by Utkan Şahin & Semih Tuna / info@eurohoops.net
Elinizin altında geride kalan 20 yılı bir kitap gibi birleştirecek bir düğme olsaydı ve siz bu düğme bassaydınız… Nasıl olurdu?
Bu sorunun cevabını hayatın diğer alanlarında belki veremeyebiliriz ama sizi, bir takımın son 20 yılına götürebiliriz.
Bildiğiniz gibi Eurohoops Fırın, bu yolculuğa ilk olarak ING Basketbol Süper Ligi’nin köklü takımlarıyla çıktı. Son dönemde karşınıza ligimizdeki bazı takımların son 20 yılındaki kadrolarından en iyi isimleri alarak, “Milenyum Kadroları” oluşturduk.
Şimdi ise aynı formatı Turkish Airlines EuroLeague’e taşıyor ve son 20 yılda başarısızlık denilince akla ilk gelen takımlarından olan Olimpia Milano‘yu karşınıza çıkartıyoruz.
Oyunun kurallı belli: 2000’den bu yana İtalyan devinin kadrosunda yer alan oyuncularından 12 kişilik bir kadro oluşturmak.
Neyse lafı uzatmadan gelin önce bizim oluşturduğumuz kadroya bakalım. Ardından siz de lütfen sosyal medya üzerinden “Milenyumdaki Muhteşem Kadronuzu” gönderin.
Not: Modern EuroLeague, 2000’den bu yana süregelen kısımdır.
Baskonia’nın Modern EuroLeague’deki En İyi Kadrosu
Anadolu Efes’in Modern EuroLeague’deki En İyi Kadrosu
Panathinaikos’un Modern EuroLeague’deki En İyi Kadrosu
Fenerbahçe Beko’nun Modern EuroLeague’deki En İyi Kadrosu
Zalgiris Kaunas’ın Modern EuroLeague’deki En İyi Kadrosu
Real Madrid’in Modern EuroLeague’deki En İyi Kadrosu
Maccabi Tel Aviv’in Modern EuroLeague’deki En İyi Kadrosu
CSKA Moskova’nın Modern EuroLeague’deki En İyi Kadrosu
Oyun Kurucular
#12 Daniel Hackett
Oynadığı sezonlar: 2013-2015
Daniel Hackett’ın Milano kariyeri heyecanlı başladı, kötü bitti.
2013-2014’te sezona İtalyan’ın diğer ekibi Montepaschi Siena’da başlayan İtalyan guard, efsane Siena’nın son macerasında takımın lideriydi. Siena, vasat kadrosuyla EuroLeague’de pek bir şey ortaya koyamadı ama Hackett gösterdiği performansla herkesin dikkat çekti. Hatırlarsınız, Top-16 öncesinde başta Türk takımları olmak üzere birçok büyük takım, onunla ilgilenmişti fakat o İtalya’dan ayrılmadı ve Milano’ya geçti.
Milano için bu hamle önemliydi. O sene Mediolanum Forum’da yapılacak olan Final Four için İtalyan ekibi iddialıydı ve Hackett gibi bir guardın TOP-16 öncesinde takıma katılması kritikti.
Top-16’da da bu transferin önemi gözüktü.
Milano zorlu grupta beklentilerin üstünde bir performans sergilerken modern dönemde ilk kez playoff’a kalmayı başardı. Hem de ev sahibi avantajıyla! İtalyan ekibi playoff’ta Maccabi‘ye biraz sürpriz bir şekilde elendi ama Hackett, o serinin en iyi ismiydi.
İtalyan guard, 2. sezonunda takımının kötü performansına rağmen çok daha iyi bir performans sergiledi. özellikle de Langford‘un ayrılışıyla birlikte takımın liderliğine geçti fakat milli takım krizi onun Milano kariyerinin erken sonlanmasına yol açtı.
Milli takım kampından izinsiz bir şekilde ayrılan Hackett, 6 aylık bir ceza alınca sözleşmesi devam etmesine rağmen Milano’yla yollarını ayırdı. Dönüp baktığımızda bu ayrılık Milano için bir kayıp, Hackett içinse EuroLeague şampiyonluğu getirdi.
