Philadelphia 76ers: Sahiden, Bu Takıma Ne Oldu?

27/Ağu/20 02:04 Ağustos 27, 2020

Mehmet Bahadır Akgün

27/Ağu/20 02:04

Eurohoops.net

Philadelphia 76ers, nasıl bu noktaya geldi?

by John Hollinger – Çeviri: M. Bahadır Akgün / info@eurohoops.net

Bu çevirinin tüm hakları Eurohoops Ltd. Şti.’ye aittir ve tamamının veya bir kısmının izinsiz kullanılması kesinlikle yasaktır.

Bu yazı 24 Ağustos 2020 tarihinde The Athletic‘te yayınlanmış ve uyarlanarak çevrilmiştir.

Yedi yıl önce 2013 NBA Draftı’nda Philadelphia 76ers‘ın çiçeği burnunda genel menajeri Sam Hinkie, cesur bir karar verdi: En iyi oyuncusunu, iki lotarya draft hakkı karşılığında New Orleans Pelicans‘a takaslayacaktı. Ondan sonra da diğer tüm iyi oyuncularını da takaslayacaktı.

Böylece “Süreç” başladı. Sırasıyla 19, 18, 10 ve 28 galibiyetin alındığı dört yıllık bir çöl gezisi… NBA takımları, daha önce de yüksek draft seçimleri için drafta yattılar (ve hâlâ yatıyorlar) ancak hiçbiri böyle yüzsüz ve uzun sürmemişti.

Spor tarihinde daha geniş bir tepki gören çok yönetim kararı yoktur. Birçok Philly taraftarı, Hinkie’yi şehit düşmüş bir kahraman olarak görüyor, bazıları onu siyasi bir tutuklu olarak düşünüyor. Diğerleri için ise Süreç, adeta bir hakaret, basketbolun üzerine yapılmış bir graffiti. Faydacılar için ise mesele şu: Bir genel menajer, elindeki kartları oynayabileceği en iyi şekilde oynuyor.

Süreç’in üçüncü sezonu 2015-16 sezonunda Sixers, NBA tarihinin en kötü takımlarından biriydi ve maç başına 10+ sayı fark yedikleri sezonu yalnıza 10 galibiyet ile kapattılar. (İnanılmaz ek not: O takımdan dokuz oyuncu hâlâ ligde bazıları gerçekten iyi oyuncular oldular.) O noktada Sixers yönetimi, ligden de itilerek “yeter” dedi.

Bütün bunların yanında, Hinkie’nin görev süresi üç sezon bile sürmedi. Yine de onun dönemindeki yetenek toplama süreci etkileyiciydi. Beş yıllık dönemde Sixers, 6, 11, 3, 10, 3, 1 ve 1. sıralardan seçim yaptı. Ayrıca yığınla ikinci tur draft hakkı da topladılar ve bazıları hâlâ dolaşıyor. 2016’da 24 ve 26. sıra hakları da onlardaydı.

Bununla birlikte o düzenin sonuna geliyoruz. Bu draft, Hinkie döneminde toplanan hazinenin son ürünü olacak. Sixers’ın 2020’de dört adet ikinci tur draft hakkı var ancak ondan sonra draft sermayeleri, herkesinki ile aynı. Artık ellerinde sadece gelecekten iki adet ikinci tur draft hakkı var ve kendi ilk tur draft haklarından birini de kullanamayacaklar.

Yani Süreç, temelde bitti.

Sixers yine de Süreç’in bazı meyvelerini toplamaya devam edecek. En son baktığımda kadrolarında hâlâ Joel Embiid ve Ben Simmons vardı ve bu ikili 26 ve 24 yaşlarındalar. Ancak bundan sonra olacaklar artık başka bir koçla yazılacak başka bir hikaye olacak ve muhtemelen bazı kilit parçalar da değişecek.

Ne yanlış gitti?

Bu noktada dikkat çeken şey, Sixers‘ın Süreç’te topladığı draft haklarından elde ettiği hayal kırıklığı yaratan sonuç. Bugüne kadar Süreç sonunda iki kez playofflarda ilk turu geçtiler, konferans finali oynamaktan topun dört kere potada sekmesiyle uzak kaldılar ve bir de son sezon yaşandı.

Gelecekte bunun ötesinde bir başarı yakalanamayabilir. Kadro uyumlu değil, maaş bütçesi doldu ve 2021’den ziyade 1991’de maç kazanmak için kurulmuş gibi. Her şey olup bittiğinde bu çekirdeğin yalnızca iki seriden daha fazlasını kazanmış olması umuluyor ancak bunun garantisi yok.

İlk dönüm noktası, 2016’da Hinkie’nin 13 sayfalık meşhur istifa mektubu ile görevinden ayrılması ile yaşandı. (Benim de yönetici olarak en büyük hatam, Grizzlies‘den ayrılırken daha da uzun bir mektup yazıp ortadaki altı sayfayı Fransızca yazmamam oldu.) O noktada lig yönetimi ve Sixers‘ın sahipleri, Jerry Colangelo’yu onun üstü yapmaya hazırlardı.

