NBA Tarihini Değiştiren 5 Kavga

20/Tem/20 10:49 Temmuz 20, 2020

admin69

20/Tem/20 10:49

Eurohoops.net

NBA taraftarları farklı dönemleri karşılaştırırken, eski dönemleri seven taraftarlar genellikle modern basketbolun fiziksel açıdan yeteri kadar sert olmadığını savunurlar.

by Zach Buckley, Çeviri Arma Kaynar / info@eurohoops.net

Bu çevirinin tüm hakları Eurohoops Ltd. Şti.’ye aittir ve tamamının veya bir kısmının izinsiz kullanılması kesinlikle yasaktır.

Bu yazı 23 Mayıs 2020 tarihinde BleacherReport’ta yayınlanmış ve uyarlanarak çevrilmiştir.

Bazıları günümüzdeki basketbolcuların çok arkadaş canlısı olduğunu söylerken bazıları ise her temasın faul olduğunu, stepsin artık çalınmadığını söylerler.

NBA’de oynanan basketbolun tartışmasız bir şekilde değiştiği ortada. Ancak zaman makinesine atlayıp geçmişteki basketbola dönmek isteyenlere de birkaç itirazımız var. O dönemde basketboldaki kavgalar, gerçek kavgalardı.

Ligin şiddet dolu geçmişini hafızalarda tazelemek için, NBA tarihindeki en acımasız beş kavgaya göz atacağız. Bu kavgaları da lige ve imajına verdikleri zarar, sonrasında yaşanan kaos ve günümüze kadar gelen etkilerine göre sıralayacağız.

5. Julius Erving vs Larry Bird


1980’li yılların başlarında Doğu Konferansının en iddialı iki takımı Boston Celtics ve Philadelphia 76ers‘tı. 1980 ile 1987 arasında oynanan tüm finallerde bu iki takımdan bir tanesi yer aldı.

1984 senesinde bu rekabet, yavaş yavaş son günlerine yaklaşıyordu. Ancak bu iki takımın arasında hala tarihin gördüğü en dramatik kavgalardan birisine sebebiyet verecek gerginlik de mevcuttu. 9 Kasım 1984 tarihinde oynanan mücadelede Larry Bird ve Julius Erving birbirine girdi.

Erving, 2018 yılında verdiği bir röportajda o günkü kavga hakkında “Larry’ye bir hücum faul çalınmıştı ve O bu kararı beğenmemişti. Gerçekten hakeme çok sinirlenmişti. Sahada adeta tepiniyordu. Kendi benchlerinin önündeydi ve bana yumruk atacakmış gibi gözüküyordu. İlk anda buna anlam veremedim. Beraber reklam filmlerinde oynamıştık, aramız iyiydi. Ancak o kadar sinirliydi ki bir şeyler olacağını anlayabiliyordum. Bana değil hakeme sinirliydi ama kendisini zor tutuyordu.

Ben de kendisine hakim olmasını sağlayabilmek için elimi açtım. Ancak kolum, onun tam boynuna geldi. Bu da onu adeta çıldırttı. Onun boynuna doğru hamle yapmak istememiştim. Ben onu göğsünden itmeye çalışıyordum ve elim kayıp boğazına geldi. Daha sonra o benim boğazıma saldırdı. Ortalık bir anda karıştı.” ifadelerini kullanıyordu.

Bird ve Erving, sahanın ortasında yumruklaşmaya başlamıştı. Moses Malone ile M.L. Carr birbirine girmişti. Benchteki oyuncular sahaya girmişti. Sahanın belirli yerinde üst üste atlayan oyuncu yığınları bulunuyordu. Maçın hakemi olan Dick Bavetta, karşılaşmanın ilk anlarında partneri Jack Madden dizinden sakatlandığı için bütün bu kavgayı tek başına durdurmaya çalışıyordu.

Kavganın ardından toplam 18 kişi ceza aldı. Bunlardan 17’si oyuncularken diğer isim ise 76ers’in koçu Billy Cunningham’dı. Ceza alan isimler arasında en büyük bilet Bird ve Erving’e kesilmişti. İki oyuncu da 75 bin dolarlık ceza almıştı. Bu ceza, o güne kadar NBA yönetiminin verdiği en büyük ikinci cezaydı.

