Kobe Bryant Nasıl Bir NBA İkonu Haline Geldi?

30/Mar/20 09:29 Ağustos 23, 2020

admin69

30/Mar/20 09:29

Eurohoops.net

Kobe Bryant, herkesin bildiği acımasız ‘Mamba’ ve bir NBA yıldızı olmadan önce insanlarla kurduğu ilişkiler ve entelektüel yapısıyla da ayrılıyordu.

by Howard Beck, Çeviri: Arma Kaynar / info@eurohoops.net

Bu çevirinin tüm hakları Eurohoops Ltd. Şti.’ye aittir ve tamamının veya bir kısmının izinsiz kullanılması kesinlikle yasaktır.

Bu yazı 27 Ocak 2020 tarihinde BleacherReport‘ta yayınlanmış ve uyarlanarak çevrilmiştir.

“Howard, bugün bana ihtiyacın var mı?”

Arkamdan gelen sesin kime ait olduğunu biliyordum. Kobe Bryant, Southwest Koleji’ndeki spor salonunun çıkışına doğru yürüyordu. Antrenman sona ermişti ve oyuncular yavaş yavaş salonu terk ediyordu. O sırada Robert Horry ile bir şeyler konuşuyordum.

19 yaşındaki Kobe Bryant, Lakers’taki ikinci senesindeydi. Henüz şampiyon, All-Star ya da bir ikon haline gelmemişti. Mamba lakabını almamıştı, takım arkadaşları ona “Kob” diye sesleniyordu. Lower Merion Lisesi’nden çıkan karizmatik genç, akıcı şekilde İtalyanca konuşabiliyor ve oyunu Michael Jordan’ı andırıyordu.

O dönemde tam zamanlı olarak Lakers’ı takip eden ender muhabirlerden birisiydim ve Kobe ile birbirimizi yavaş yavaş tanımaya başlamıştık. Kobe her idmandan sonra yaptığı şut antrenmanını bitirmişti, onu orada tutan hiçbir şey kalmamıştı ancak yine de durup ondan istediğim bir şey olup olmadığını sordu.

Kobe Bryant, hayata gözlerini yumdu… Bu satırları yazarken hala bu gerçekliğin şoku içerisindeyim. Hepimiz onunla alakalı anılarımızı hatırlayarak kendimizi teselli etmeye çalışıyoruz. Bize ilham veren akrobatik hareketleri, gösterdiği inanılmaz performanslar ve inatçılığı…

Kobe’nin yasını tutarken hayatı boyunca gösterdiği tutku ve adanmışlığı, basketbol ile ailesine duyduğu aşkı kutlamamız gerekiyor. Bunların yanında attığı şutları, maç kazandıran basketleri, Shaq – Fox – Fisher – Gasol gibi isimlere yaptığı asistleri ve kazandığı şampiyonlukları tabii ki asla unutmayacağız.