by Paolo Ugetti, Çeviri: Arma Kaynar / info@eurohoops.net
Bu çevirinin tüm hakları Eurohoops Ltd. Şti.’ye aittir ve tamamının veya bir kısmının izinsiz kullanılması kesinlikle yasaktır.
Bu yazı 4 Mayıs 2020 tarihinde TheRinger’da yayınlanmış ve uyarlanarak çevrilmiştir.
Yeni Michael Jordan lafını kaç kez duydunuz? Bu sorunun cevabı büyük olasılıkla yaşınız, hafızanız ve basketbol taraftarlığınızın seviyesine göre değişebilir. Ancak bu kalıbı en az bir kez duyduğunuz da kesin. Gerçekten yeni Jordan olabilmek için onun gibi oynamaktan daha fazlasını yapmanız gerekiyor. Jordan’ın tavrı, aurası, basketbolun yüzü haline gelmesini sağlayan pazarlanabilirliği ve kazanma alışkanlıkları taklit etmesi kolay şeyler değil.
The Last Dance belgeselinde, Kobe Bryant’ın da efsanevi isimden etkilenen oyunculardan sadece birisi olduğunu gördük. Kobe, bunun yanı sıra gerçekten Michael Jordan’ın elde ettiği başarıların seviyesine yaklaşabilen nadir oyunculardan birisi. Yaklaşık 16000 gazete arasında yapılan araştırmada 2009 yılı, “Yeni Kobe” kalıbının “Yeni Jordan” kalıbından fazla kullanıldığı ilk seneydi. 2008 senesi de “Yeni LeBron” unvanının “Yeni Jordan” kalıbından fazla kullanıldığı ilk yıldı.
Bu araştırma boyunca “Yeni Jordan” referansının 1983 yılından beri 120’den fazla oyuncu için kullanıldığını tespit ettik. Sizin için bu isimler arasında en dikkat çekici olan oyuncuları derledik ve kariyerlerinin nasıl ilerlediği ile şu anda ne işle meşgul olduklarına baktık.
Kıyaslamalara Maruz Kalan İlk Şanssız İsim:
Grant Hill:
13 Aralık 1991 tarihinde Virginia Daily Press yazarı David Teel, Grant Hill’in Duke’ün en iyi oyuncusu olabileceğini kaleme almış ve yazısında aynı zamanda St. John koçu Lou Carnesecca’nın Hill için “Yeni Jordan ya da Julius Erving olabilir.” dediği notunu da düşmüş.
Hill, Duke’ta oynadığı süre boyunca etkileyici bir kolej kariyerine sahip oldu. İki kez şampiyonluk yaşayan, birçok okul rekorunu kıran ve forması emekli edilen Hill, Jordan’ın veliahtı olabilecek seviyede bir oyuncu olarak görülüyordu. 1994 yılında Draft’a katılan Hill, tıpkı 10 yıl önce Jordan’ın seçildiği gibi üçüncü sıradan seçildikten sonra gazetelerde Jordan benzetmeleri yapılmaya başlamıştı. Hill, draft edilmeden önce de bu karşılaştırmalara maruz kalmış ve bu benzetmelerden pek hoşlanmadığını da dile getirmişti ancak “Yeni Jordan” unvanı bir kez üzerine yapışmıştı. Kariyeri boyunca sakatlıklarla mücadele etmek zorunda kalan Hill, sürekli insanların kafasındaki standartları yakalamak zorunda kalıyordu. Yeni Jordan olması beklenen Hill, 2002 yılından itibaren müzmin sakat olarak adlandırılmaya başlandı.
Hill şu anda CBS kanalında yorumculuk yapıyor ve Atlanta Hawks takımının küçük hissedarlarından birisi.
Grant Hill, Jordan kıyaslamaları hakkında 1999 yılında “Michael Jordan ile kıyaslanan o kadar fazla oyuncu oldu ki bir yerden sonra saymayı bıraktım. Ben bu karşılaştırmalardan yeteri kadar payımı aldım ve şimdi sıra Kobe’ye geldi. Bu bir oyuncu için başa çıkması adil olan bir karşılaştırma değil.”
Unvanını Hakeden Varis:
LeBron James
LeBron’un ulusal boyutta ilk kez “Yeni Jordan” olarak adlandırılması 2002 yılında Sports Illustrated kapağında genç yıldızın “Seçilmiş Kişi” şeklinde yaftalandığı sayıda gerçekleşti. Ancak LeBron James, 2001 yılından itibaren yerel gazetelerde sık sık Jordan ile kıyaslanmaya başlamıştı bile.