#2 Mike James
Oynadığı sezon: 2018-2019
Mike James’in Olimpia Milano macerası her anlamda tartışmacıydı!
Milano‘nun yıllardır yaptığı transferlere baktığımızda gelen yıldızların hep bir beklentilerin altında kaldığını görürüz. Mike James de bu olmadı. Amerikalı guard, yapabildikleri ve yapamadıklarıyla her şeyini sahaya koydu ama liderliği hep tartışıldı.
Onun önderliğindeki İtalyan ekibi, sezonun son 5 haftasına kadar aslında iyi bir şekilde geldi. Milano, James’in çılgın performansları sayesinde playoff hattı içerisindeydi ama sonu kötü bitti.
Son 6 maçta İtalyan ekibi sadece 1 galibiyet alabilirken James ise eleştirilerin odağındaydı. Yıldız ismin istatistikleri yine gösterişliydi ama kritik anlarda takıma küsüp top almayı reddetmesi ve koç Pianiagini’yle yaşadıkları James’in “kötü çocuk olan” imajını daha da beter hale getirdi.
Yine de dönüp baktığımızda herhalde James’in modern dönemde bu formayla en iyi performansını sergileyen isim olduğunu söylememiz garip olmaz. Evet, Langford da sayı kralı oldu ama James’in performansı daha dominanttı.
Yıldız ismin kulüpten ayrılışı da biraz garipti.
Milano, yaşanan hayal kırıklıkların ardından İtalyan tarihinin en büyük koçu olan Ettore Messina’yı takımın başına getirdi. James sosyal medya üzerinden bu gelişmeye çok sevindi ama Messina ona bu kadar sıcak bakmadı ve sözleşmesi olmasına rağmen yıldız ismi takımdan gönderdi.
#13 Sergio Rodriguez
Oynadığı sezonlar: 2019-?
“Kral öldü, yaşasın yeni kral”
Ettore Messina’nın Mike James’i kapı dışı etmesiyle birlikte aslında CSKA Moskova’yla Milano arasında bir takas gerçekleşmiş gibi oldu. James, Rusya’nın yolunu tutarken modern EuroLeague’in en iyi guardları arasında yer alan Sergio Rodriguez ise İtalya’ya geldi.
Bu “sözde” takas aslında her iki tarafa da yaradı.
Mike James, CSKA‘da istediği ortamı bulurken Moskova’daki son yılında biraz gözden düşen Serrod ise Milano‘da hala kurşunu kaldığını gösterdi.
Özellikle içerideki maçlarda son çeyreklerde hep sazı eline alan yıldız isim, sıkıntılı bir kadro mühendisliği olan Milano’nun bir şekilde ayakta kalmasını sağladı.
Milano ligde şampiyonluğu Bologna’ya verirken EuroLeague Final Four’unda ise Barcelona’ya kaybetti.
Şutör Guardlar
#23 Keith Langford
Oynadığı sezonlar: 2012-2014
Keith Langford, modern EuroLeague döneminin en iyi skorerlerinden biri!
35 yaşında gittiği Panathinaikos‘u bir kenara koyarsak, EuroLeague’de oynadığı bütün takımlarda da bu konuda kendini kanıtlamayı başardı. Fakat biliyorsunuz, Langford hep skorer olarak dikkat çekti, bir “kazanan” olarak değil.
EuroLeague tarihinin en skorer oyuncularından biri olmasına rağmen yıldız isim hiç Final Four göremedi. Evet, oynadığı takımlar belki çok üst düzey değildi ama neredeyse bütün maceralarında oynadığı takım beklentilerin altında kaldı. Neredeyse diyorum çünkü Milano hariç!
İtalyan ekibinin modern dönemde yaşadığı en büyük başarı da takımın lideri o’ydu.
2013-2014 sezonunda Milano, Luca Banchi’nin garip ama işe yarayan basketbol planıyla modern dönemde ilk ve son kez playoff’a kalma başarısı gösterirken Langford ise kariyerinin özel performanslarından birini sergiledi.
