbol çevrelerinde tartışılan bir konu. Giannis Antetokounmpo’nun yanında takımı şampiyonluk kalibresine taşıyabilecek ikinci bir yıldızın olup olmadığı sorusu hala net bir cevap almış değil.
Ancak Bucks, bu ikinci yıldıza sahip. Real box plus/minus sıralamasında 18. sırada yer alan Middleton, kendi şutunu yaratabilme yeteneği ve savunmadaki çok yönlülüğüyle göz testini de başarıyla geçmeyi başarıyor. Bu sezon yakaladığı şut yüzdeleriyle %50/%40/%90 kulübüne girmeye doğru ilerleyen Middleton, maç başına kaydettiği 21.1 sayı ile bu tanımın içini fazlasıyla dolduruyor.
Ben Simmons, Philadelphia 76’ers
Ben Simmons, ligin en yetenekli oyuncularından birisi ancak yıldız oyuncunun yapabildikleri ve yapamadıkları basketbol çevrelerinde sık sık tartışmaların ana konusu oluyor.
Bazı basketbol otoriteleri tarafından ligin en iyi savunmacılarından biri olarak nitelendirilen Simmons için, savunma tarafında boş istatistik ürettiğini iddia eden bir kesim de mevcut.
Ortalama basketbol takipçileri Simmons’ın üç sayılık atış kullanmaması ile sık sık dalga geçiyor. Hatta Philadelphia 76’ers koçu Brett Brown da Simmons’ın daha fazla uzun mesafeli şut kullanması gerektiğini savunanlardan. Ancak Simmons’ın oyunu etrafında dönen tartışmaları sadece bu eksene oturtmak da çok sağlıklı bir bakış açısı değil. Faul çizgisinin gerisinden %59.4 ile isabet kaydeden Simmons’ın sahaya getirdiği bütün pozitifleri, kötü şut yüzdesinin nötrlediğine inananların sayısı oldukça fazla.
2.08 boyunda ve 104 kilogram olan Ben Simmons, tüm pozisyonları savunabilen bir oyuncu. Perimetrede kısa oyuncuların karşısında kalmakta zorlanmayan Simmons, fiziği sayesinde daha uzun oyuncuları pota etrafında savunma konusunda iyi bir iş başarıyor. Pas kanallarına sürekli olarak baskı yapabilen yıldız isim, maç başına yaptığı 2.1 top çalmayla lig lideri konumunda. Simmons kaptığı toplardan sonra takımını hızlı hücuma çıkarabildiği zaman en verimli oyununu sergilemeye başlıyor.
Elit bir saha görüşüne sahip olan Simmons, sahanın her noktasında müsait pozisyonda bulunan takım arkadaşlarını topla buluşturmakta zorlanmıyor. Potaya gittiği zamanlarda durdurulması çok zor olan Simmons, kariyeri boyunca kullandığı şutların %54’ünü potanın 1 metre etrafından kullandı ve bu atışlarda %72.2’lik bir isabet oranı yakalamış durumda.
Simmons’ın daha fazla dış atış kullanarak takım arkadaşlarına alan açması muhakkak oyununa yardımcı olacaktır. Fakat yıldız ismin oyunundaki zaafların tüm yapabildiklerini nötrlediği algısı da çok sağlıklı değil. 3 yıllık NBA kariyeri boyunca Simmons’ın yakaladığı 15 sayı – 7 ribaund – 7 asist ortalamalarını daha önce yakalamayı başaran iki isim var: Magic Johnson ve Oscar Robertson. Bu üç yıl boyunca 24.6’lık bir win share değeri yakalayan Simmons, son 3 yıl içinde bu kategoride 12. sırada yer alıyor.
Elit seviyede performans gösteren Simmons’a basketbol severlerin elit algısına uymayan bir oyun tarzına sahip olduğu için hak ettiği değer gösterilmiyor.
Russell Westbrook, Houston Rockets
Yılın Çaylağı yarışında ilk sırada olan Ja Morant, favori oyuncusunun Russell Westbrook olduğunu ve yıldız ismin hakkının yeteri kadar verilmediğini “Russell Wesbtrook’a hala çok büyük saygısızlık yapıldığını düşünüyorum. İnsanlar onun yaptıklarının çok kolay olduğunu düşünüyor. Son dört sezonun üçünde triple-double ortalama yakaladı. İnsanlar bu sene neler yaptığını da görüyor ancak Westbrook hala aynı eleştirilere maruz kalıyor. Westbrook’un bu eleştirilere hiç kulak asmayıp hala aynı seviyede performans göstermesine çok büyük saygı duyuyorum” ifadeleriyle anlatıyor.
Westbrook basketbol sahasında ne olursa olsun asla vazgeçmeyen bir oyuncu. Bu tavrı zaman zaman eleştirilere sebep olsa da Westbrook’un iyi gününde de kötü gününde de asla vazgeçmeyeceğini herkes biliyor. Şut tercihleri fazlasıyla tartışılan yıldız ismin oyun tarzının şampiyonluk için oynayan bir takıma uygun olmadığı da sık sık dile getirilen bir argüman.
Ancak gerçek şu ki istatistiksel açıdan baktığımız zaman Westbrook harika bir oyuncu.
31 yaşındaki Westbrook, şimdiden NBA tarihinde en çok triple-double yapan ikinci isim. Westbrook’un istatistiklerini şişirmek için özel çaba gösterdiği algısı bu başarının değerini insanların gözünde düşürüyor. Yıldız ismin kariyeri boyunca üçlük çizgisinin gerisinden %30.4 ile oynamış olması da bu tartışmalarda onun işini kolaylaştırmıyor fakat NBA tarihindeki en yükse 19. verimlilik değerine sahip olan Westbrook, bu sezon real plus/minus sıralamasında da yedinci sırada yer alıyor.
Bu sezon kullandığı üç sayılık atış miktarını fazlasıyla azaltan Westbrook, %47.0 ile kariyerinde yakaladığı en iyi saha içi isabeti oranıyla oynuyor. 27.3 sayı ile kariyerindeki en yüksek üçüncü ortalamayı yakalayan yıldız isim maç başına yaptığı 7.2 asist ile lig genelinde 11. sırada yer alıyor. Westbrook’un tüm bunları topu James Harden ile paylaşarak yaptığı da göz önüne alınınca bu istatistikler çok daha etkileyici hale geliyor.
Russell Westbrook’un kariyerinde MVP ödülü, 8 kez All-NBA takımlarına seçilmek gibi başarıları var fakat bu sezon izlediğimiz “Brodie” kariyerindeki en olgun oyunu sergiliyor olabilir. Eğer Westbrook’u oyun tarzından dolayı eleştirdiyseniz ya da şampiyonluğa oynayan bir takımın en iyi ikinci oyuncusu olamayacağını düşünüyorsanız bu görüşlerinizi değiştirmek için hala vaktiniz var.
Basketbol gündemindeki en son gelişmeleri kaçırmamak için tıklayın!