LeBron, bu listede yer alan çoğu oyuncuya kıyasla Jordan’a çok daha az benzeyen bir oyun stiline sahip olmasına rağmen yapılan başarı kıyaslamalarında Majestelerine en çok yaklaşmayı başaran isin oldu. LeBron’un üç şampiyonluğu, üç kez takım değiştirmesi, internet ve sosyal medyanın varlığı onun mirasına ve imajına güç katan faktörler oldu. LeBron, tartışmasız şekilde gençlik yıllarında yapılan Jordan kıyaslamalarının hakkını verdi hatta devamlılığı sayesinde bazı alanlarda efsane ismi geçmeyi bile başardı. LeBron, büyük olasılıkla kariyerinin sonuna geldiğinde Jordan’ın şampiyonluk sayısını yakalayamayacak ancak lig üzerinde yaptıkları etki ve kültüre katkıları olarak bakınca bu iki ismin diğer bütün oyunculardan ayrı bir seviyede olduğunu söylemek gerekiyor.
LeBron James, şu anda Corona sebebiyle ara verilen sezonun devamı için fit kalmak adına antrenmanlarına devam ederken bir yandan da önümüzdeki yaz döneminde çekilmesi planlanan Space Jam: A New Legacy filmi için hazırlanıyor.
2005 yılında “Ben yeni Michael Jordan olmak değil, LeBron James olmak istiyorum” diyen Kral’ın, kariyeri boyunca bunu başardığını söylemek gerekiyor.
Karbon Kopya
Kobe Bryant
Bugüne kadar tekrarlarını defalarca gördüğümüz bir televizyon yayınında yüzlerce taraftar, o dönemin lise seviyesindeki en popüler basketbolcusu Kobe Bryant’ı izlemek için heyecanla bekliyorlardı. Maç esnasında Kobe’nin koçu, New York Times muhabiri Ira Berkow’a oyuncusunun yeni Michael Jordan olabileceğini söylüyordu.
Kobe’nin “Yeni Jordan” olarak ünü bu andan itibaren git gide daha da büyüdü. Profesyonel olmaya hazırlanan her oyuncuda olduğu gibi insanlar Kobe’nin NBA’e uyum göstermesi hakkında şüphelere sahipti. Ancak Kobe, Jordan gibi oynamaya ve basketbol maçlarını kazanmaya başladığı andan itibaren kıyaslamalar bir çığ gibi büyüdü. Kobe, kariyeri boyunca Jordan’ın başarılarını tekrarlama konusunda fazlasıyla kararlı gözüküyordu. Kobe, Jordan’ın oyun tarzını ve başarılarını kendisine örnek alıyordu ve bu standartları belirli bir noktaya kadar karşıladığını söylemek gerekiyor. Kobe, özellikle kariyerinin son dönemlerinde eline geçirdiği topu potaya fırlatan ve verimli olmayan bir skorer olarak görülüyordu. Ancak yıldız ismin özellikle 2000’li yılların başlarında başardıklarını inkar etmek mümkün değil.
Chapel Hill’in Laneti
Jerry Stackhouse
Eğer bir Florida State taraftarıysanız, Jerry Stackhouse’a ilk kez “Yeni Jordan” dendiği günü hatırlıyorsunuzdur. Çünkü bu olay, 1992 yılında Jerry Stackhouse’un Florida State’te oynamaya karar verdiğini açıklarken yaşanmıştı.
Ancak Stackhouse, Florida’ya gitmek yerine kolej kariyerine Notrh Carolina’da başlamaya karar verdi ve burada oynadığı iki yılın birinde takımını Final Four’a taşıdı. Daha sonra Drafta giren Stackhouse, tıpkı Jordan ve Hill gibi üçüncü sıradan seçildi. Stackhouse, kariyeri boyunca asla Jordan kadar büyük bir yıldız olmasa da küçümsenmeyecek bir kariyere sahipti. Ligde 18 yıl boyunca mücadele eden Stackhouse, iki kez All-Star seçildi ve 2000-01 sezonunda neredeyse 30 sayı ortalamayla oynadı.
Stackhouse, basketbolu bıraktıktan sonra da oyundan kopamadı ve Toronto ile Memphis’te asistan koç olarak görev almaya devam etti. Geçtiğimiz sene Vanderbilt’in koçluk görevini alan Stackhouse’u önümüzdeki yıllarda NBA’de aynı görevi yaparken görmemiz olası.