4. Phoenix SunsNew York Knicks


Bu karşılaşma hızlı tempoda oynayan Phoenix Suns ile savunmaya ağırlık veren New York Knicks ekipleri için mesaj göndermek açısından önemliydi. Phoenix Suns, maçı 121-92 gibi rahat bir skorla kazanarak çok güçlü bir mesaj gönderen takım oluyordu.

Ancak 23 Mart 1993 tarihinde oynanan karşılaşmada, iki takımın da benchinin sahaya girdiği 6 oyuncunun mücadeleden ihraç edildiği, 12 tane teknik faul çalındığı ve lig yönetiminin maç esnasında kavga çıktığında benchleri terketmeyle ilgili yeni kurallar getirmesini sağlayan bir kavga yaşandı.

Devre arasından hemen önce çıkan kavganın fitilini ateşleyen isimler ise Knicks’in oyun kurucusu Doc Rivers ile Suns’ın oyun kurucusu Kevin Johnson oldu.

Topun kenardan oyuna sokulduğu bir pozisyond Rivers ve Johnson, birbirlerine söylenmeye başladı. Daha sonra Rivers, Johnson’a temas etti ve Johnson bu teması kullanarak faul düdüğünü almayı başardı. Rivers, bu kararı beğenmediği için ilk olarak hakeme itiraz etti ve daha sonra Johnson ile kafa kafaya geldi. Bu esnada benchler de sahaya girmişti fakat her şey sakin gözüküyordu. Sonrasında ortalık bir anda karıştı.

Bir sonraki pozisyonda Rivers, Johnson’ın hücum faul yapmasını sağladı ve bunu salondaki herkesin görmesini istermiş gibi bağırmaya başladı. Bir sonraki pozisyonda Rivers, Johnson’a perdeleme yapmaya gittiğinde Suns’ın oyun kurucusu Rivers’a omuz attı. Yere düşen Rivers, ayağa kalktıktan sonra koşarak Johnson’a doğru gitti. Bu esnada ikinci çeyreği sona erdiren zil duyulmuştu. Bunun da etkisiyle iki takımın da benchindeki oyuncular ve koçlar, bu ikilinin etrafına doluşmuştu.

Yaşadığı bilek sakatlığı sebebiyle günlük kıyafetleriyle benchte oturan Greg Anthony, sahaya girdi ve Johnson ile tartışmaya başladı. Bu sözlü tartışmanın devamında Anthony, Johnson’ı yumrukladı. Bu iki isim yerine düştükten sonra diğer oyuncular da onların üzerine çullandı. Arbede esnasında Knicks’in koçu Pat Riley’nin pantolonu bile yırtıldı.

3. Denver NuggetsNew York Knicks

Partik olarak bakınca 16 Aralık 2006 tarihinde yaşanan arbede, NBA’deki kavgaların sonunu getirmiş olabilir. Bu arbede, NBA tarihindeki en ünlü ya da en sert kavga değil. Ancak o gece yaşananların çirkin olduğu da ortada. Bu kavgadan sonra ligin verdiği cezalar ve aldığı önlemler de NBA’deki kavgaların sonunu getirdi.

Her şey, Denver Nuggets‘a büyük bir farkla yenilen New York Knicks‘li bir oyuncunun maçın son anında yaptığı sert faulle başladı. Knicks’li oyuncular, Nuggets’ın farkın çok büyük olmasına rağmen hala sahada ilk beş oyuncularıyla yer almasına çok sinirlenmişlerdi.

Knicks’in o dönemki koçu Isiah Thomas, maç esnasında Nuggets forması giyen Carmelo Anthony ve Marcus Camby’e sahada olmamaları gerektiğini ve boyalı alana girmemelerini söylemişti. Thomas, maçtan sonra bunu söylemesinin sebebi olarak “Onlar için bu kadar büyük farkla öndeyken gösteriş yapmak için oyuncularımızın üzerinden smaç basmaya çalışmak iyi bir fikir olmazdı” ifadelerini kullanmıştı.

