by Semih Altınbaş / info@eurohoops.net
Türkiye basketbolunda takımların tekil başarılarını göz önünde bulundurduğumuz zaman son 25 yılda bu konuda önemli bir atılım olduğunu görüyoruz.
Bundan önceki 40 yıla dayanan süreciyse hayal kırıklığı olarak nitelendirilemeyecek kadar imkansızlıklarla dolu, basketbol kültürünün Türkiye’de oturmasına odaklanılan bir inşa dönemi olarak görüyorum şahsen.
Bu süreçte farklı farklı ekoller ülke çapında basketbolun sevilmesine büyük katkı sağlarken Spor Sergi’den, Abdi İpekçi’den bugüne salonları hıncahınç doldurarak bu tarihi bizzat kendileri yazdılar.
Efes Pilsen’in Koraç Kupası ve ertesi sezon TOFAŞ’ın aynı turnuvada final oynamasıyla başlayan dalga Efes‘in Final Four’larıyla devam etti.
Öncelikli takip edilen sporu futbol olan bir ülkenin bu konudaki gelişiminin beraberinde jenerasyonlara aşıladığı sevginin de açıkçası epey değerli olduğunu bilmek gereklidir.
Son olarak yatırımlarını iyice artıran Türkiye kulüpleri sırasıyla 2012 EuroChallenge, 2016 EuroCup, 2017 EuroLeague, 2018 EuroCup gibi üst düzey Avrupa liglerinde şampiyonluk kazanma başarısına nail oldular.
Son 20 yılı kapsayan modern tarihi böylesine sayabiliyoruz. Peki öncesi? Eurohoops Fırın olarak bugün nostalji kuşağını biraz daha derinleştirerek FIBA döneminde en üst düzey organizasyon olan Avrupa Şampiyon Kulüpler Kupası’na katılan 14 Türk takımını sizler için derledik…
Modaspor (1 kez)
Katıldığı Sezonlar: 1958
Modaspor, Türk basketbolunun 1950’li yıllarına 3 Türkiye şampiyonluğuyla damga vurmuş köklü bir yapılanma olarak göze çarpıyor.
1954, 1955 ve 1958 olmak üzere ulusal şampiyonluklara tam 3 kez el koyan Moda, adını FIBA’nın Avrupa Şampiyon Kulüpler Kupası’na yazdıran ilk İstanbul ve Türk takımı.
Organizasyonun ilk sezonunda yer alan Modaspor, o dönemki adıyla ASK Olimpija olan Olimpija Ljubljana’ya 2 maçlık eleme turu sonucunda 67-74 ve 45-86’lık skorlarla yenilerek eleniyor.
Fenerbahçe (4 kez)
Katıldığı Sezonlar: 1959-60, 1965-66, 1991-92, 1998-99
Başantrenör Samim Göreç önderliğinde oluşan basketbol kültürü Fenerbahçe‘de 4 kez Kupa 1’e katılımı sağlayan olgu oldu.
Katıldığı ilk sezonda Maccabi Tel Aviv‘in maçlara gelmemesi sebebiyle hükmen galip gelen Sarı-Lacivertliler, Bulgaristan temsilcisi Academic’e iki ayaklı eleme usulünde elenir.
1965-66’da tekrar turnuvaya katılan Fener için Dinamo Bükreş’e ilk turda elendikleri maçlar, 25 yıllık bir hasretin başlangıcı demek.
1991-92’de turnuvaya geri dönen Kanarya bu sefer Bozidar Maljkovic’in Barcelona’sına boyun eğmek durumunda kalıyor.
Bir sonraki katılım için tam 6 yıl beklemek zorunda olsalar da buna değecek bir sezon geçiriyor mütevazı Fenerbahçe takımı.
İbrahim Kutluay, George Gilmore, Zan Tabak, Tamer Oyguç ve Conrad McRae gibi oyunculardan oluşan temsilcimiz 10 maçının 6’sını kazanıp gruptan çıkarken Real Madrid‘le eşleşmesinde 2-0’la kurban gidiyor.
2010’lu yıllara bakıldığı zaman pek de önemli dönemler değilmiş gibi görünmesine rağmen bir kültürü yaratan, kulüp olarak bu bağlamda bir şeylerin başarılabileceğini kanıtlayan deneyimler bunlar…
Galatasaray (8 kez)
Katıldığı Sezonlar: 1960-61, 1963-64, 1964-65, 1966-67, 1969-70, 1985-86, 1986-87, 1990-91
Galatasaray, her ne kadar modern EuroLeague’de çok sık boy gösteremese de Kupa 1’e en çok katılan Türk takımlarından birisi konumunda.
İlk sezonunda Olympiacos‘u elemeyi başarıp Hapoel Tel Aviv’e boyun eğen Sarı-Kırmızılılar 1963-64’te Steaua Bükreş’le skor eşitliğinden dolayı 3. bir maç oynamak zorunda kalıp deplasmanda 57-56’yla mağlup dönüyor.
Bundan sonraki iki Avrupa sezonu parlak geçmeyen Yenilmez Armada, 1980’li yılların ortasında kulüp efsanelerinden Paul Dawkins’in yer aldığı kadroyla önce 1985-86 sezonunda hem geçen sezonun şampiyonu olup hem de o sezon şampiyon olacak olan Drazen Petrovicli Cibona’ya, sonraki sezonda ise Arvydas Sabonis’in Zalgiris‘ine eleniyor.
Cim-Bom’un bu turnuvadaki son sezonu ise yine o yılın şampiyonuna boyun eğerek sona eriyor. Boza Maljkovic’in Kukoclu, Radjalı üst üste 3. şampiyonluğunu kovalayan Pop 84’üne eleniyor temsilcimiz.
2000’li yıllar pek parlak geçmemiş olsa da Galatasaray‘ı hakettiği gibi EuroLeague’de görme şansını yakın tarihte elde ettik. Ancak Sarı-Kırmızılılar’ın yeni bir hasreti ne yazık ki büyüyerek devam ediyor.