by Semih Altınbaş / info@eurohoops.net
EuroLeague’de oynanan en prestijsiz maçta bile koçların taktik savaşlarına şahitlik edebilirsiniz. Bu turnuvanın vaadettiği en büyük nimetlerden birisi…
Eurohoops Fırın olarak bugün, “koçların ligi” EuroLeague’in 60 yılı geçkin tarihinde en fazla şampiyonluk yaşayan koçları inceledik ancak listeye ekleyemediklerimizden de özür dilemeli ve onların da anısı silinmez efsaneler olduklarını hatırlayalım.
Pırıl pırıl basketbol zihinlerine sahip bu insanlar bütün bir kıtanın hayal edemeyeceği işleri başararak isimlerini tarihe yazdırdılar, biz de onları analım…
Not: Ligin büyük ekiplerinin çoğunluğunu kapsayan 2000-01 SuproLeague şampiyonu da 2000-01 EuroLeague şampiyonunun eklendiği gibi listeye dahil edilmiştir.
Pini Gershon (3 kez)
Şampiyonluk Seneleri: 2001 (FIBA SuproLeague), 2004, 2005
Şampiyonluk Yaşadığı Takımlar: Maccabi Tel Aviv
Maccabi Tel Aviv‘in EuroLeague tarihindeki yerini anlatmaya gerek yok ancak Pini Gershon’un Maccabi tarihindeki yerini anlatmak keyif verici.
Zira 1932’de kurulmasının ardından 88 yılda 6 Avrupa kupasını müzeye götüren Tel Aviv ekibinde bunların üçü son 20 yılda ve Gershon’un önderliğinde kazandı.
2000’lerin ilk yarısına damga vuran Sarılar Anthony Parker; Tal Burstein, Sarunas Jasikevicius, Nikola Vujcic gibi efsane isimleri birleştirdiği yapının başında Pini’yle beraber David Blatt’e sahip oldukları için çok şanslıydılar. Tamamen domine ettikleri 2004 finalinde Fortitudo Bologna’ya 44 sayı fark atmalarıysa halen daha Final Four tarihine vurulmuş bir damga!
Aleksandar “Aca” Nikolic (3 kez)
Şampiyonluk Seneleri: 1970, 1972, 1973
Şampiyonluk Yaşadığı Takımlar: Varese (o dönemki adıyla Ignis Varese)
Aca Nikolic, fotoğrafta da gördüğünüz gibi tarihin en büyük koçlarından birinin mentörü olmasının yanında farklı bir özellik olarak kendisi de 3 Avrupa şampiyonluğuyla listemizi şereflendiriyor.
Varese Nikolic sonrası dönemde de 70’li yıllara damga vurmaya Sandro Gamba’yla devam etti ancak yine bu listede göreceğiniz Pedro Ferrandizli Real Madrid‘in hegemonyası altında geçen 60’lı yılların sonunda yarı finallerde 2 maçlık seride Los Blancos’u devirmiş olmalarına saygı duymak gerekiyor.
Dino Meneghin’in 14 sezon formasını giydiği Varese’de Manuel Raga ve Ricky Jones gibi skorerlerin de müthiş geçirdikleri sezonda evlerinde 108 sayı buldukları maçta Madrid’i 73 sayıda tuttular. “Kazanan, en çok sayı atan takım değil en az sayı yiyen takımdır” felsefesini benimseyen Nikolic’in ikisini de kusursuz işlettiği bu seri ilk ve belki de devamında gelen 2 şampiyonluğun kilidini açtı.
Alexander Gomelsky (4 kez)
Şampiyonluk Seneleri: 1958, 1959, 1960, 1971
Şampiyonluk Yaşadığı Takımlar: Rigas ASK (3), CSKA Moskova
Turnuvanın oynanmaya başladığı ilk yılları domine eden, ismi EuroLeague’de Yılın Koçu ödülüne verilen bir şahsiyet Aleksandar Gomelsky.
Sovyet basketbolunun babası Gomelsky, ligin ilk üç şampiyonluğunu süpürüp ardından 30 yıl kadar daha üst seviyede etkinliğini sürdürerek inanılmaz bir uzun ömürlülük geliştirerek sadece Avrupa değil, dünya basketboluna damga vurdu.