Özellikle zorlu TOP-16 grubunda harika bir performans sergileyen Amerikalı yıldız, 18.8 sayı ortalamasıyla Milano’nun grubu 2. sırada bitirmesini sağladı. Aslında playoff’ta da iyiydi ama en kritik anda yapılmayacak bir hata yaptı.
İlk maçta bitime 1 saniye kala faul çizgisine gelen yıldız isim, 2’de 1 ile atınca maçın uzatmaya gitmesine engel olamadı. Uzatmada da maçı Maccabi kazanınca İtalyan ekibi, serideki üstünlüğünü rakibine kaptırdı.
O an da Langford, çizgide hata yapmasaydı hem kendisi için hem de Milano için o sezonun devamı farklı olabilirdi.
#7 Malik Hairston
Oynadığı sezonlar: 2011-2013
Montepaschi Siena’dan gelen bir başka isim daha!
Avrupa kariyerine Siena’da başladıktan sonra Milano‘ya geçen Malik Hairston, burada belki de tüm kariyerinin ekmeğini yediği bir performans gösterdi. O dönem Milano, koç Sergio Scariolo önderliğinde büyük hayal kırıklıkları yaşarken Hairston ise takımdaki birçok yıldıza rağmen öne çıkan isimdi. Özellikle ilk sezonunda!
O sezon takımının en skoreri olan Amerikalı kanat oyuncusu, Top-16’da da kritik maçta Fenerbahçe‘ye 27 sayı atarak sarı-lacivertlilerin TOP-16’da elenmesine sebep oldu.
Sonrası ise aynı şekilde gelmedi.
Hairston, 2. sezonda da çift haneli ortalama tutturdu ama aldığı paraya göre beklentileri veremedi. O da Jamont Gordon sakatlığının ardından parasının bir kısmını Milano’nun ödeyeceği şekilde Galatasaray‘a transfer oldu.
Kısa Forvetler
#5 Alessandro Gentile
Oynadığı sezonlar: 2011-2017
Bazı hikayeler vardır, sonu beklendiği gibi bitmez. Alessandro Gentile ile Olimpia Milano‘nun birlikteliği de aynı bu şekilde!
Milano forması altında iyisiyle kötüsüyle birçok yıldız geçti ama bana göre Gentile, İtalyan ekibinin EuroLeague’e sunduğu en önemli değerdi ve her şey normal gitse muhtemelen bu takımın kaptanı da o olurdu fakat gitmedi.
Henüz 19 yaşındayken Milano formasıyla EuroLeague’de boy göstermeye başlayan İtalyan forvet, çok çabuk bir şekilde parladı. Yaşına göre oldukça gelişmiş olan fiziği ve atletizmiyle henüz 21 yaşında, Avrupa’da kendi pozisyonun en iyilerinden biriydi o!
2014’te Milano, tarihinde ilk kez playoff oynarken takımın temel taşlarındandı ve onun sakatlığı sebebiyle playoff’ta oynamaması çok şey değiştirdi. Keza 2014-2015 sezonu gerçekten görkemliydi.
Belki Milano için sezon çok parlak geçmedi ama o dönem 22 yaşında olan Gentile, 14.3 sayı ortalamasıyla sezona damga vurdu. Herkesin beklentisi onun ya NBA’e gitmesi ya da EuroLeague’in dev takımlarından birine geçmesiydi ama öyle olmadı.
Gentile, kaptanlığa getirildiği Milano’da kaldı ve bu her şeyi değiştirdi.
İtalyan ekibinin kaotik ortamında, baskıyla birlikte dağıldı ve basketbolu ilerleye gideceğine daha da geriye gitti. Hikayenin sonunda da bir süper kahraman gibi gözüktüğü Milano’dan Gentile, taraftarının tepkileri eşliğinde ayrıldı. Gerçekten üzücü…
#34 David Hawkins
Oynadığı sezonlar: 2008-2009 ve 2010-2011
Yolu Siena ve Milano‘dan geçen bir isim daha!