Colangelo, lig tarihinin en hünerli yönetici figürlerinden biri ancak Philadelphia’da iki adet yüksek ikinci tur hakkını, yarım sezonluk Ish Smith için takasladı, en iyi genel menajer adayının oğlu olduğuna dair yönetim “araştırması” yaptı ve sonra da görevi bıraktı. Tüm bunlar, takım sahiplerinin devasa bir hata silsilesi oldu.

Philly yönetimi, gen Colangelo’nun sahte hesap skandalı ile görevden ayrılıp mevcut yönetici Elton Brand’e görevi bırakması ile geçen bir olaylar dizisinin içinde buldu kendisini. Hem Brand hem Colangelo, organizasyon hisselerinin küçük bir kısmına sahip olan ve pastayı ellerini sokmayı seven bir patronun dönemsel müdahalelerine maruz kaldı.

Neticede Philly, Süreç’in getirdiği hazinenin büyük bir kısmını çöpe attı. Embiid – Simmons çekirdeğine pek bir değer katmayan Sixers, normal bir takımın draftında yıllar alacak birikimi de ateşe verdi.

İnanılmaz bir liste. Dört yıldan kısa bir sürede şunları yaptılar:

  • Yarım sezonluk Ish Smith için iki adet yüksek sıradan ikinci tur draft hakkı verdiler.
  • Birkaç hafta içerisinde rotasyonun dışında kalan yarım sezonluk Trevor Booker için bir adet yüksek sıradan ikinci tur draft hakkı verdiler.
  • Pişman oldukları Markelle Fultz – Jayson Tatum takasında Sacramento’ya lotarya draft hakkı verdiler.
  • 2019’da 42. sıra haklarını nakit para karşılığında takasladılar. “Nakit para” karşılığında takaslanan oyuncu popüler bir takas hedefi oldu.
  • 2018’de 39. sıra haklarını nakit para ve gelecekten bir ikinci tur hakkı karşılığında takasladılar. Onun üzerindeki hak da nakit para karşılığında takaslandı.
  • 2017’de 39 ve 46. sıra haklarını nakit para karşılığında takasladılar. O draftın 39. sırasından Thomas Bryant, Dillon Brooks, Sterling Brown ve Monte Morris gibi isimler seçilebilirdi.
  • 2018 yazında Richaun Holmes’u para karşılığında Phoenix’e takasladılar. Holmes, minimum kontrat alıyordu ve çok etkili bir oyuncuya dönüştü. Sixers ise 2019 playofflarında Toronto’ya kaybederken beş yedek pivot değiştirdi.
  • Jerami Grant ve bir ikinci tur draft hakkını, 2016 ve 2017’deki iki takasla Anzejs Pasecniks’e dönüştürdüler.
  • Son olarak da 2018’de ilk turdan seçilen Landry Shamet’i, iki ilk tur draft hakkını ve Detroit’ten gelen muhtemelen yüksek sıradan olacak 2021 ve 2023’ün iki ikinci tur draft hakkını, Tobias Harris karşılığında Clippers‘a verdiler. Kendisinin sözleşmesinin bitmesine altı ay kalmıştı ve Clippers zaten onu tutamayacaktı.

Tüm bu kayba rağmen Sixers, serbest oyuncu piyasasında başka hatalar yapmasa yine çok iyi durumda olacaktı. Sixers, 2016 yazında maaş bütçesinden yemeye başlar başlamaz Sergio Rodriguez, Jerryd Bayless ve Wilson Chandler gibi isimlerle israf etmeye başladılar.

Son olarak da geçen yazın felaketi yaşandı. İddialara göre Sixers, Jimmy Butler’a beş yıllık maksimum kontrat vermek istemedi ancak Harris gibi daha kötü bir oyuncuya verecek aynı parayı buldu. Daha da kötüsü, Butler’ın kaybı ile oluşan dış yaratıcı açığını gidermektense Philly, Butler’ın gidişi ile açılan maaş boşluğunu çok önemli yedek pivot pozisyonu için kullandı ve Al Horford’a yaklaşık 100 milyon dolar verdi. (Ek not: Eski dost Richaun Holmes, bir kez daha serbestti ve Sacramento ile kelepir kontrat imzaladı, karşılığını fazlasıyla verdi.)

Harris ve Horford’a verilen sözleşmeler, şu anda ligin en kötü kontratları arasında ama bununla da bitmiyor. Philly, ayrıca orta seviye muafiyetini pek de kullanmadığı Mike Scott’a harcadı. Yine zayıf nokta olarak göze çarpan guard pozisyonlarını görmezden geldiler.