Vince Carter
Tar Heel taraftarlarının Stackhouse’tan sonra sıradaki “Yeni Jordan”ı bulmaları da çok uzun sürmedi. 1994 yılında koleje geçecek oyuncuların incelendiği bir makalede Vince Carter için yeni Jordan olabilir mi tartışmaları başlamıştı bile. O dönemde North Carolina, Florida State ve Florida’nın kadrosuna katmak için çaba gösterdiği Vince Carter, North Carolina’yı seçerek bu tartışmaların çok daha fazla yapılmasına sebep oldu.
Kolej kariyeri boyunca iki kez Final Four’da mücadele eden ve McDonald’s All American seçilme başarısı gösteren Carter, 1998 Draftının beşinci sırasında seçildi. Carter’ın NBA kariyerinin en iyi anının 2000 Smaç Yarışmasında yaşandığını söylemek kulağa yıldız oyuncuya yapılan bir eleştiri gibi gelebilir ancak Carter’ın kariyerinin en bilinen anı da buydu. Carter, Toronto Raptors’tan ayrıldıktan sonra birçok takımın formasını giydi. 2004 yılına kadar dönem dönem “Yeni Jordan” olarak anılmaya devam eden Carter, kariyerinin ilerleyen yıllarında tecrübeli rol oyuncusu görevini üstlenmeye başladı. 43 yaşında hala NBA’de oynamaya devam eden Carter, ligdeki aktif oyuncular arasındaki en yaşlı isim ve tarihte dört farklı 10 yıllık dönemde NBA’de oynayan tek oyuncu.
2002 yılında Michael Jordan, Vince Carter ile kendisi hakkında yapılan kıyaslamalar hakkında “Sadece bir tane ben var. Sadece bir tane Jerry Stackhouse ve sadece bir tane Vince Carter car. Oyun tarzlarımızda bazı benzerlikler görebilirsiniz. Ancak sıradaki Michael Jordan diye bir şey olmayacak, çünkü ondan sadece bir tane var” ifadelerini kullanmıştı.
2005 yılı civarlarında Carter da yeni jenerasyonun basketbolcularına yeni Jordan olmak gibi beklentilere kapılmaları konusunda uyarılarda bulunmaya başladı.
Rashad McCants ve Antawn Jamison
Bu ikili Vince Carter ve Jerry Stackhouse ikilisi kadar Jordan kıyaslamalarına maruz kalmadı. Ancak Jordan’ın North Carolina’dan ayrılmasından sonra biraz olsun yetenek pırıltısı gösteren her oyuncu için bu karşılaştırma yapılıyordu. McCants, bu konudaki heyecanı henüz çocuk yaştayken kitaplarının arkasına “Yeni Jordan” olmak istediğini yazdığını söyleyerek kendisi başlatmıştı. Jamison ise bu karşılaştırmaya ilk kez bir ESPN yayınında maruz kalmıştı.
Bu iki isim arasından daha iyi bir kariyere sahip olan isim 16 sezonda 20.000 sayı barajını geçen, iki kez All-Star takımlarına seçilen ve 2003-04 sezonunda Yılın Altıncı Adamı seçilen Antawn Jamison’dı. McCants ise NBA’de beş yıl oynadıktan sonra kariyerine Filipinler, Fransa, Çin, Brezilya, Lübnan ve Venezuella’da devam etti.
McCants, geçtiğimiz yıla kadar Big 3 liginde forma giyiyordu. Jamison ise Washington Wizards’da personel direktörlüğü yapıyor.
Yetenekli Şutör Guardlar
Penny Hardaway
Memphis’te geçirdiği günler esnasında Penny, aslında ilk olarak Magic Johnson ile karşılaştırılmaya başlamıştı. Ancak 1993 Draft’ının üçüncü sırasından seçildiği andan itibaren Penny, Magic’in Shaquille O’Neal’ın yanında sahip olması gereken eksik parça ve “Yeni Jordan” olarak görülmeye başlandı.
Penny ve Shaq, bir araya geldikleri ilk andan itibaren ligin en etkili ikililerinden birisi haline geldi. Magic ile üç sezon boyunca 50 galibiyet barajını aşmayı başaran ikili, 1995 yılında da NBA Finallerinde yer aldı. Shaq, 1996 yazında Los Angeles Lakers ile sözleşme imzaladıktan sonra işlerin rengi hızlıca değişti ve Penny’nin Magic’te oynadığı kalan süre boyunca Orlando ekibi bir daha 50 galibiyetin üstüne çıkamadı. 1998 yılından itibaren basketbol yazarları Penny ile “Yeni Jordan” beklentilerini karşılayamadığı için dalga geçmeye başlamıştı ancak yetenekli oyun kurucunun kariyer başarıları yine de küçümsenecek cinsten değil. Penny, 14 yıllık NBA kariyeri boyunca 4 kez All-Star maçında yer aldı ve 3 kez de ligin En İyi Beşlerine seçildi.
Penny, yakın geçmişte mezun olduğu Memphis’in koçu oldu. Penny hakkında 1996 yılında Magic Johnson, “Penny skorerlik anlamında benim anca hayalini kurabildiğim şeyleri yapıyor. Bu yüzden Penny’yi benimle kıyaslamamanız gerektiğini düşünüyorum. O benden daha iyi bir skorer. Oyunu Michael’a daha çok benziyor. Bu yüzden ona yeni Magic demek yerine yeni Michael Jordan denmeli” sözlerini söylemişti.
Ray Allen
Connecticut’ta geçirdiği ikinci yıl esnasında Ray Allen, kolej basketbolunun en iyi isimlerinden birisi olarak ün salmaya başlamıştı. 1995 yılında Detroit Free Press’te yer alan bir makale Allen’ın yeni Michael Jordan olduğunu kaleme alıyordu. O dönemde ismi açıklanmayan bir Detroit Pistons oyuncusu da Allen’ı sadece beş dakika izledikten sonra onun ülkedeki en iyi basketbolcu olduğuna karar vermişti.
Allen, kariyerinin hiçbir döneminde “Yeni Jordan” olmaya çok yaklaşmadı ancak bu karşılaştırma şutör oyuncunun üzerine çok yapışmadığı için listedeki çoğu oyuncunun aksine parlamak için bir fırsata sahip oldu. Sahip olduğu üç sayı tehdidi Ray Allen’ın iki farklı şampiyon takımda yer almasını sağladı ve kariyeri boyunca birçok kritik baskete imza attı. Stephen Curry, üç sayılık atışlarıyla tüm ligi değiştirmeden önce Ray Allen, tarihin en iyi şutörü olarak kabul ediliyordu. Allen, basketbol anlamında kendi yolunu çizse de Jordan’ı örnek aldığı bir alan vardı: Sinema filmleri. Ray Allen, 1998 yılında Denzel Washington ile birlikte Spike Lee’nin yönettiği He Got Game filminde oynadı.
2018 yılında Basketbol Şöhretler Müzesine seçilen Ray Allen, aynı zamanda biografisini yayınladı. Birkaç tane Uncle Drew reklamında oynayan Ray Allen, genel olarak spot ışıklarından uzakta bir hayat sürüyor. Şutör oyuncu, 2008 yılında şampiyonluğa ulaştığı Boston Celtics’teki takım arkadaşlarıyla yaşadığı tartışmayla dönem dönem gündeme geliyor.
Dwyane Wade
Penny Hardaway’e benzer bir şekilde Dwyane Wade de NBA’e gelene kadar “Yeni Jordan” olarak adlandırılmıyordu. Wade hakkında yapılan ilk yeni Jordan yakıştırması 2005 yılının Mart ayında sonraki yıllarda takım ve yakın arkadaş haline geleceği bir diğer yeni Jordan LeBron James ile karşılaşmadan önce yapılmıştı.
Dwyane Wade, Kobe dışında Jordan’a benzer bir kariyere sahip olduğunu söyleyebileceğimiz tek şutör guard. Wade hakkında yapılan Jordan kıyaslamaları en fazla 2005 ve 2006 senelerinde geldi. Wade’in 2006 yılında Miami Heat’i şampiyonluğa taşıması ve Finaller MVP’si ödülünü kazanması da bu tartışmayı iyice harlamış oldu. Wade, bir Heat efsanesi haline geldikten kısa bir süre sonra LeBron James ve Chris Bosh, Miami’de ona katıldı ve bu hamleyle beraber Jordan benzetmeleri de hızlıca sona erdi. Ancak bu ortaklığın Wade’in daha çok şampiyonluk kazanmasına ön ayak olduğunu da söylemek gerekiyor. Dwyane Wade’in önümüzdeki yıllarda Basketbol Şöhretler Müzesine katılmasına da kesin gözüyle bakılıyor.
Wade bu listede yer alan oyuncular arasında en son emekli olan isim. Yıldız isim, emekli olduktan kısa bir süre sonra TNT’de yayıncılık kariyerine başladı. Televizyonculuk anlamında iyi bir performans gösteren Wade, isteği doğrultusunda uzun süre daha ekranlarda yer alabilir gibi gözüküyor.
Ligin Yeni Yüzleri
Shaquille O’Neal
Shaq, sahada asla yeni Jordan olmayacaktı. Ancak birçok kişi yıldız uzunun, Jordan’dan sonra ligin yeni yüzü olabileceğini düşünüyordu. Shaq’ın Jordan’ın veliahtı olabileceği ilk kez 1993 yılında dillendirilmişti.
Shaq, pazarlanabilirlik açısından belki Michael Jordan kadar büyük bir isim haline gelmemiş olabilir ancak bu noktaya çok yaklaştığını rahatlıkla söyleyebiliriz. Kariyerinin ilk yıllarında Kobe Bryant ile birlikte Los Angeles Lakers’ta üç şampiyonluk kazanan Shaq, daha sonra Dwyane Wade ile birlikte Miami Heat’te de bir şampiyonluk daha kazandı. Kariyeri boyunca 15 kez All-Star, iki kez sayı kralı, 14 kez NBA’in En İyi Beşlerine seçilen ve Yılın Çaylağı ödülü ile üç kez NBA Finalleri MVP’si ödülünü kazanan Shaq, bunları başarırken aynı zamanda büyük bir kültürel figür oldu. Sadece basketbol oynamayan Shaq, kariyeri boyunca müzik, sinema, reklamlar, polislik, dövüş sporlar, güreş ve televizyon gibi birçok farklı alanda karşımıza çıktı ve Forbes’un verilerine göre 400 milyon dolar civarında bir malvarlığı var.
Shaquille O’Neal’ın televizyonunuzda karşınıza çıkması da gayet olası. TNT’de Inside The NBA programında yer alan Shaq, hala birçok reklamda da rol alıyor.
Yao Ming
Tıpkı Shaq’ta olduğu gibi bu bir basketbol kıyaslaması değil. 2002 yılında Yao Ming, NBA’e geldikten sonra Manhattan Mercury, Çinli oyuncu hakkında “Yeni Jordan” ve “Reklam ikonu” gibi kalıplar kullanmıştı. Yao Ming, Çin’de NBA’in izlenmesine de ciddi bir katkıda bulundu.
Yao, sadece 9 sezon boyunca NBA’de oynayabildi ve kariyerinin en iyi performanslarını da ligdeki ilk yıllarında sergiledi. Çin’den aldığı oylar sayesinde kariyeri boyunca 8 kez All-Star seçilen Yao Ming, beş kez de ligi En İyi Beşlerinde yer aldı. 2.28 boyundaki Yao Ming, NBA tarihinin en uzun basketbolcularından birisi. Ancak fiziği, kariyerinin ilerleyen dönemlerinde yaşadığı sakatlıkların da en önemli sebeplerinden birisiydi. 2011 yılında emekliliğe ayrılan Yao Ming, NBA’in Çin’de ve uzak doğu pazarında çok daha popüler bir lig haline gelmesini sağladı.
Yao, basketboldan emekli olduktan sonra başarılı bir iş adamı olarak kariyerine devam ediyor. Shangai Sharks’ın sahibi olan Yao Ming, Çin Basketbol Ligi’nin de başkanlığını yapıyor ve Napa’da bir şarap evinin sahibi.
Kevin Garnett
1995 yılının Temmuz ayında, Kevin Garnett liseden drafta girip Minnesota Timberwolves tarafından seçildikten sadece iki hafta sonra Asbury Park Press’te yer alan bir makalede yıldız uzun hakkında “Uzun forvet oynamak için yeteri kadar kuvvetli, kısa forvet oynamak için de yeteri kadar yetenekli değil” satırları kaleme alınmıştı. Yazıda Garnett’in yaşı nedeniyle de lige uyum sağlamakta zorluk çekebileceği savunuluyordu. Ancak Garnett’in gözlem raporunda yeni Michael Jordan olabileceğinden de bahsediliyordu. 1996 yılında Timberwolves’un koçu Flip Saunders, Garnett hakkında yapılan bu benzetmenin haklı olabileceğini söylerken 1997 yılında bütün Timberwolves organizasyonu buna inanmaya başlamıştı.