Kadrosunda Sergey Belov gibi bir yıldızı bulunduran CSKA‘yla yaşadığı 1971 şampiyonluğunun öncesinde bir dünya, 5 Avrupa şampiyonluğu kazanan Gomelsky’nin kariyeri sona erdiğinde müzesi şu şekildeydi:
- Olimpiyat Şampiyonu (1 kez)
- Dünya Şampiyonu (2 kez)
- Avrupa Şampiyonu (7 kez)
- Euroleague Şampiyonu (4 kez)
- Sovyet Ligi Şampiyonu (13 kez)
- Sovyet Kupası Şampiyonu (2 kez)
- Toplam kupa/madalya: 29
Belov’un yanı sıra 80’li yıllarda CSKA Moskova – Zalgiris Kaunas rekabetinden Arvydas Sabonis ve Vladimir Tkachenko gibi büyük isimlerle beraber Saras Marciulionis’i de monte ettiği sistemde 1987 Avrupa Şampiyonası’nda Nikos Galis, Panagiotis Giannakis ve Panos Fasoulas gibi efsane isimlerin taşıdığı Yunanistan’a kaybeden Sovyetler Birliği’ni 1988’de mükemmel Yugoslavya takımını devirerek Olimpiyat altınına taşıdı.
Dusan Ivkovic tarafından yönetilen o Yugoslav kadrosunda Drazen Petrovic, Zeljko Obradovic, Zarko Paspalj, Toni Kukoc, Vlade Divac, Jure Zdovc, Zoran Cutura ve Dino Radja gibi basketbol tarihine adını yazdırmış/yazdıracak isimler bulunuyordu.
Pedro Ferrandiz (4 kez)
Şampiyonluk Seneleri: 1965, 1967, 1968, 1974
Şampiyonluk Yaşadığı Takımlar: Real Madrid
Bir takım sporunda Real Madrid‘in adı geçiyorsa orada dominasyon kelimesini de okumak çok absürd bir şey olmasa gerek.
Pedro Ferrandiz de 1960’lı yıllara damgasını vuran Los Blancos’un başındaki beyindi. 1960-1975 yılları arasında 12 İspanya şampiyonluğu kazanan takımı oluşturan Ferrandiz bu süreçte 60’ların ikinci yarısında kıtada da baskınlığını hissettiren bir ekip yarattı.
Emiliano Rodriguez ve daha sonradan koç olarak da Madrid ekibinin efsanesi olarak adından söz ettirecek Lolo Sainz, Clifford Luyk gibi parçalarla 4 EuroLeague şampiyonluğuna hükmeden başantrenör, o yıllarda ABD’yi kasıp kavuran Boston Celtics‘in benzerinin temelini İspanya merkezli olarak Avrupa’da attı.
Kendisi ayrıca 2007 yılında NBA efsanesi Phil Jackson’la aynı sene Naismith Basketball Hall of Fame sınıfına da adımını atmış bir basketbol adamı.
Ettore Messina (4 kez)
Şampiyonluk Seneleri: 1998, 2001, 2006, 2008
Şampiyonluk Yaşadığı Takımlar: Virtus Bologna (o dönemki adıyla Kinder Bologna) (2), CSKA Moskova (2)
Basketbol detaylardan oluşan bir oyun ve bu detayları çözümlemek basketbol adamlarının yaptıkça keyif aldığı işler. İtalya ve dolayısıyla Avrupa basketbolunun efsane ismi Ettore Messina da tam olarak bu iş için biçilmiş bir kaftan.
İlk başantrenörlük deneyimini yaşadığı Virtus Bologna’ya Sasa Danilovic, Antoine Rigaudeau, Zoran Savic, Alessandro Abbio ve Frosini gibi isimlerden oluşan kadrosunu FIBA dönemindeki Euroleague şampiyonluğu yaşatan Messina’nın işi henüz bitmemekle beraber daha yeni başlıyordu.
Manu Ginobili; Rigaudeau, Marko Jaric, Matjaz Smodis, Rashard Griffith gibi isimleri birleştirdiği takımla 2000’li yılların başına damga vuran “Kinder Bologna” efsanesinin yaratıcısı da yine Messina’ydı. Bu takımla 2001’de Fabricio Oberto, Saulius Stombergas ve Luis Scolalı TAU Ceramica’yı yenerken bir sonraki yıl back-to-back yapma şansını Zeljko Obradovic‘in Panathinaikos‘una epik bir final maçında yenilerek kaybedecekti.
Daha sonrasında Benetton, CSKA gibi takımlarla da üst seviyeye tırmanmayı başaran Messina’nın karşısına Dejan Bodiroga ve Obradovic gibi engeller yine çıkacaktı ancak vazgeçmeyi bilmeyen bu hırslı adam Rus ekibini 35 yıllık hasretine son verip 2006 ve 2008’de Smodis, Trajan Langdon gibi daha önceden de çalıştığı isimlerle Theo Papaloukas, Ramunas Siskauskas, JR Holden gibi 2000’ler EuroLeague’inin efsanelerini buluşturarak 2 şampiyonluğun daha sahibi olmayı başardı.
Bu sezonki Olimpia Milano deneyimi tatsız geçse de kendisi bu kıtanın kuşkusuz en büyük figürlerinden birisi.
