By Utkan Şahin /info@eurohoops.net
Bu yazının tüm hakları Eurohoops Ltd. Şti.’ye aittir ve tamamının veya bir kısmının izinsiz kullanılması kesinlikle yasaktır.
EuroLeague’in en güzel yanlarından biri de her sene karşımıza sürpriz hikayelerle çıkması…
Sezon başladıktan sonra bazen oyuncular ya da takımlar bu sürprizi kötü bir şekilde gerçekleştirirken bazen de iyi bir şekilde yapıyor. Hiç konuşulmayan oyuncular veya takımlar bir anda herkesi şaşırtarak sezona damga vurabiliyor.
Adım adım EuroLeague’de yeni sezonun başlamasına yaklaştığımız şu günlerde sizleri havaya sokmak için birçok yazıyla karşınıza çıkan Eurohoops Fırın ise bu kez sürpriz faktörünü azaltmak için bu sezon EuroLeague’de parlaması muhtemelen 10 oyuncuyu karşınıza getirdi.
Listedeki 10 oyuncumuzun farklı farklı hikayeleri var. Bazıları ilk kez bu seviyede oynayacak, bazıları ise büyük düşüşte… Onları bir arada tutan tek bir şey var; bu sezon patlama yapma ihtimalleri!
Hazırsanız, başlayalım;
Ben Lammers (ALBA Berlin)
Geçen sezon istatistikleri: 29 maç ortalama 19 dakika 7.7 sayı, 4.8 ribaund, 1.8 blok (İspanya Ligi)
Yaşı ve pozisyonu: 25 / Pivot
Geçtiğimiz sezon İspanya Ligi’nde dikkat çekici bir performans sergileyen Ben Lammers, kariyerini en üst seviyeye taşımak için en doğru yerlerden birini seçti.
Sadece Aito Reneses faktörü bile bunun için yeterli!
Hep söylüyorum; potansiyelli bir oyuncu olsam ve bana Avrupa’da istediğim herhangi bir takımda oynama şansı verilse bir an bile tereddüt etmeden Alman ekibini seçerim. Çünkü orada Reneses var ve söz konusu oyuncu gelişimi ise Avrupa’da ondan daha iyisi yok. İspanyol koçun 40 yıla aşkın kariyerinde ortaya çıkardığı bir sürü yetenek de bunun açık bir kanıtı.
ALBA’nın yıllar sonra döndüğü EuroLeague’de hem etkileyici bir basketbol oynaması hem de iki oyuncusunu yaz döneminde daha üst seviye bir EuroLeague takımına göndermesi hiç de sürpriz değil. Her şey Aito Reneses’in eseri ve Ben Lammers da onun yeni sanat eseri olabilir.
Çünkü 25 yaşındaki Amerikalı pivotun Avrupa’nın en üst seviyesinde dikkat çekici bir kariyeri olması için önemli bir yeteneği var. Bir kere gerçekten harika bir çember savunmacısından bahsediyoruz. Geçen sezon İspanya Ligi’nde potaltına getirdiği sertlikle rakiplerin başına fena halde bela oldu. Yeni sezonda da onun ismini çok büyük ihtimalle blok istatistiğinde ön sıralarda göreceğiz.
Ben Lammers forces the overtime in Palaupic.twitter.com/bZUimSpZ0B
— Eurohoops (@Eurohoopsnet) January 12, 2020
İşin hücum tarafında işler bu kadar parlak değil. Kendisinin potadan uzaklaştığı anda pek bir etkisi kalmıyor ama bunlar ALBA’da çözülebilecek sorunlar! Reneses’in onun oyununda gelişim göstermesine yardımcı olması bir yana, Lammers’in Avrupa’nın en iyi pasör 4 numarası Luke Sikma’yla oynaması bile onun daha iyi gözükmesini sağlayacaktır.
Lammers kendi kariyeri adına kesinlikle çok doğru bir karar verdi ve bence sezon içerisinde oldukça konuşulan bir isim olacak.
Jordan Loyd (Kızılyıldız)
Geçen sezon istatistikleri: 18 maç ortalama 21 dakika 11.1 sayı, 1.9 ribaund, 2.4 asist (EuroLeague)
Yaşı ve pozisyonu: 27 / Şutör guard
Jordan Loyd’un bu listeye girmesine diğer EuroLeague takımları izin verdi.
Açıkçası Amerikalı skorerin geçen sezonki performansından sonra yaz döneminde Kızılyıldız’a gitmesi beni en çok şaşırtan transferlerden biri oldu. Oysa ki; Loyd, EuroLeague’deki ilk sezonunda hiç de fena bir iş çıkartmamıştı.
