by Utkan Şahin / info@eurohoops.net
Basketbol sadece sahanın içerisinde yapabildikleriniz değildir.
Elbette bu önemlidir ama hikayeniz de en az onun kadar önemlidir. Çünkü takvim yaprakları döndükçe insanlar sahada yaptıklarınızı yahut yapamadıklarınızı çok iyi bir şekilde hatırlamayabilir fakat ortaya çıkan hikaye bir şekilde akıllarda hep kalır.
Bir oyuncunun hikayesi de onu zaman içerisinde bazen vezir bazen de rezil edebilir.
Yabancıların “overrated / underrated” dediği dilimize “hak ettiğinden fazla değer gören / hak ettiği değeri göremeyen” kalıpları da aslında oyuncuların hikayelerinin üzerine kurulur.
Öyle ki bazen bir oyuncunun bugünlerdeki hatırası olumlu olabilir çünkü akıllarda kalan hikayesi de iyidir fakat aslında sahada yaptıkları o kadar iyi olmayabilir. Yahut da tam tersi olabilir!
Geçtiğimiz hafta sizlerle hak ettiği değeri göremeyen oyunculara bakmıştık. Bugün ise zıt tarafa gideceğiz ve EuroLeague’de A lisansa sahip olan takımlar özelinde son 10 yılda hak ettiğinden fazla değer gören isimlere bakacağız.
Seçtiğimiz bazı isimler, belki sizi biraz şaşırtabilir fakat şimdiden belirtmek istiyorum ki; seçtiğimiz isimleri, oyuncunun saha içi özellikleri kadar hikayesine göre de bu yazıya taşıdık.
Neyse lafı daha fazla uzatmadan, karşınızda A lisansına sahip takımlar arasında son 10 yılda hak ettiğinden fazla değer gören isimler:
Not: Liste, EuroLeague’de A lisansı bulunan her bir takımdan sadece bir oyuncu alarak oluşturulmuştur.
Anadolu Efes: Jordan Farmar
NBA kariyerli Jordan Farmar, EuroLeague seviyesi için yetenekli bir oyuncuydu. Bu yeteneklerine de lacivert-beyazlı formayla zaman zaman gösterdi fakat kesinlikle ve kesinlikle iyi bir lider değildi.
Bir oyuncunun iyi ya da kötü bir lider olduğu, takımının yaşadığı krizlerde belli olur derler.
Efes onu büyük bir kontratla NBA’den getirirken Farmar’dan o anları da yönetmesini bekledi fakat Farmar bunu yapamadı.
Takım işler yolundayken o da iyiydi. 2012-2013 sezonunda zorlu Top-16 Grubu’nda lacivert-beyazlıların yakaladığı galibiyet serisini hatırlarsınız. Farmar o seri sırasında takımın en iyilerindendi fakat sezonun kritik anlarında aynı şeyi onun için söyleyemeyiz.
Ne Top-16’nın son bölümünde yaşanan krizde ne de playoff’taki Olympiakos eşleşmesinde Farmar, bekleneni ortaya koyabildi. Bu da belki de Efes‘i ekstra bir Final Four’dan etti.
Sadece bu sebepten dolayı Farmar’ı seçmemiz belki size garip gelebilir. Sonuçta Amerikalı guard, 13.8 sayı ortalamasıyla o sezon açık ara lacivert-beyazlıların en skoreriydi fakat aldığı parayı ve sonrasında Avrupa’da bulduğu şansları düşünürsek bence Farmar o kadar da iyi iş çıkarmadı.
Aldığı para kısmını belki biraz açmak gerekiyor.
Amerikalı basın organı JournalTimes’in haberine göre kendisi Efes‘ten yıllık 5 milyon dolar aldı. Açıkçası belki o kadar kazanmadı ama o sezon Efes‘in en çok kazanan oyuncusu olduğu kesindi. Hal böyleyken de en çok kazanan oyuncunuzun kriz anlarında işleri değiştirmesini beklersiniz, Farmar ise o anların bazılarında sahada bile değildi.
Diğer isimler: Nenad Krstic, Matt Janning, Dusko Savanovic, Zoran Planinic, Jamont Gordon, Thomas Heurtel