by Andy Bailey – Çeviri: M. Bahadır Akgün / info@eurohoops.net
Bu çevirinin tüm hakları Eurohoops Ltd. Şti.’ye aittir ve tamamının veya bir kısmının izinsiz kullanılması kesinlikle yasaktır.
Bu yazı 7 Eylül 2020 tarihinde BR‘da yayınlanmış ve uyarlanarak çevrilmiştir.
Bu sezon playofflara girilirken Jamal Murray ve Donovan Mitchell’ın NBA tarihinde bir playoff serisinde birden fazla maçta 50+ sayı atan üçüncü ve dördüncü oyuncu olmalarını beklemiyordu kimse.
Bunun aynı seride gerçekleşmesi ise daha da büyük sürpriz oldu.
Bu iki oyuncu, basketbolun yükselen yıldızları ancak böylesi bir mücadelenin de daha önce örneği yok gerçekten.
Playofflara dair tahmin edilebilecek tek şey, tahmin edilemeyecek bir şeylerin olacağı. Murray ve Mitchell, beklentileri yerle bir eden ilk oyuncular değiller. Son da olmayacaklar.
Son 10 yıl içerisinde, yani 2010-2019 yılları arasında takımlarının NBA’de rekabetin zirveye çıktığı dönemde kazanmalarına yardımcı olan beklenmedik playoff yıldızları gördük.
En iyi günlerini geride bırakan tecrübeli yıldızlardan patlama yapan guardlara, listemizde farklı tarzda oyuncular yer alıyor.
Shawn Marion (2010-11 Dallas Mavericks)
Shawn Marion, Steve Nash döneminde Phoenix Suns‘ın kilit parçalarından biriydi. İkilinin takım arkadaşı oldukları dönemde hem artı-eksi verimliliğinde hem de kendilerinin yedeği olan oyuncuya göre takıma verdikleri galibiyet katkısında kafa kafaya gidiyorlardı.
2011 playoffları geldiğinde ise Marion, 33 yaşındaydı ve en son olumlu playoff katkısının üzerinden dört yıl geçmişti. Uzmanlar, takımı Dallas Mavericks‘in ilk turu geçebileceğinden bile emin değildi.
Elbette geçtiler. Portland Trail Blazers, son şampiyon Los Angeles Lakers ve Oklahoma City Thunder‘ı alt ettikten sonra Dallas, finalde Miami Heat formasıyla ilk final serisine çıkan LeBron James ile karşılaşmaya hazırdı.
J.J. Barea ve DeShawn Stevenson da dahil olmak üzere bazı Mavs oyuncuları, bu mücadelenin en beklenmedik yıldızı ile ilgili konuştular ancak Marion, asıl sözünü o son seride söyledi.
Kobe Bryant ve Kevin Durant gibi oyuncuları durdurması istendikten sonra tecrübeli forvet, en büyük sınavını finalde verdi. Bunu tek başına yapmadı ancak LeBron James’in o seride 17,8 sayı ortalamayla oynamasında önemli bir pay, Marion’a ait zira kendisi bu sınava eşsiz bir şekilde hazırlanmıştı.
The Athletic’ten Michael Lee şöyle anlatıyor:
“O süreçte Marion, kendisinin ve Dirk Nowitzki’nin düzenli olarak antrenman sonlarında bire bir oynadıklarını söyledi. O eşleşmeler, playofflarda karşılarına çıkacak şeyler için onları geliştirmiş ve hazırlamıştı. Kısa beşler, Dirk karşısında işe yaramıyordu. Marion, elit skorerleri durduruyordu. ‘Birazını ben, birazını o kazandı’ diyordu Marion. ‘Muhteşemdi. Muhtemelen en iyi sezonlardan biri, zira şampiyonluk kazandık.'”
Nowitzki elbette o şampiyonlukta en büyük payı alan isim. Jason Terry de bir hayli yüksek pay alıyor. Ancak Marion’ın playofflardaki son büyük performansı olmadan şampiyonluk neredeyse hayal bile olmazdı.