Evet, çok istikrarlı bir sezon geçirmedi ama sahada olabildiği maçlarda kısa rotasyonunda kalite sorunu yaşayan Valencia‘nın en değerli ismiydi. Hatta bana sorarsanız; İspanyol ekibinin sürpriz playoff koşusu onun kısa rotasyonunu biraz toparlaması sayesinde oldu.
Fakat EuroLeague’in diğer güçlü takımları, sanırım bunu pek önemsemedi ve Loyd, Kızılyıldız’a düştü. Açıkçası, bu şartlar altında onun Kızılyıldız’da dikkat çekici bir sezon geçireceğini tahmin etmek çok da büyük bir olay değil. Sırp ekibinde geçen sezon Kevin Punter bile yıldız basketbolcu gibi gözüktü.
Loyd, ondan çok daha iyi bir oyuncuyken ve muhtemelen takımın liderliğini yapacak. Dolayısıyla da bence sezon boyunca istatistikleriyle en çok dikkat çeken isimlerden biri o olacak.
Hazırlık döneminde 22.8 sayı ortalama yakalamasıyla da bunun için ne kadar hazır olduğunu gösterdi. Bence 2021 yazında transferde Loyd’un ismini bol bol duyacağız.
Alex Abrines (Barcelona)
Geçen sezon istatistikleri: 25 maç ortalama 14 dakika 5.2 sayı, 2.1 ribaund, 0.4 asist (EuroLeague)
Yaşı ve pozisyonu: 27 / Kısa forvet
Alex Abrines için geçen sezon gerçekten kabus gibiydi.
Kendisini NBA’de iyi bir rol oyuncusu olarak kanıtlamayı başarsa da yaşadığı bunalımla birlikte oradan geri dönmeye karar veren İspanyol forvet, yaz döneminin önemli transferlerinden biriydi. Tabii Katalanlar aynı yaz Mirotic, Davies ve Higgins transferlerini de yaptığı için belki çok konuşulmadı ama onun gibi bir oyuncunun, bu yaşta lige dönmesi önemliydi.
Sahadaki sonuç hiç öyle olmadı.
Sezon başında fiziksel olarak hazır olmayan Abrines, sezonun devamında da rotasyonda kendine süre bulmakta zorlandı ve sezonun hayal kırıklıklarından biri olarak kayıtlara geçti. Sonuçta bu kadar para kazanan bir oyuncunun EuroLeague’de sezonu 5.2 sayı ortalamasıyla tamamlaması çok kolay kabul edilebilir bir şey değil.
Fakat şimdi işler tekrardan değişiyor.
Geçen sezon sanki takımın 10. oyuncusu gibi duran Abrines, Sarunas Jasikevicius’un takımın başına geçmesiyle birlikte hak ettiği önemi buldu. Henüz sezonun en başı olmasına rağmen de Abrines, bu önemin karşılığını verdi.
Geçen sezon ligde sadece 4 maçta çift haneli sayıya ulaşan İspanyol yıldız, bu sezon ise şimdiden üç haftada iki kere bunu başardı ve 17.3 sayı ortalamasıyla takımın en skorer ismi oldu.
Abrines’in EuroLeague’deki performansı elbette bu ölçüde olmayabilir ama geçen sezona göre çok daha iyi bir Abrines izleyeceğimiz kesin!
Kendini bu kadar unutturmuşken de Abrines’in bu çıkışı elbette dikkat çekecektir.
Johnny Hamilton (Fenerbahçe Beko)
Geçen sezon istatistikleri: 15 maç ortalama 28 dakika 11.3 sayı, 8.1 ribaund, 1.4 blok (EuroCup)
Yaşı ve pozisyonu: 26 / Pivot
Zeljko Obradovic‘in ayrılışıyla birlikte bütçede küçülmeye giden Fenerbahçe Beko, haliyle transferde de stilini değiştirmek zorunda kaldı.
Son yıllarda sarı-lacivertliler, bütçesinin de yardımıyla, çoğunlukla üst düzey isimlere giderken bu yaz daha çok takımla birlikte büyüyebilecek, oyunu henüz olgunlaşmamış ama ileriye doğru gidebilecek olan isimlerle anlaştı.
Daha önce hiç EuroLeague’de oynamayan Dyshawn Pierre, Jarell Eddie ve Johnny Hamilton gibi… Bu üç isim arasındansa bana sorarsanız, tutmaya en yakın olan isim Hamilton!
Geçtiğimiz sezon Darüşşafaka‘yla yine ülkemizde oynayan Hamilton, aslında sezonun başında benim hiç de beğendiğim bir isim değildi. Hatta oldukça çaylak hamleleriyle bana takımın en önemli problemlerinden biriymiş gibi geldi.
