by Jonathan Abrams, Çeviri: Arma Kaynar / info@eurohoops.net
Bu çevirinin tüm hakları Eurohoops Ltd. Şti.’ye aittir ve tamamının veya bir kısmının izinsiz kullanılması kesinlikle yasaktır.
Bu yazı 15 Nisan 2020 tarihinde BleacherReport‘ta yayınlanmış ve uyarlanarak çevirilmiştir.
Steve Kerr’e geçtiğimiz yıllarda ne kadar talihli olduğunu hatırlatmanıza gerek yok. O zaten her fırsatta yetenekli Warriors ekibinin başına geçmesinin başına gelen en güzel olaylardan birisi olduğunu söylüyor. Ancak Steve Kerr ve Warriors, geride bıraktığımız sezonda bu talihlerinin karşılığını ödemiş gibi gözüküyor. Bay Area ekibi, aldıkları çok az galibiyete rağmen oyuncular ve koçlar arasındaki iletişime ve her geçen gün ufak da olsa gelişim göstermeye önem veriyor. Ufak ufak gösterilen istikrarlı gelişim başarması kolay bir şey değil, ancak böyle bir sezonda Warriors daha fazlasını da hedefleyemezdi.
COVID-19 salgını NBA’in ve tüm dünyanın elini kolunu bağladı. Spor dünyasının kalanı gibi Warriors da bu sıra dışı dönemde güvende kalmaya çalışırken bir yandan da kendilerini geliştirmenin yollarını arıyor.
Steve Kerr, 2003 yılında oyunculuk kariyerini sonlandırdıktan sonra televizyon yorumculuğu, Phoenix Suns’ın genel menajerliğini yaptı ve son olarak da Golden State Warriors’ın başına geçti. Kerr, emekliliği esnasında otobüs yolculukları, takımın beraber goygoy yapması ve şakalaşması gibi ufak detayları özlediğini söylüyor. En çok özlediği şeyin takım içerisindeki iletişim olduğunu dile getiren Kerr, sezona verilen ara esnasında oyuncularına belirli bir mesafe tanıdığını söylüyor.
“Yapabileceğimiz fazla bir şey yok, o yüzden sadece bekliyoruz” diyor Kerr, “Özellikle bizim takımımızın durumuna bakınca, eğer maçlara devam etsek bile bu bizim için çok bir şey değiştirmeyecek. Play-off yarışından kopalı çok oluyor. O yüzden oyuncuları sürekli motive tutmak gibi bir çabam yok. Neden bunu yapalım ki?
Salgın esnasında hepimiz evde otururken oyuncuları zorlamanın bir anlamı yok. Sanal ortamda antrenmanlar ve çalışmalar yaptığımızı söylemeyi ben de isterdim ama bu saçma olurdu. Tüm dünya durdu. Bu NBA’in de durduğu anlamına geliyor. Eğer bir arada olamıyorsanız yapabileceğiniz fazla bir şey de olmuyor”
Kerr, karantina esnasında daha ufak şeylerin keyfini çıkarıyor. Ailesiyle zaman geçiriyor, spaghetti yapıyor. Sonunda ‘Parasite’ı bile izlemiş. Basketbol ile alakalı geçirdiği zamanların büyük kısmında kolejdeki oyuncuların maçlarını izleyerek drafttaki haklarını nasıl kullanacakları üzerine çalışıyor.
Bunun dışında işiyle alakalı yapması gereken çok bir şey yok.
NBA durmuş durumda.
Tüm dünya durmuş durumda.
Golden State Warriors’ın yöneticisi Rick Welts için geçtiğimiz sonbaharda Bay Area ekibi maçlarını Chase Center’da oynamaya başladığında bir rüya gerçek olmuştu.
Welts, içinde bulunduğu durumu “Sezon bizim için rüya gibi başlamıştı. Ancak daha sonra idolüm olan David Stern’ün ve Kobe Bryant’ın vefatlarıyla işler kötüye gitmeye başladı. Daha sonra salgınla birlikte adeta kabusa dönüştü” diyerek açıklıyor.
NBA de dünya üzerindeki tüm spor organizasyonları gibi karşılaşmalara ne zaman ve nasıl devam edebileceğini araştırıyor.
Warriors, 10 Mart gecesi Los Angeles Clippers’ı ağırlamıştı. O tarihte NBA, sosyal izolasyon uygulamasına başlamıştı. Soyunma odalarına zorunlu personel dışındakilerin girmesi yasaklanmış ve oyuncular ile koçların röportajlar esnasında medya ile arasına belirli bir mesafe konmuştu. Kerr, Clippers ile oynadıkları maç esnasında tribünlerde yer yer boşluklar olduğunu fark etmişti.
