by Utkan Şahin / info@eurohoops.net
Türk sporunda en çok konuşulan konulardan biri de genç oyuncuların performansları…
Açıkçası ben kendimi bildim bileli, gençlerin ne kadar oynatıldığı ya da doğru bir şekilde şans verip verilmediği hep tartışıldı. Muhtemelen dünya dönmeye devam ettiği sürece de tartışılmaya devam edecek.
Bu tartışmaların bir sonu yok ve bir şeyi de değiştirmiyor. Önemli olan gerçekler. Türkiye’nin genç oyunculara verilen önem açısından önceki yıllarda çok parlak olmadığı bir gerçek… Altyapılardayken altın jenerasyonlar diye bahsedilen 1987’den jenerasyonun ardından 1994 ve 1996 jenerasyonlarından da beklendiği kadar iyi yararlanamıyoruz.
Gelecek jenerasyonlar için de benzer endişeler mevcut elbette ama Türk takımlarının son dönemde yaşadığı ekonomik problemlerin giderek derinleşiyor olması, takımların daha fazla genç oyunculara şans vermesi için bir sebep olabilir. Takımların bu yaz yaptığı transferlere baktığımızda da bunun ışıklarını görüyoruz.
Bu yaz birçok takım, Basketbol Gelişim Ligi’nden transfer yaptı ve kadrolarındaki son yerleri burada kendini göstermiş oyuncularla doldurdu. Keza Türk basketbolu TEKSÜT Bandırma gibi önemli bir projeyi kaybetmiş olsa da Beşiktaş gibi ülkemizin önemli takımlarından birinin bu projenin devamı olacak olması gelecek adına oldukça olumlu…
Eurohoops Fırın ise bugün yeni sezon öncesinde bu sezon ligde takımlarına katkı verebilecek olan en iyi 10+1 genç oyuncuyu sıralayacak. Listemizdeki bazı oyuncular, şimdiden kendilerini kanıtladı, bazıları ise yeni yeni bu seviyeye çıkıyor.
Lafı daha fazla uzatmadan, ING Basketbol Süper Ligi’nde yeni sezonun en iyi 10+1 genç yeteneği:
Not: Listede “genç oyuncu” sıfatını sınırlamak için 1998 doğumlulardan itibaren genç oyuncuları ele aldık
Şehmus Hazer – Beşiktaş
Yaş: 15 Şubat 1999 / 21
Pozisyonu: Skorer guard
İstatistikleri: 40 maç ortalama 20 dakika 8.3 sayı, 2.3 ribaund, 2.0 asist
Şehmus Hazer, genç oyuncular arasında şu anda ismi en çok konuşulan oyuncu…
Henüz 17 yaşındayken TEKSÜT Bandırma formasıyla dikkat çeken 21 yaşındaki şutör guard, özellikle geçen sezon sürelerinin artmasıyla birlikte kendisine duyulan ilgiyi çok daha artırdı. Hatta İspanyol takımları, sezon içerisinde onun için TEKSÜT Bandırma’nın kapısını bile çaldı.
Transfer dönemi öncesinde herkes acaba “Efes ya da Fenerbahçe, onu transfer eder mi?” diye beklerken Beşiktaş‘ın gençlere yönelik yaptığı önemli yatırım onu siyah-beyazlı ekibe getirdi.
Ve artık kendisi genç bir oyuncu değil, artık o bir takımın lideri…
Şehmus’un yanında Bandırma altyapısından çıkan birçok önemli yeteneği kadrosuna katan Beşiktaş, bu genç takımın liderliğini Şehmus’a vermeye karar verdi ve onu henüz 21 yaşındayken takımın kaptanı yaptı.
Normal şartlar altında böylesine bir baskıyı genç bir oyuncunun üzerine yüklemeyi pek doğru bulmuyorum ama hem Beşiktaş normal bir takım değil hem de Şehmus klasik genç Türk oyuncu profiline uyan bir oyuncu değil.
Onun, Bandırma’da 17 yaşında yeni yeni ligde oynayan bir oyuncuyken de geçtiğimiz sezon yabancıların ayrılmasından sonra da sorumluluk almayı ne kadar sevdiğine şahit olduk.
