by Utkan Şahin / info@eurohoops.net
Bu topraklara genç bir yıldız adayı olarak gelen Bogdan Bogdanovic, gözümüzün önünde büyüdü ve Avrupa’nın en iyi oyuncularından biri olmayı başardı.
Fenerbahçe taraftarının sevgilisi haline gelen ve 30 yaşına giren Bogdanovic, NBA’de de Atlanta Hawks formasıyla muazzam performanslarını sürdürürken EuroLeague’de kariyerinin başında unutulmaz maçlara imza attı. Partizan’da genç yaşta yaptıkları, Fenerbahçe Beko’yla EuroLeague şampiyonluğuna uzanan yolu…
Eurohoops Fırın Sırp yıldızın EuroLeague kariyerinde oynadığı en iyi 10 maçı sizler için derledi.
Hazırsanız kemerlerinizi bağlayın; çünkü sizleri Bogdanovic’in kariyer basamaklarına götürüyoruz…
NOT: En iyi 10 maç verimlilik puanı üzerinden değil, maçların önemi ve anlamı üzerinden belirlenmiştir. Ayrıca sıralama, maçların tarihlerine göre düzenlenmiştir.
10- Partizan – CSKA Moskova: 73-72
Sezon: 2013/14 sezonu – TOP-16 / 3. hafta maçı
Performans: 27 sayı, 2 ribaund, 21 EFF (10/18 saha içi)
2013-2014 sezonundaki Partizan özel bir takımdı.
Belki 2010’daki gibi bir peri masalı yazmadılar ama o kadroda yer alan birçok genç yetenek, Avrupa ve Dünya basketbolunda söz sahibi oldu. O isimlerden biri olan Bogdan Bogdanovic yukarıya doğru geliyor olduğunun ilk büyük mesajını bu maçta verdi.
Her genç oyuncunun pembe rüyası gibi bir maçtı.
EuroLeague’in devlerinden birine kafa tutan Bogdanovic, son çeyrekte tam 10 sayı atarak Partizan’ın son 43 saniyeye 1 sayı geride girmesini sağladı. Üstelik son sözünü de henüz söylememişti.
Son topta sol köşeden çıkan Bogdanovic, şutunu atamadı çünkü Khryapa üstüne düşmüştü. Faul çizgisine gelen 21 yaşındaki Bogdanovic, o gergin atmosferde ilkini kaçırdı. Normal şartlar altında o yaştaki bir oyuncunun, diğer atışlarda da hata yapmasını bekleyebilirsiniz. Fakat yapmadı. 2/2 attı ve Partizan’ı unutulmaz bir galibiyete taşıdı.
Tahmin edersiniz ki maçın bitimiyle birlikte binlerce Partizan taraftarı, galibiyetle birlikte çılgına dönmüştü ama bir yandan da kalplerinin karanlık bir köşesinde, günün kahramanı olan bu genç çocuğun çok da uzun süre buralarda kalmayacağının buruk farkındalığı vardı.
9- Partizan – Maccabi Tel Aviv: 72-70
Sezon: 2013/14 sezonu – TOP-16 / 11. hafta maçı
Performans: 18 sayı, 3 ribaund, 6 asist, 10 EFF (7/19 saha içi)
EuroLeague’in devlerinden birine karşı harika bir maç oynayarak rüya gibi bir maç kazandırmak 21 yaşındaki bir genç için güzel bir başlangıç. Peki ya devamı?
Bogdan bunun devamını geleceğini çok değil, bir ay sonra kendine başka büyük bir takımı kurban seçerek gösterdi.
O sezon şampiyon olacak olan Maccabi, playoff için kritik maçta Kombank Arena’ya geldi. Karşılarındaki Partizan’ın bir iddiası kalmamıştı. Üstelik sakatlıklar sebebiyle de o büyüleyici kadro biraz bozulmuştu.
İsrail devi için ilk üç çeyrek her şey yolunda gitti. Son 10 dakikaya girilirken 10 sayı farkla öndeydiler ve galibiyetin ışığı parlıyordu. Ta ki Bogdan Bogdanovic araya girinceye kadar.
Son çeyreğe bomba gibi giren Bogdan, önce bir asist yaptı, sonra ise 24 saniyede bulduğu 5 sayıyla bir anda farkı 2 sayıya düşürdü ve takımını maça geri getirdi. Onun yarattığı rüzgarla iki takım, son 45 saniyeye berabere girdi.
Bilin bakalım, son sözü yine kim söyledi?
Tepede topu alan Bogdanovic, büyük bir cesaretle el üstünden topu kaldırıp attı. Bam, tam isabet!
Kombank Arena’da binlerce Partizan taraftarı, mutlulukta bir kez daha çıldırma seviyesine gelirken gecenin kahramanı bir kez daha 13 numaralı formayı giyen o çocuktu…
8- Barcelona – Fenerbahçe Beko: 89-91
Sezon: 2014/15 sezonu – Normal sezon / 9. hafta maçı
Performans: 23 sayı, 2 asist, 2 top çalma, 22 EFF (8/16 saha içi)
2014 yazında birçok büyük takım peşinden koşturan Bogdan, tercihini Zeljko Obradovic faktörünün etkisiyle İstanbul’dan yana kullandı.
Gençti, yetenekliydi ve belki de en önemlisi daha gelmeden Fenerbahçe taraftarı onu sevmeye hazırdı ama onun buradaki yükselişi hemen olmadı. O sezon başarılı olmak zorunda olan Fenerbahçe‘de Andrew Goudelock ve Nemanja Bjelica gibi iki baskın karakterin yanında daha çok bir tamamlayıcı gibiydi.
İlk 8 haftada Fenerbahçe sallapati ilerlerken o da pek ortalıkta yoktu.
Fakat kaderin cilvesinden midir bilmiyorum; onun yükselişiyle, Fenerbahçe’nin büyük işler yapabileceğini gösterdiği maç aynı oldu.
Bugünlerde Fenerbahçe’nin Barcelona deplasmanında aldığı bu galibiyetle Nemanja Bjelica’nın bomboş turnike attığı son topla özdeşlese de o günün asıl kahramanı Bogdanovic’ti.
Goudelock’ın Barcelona savunması karşısında çözüldüğü maçta Sırp yıldız, sahne aldı ve yazın neden bu takımlarını peşinden koşturduğunu gösterdi.
O gece sarı-lacivertli formayla ilk defa 20 sayıyı geçen Bogdan, son çeyrek ve uzatmalarda da iş başındaydı. En kritik anlarda topu kullanan Bogdanovic, ince bir ip üzerinde giden maçın sarı-lacivertlilerin lehine kaymasını sağladı.
Bu formayla büyük işler başaracağını da bu maçla birlikte gösterdi.
7- Fenerbahçe Beko – Lokomotiv Kuban: 85-79
Sezon: 2015/16 sezonu – TOP-16 / 3. hafta maçı
Performans: 20 sayı, 5 asist, 4 ribaund, 23 EFF (6/12 saha içi)
2015’te gelen Final Four’a rağmen Fenerbahçe, 2016 yazında yıllarca konuşulacak o meşhur yapılanmasına gitti.
Bjelica ve Goudelock’ın ayrılması sonrasında beklenti belliydi. İlk yılında daha çok bir tamamlayıcı olan Bogdanovic’in artık merkeze geçmesi gerekiyordu. Sırp yıldız, sezona çok iyi girmedi ama sezonun ilk mesaj maçında sahnedeydi.
Kolay bir Top-16 grubunda olan Fenerbahçe için en tehlikeli takım, o sezon Final Four yapacak olan Lokomotiv Kuban’dı. 3. haftada iki takım, Ülker Arena’da karşı karşıya gelirken Kuban neden sarı-lacivertliler için ciddi bir rakip olduğunu herkese gösterdi.
Claver’in şov yaptığı gecede Rus ekibi, son çeyreğe 9 sayı farkla önde girdi. Birilerinin bir şey yapması gerekiyordu ve o isim de Bogdanovic oldu.
Son çeyreğin henüz 10. saniyesinde basketi bulan Sırp yetenek, bütün takımı ayağa kaldırdı. Başa baş girilen son bölümde de üst üste 2 üçlüğü göndererek Kuban’ı evine boş gönderdi.
6- Lokomotiv Kuban – Fenerbahçe Beko: 52-55
Sezon: 2015/16 sezonu – TOP-16 / 10. hafta maçı
Performans: 17 sayı, 6 ribaund, 3 asist, 20 EFF (7/14 saha içi)
O sezon Kuban ile Fenerbahçe‘nin grubu domine edeceği anlaşıldıktan sonra artık gözler 10. haftadaki maça dönmüştü. Fenerbahçe‘nin liderlik için en kötü ihtimalle 6 sayı farkla kaybetmesi gerekiyordu.
Bu işin matematiksel kısmıydı. Bir de iki takımın oyuncuları arasında son maçtan kalan bir atışma vardı.
Böyle bir ortamda pek kaliteli bir maç olmadı. Daha çok bir sinir harbiydi. İki takımın da oyuncuları Basket Hall’ın çemberleriyle büyük problemler yaşarken o gece çembere söz dinletebilen tek kişi Bogdanovic oldu.
Fenerbahçe’nin 55 sayıyla zaferi elde ettiği maçta 17 sayıyla maçın en skoreri oldu Sırp yıldız… Tabii maçın en kritik anında sorumluluk alıp, Fenerbahçe’yi öne geçirdiğini söylemem de herhalde artık bir haber değeri taşamıyor.
5- Fenerbahçe Beko – Real Madrid: 75-69
Sezon: 2015/16 sezonu – Playoff / 1. maçı
Performans: 17 sayı, 4 ribaund, 5 asist, 19 EFF (5/10 saha içi)
Fenerbahçe‘nin 2017’de sakatlıklarla boğuştuğu sezondan ayağa kalkıp şampiyon olması mı daha etkileyici bir hikaye yoksa 2016 playoff’larında tek uzunla son şampiyon Real Madrid‘i süpürmesi mi? Üzerinde tartışılması gereken bir konu bu.
O sezonu domine etse de tam playoff öncesinde Jan Vesely‘i kaybeden sarı-lacivertliler, Real Madrid gibi bir deve karşı elinde sadece Udoh’la sahaya çıkmak zorunda kaldı. Taraftar ümitliydi. Sonuçta taraftarlık olgusundan bahsediyoruz, normal. Fakat şartları ortaya koyduğumuzda en iyi ihtimal 5 maça gidecek bir seri gibi gözüküyordu.
Serinin ilk maçı ise bugünlerde harika bir şekilde hatırlansa da o kadar kolay geçmedi.
Obradovic‘in taktiksel zekası ve Udoh’un insanüstü mücadelesiyle Fenerbahçe, Real Madrid’i köşeye sıkıştırsa da son şampiyon maçı hiç bırakmadı. Sarı-lacivertlilerin böyle bir ortamda Bogdanovic’in hücumun lideri olduğunu göstermesine ihtiyacı vardı ve Sırp yıldız bunu başardı.
Seri boyunca 16.7 sayı ortalamasıyla oynayan Bogdan, ilk maçta da 17 sayı atarak takımının en skorerlerinden biri oldu. Ayrıca bitime 2 dakika kala fark beşken maçın fişini çeken ve Fenerbahçe taraftarını havaya uçurtan o üçlüğü de gönderdi.
4- Fenerbahçe Beko – Olympiakos: 67-64
Sezon: 2016/17 sezonu – Normal sezon / 23. hafta maçı
Performans: 27 sayı, 3 ribaund, 4 asist, 29 EFF (8/13 saha içi)
Sanırım Bogdan’la ilgili en çok sevdiğim şey, kariyer basamaklarını nasıl atladığını görme şansını bulmuş olmam.
21 yaşında genç bir yıldız adayıyken önce şampiyonluğu hedefleyen bir takımın yan parçası, arkasından liderliğe pişen oyuncusu ve en sonunda lideri oldu. Belki bütün bu gelişimi bir cümleyle size aktardım ama gerçekten kolay olmadı.
En basitinden Berlin’deki Final Four’daki performansı düşündürücüydü fakat o, zorluklarla karşısında kısılıp kalmadı. Her başarılı insanda olduğu gibi bu hatalarıyla birlikte büyüyerek buraya geldi.