Garnett’in 20 yıllık kariyeri boyunca yakaladığı başarıların Jordan’a yakın olduğunu söylemek doğru olmaz. 2003 yılında Garnett, Scottie Pippen ve Charles Barkley’e Jordan kıyaslamalarını yapmaları gereken kişinin Kobe Bryant olduğunu söylüyordu. Garnett, yeteneklerini Boston’a taşıyana kadar ligin kazanan isimleri arasında yer alamadı. 2008 yılında Celtics ile şampiyonluk kazanan Garnett, aynı zamanda Yılın Savunmacısı ödülünün de sahibi oldu. Liseden direkt olarak NBA’e geçtikten sonra gösterdiği başarılı performans ile birçok lise öğrencisinin de lige girmesinin önündeki kapıyı açan Garnett, kariyeri boyunca bir kez MVP ödülünü aldı ve 15 kez All-Star, 9 kez de ligin En İyi Beşlerine seçildi. Oyun tarzı ve NBA oyuncuları arasında çok ünlü olan trash talk yetenekleri sayesinde Garnett, Jordan kıyaslamalarından uzak durarak kendi mirasını yaratmayı başardı.
Clippers ve Bucks için bir dönem danışmanlık yapan Kevin Garnett, TNT’nin basketbol yayınlarında yer aldıktan sonra son olarak Adam Sandler ile Uncut Gems filminde rol aldı.
Allen Iverson
1996 yılında Allen Iverson draft edilmeden önce Sixers taraftarları yıldız oyun kurucudan “Yeni Jordan” diye bahsediyorlardı. Ancak bu kıyaslamaların esas sebebi Iverson’ın oyun tarzından çok ligin yeni yüzünü bulma isteğinden kaynaklanıyordu.
1998 yılında Iverson, Reebok ile bir sponsorluk anlaşması imzaladıktan sonra markanın sözcüsü yıldız oyun kurucuyu “Yeni Jordan” haline getirmek istemediklerini çünkü onun tarzının çok daha farklı olduğunu söylemişti ve haklıydı da. Iverson, kendi tarzıyla birlikte kült bir figür haline gelmeyi başardı. Iverson’ın kutuplaştırıcı karakteri, lig yönetiminin kıyafet yönetmeliği gibi değişiklikler yapmasına sebep oldu. Iverson’ın kariyeri sadece kendine has değil aynı zamanda efektifti de. Kariyeri boyunca 4 kez sayı kralı olmayı başaran Iverson, Yılın Çaylağı ödülünü kazandıktan sonra 2000-01 sezonunda da ligin MVP’si seçildi ve emekli olduktan sonra Basketbol Şöhretler Müzesine katıldı.
Iverson’ı sık sık Philadelphia 76ers maçlarını saha kenarındaki koltuğundan izlerken görebilirsiniz. Yıldız oyuncu emekli olduktan sonra Sixers, Iverson’ın formasını emekliye ayırdı.
WNBA Yıldızları
Tynesha Lewis
Bill Barnhart’ın 1999 yılında yazdığı yazıda bahsettiği gibi bu kıyaslama neredeyse kaçınılmazdı. Tıpkı Jordan gibi Lewis de North Carolina’lıydı. İkisi de pozisyonlarına göre iyi bir fiziğe sahip olan, atletik ve çok yönlü şutör guardlardı. İkisi de formasını giydikleri kolej takımlarını Final Four’a taşımayı başardılar.
Lewis, 2001 yılında girdiği draftın 21. sırasında Houston Comets tarafından seçildi ve 2007 yılında emekli olana kadar Charlotte Sting ile Minnesota Lynx formalarını terletti.
Emekli olduktan sonra Lewis, Itsdoable Inc. isimli kar amacı gütmeyen bir kurum kurarak genç öğrencilere yardımcı olmaya çalışıyor.
Seimone Augustus
Lewis’e “Yeni Jordan” yakıştırması yapıldıktan sadece birkaç ay sonra Sports Illustrated’ın kapağında o dönemde sadece sekizinci sınıfta olan Seimone Augustus’un yeni Jordan olup olmadığı tartışılıyordu.