Elbette işi şimdi daha zor. Beşiktaş her ne kadar genç ve potansiyelli oyuncuları bir araya getirmesi heyecan verici bir proje olsa da bu tarz takımların sancılı bir gelişim süreci yaşamaları basketbolun bir gerçeği… Bunun yanında Beşiktaş gibi köklü ve taraftarı çok olan bir takımda bunu yapmak işleri daha da zorlaştıracak.
Fakat bütün bunlara rağmen ben, Şehmus’a güveniyorum. Hem yetenekleriyle hem de karakteriyle daha önce bu baskı karşısında geri adım atmadığını bizlere gösterdi ve burada da aynısını yapacaktır.
Gelecekte de Şehmus’un burada öğrenecekleri onun kariyeri adına önemli bir ilerleme noktası olabilir. Şöyle ki Türk basketbolu, uzun zamandır EuroLeague seviyesinde fark yaratabilecek lider karakterli bir Türk oyuncuya hasret. Şehmus ise Beşiktaş’ta yaşayacağı bu süreçle birlikte bu boşluğu doldurabilir. Tabii bütün bunları yaparken kendi oyunu adına şut performansını geliştirmesi de ondan beklenen bir durum olacak.
Sezon boyunca gözünüzü hem ondan hem de Beşiktaş’tan sakın ayırmayın.
Ömercan İlyasoğlu – Frutti Extra Bursaspor
Yaş: 1 Ocak 2001 / 19
Pozisyonu: Oyun kurucu
İstatistikleri: 16 maç ortalama 7 dakika 2.9 sayı, 0.9 ribaund, 1.4 asist
Türk basketbolunun son dönemdeki en büyük problemlerinden biri oyun kurucu pozisyonunu…
Kerem Tunçeri ve Ender Arslan’dan beri milli takımda bu pozisyonun boşluğu bir türlü dolmadı. Bu sebeple de son yıllarda 12 Dev Adam, bu problemi devşirme oyuncularla çözmeye çalışmak zorunda kaldı.
Ömercan İlyasoğlu ise oyun kurucu pozisyonunda Türk basketbolunun aradığı oyuncu!
Henüz 17 yaşındayken İtalya’da Dinamo Sassari karşısında gösterdiği performansla dikkatleri çeken genç oyun kurucu, yetenekleriyle gerçekten göz kamaştırıyor.
Bir kere Ömercan, Türk basketbolunda uzun süredir görülmemiş kadar yetenekli bir pasör. Hem ikili oyunu yönlendirirken hem de hızlı hücumlarda basketbolseverleri yerinden kaldırabilecek asistler yapabiliyor. Bunun yanında dış şut konusunda oldukça özgüvenli olması da onu cezbedici bir oyuncu yapıyor.
Genç bir oyuncuyu, efsane bir isme benzetmek benim pek hoşlandığım bir durum değil ama sizde fark etmişsinizdir, özellikleri ve hatta sahadaki vücut diliyle bile Ömercan, bana Milos Teodosic’i andırıyor. Hal böyleyken de onun özelinde beklentilerimi hiç de az tutamayacağım.
Fakat açık konuşmak gerekirse; son 1 yıl onun adına çok da iyi geçmedi. Bireysel olarak kötü geçirdiği U-18 Avrupa Şampiyonası’nın ardından Efes‘te geçen sezon gelişimi sanki durmuş gibi gözüktü.
Tam bu noktada, bu yaz genç yıldızın Frutti Extra Bursaspor’a kiralanması çok değerli oldu.
Şöyle ki Efes‘te kalıp, ligde alacağı küçük süreleri kovalamaktansa Bursaspor gibi yedek oyun kurucu rolünü rahatlıkla doldurabileceği bir yere gitmesi zaten başlı başına doğru bir hareketti. Bunun yanında Bursa’da Ender Arslan ve Tutku Açık gibi Türk basketbolu adına değerli iki oyun kurucuyla çalışacak olması bu transferi daha da değerli hale getirdi.
Ömercan da bu kiralık hamlenin değerini fark etmiş olacak ki, hazırlık maçlarında çok daha hazır ve iyi gözüktü.
Genç oyuncuların ne zaman yukarı adım atacağı pek belli olmaz ama Ömercan’ın Bursa’daki deneyimi hem onun hem de Türk basketbolu adına kırılma noktalarından biri olabilir.