Ve belki de bir sezon önce takılmasaydı, 2017’de böylesine bir Bogdan izleyemeyecektik.
2017’deki Bogdan denilince de akıllara hep ilk meşhur playoff serisi geliyor ama bana sorarsanız, onun ilk ışığını birkaç ay önce oynanan Olympiakos maçında gördük.
Çünkü Sırp yıldız, Fenerbahçe‘nin sakatlıklar sebebiyle ritim bulamadığı, hatta taraftarına bu sezon da mı olmayacak dedirttiği dönemde kötü oynanan bir Olympiakos maçını neredeyse tek başına kazandırdı.
3. çeyrekte vurup geçen Pire ekibi karşısında sarı-lacivertliler, içeride son çeyreğin başında 11 sayı geriye düşse de Bogdanovic, büyük bir yıldız gibi her şeyi değiştirdi ve son çeyrekte 13 sayı atarak Fenerbahçe‘yi zafere taşıdı.
Belki sadece bir normal sezon maçıydı ama sahada verdiği imaj ve hissiyat haftalar sonra göreceğimiz büyük performansın bir habercisiydi.
3- Panathinaikos – Fenerbahçe Beko: 58-71
Sezon: 2016/17 sezonu – Playoff / 1. maçı
Performans: 23 sayı, 5 ribaund, 4 asist, 35 EFF (9/12 saha içi)
OAKA’da o gün olanları en iyi açıklayan sözler bunlar olabilir;
“Bogdanovic kafasını sallıyor ve siz bunun ne anlama geldiğini çok iyi biliyorsunuz!”
Bütün sakatlıklarla boğuşan Fenerbahçe, yeni format sonucunda normal sezonun sonunda kendini bulmayı hiç düşünmediği bir noktada buldu; ev sahibi avantajını kaybetmiş durumda!
Üstelik playoff’ta rakip Panathinaikos’tu ve Fenerbahçe bu seriye kadar OAKA’da hiç galibiyet alamamıştı. Bütün olasılıklar sarı-lacivertlilerin karşısındayken bu harika adam karşınıza çıktı ve her şeyi değiştirdi.
Serinin ilk maçında Panathinaikos’un ikinci çeyrekteki rüzgarına karşı koyamayan Fenerbahçe, devre sonunda kendini bir anda 14 sayı geride buldu. İkinci yarının başında herkes maç gitti gözüyle bakarken Bogdanovic’in önderliğinde Sarı-lacivertli ekip, harika bir dönüş yaptı.
2. yarıda unutulmaz bir savunma yapan Fenerbahçe, rakibini 20 dakikada 16 sayıda tuttu. İşin hücum tarafında ise Bogdanovic sorumluluk alarak 9-12 saha içi isabetle 23 sayı attı. Günün sonunda Fenerbahçe’nin artık OAKA’da bir galibiyeti vardı.
2- Panathinaikos – Fenerbahçe Beko: 75-80
Sezon: 2016/17 sezonu – Playoff / 2. maçı
Performans: 25 sayı, 8 ribaund, 6 asist, 35 EFF (10/15 saha içi)
Türkiye’de, NBA’da ya da milli takımda Bogdanovic’in birçok etkileyici performansına şahit olduk. Fakat bana sorarsanız, ilk numaraya bu maçı yazarım.
O gece izlediğimiz Bogdanovic tek kelimeyle inanılmazdı.
Bana sorarsanız, o gün Fenerbahçe‘de Bogdan değil de başka bir yıldız olsaydı sarı-lacivertliler oradan galibiyetle çıkamazdı. Avrupa basketbolunun yazılı olmayan kurallarına bakarsak zaten çıkamaması gerekiyordu fakat Sırp yıldız buna izin vermedi.
İstatistik kağıdında 25 sayı olması sizi aldatmasın. O gün Fenerbahçe‘nin kazanması için 35 sayı gerekseydi Bogdan onu atacaktı. Tam olarak böyle bir maç oynadı. Her oyuncunun büyük maçları vardır ama o geceki performansı sadece büyük oyuncuların yapabileceği bir şeydi.
Zaten bana sorarsanız da bu maçla da tam anlamıyla Avrupa basketbolundaki yerini belli etti.