by Matt Moore, Çeviri: Arma Kaynar / info@eurohoops.net
Bu çevirinin tüm hakları Eurohoops Ltd. Şti.’ye aittir ve tamamının veya bir kısmının izinsiz kullanılması kesinlikle yasaktır.
Bu yazı 20 Nisan 2020 tarihinde Action Network‘te yayınlanmış ve uyarlanarak çevrilmiştir.
Jordan ile alakalı kumar hikayeleri bulmak zor değil. Jordan’ın kumarbaz yanı, efsanevi isim NBA’e gelmeden çok daha önce ortaya çıkmıştı. Bu yazıda, Jordan’ın kumarbazlığı hakkında anlatılan hikayeleri sizlerle paylaşacağız.
Komplo Teorisi
Jordan’ın kumar alışkanlıklarından bahsederken yıldız ismin 1993 yılında basketbola ara vermesinden bahsetmemek olmaz. Jordan’ın ilk emekliliğinden sonra kumar hikayelerini barındıran birçok komplo teorisi gün yüzüne çıkmıştı. Bulls’un eski oyuncusu Norm Van Lier, genellikle bu hikayelerin kaynağı olarak görülse de bu teorilerin ortaya çıkmasında birçok farklı etken var.
Michael Jordan’ın babası 1993 yazında trajik şekilde hayatını kaybettikten sonra basketbol ve kumarı içinde barındıran birçok komplo teorisi ortaya çıktı. Bir radyo yayınında Van Lier, Jordan’ın babasının yıldız ismin kumar borçları yüzünden öldürüldüğünden bahsetmişti. 1992 yılında NBA yönetimi, bir suç soruşturmasında Jordan’ın adıyla imzalanan çeklerin bulunması üzerine iki kez yıldız isim hakkında disiplin soruşturması başlatmış ve bu iki soruşturma da Michael bir ceza almadan kapanmıştı.
Roland Lazenby’nin Jordan üzerine yazdığı “The Life” kitabında bu dönem hakkında “NBA başkanı David Stern, ligin Jordan ile alakalı yaptığı araştırmalarda yıldız ismin basketbol maçlarına bahis yapmadığı ve bir kumar bağımlılığı olmadığının ortaya çıkması üzerine soruşturmaya son verdiklerini gazetecilere bildirmişti” ifadalerini kullandı.
Ancak Jordan 1993 yılında emekli olduktan sonra Chicago’lu gazeteci Dave Kindred, bu kararın kumar alışkanlıklarıyla alakalı olduğunu iddia eden yazılar kaleme almıştı. Jordan, o dönemde lige olası geri dönüşü hakkında “ileride David Stern dönmeme izin verirse” şeklinde bir ifade kullanmıştı. Bu da komplo söylentilerinin git gide artmasına sebep oldu.
David Stern, bu konu kendisine direkt olarak sorulduğunda bu iddiaların saçma olduğunu dile getirmiş ve konu üzerinde hiçbir zaman uzun açıklamalar yapmadı. Ancak Jordan’ın o dönemde bu konu hakkında yeteri kadar konuşmadığını düşündüğü iddia ediliyor. Stern ise bu konuyu uzatmanın işleri daha da karıştırmaktan başka bir işe yaramayacağını savunmuş.
Lazenby, kitabında bu iddialara biran önce son vermenin Charlotte Bobcats/Hornets’in sahibi olmak isteyen Michael Jordan’ın kendi adını temizlemesi ve lig yönetimi için en hayırlısı olduğunu şu şekilde dile getirdi:
“Jordan’ın böyle bir şey yapmadığının en net kanıtını mı merak ediyorsunuz?
Jordan, 2007 yılında Bobcats’in ortaklarından birisiydi. Birkaç yıl sonra ise organizasyona ait en fazla hisseyi elinde barındıran kişi olacaktı.
İnsanlar, Jordan’ın bir takım sahibi haline gelmesinin bu komplo teorileri hakkında alacakları en net cevap olduklarının farkında değil. David Stern ile Michael Jordan hiçbir zaman çok yakın olmadılar. Ancak Stern, Jordan’ın Bobcats’in sahibi olabilmesi için kapalı kapılar ardından çok çaba gösterdi ve ilerleyen günlerde de Michael’ın yeni düzenine alışabilmesi için çok yardımcı oldu.”