Augustus, lise kariyeri boyunca bu karşılaştırmanın hakkını vermeyi başardı. Lisedeki son yılında 28 sayı – 13 ribaund – 6 asist ve 5 top çalma ortalamaları yakalayan Augustus, yılın oyuncusu seçildi ve Louisiana eyaletinin en iyi takımına tam dört kez seçildi. Daha sonra kolejde LSU’ya geçtikten sonra da frene basmayan Augustus, iki kez ülkenin En İyi Beşine seçildi, Naismith Yılın Oyuncusu ödülünü, Wooden ödülünü ve 2005 ile 2006 yıllarında da Wade ödülünü kazandı. 2006 yılında Draftın birinci sırasında seçilen Augustus, kariyeri boyunca 4 WNBA şampiyonluğu, 1 Yılın Çaylağı ödülünün yanı sıra Galatasaray ve Dinamo Moskova formalarıyla da iki kez EuroCup’ı kazandı.
Augustus, WNBA kariyerine hala devam ediyor ve geçtiğimiz günlerde 14 yıllık Minnesota Lynx kariyerini sona erdirerek Los Angeles Sparks ile sözleşme imzaladı.
Milenyum Yılları
Kevin Durant
2007 Draftının gerçekleştiği tarih olan 28 Haziran 2007 tarihinde Durant hakkında birkaç farklı yerde “Yeni Jordan” yakıştırması kullanılmıştı. Hatta bir makalede Durant’in yeni Kevin Garnett olduğu ve Jordan tarzı bir potansiyele sahip olduğundan bahsediliyordu. Bir başka yazıda ise Durant’in Draftın bir numaralı seçimi olması gerektiği çünkü Jordan potansiyeline sahip olan bir oyuncuyu almamanın kabul edilir bir tercih olmadığından bahsediliyordu.
Durant’in kariyer hikayesi henüz sona ermedi ancak yıldız oyuncunun Basketbol Şöhretler Müzesine gireceği şimdiden kesin. LeBron James’i üst üste iki finallerde mağlup etme başarısını gösteren Durant için dünyanın en iyi oyuncusu tartışmaları yaşanıyordu ancak LeBron’un devamlılığı hala bu unvana sahip olmasını sağlıyor. Ancak kariyeri boyunca 2 şampiyonluk, 2 Finaller MVP’si, 4 sayı krallığı, 10 All-Star, 6 kez ligin En İyi Beşine seçilmek gibi başarıları olan Durant’in lig tarihinin gördüğü en iyi skorerlerden birisi olduğunu da söylemek gerekiyor. Durant’in yaşadığı aşil sakatlığından sonra Brooklyn Nets ve Kyrie Irving ile nasıl bir performans göstereceği de merak konusu.
Kawhi Leonard
2015 yılında yazılan bir Los Angeles Times makalesi, Kawhi Leonard için yapılan ilk “Yeni Jordan” yakıştırmalarından birisini barındırıyordu. Playofflarda Clippers karşısında 32 sayılık bir performans gösteren Kawhi Leonard için Bill Dwyre, “Uzun süredir yeni Michael Jordan’ı arıyor olmamıza rağmen kimsenin San Antonio’ya göz atmayı akıl etmemesi gerçekten ilginç” ifadesini kullanmıştı.
Bu listedeki birçok oyuncunun aksine Kawhi Leonard, kariyerinin ortasına gelene kadar onun hakkında Jordan benzetmeleri başlamadı. Kawhi’ın bir yıldız olması beklenmiyordu. Lise, kolej ve NBA kariyerinin ilk yıllarında Kawhi’ın elit seviyede bir rol oyuncusu olacağı tahmin ediliyordu. Daha sonra 2014 NBA Finalleri yaşandı… Kawhi Finaller MVP’si ödülünü kazandıktan sonra herkesin gözü Leonard ile Michael Jordan arasındaki benzerlikleri fark etmeye başladı.
Kawhi Leonard’ın efsanesi ve Jordan kıyaslamaları da 2017 playofflarında Memphis Grizzlies karşısında 43 sayı ile oynadığı maçın ardından iyice arttı. O dönemde oyun stilini git gide daha da keskinleştiren Kawhi, geçtiğimiz sezon Raptors’ı şampiyonluğa taşıdığı dönemde bu süreci tamamlamış gibi gözüküyor. Şu anda da Clippers, Kawhi’ın Toronto’da başardığının benzerini kendileri için tekrarlamasını istiyor.
Basketbol gündemindeki en son gelişmeleri kaçırmamak için tıklayın!