Tabii David Hawkins’in hikayesi biraz daha farklı. Onun oynadığı dönemde Siena, hala gösterişli bir takımken uzak kaldığı EuroLeague’e Milano ise yavaş yavaş geri dönmeye çalışan bir takımdı. Bu karanlık dönemde Hawkins, elbette takımın en dikkat çekici isimlerindendi.
Avrupa’da fark yaratan fiziğiyle rakiplerine büyük bir sorun çıkartan Amerikalı forvet, 13.8 sayı ortalamasıyla Milano’nun modern dönemde ilk kez Top-16’ya kalmasını sağladı. O grupta da çok iyiydi ama Milano, Pire’de Olympiakos’u elinden kaçırınca grubu 3. sırada tamamladı.
Gösterişli performansının ardından Siena’ya geçen Hawkins, 1 yıl aradan sonra geri döndü. Amerikalı oyuncu, 2. sezonunda da benzeri bir performans sergiledi ama takımı vasat kalınca o da Türkiye’ye geldi.
Bana kalırsa, Hawkins EuroLeague’de çok daha kayda değer bir kariyere sahip olabilirdi ama aldığı ceza onun kariyerini çok etkiledi.
Uzun Forvetler
#8 Danilo Gallinari
Oynadığı sezonlar: 2005-2008 ve 2011-2012
Danilo Gallinari, Alessandro Gentile hikayesinin daha güzel biten hali!
Genç yaşında Olimpia Milano formasıyla EuroLeague’de sahne alan İtalyan yıldız, buradan kendine NBA’in kapılarını açtı. O günden beridir de lokavt haricinde hiç geri dönmedi.
2005’te henüz 17 yaşındayken EuroLeague’de sahne alan Gallinari, genç yaşına rağmen yetenekleriyle hemen dikkat çekti. Özellikle 2007-2008 sezonunda ön plana çıkan İtalyan yıldız, henüz 19 yaşında EuroLeague gibi bir ligde 14.9 sayı ortalaması tutturdu. Haliyle de o sezonun sonunda önce Yükselen Yıldız ödülünü kaptı, sonra da NBA’in yolcusu oldu.
Gallinari, 2011-2012 sezonunda lokavt sebebiyle kısa bir dönemliğine geri döndü.
İtalyan yıldız, istatistik olarak iyi ama sonuç olarak beklentilerin altında kaldı. Lokavtın bitmesiyle de bu macera son buldu.
Fakat muhtemelen onu kariyerinin sonunda tekrardan bu formayla göreceğiz. Amerika’dan da olsa hala Milano maçlarını yakından takip ediyor Gallinari ve bütün röportajlarında NBA sonrasında yine Milano formasını giymek istediğini söylüyor.
Bakalım, onun bu isteği gerçekleşecek mi?
#5 Vladimir Micov
Oynadığı sezonlar: 2017-2021
Hemen söyleyeyim; Vladimir Micov’un sürelerini çok fazla 4 numaradan almadığını ben de biliyorum fakat bu tercihimizin bazı sebepleri var.
Öncelikle Micov da olmasa gerçekten bu kadroya alabileceğimiz başka bir 4 numara olmayacaktı. Bu kadar harcanan paraya rağmen 4 numarada bu kadar vasat kalması gerçekten büyük bir başarı. (!) Diğer taraftan da Micov’un bir şekilde bu kadroda yere alması gerekiyordu çünkü Sırp forvet belki de Milano‘nun son yıllarda beklentilerin üstüne çıkan tek transferi!
Galatasaray‘da geçirdiği yıllardan sonra biraz yıpranmış bir şekilde buraya gelen Micov, 32 yaşında EuroLeague kariyerinin en iyi performanslarını sundu.
Takımın lideri bazen Mike James bazen de Sergio Rodriguez oldu ama Micov, her zaman 2. adam rolünü gayet yeterli bir şekilde yerine getirdi. Özellikle de 2018-2019 sezonunda dikkat çekici bir performans sunan Sırp forvet, 13.9 sayı ortalamasıyla sezonun en iyilerinden biri oldu.