Bozidar “Boza” Maljkovic (4 kez)
Şampiyonluk Seneleri: 1989, 1990, 1993, 1996
Şampiyonluk Yaşadığı Takımlar: Split (o dönemki adıyla Jugoplastika) (2), Limoges CSP, Panathinaikos
Bozidar Maljkovic Yugoslav basketbolunun 70 ve 80’li yıllarda doğurduğu efsanelerden sadece birisi gibi gözükse de en önemlilerinden.
Yani o takımı Dusko Ivanovic’inden Toni Kukoc’una; Dino Radja’sından Goran Sobin’ine, Zoran Savic, Petar Naumoski, Velimir Perasovic‘ine kadar saymakla bitmez. Tarihin belki de en yetenekli takımlarından birisi. O takım 1989 ve 90’da Boza yönetiminde Avrupa şampiyonu olmakla kalmayıp onun Barcelona’ya gittiği yıl Zeljko Pavlicevic önderliğinde bu sefer Pop 84 ismiyle three-peat yapmayı başarmıştı.
Elbette Maljkovic’in kariyeri Split’ten ibaret değil ancak orada oluşturduğu kimya ve yakaladığı başarılar o döneme canlı tanıklık edenlerin hala dilinden düşmeyen birer gerçek. O döneme kadar sadece 1970’te final oynamayı başarmış ve orada da Aca Nikolic’in Varese’sine boyun eğmiş bir takımdan üç kez üst üste Avrupa şampiyonu olan bir yapılanmanın mimarı Bozidar Maljkovic.
2 senelik, “laneti” bozamadığı Barça macerasının sonunda Limoges’a gidip orada bir şampiyonluk daha yaşadı. Son olaraksa 1996’da o yıllarda ACB’yi kasıp kavuran efsanevi koç Aito Garcia Reneses yönetimindeki Barcelona takımını finalde devirerek Panathinaikos‘a Dominique Wilkins, Giannakis, Alvertisli kadrosuyla ilk şampiyonluğunu yaşattı.
Bu görüntüler Split takımının o dönem Obradovic, Vlade Divac gibi isimleri kadrosunda bulunduran, Dusko Vujosevic yönetimindeki Partizan’la karşılaşmasından:
Zelimir “Zeljko” Obradovic (9 kez)
Şampiyonluk Seneleri: 1992, 1994, 1995, 2000, 2002, 2007, 2009, 2011, 2017
Şampiyonluk Yaşadığı Takımlar: Partizan, Joventut Badalona, Real Madrid, Panathinaikos (5), Fenerbahçe
En iyisi. Zeljko Obradovic hiçbir başarısının şans olmadığını defalarca kanıtlamış bir basketbol dehası. Takım arkadaşlarına koçluk yaptığı 92 Partizan şampiyonluğundan tutun 2017’de yine ilk şampiyonluğunu kazandığı şehirde bu sefer bir ev sahibi olarak Fenerbahçe‘yi o gelmeden önce hayal bile edilemeyecek bir noktaya çıkarmasına kadar…
Verdiği kararlarla sahaya her daim etki edebilen, idman disipliniyle meslektaşlarına tur bindiren çılgın bir insan. 30’lu yaşlarında 3 farklı takımla Avrupa şampiyonu oldu, 13 sene boyunca Yunan topraklarında resmen bir hanedanlık kurdu. Ardından daha önce playofflardan ötesine gidememiş bir takımı daha 2. senesinden itibaren tam 5 sezon üst üste en yüksek seviyeye çıkarmayı başardı.
Sasha Djordjevic’in 1992’deki son saniye şutundan İbrahim Kutluay’ın 2002’de bitime bir dakika kala sapladığı hançere kadar kariyeri müthiş anlarla dolu Zeljko Obradovic‘in tarifsiz sevinçler yaşattığı milyonlarca insan, kariyerlerini başarılarla süslediği tonla oyuncu var.
Hala onun başardığı şeyleri kafamda bir gerçekliğe oturtamasam da 6 takımla çalışıp 5’ini Avrupa’nın zirvesine çıkarmak kimsenin ha deyince yapabileceği bir iş değil. Onun bu kadar özel bir antrenör olmasını sağlayan da bu uzun ömürlülüğü ve “her zaman, her yerde geçerli” oluşu.
Aralarda ufak tefek hayal kırıklığı sezonları olsa da 3 decade’e damga vuran Obradovic’in Fenerbahçe’de bu kadar uzun vadeli birlikteliğe imza atması hem Sarı-Lacivertli ekibin basketbol kültürü açısından hem de Türk basketbolu açısından çok büyük bir nimet.
Basketbol gündemindeki en son gelişmeleri kaçırmamak için tıklayın!