Jordan’ın hayatı boyunca düzenli olarak kumar oynadığını kimse inkar etmiyor. Ancak bugüne kadar okuduğumuz her şey Jordan’ın kumar alışkanlıklarının yıldız ismin toplumdaki imajını tehlikeye attığını da gözler önüne seriyor.
Jordan, henüz lisedeyken bile sürekli kumar oynayan birisiydi. Jordan, lisenin mezuniyet balosuna beraber gideceği kavalyesine yolladığı mektupta “İddiamızda hak ederek kazandığım parayı bana verdiğin için çok teşekkür ederim” yazıyordu.
Jordan, koleje geçtiğinde de durum çok farklı değildi. David Halberstam, “Playing For Keeps: Michael Jordan & the World He Made” kitabında Jordan’ın kumar alışkanlıklarını şöyle anlatıyordu:
“Jordan her türlü konuda iddiaya girmeyi çok severdi. Kolejde antrenmanda yaptığımız çalışmalar üzerine iddialara girerdik. İddiaya girdiğimiz miktarlar küçüktü, faul atışları için 25 cent’ine iddiaya girerdik. Ortada resmi bir şey de yoktu. Bir gün antrenmandayken Jordan, etkileyici bir hareket yaptıktan sonra Dean Smith’e Roy Williams’ın kendisine bir kola borcu olduğunu söylemiş. Smith, Williams’a Jordan’ın neyden bahsettiğini sorunca tecrübeli çalıştırıcı ‘antrenmandaki çalışmalarda kolasına iddiaya giriyoruz’ cevabını vermiş. Menajeri David Falk ile oynadıkları video oyunları üzerine iddiaya girerlerdi ve oynama sırası Falk’a geldiğinde işle alakalı konularda konuşarak onun dikkatini dağıtmaya çalışırdı.”
Bundan bir yıl önce “Mike Jordan” tarafından imzalanan 5 dolarlık bir çek açık arttırmada satışa sunuldu. Çekin sahibi ise çekin hikayesini şöyle anlatıyor:
“1984 yılının Şubat ayıydı. Jordan, Norh Carolina Kolejindeki Granville Towers’ın bodrum katında bilardo oynuyordu ve herkesi yeniyordu. Bir yandan da maçların sonucuna iddiaya giriyorlardı. MJ, 25 dolar kardaydı.
Jordan’ın yendiği adamın arkadaşlarından bir tanesi yıldız ismin hile yaptığını düşündü ve onunla oynamak istedi. Jordan’ın kazandığı paranın bir kısmını geriye almayı başarmıştı.
Jordan arka arakaya birkaç maç kaybettikten sonra sinir olmuş ve hala kardayken masadan ayrılmak istemiş. Bu sırada son maçta Jordan’ı yenen adam, genç ismin ilerleyen yıllarda büyük olasılıkla büyük bir NBA yıldızı olacağını tahmin ederek Jordan’dan kendisine bir çek yazmasını rica etmiş.
Bu ricayı kabul eden Jordan, çeki North Carolina Kolejinde tanındığı “Mike Jordan” ismiyle imzalamış”
“The Life” kitabında bir diğer North Carolina Koleji öğrencisi olan David Mann’in anlattığı ve ilerleyen yıllarda Jordan’ın nasıl bir kumarbaz haline geleceğini gösteren bir başka hikaye var.
“Jordan ile beraber bardağa top atma yarışı yapıyorduk. Sadece 5 centine iddiaya giriyorduk. Yaklaşık 30 dakika boyunca oyunu oynadık ve Jordan’ı yeniyordum. Daha sonra dersim başladığı için benim gitmem gerekiyordu ancak Jordan gitmeme izin vermiyordu. Ben de kaybetmek istemediğim için bütün ciddiyetimle oynamaya devam ettim.
En sonunda Jordan hayal kırıklığına uğramış bir şekilde bardağı yere fırlattı ve yanımdan ayrıldı. Bana o günden yaklaşık 75 cent borcu vardı ama o parayı asla ödemedi”
Jordan, asla iyi bir takım arkadaşı olarak bir unvana sahip olmadı. Steve Kerr’e attığı yumruk ve Toni Kukoc ile uğraşmaları işin bilinen tarafı. Ancak Jordan, takım arkadaşlarıyla her zaman uğraşıyordu.
Bulls’un eski pivotu Will Perdue, Bleacher Report’a verdiği röportajda Jordan’ın takım arkadaşlarıyla olan kumar maceralarından birisini şöyle anlatıyor: