NBA: Tarihin En Büyük 5 Hayal Kırıklığını Yaşatan 5 Takım

28/Nis/20 10:50 Nisan 28, 2020

admin69

28/Nis/20 10:50

Eurohoops.net

Spor tarihinin en çekici hikayelerinden bazıları sınırlarını aşmayı başaran takımlarındır. Bu da karşı tarafta başarısız olan bir takım olduğu anlamına gelir…

by Zach Buckley, Çeviri: Arma Kaynar / info@eurohoops.net

Bu çevirinin tüm hakları Eurohoops Ltd. Şti.’ye aittir ve tamamının veya bir kısmının izinsiz kullanılması kesinlikle yasaktır.

Bu yazı 11 Nisan 2020 tarihinde BleacherReport‘ta yayınlanmış ve uyarlanarak çevirilmiştir. 

Maçlar kağıt üstünde oynanmıyor, yetenek seviyesi her zaman sonuç olarak karşımıza çıkmıyor. Bu yüzden NBA’in tarihinin en iyi takımlarından bazılarının şampiyonluğu yok.

Bu yazıda lig tarihinde beklentilerin en uzağında kalan 5 takımı sıralayacağız. Bu takımları sıralarken yaşanan hayal kırıklığının boyutuna ve subjektif yaklaşılan objektif verilere bakacağız.

Ani bir sakatlıkla sezonunun yönü değişen takımları bu yazıya dahil etmiyoruz. 1972-73 Boston Celtics’in bütün sezonu John Havlicek’in omzu sakatlandıktan sonra rayından çıktığı için bu yazıda yer almıyor. 1967-68 yılında Billy Cunningham’ın bileğini kırdığı Philadelphia 76ers ve 2018-19 sezonunda Kevin Durant ile Klay Thompson’ın sakatlandığı Warriors bu yazıda yer almayacak.

Zirve performansına çıkıp daha iyi takımlara denk gelen 90’ların sonundaki Utah Jazz ya da 1971-72’de Los Angeles Lakers’a kaybeden efsanevi Milwaukee Bucks takımını cezalandırmayacağız.

  1. 1993-94 Seattle SuperSonics

1993-94 sezonunda Michael Jordan basketboldan emekli olup beyzbol oynamaya başladığında Seattle SuperSonics ligi hakimiyeti altına alacak gibi gözüküyordu.

Bir önceki sezon Gary Payton, Shawn Kemp ve George Karl, 55 galibiyete ulaşmış ve batı konferansı finalleri yedinci maçına kadar gelmeyi başarmıştı. Yaz döneminde kadroyu korumakla kalmayan Seattle, Detlef Schrempf ve Kendall Gill gibi eklemeler de yaptı.

Sonics, gelecek vaat eden bir takımdan konferansın en iddialı ekibi haline gelmişti. İlk 22 maçını kazanan Sonics, sezonu 63 galibiyet ile NBA lideri olarak bitirmişti ve ligdeki en iyi ikinci hücum ile en iyi üçüncü savunmaya sahipti.

Peyton ve Kemp All-Star seçilmiş, Schrempf üçüncü opsiyon olarak kendisini göstermeye başlamıştı. Gill, Ricky Pierce ve Sam Perkins ile birlikte Sonics’in altı oyuncusu en az 12 sayı ortalama ile oynuyordu.

Play-off’lardaki ilk iki maçında Denver’ı rahat yenen Sonics, beş maç üzerinden oynanan serinin sonraki üç maçında da Nuggets’a mağlup olup NBA tarihinde play-off’lara birinci sıradan girip sekizinci sıradaki takıma elenen ilk ekip oldu.

  1. 2010-11 Miami Heat

What's Up With The Miami Heat For 2011-12?

Çok güçlü bir kadroya sahip olan her takımının her sezon şampiyonluk ihtimali vardır. Ancak şampiyonluğu kaybetmesi de normal karşılanabilir. Ancak 2010-11 Miami Heat için bu geçerli değildi.

LeBron James, Chris Bosh ve Dwyane Wade, Miami Heat forması altında bir araya geldiğinde kulüp adeta bir şampiyonluk kutlaması düzenlemişti. Bu kutlama düzenlendiğinde sezonun başlamasına daha üç ay vardı. Bazı takımların saha içinde birbirine alışması zaman alır, ancak düzenlenen etkinlikte “bir değil, iki değil, üç değil, dört değil, beş değil, altı değil, yedi değil” daha fazla şampiyonluk isteyen LeBron James’in beklemeye niyeti yok gibiydi.

Bu hareket tuhaflıkla cesurluk arasındaki ince çizgide yer alıyordu ancak Miami’yi de gayet iyi anlatıyordu. Ancak bu bildiğimiz NBA’in değiştiği anlamına da geliyordu. LeBron James o tarihte MVP ödülünü kazanmıştı, Dwyane Wade bir şampiyonluk ve finaller MVP’si ödülü sahibiydi. Bosh oynadığı son beş sezonda All-Star seçilmişti. Bu oyuncuların hiçbiri henüz 30 yaşında bile değildi.

Sezona beklentilerin altında kalarak 9-8’lik dereceyle başlayan Miami Heat, sonraki 22 maçının 21’ini kazanıyordu. Sezonu 58-24 ile bitiren Miami Heat, lig genelinde savunma ve hücum verimliliğinde ilk beş sırada yer alan tek takımdı.

Doğu konferansı play-off’larında fazla zorlanmayan Miami Heat, bütün serileri 4-1 kazanarak adını finale yazdırdı. Final serisinde Dallas Mavericks karşısında ilk üç maçın ikisini kazanan Heat için dördüncü maçtan itibaren işler sarpa sarmaya başladı.

LeBron James’in sadece 8 sayı ile oynadığı dördüncü maçtan sonra seri beşinci ve altıncı maçta Heat’in iyice kontrolünden çıktı. Bu üç maçı toplamda 19 sayı farkla kaybeden Heat; LeBron, Wade ve Bosh’ın aynı anda olduğu 90 dakikada 100 pozisyon başına 16.6 sayı fark yediler.

Heat daha sonra işleri yoluna koyup LeBron’un Miami’da geçirdiği dört sezonda iki şampiyonluk kazanmayı başardı. Ancak tüm beklentilerden sonra ilk sezonun çok büyük bir hayal kırıklığı olduğu aşikar.