Sixers yine de bir adet akıllı sözleşme imzaladı: Trey Burke ile minimum sözleşme imzaladılar. 2019 yazının en iyi tecrübeli minimum kontratı olabilir. Ne yazık ki doğru düzgün oynamadan Şubat’ta gönderildi ve şu anda Dallas’ta Sixers’ın ihtiyacı olan şut yaratan guard rolünde kilit bir rol üstlenmiş durumda. En azından Kyle O’Quinn’i tuttular ama, değil mi?

Değer miydi buna?

Sixers‘ın mevcut durumu yüzünden Süreç’in hata olduğunu söylemek, asıl meseleyi tamamen kaçırmak olur. Aslında tam tersi doğru: Sixers‘ın kendi hedeflerinden sapmasına rağmen playoff takımı olması, orijinal planın değerini gösteriyor. O dört yılda takas yoluyla alınan parçalar ve yüksek lotarya seçimleri, Philadelphia’ya o kadar büyük bir fayda sağladı ki ne kadar kendi ayaklarına sıkarlarsa sıksınlar kimse bunu tam anlamıyla mahvedemezdi.

Yukarıda saydığım hatalara bir bakın. Bazılarında üçüncü derece parçalar söz konusu ama bazıları ciddi, organizasyonun kaderini değiştirecek hatalar. Sixers, tüm bu hataları dört yıllık bir süreçte yaptı, hiçbir değeri olmayan bir oyuncuya ilk üç sıradan draft hakkını kullandı ama yine de iyi bir takım.

Birçok takım için felaket, 40 yılda bir yaşanacak rezillik şeklinde bitebilirdi ancak onlar için böyle bitmemiş olmasının sebebi, Sixers’ın çoğunu harcayıp yine de ayakta kalabileceği kadar draft hakkına sahip olması.

Yarım sezonluk rol oyuncularına inanılmaz maaşlar verdiler ama yine de Butler ve Harris’i alacak kadar maaş bütçeleri kaldı. Neredeyse her takasta değerli draft haklarını yakıp Mikal Bridges’ı draft gecesinde gönderdiler ama yine de Matisse Thybulle ve Shake Milton’ı alacak draft hakları ellerinde kaldı. Ligin en kötü 10 kontratından ikisini imzaladılar ancak yine de playofflarda korkutucu bir rakip olabildiler.

NBA de benimle aynı fikirde.

Tamam, lig çıkıp bunu söylemedi ama takımların Sixers’ın stratejisini tekrarlama yolunu kapatarak üstü kapalı bir şekilde onların istenecek bir strateji uyguladıklarını kabul etti. En önemlisi de lig, Sixers’ın bilinçli vefatına karşılık olarak lotarya oranlarını değiştirdi. Bunda 2018 Draftı’nda ilk sıraya çıkmak için uğraşan takımlar da etkili oldu. (Memphis’te biz böyle bir şey yapmazdık tabii. O yıl son 33 maçımızın 29’unu nasıl kaybettik bilmiyorum ama çok üzüldüm ben. Dönüp bunun nasıl yaşandığına bakmam lazım.)

Neticede tam olarak böyle bir stratejiyi bir daha göremeyeceğiz. Philly’nin 3, 3, 1, ve 1. sıralardan seçim yaptığı kendi draft hakları da mevcut lotarya kuralları ile kolay kolay denk gelmeyecek. Cleveland’a sorun. Son iki sezondur ligin en kötü ikinci takımı onlar ama iki sezondur beşinci sıradan seçim yapıyorlar. Lotarya değişiklikleri, uzun vadeli drafta yatış projelerini bitirmiş oldu. Her yıl korkunç oynayıp yine de %50 ihtimalle ilk 4’ün dışında kalmak mantıklı değil.

Elbette yine “yeniden yapılanma” projeleri göreceğiz. Son iki yıldır Memphis’te bunu görüyoruz. Grizzlies, Marc Gasol ve Mike Conley’i draft sermayesine, genç oyunculara ve takas muafiyetlerine dönüştürdü. Her organizasyon, yaşlı oyuncuyu verip genç oyuncuyu almanın mantıklı olduğu noktaya geliyor.

Ancak bir daha, Hinkie’nin denediği kadar arsız bir deneme görmeyeceksiniz. En azından lotarya kuralları, en kötü takımları kayıracak şekilde tekrar değişmediği sürece.

O zamana kadar karar vericiler, lig tarihinde tek istikrarlı uzun süreli drafta yatış projesini yazıyor olacak. Ben de kendi sıramı savayım: Sixers’ın son üç yılda yaptığı hatalar silsilesi, Süreç’in hata olduğunu göstermiyor. Süreç’in, istikrarlı başarı vaadi sunmayan bir takıma nasıl bir avantaj kazandırdığını gösteriyor.

Ligin takımlardan bu teşviği almış olması harika ancak Philadelphia’nın kendi elini oynamasının en iyi yolu da buydu. Süreç, önce yıllarca yönetim beceriksizliği ile yıllarca yavaş yavaş süründü, sonra da Pazar günü tamamen öldü. Ancak alınan dersler hayatta.

Basketbol gündemindeki en son gelişmeleri kaçırmamak için tıklayın!