Thomas, mücadelenin son anlarında Mardy Collins’i almıştı. Collins, oyuna girdikten çok kısa bir süre sonra JR Smith’e çok sert bir faul yaptı. Smith hızlı hücumda kolay bir turnike atmaya doğru giderken Collins, onu arkadan yakaladı ve boynunu sararak onu yere fırlattı. Bunun üzerine Smith hemen ayağa kalktı ve Collins’in üstüne yürümeye başladı. Bu esnada Knicks forması giyen Nate Robinson, araya girdi ve Smith’in karşısına dikildi. O esnada Carmelo Anthony, olay yerine geldi ve Robinson’ı iktirdi. Bunun üzerine Smith ve Robinson, birlikte taraftarların arasına düşüp boğuşmaya başladılar.

Tam her şey sakinleşmiş gibi gözükürken Anthony, Collins’e çok sert bir yumruk attı. Daha sonra Jared Jeffries, pota altından orta sahaya kadar Anthony’yi kovaladıktan sonra Nuggets’lı oyuncular tarafından durduruldu. JR Smith, son olarak sakinleştirildiğinde kavganın çıktığı değil diğer potanın altındaydı.

Olaylar, Detroit Pistons ile Indiana Pacers arasında çıkan kavgadan sadece iki sene sonra yaşanmıştı ve NBA’de bu konuda bir aksiyon almak zorundaydı. Bu yüzden NBA Başkanı David Stern, cezaları dağıtırken elini korkak alıştırmadı. 7 oyuncu, toplam 47 maç ceza alırken o dönem ligin sayı kralı olan Carmelo Anthony, 15 maç ceza almıştı.

2. Palace’taki Kargaşa

19 Kasım 2004 günü, NBA tarihinin en ünlü kavgalarından birisi başladığında Detroit Pistons ile Indiana Pacers arasında oynanan karşılaşmanın bitmesine bir dakikadan az kalmıştı.

Şu anda adı Metta Sandiford-Artest olan Ron Artest, turnike atmaya çalışan Ben Wallace’a çok sert bir faul yapmıştı. Bu faulün ardından Wallce, Artest’i ittirdi. İki takım orta sahaya yakın bir bölgede birbirlerinin üzerine yürüyordu, benchteki oyuncular da sahaya girmişti.

Bu esnada Ron Artest, hakem masasının üzerine uzanmış rahat bir şekilde takılıyordu. Pistons taraftarlarından birisinin, Artest’in üzerine bira fırlatmasıyla birlikte ortalık bir anda mahşer alanına döndü. Artest’in tribünlere dalıp kendisine bira atan taraftara yumruk atmasıyla birlikte iki takım oyuncuları ve taraftarlar arasında NBA tarihinin en uzun, ürkütücü ve çirkin iki dakikası başlamış oldu.

Pacers‘ın CEO’su olan Chuck Person’un öze asistanı Jonathan Abrams, 2012 yılında verdiği röportajda o gün yaşananları anlatırken “Bir gladyatör arenasında kısılı kalmış ve taraftarlar da bizi yok etmeye çalışan aslanlar gibi hissediyorduk. Hayatımız pahasına kaçıp o salondan çıkmak istiyorduk. Ama salondan çıkabilmemiz için güvenli bir nokta yoktu. Dışarıya çıkmaya çalışırken kavga etmemiz gerekiyordu.” ifadelerini kullanmıştı.

Bu kavganın hem oyunculara hem de taraftarlara büyük yaptırımları oldu. Lig yönetimi oyunculara toplam 146 maç ceza verirken, basketbolcuların maaşlarından kesilen miktar da 10 milyon doları bulmuştu. NBA, bu olaydan sonra salonlardaki güvenlik politikalarını tekrar gözden geçirip alkol satışlarındaki standartları da değiştirdi.

O gece, NBA tarihinin en çirkin kaoslarından birisi yaşandı. İyi tarafından bakmak gerekirse böyle bir olay bir daha asla yaşanmadı.