By Antonis Stroggylakis / info@eurohoops.net
Coronavirüs salgını 2019-20 Turkish Airlines EuroLeague sezonunun daha önce hiç yaşanmamış bir şekilde erken bitmesine sebep oldu. Basketbolseverler, bu gelişmeyle birlikte üzülse de yaşanan sağlık krizi göz önünde bulundurulunca böyle bir aksiyon almak şarttı. Sezonun iptal edilmesiyle birlikte sezon boyunca gelişen bazı çok etkileyici hikayeler de yarım kalmış oldu.
Bu hikayelerden bazıları yıllarca anlatılacak destansı olaylara dönüşebilirdi, ancak maalesef buna şahit olamayacağız. İşte karşınızda sonunu göremeyeceğimiz beş hikaye…
Shane Larkin’in MVP Sezonu
2005 ve 2006 yıllarında Anthony Parker, MVP ödülünü üst üste iki yıl aldığından beri hiçbir Amerikalı oyuncu bu ödülün sahibi olamadı. 2016 yılında Lokomotiv Kuban forması giyen Malcolm Delaney gibi bazı isimler bu başarıyı elde etmeye yaklaşsa da hiçbir oyuncu bunu gerçekleştiremedi.
EuroLeague’de Amerikalı bir oyuncunun MVP ödülünü kazandığını görmeye çok alışık değiliz. Ancak Shane Larkin, sezon boyunca alışılmamış başarıları çok olağan şeylermiş gibi göstermeyi alışkanlık haline getirdi. Eğer 2019-20 EuroLeague sezonu tamamlansaydı ve Anadolu Efes gösterdiği performansı devam ettirseydi Larkin’in MVP ödülünü kazanmaması çok büyük bir sürpriz olurdu.
Uzun yıllardır MVP ödülünü bu sezonki Shane Larkin’den daha fazla hak eden bir oyuncu olmadığını söyleyebilirsiniz. Anadolu Efes‘i puan sıralamasının en üst basamağına taşıyan Shane Larkin, sahaya adım attığı her karşılaşmada durdurulamaz bir oyun sergileyerek EuroLeague tarihinde daha önce görülmemiş bir hücum performansına imza atıyordu. Sezon boyunca sayı rekorlarını kırmaya devam eden Shane Larkin, neredeyse tek başına rakip savunmaları çaresiz bırakıp kararlı oyunuyla takımına maçları kazandırıyor ve MVP yarışında diğer herkesi de arkasında bırakıyordu.
Maç başına 25.8 verimlilik puanı üreterek lig lideri olan ve 22.2 sayı atan Shane Larkin, sadece ligin birinci sırasındaki takımın en iyi oyuncusu olmakla kalmayıp aynı zamanda neredeyse imkansıza yakın bir verimlilik seviyesinde oynuyordu. Kullandığı zor şutlara ve tamamen ona yoğunlaşan savunmalara rağmen true shooting yüzdesinde lig genelinde 15. sırada olan Larkin, %55.3’lük değer ile tüm oyun kurucular arasında da birinci sıradaydı. Yıldız oyuncu aynı zamanda kullandığı üç sayılık atışlarda da %50.5 gibi akıl almaz bir yüzdeyle oynuyordu.
Jordi Bertomeu, daha oynanacak birçok maç olduğu için bu sezon bireysel ödüllerin dağıtılmayacağını söyledi. Bunun mantıksız olduğunu söyleyemeyiz ancak Larkin, çoğu kişinin gözünde bu sezonu EuroLeague’in MVP’si olarak tamamladı.
Nikola Mirotic’in Görevi
Geçtiğimiz yaz döneminde Nikola Mirotic’in NBA’den ayrılıp Avrupa’ya dönmesi birçok kişiyi şok etmişti. Çünkü yıldız oyuncu yaşı ve yetenekleri göz önünde bulundurulunca birçok NBA takımı için değerli olabilirdi. Ancak yıldız uzun forvet, bir takıma liderlik edebileceğini tekrar kanıtlamak niyetindeydi ve ailesi ile kariyeri için en doğru kararı verdiğini düşünüyordu. Bu yüzden Avrupa’ya dönerken Utah Jazz‘in kendisine teklif ettiği yüklü bir sözleşmeyi reddederek beş yıllık bir aradan sonra EuroLeague’e geri döndü.
Yıldız oyuncu aynı zamanda başka bir şeyin daha arayışı içerisindeydi: Motivasyon. Aradığı motivasyonu Barcelona gibi şampiyonluklar için oynayan bir takımı hedefine taşımaktan daha iyi sağlayacak bir şey de yoktu.
Çoğu kişi Nikola Mirotic’in NBA’den ayrılmasına şaşırsa da bazıları yıldız ismin EuroLeague’de bu seviyede bir dominasyon sergilemesini beklemiyordu. Takımını başarıya taşımak için mümkün olan her şekilde skor üreten (19.0 sayı) isim, maç başına 6.9 ribaund alıp istatistik kağıdının diğer alanlarında da takımına katkı verdi. (1.6 asist – 1.1 top çalma) Barcelona, Mirotic ile sözleşme imzalayarak sadece büyük bir transfere imza atmakla kalmayarak kulübün önümüzdeki yıllardaki yönünü de değiştirecek bir hamle yapmış oldu.
Mirotic, basketbolseverlerin uzun süre boyunca aklına kalacak bazı maç kazandıran basketlere (CSKA Moskova maçı) imza atarak 2014 yılından beri play-off’lardan uzakta kalan Barcelona’yı tekrar Final Four’da yer alma amacına yaklaştırmıştı. 2014 sezonu aynı zamanda Mirotic’in NBA’den Chicago Bulls ile sözleşme imzalamadan önce Avrupa’da geçirdiği son yıldı.
Nikola Mirotic’in MVP ödülü için favori olarak görülmemesinin tek sebebi Shane Larkin’in tarihi bir sezon geçiriyor olmasıydı. Ancak bu Mirotic’in MVP yarışında yıldız oyun kurucunun sadece bir adım gerisinde olduğu gerçeğini de değiştirmiyor. Mirotic’in takımını play-off’larda nasıl taşıyacağını ve Barcelona’nın yıllardır hasretini çektiği Final Four ve şampiyonluk özlemini giderip gideremeyeceğini en azından önümüzdeki sezona kadar öğrenemeyeceğiz.