Fakat Trinidad ve Tobagolu oyuncu, bu izlemimin ne kadar boş olduğunu sezon içerisinde gösterdi. Koç Selçuk Ernak’la birlikte oyunun her iki tarafında da önemli bir gelişim gösteren Hamilton, bu sayede kendisini EuroLeague’de buldu.
Açıkçası özellikleri sebebiyle de bence onun için burası bir başlangıç.
26 yaşındaki pivot, gerçekten üst düzey bir atlet ve işin savunma kısmında önemli bir caydırıcı. Sarı-lacivertlilerin hazırlık maçlarında da dikkat etmişsinizdir, onun sahada olduğu anlarda çember savunması bir anda sertleşti. Vesely‘nin bu kadar hazır olmadığı bir ortamda da onun savunmaya getirdiği bu sertlik gerçekten dikkat çekiciydi.
Hamilton basketbola geç başlamasının da etkisiyle hala ham bir oyuncu ama kısa bir sezon içerisinde gösterdiği gelişim bile oldukça önemliydi. Yani savunması bir yana, hücumdaki el hassasiyeti bile değişti. Bu çok değerli çünkü gelişimini Fenerbahçe‘de de sürdürebileceği anlamına geliyor.
Sarı-lacivertlilerin savunmada ona bu kadar ihtiyacı varken de Hamilton’ın sezonun dikkat çekici oyuncularından biri olması benim için sürpriz olmaz.
Allerik Freeman (LDLC ASVEL)
Geçen sezon istatistikleri: 14 maç ortalama 28 dakika 18.5 sayı, 4.6 ribaund, 4.1 asist (Türkiye Ligi)
Yaşı ve pozisyonu: 25 / Swingman
Allerik Freeman’ın hikayesi sezon içerisinde Tonye Jekiri’ye çok benzeyebilir.
Aynı Jekiri’de olduğu gibi Freeman’ın da ne kadar önemli bir yetenek olduğunu bizler biliyoruz çünkü geçen sezon Amerikalı şutör, Çin’e gidinceye kadar Bursaspor formasıyla Türkiye Basketbol Süper Ligi’nde oldukça dikkat çekici performanslar sergiledi. Şimdi ise aynı Jekiri’nin yaptığı gibi bunu EuroLeague’in öğrenmesine sıra geldi.
25 yaşındaki kanat oyuncusu bunu yapabilecek bir oyuncu!
Bir kere gerçekten özel bir şutörden bahsediyoruz ama aynı zamanda hücumdaki tek özelliği de şut olmayan bir oyuncudan! Amerikalı skorer, oyunun içerisinde ne kadar çok yönlü olduğunu geçen sezon bizzat Türkiye Ligi’nde herkese gösterdi.
EuroLeague’de işler elbette biraz daha sert olacak ama ben onun bu sertlikle de baş edebileceğini düşünüyorum. Üstelik kendisi muhtemelen ASVEL’in yeni kadrosunun saha içi liderlerinden biri olacak. Fransız ekibinin hazırlık döneminde takımının en iyisi hep o’ydu. Sezon içerisinde aynı durumu görmemiz çok olası.
Ve eğer bu olursa aynı Jekiri’nin yaptığı gibi o da buradan EuroLeague’in daha güçlü takımlarından birine gideceği bir süreç yaşayabilir. Gözünüz mutlaka onun üstünde olsun!
Hassan Martin (Olympiakos)
Geçen sezon istatistikleri: 9 maç ortalama 26 dakika 13.6 sayı, 8.0 ribaund, 1.7 blok (EuroCup)
Yaşı ve pozisyonu: 24 / Pivot
Genellikle takımdan ayrılan önemli yıldızların ardından onun yerini doldurmak çok zor olur. Olympiakos ise bu konuda bir istisna olmayı başardı.
Avrupa’nın en iyi pivotlarından biri olan Nikola Milutinov’un neredeyse 2019 yazından beri geçtiğimiz sezonun sonunda Pire ekibinden ayrılacağı belliydi. Olympiakos ise bu dönemde dersine çalışmış olacak ki; onun boşluğunu potansiyelli bir isimle doldurmaya başardı: Hassan Martin!
Geçtiğimiz sezon Buducnost Voli’de harika bir sezon geçiren Martin, özellikle blok sezgisiyle dikkat çekmişti. 1.67 blok ortalamasıyla EuroCup’ta geçen sezonun blok kralı olan Amerikalı pivot, ayrıca 1.78 top çalma ortalamasıyla da kupa tarihinde hiçbir oyuncunun yakalamadığı bir ortalamayı tutturmayı başardı. Bunların yanında ribaundlarda da dominant olması, Martin’e EuroLeague’in yolunu açtı.
Onunla ilgili en ilginç detayı ise biraz geriye bıraktım; 24 yaşındaki pivot, bütün bunları 2.01 boy ortalamasıyla yaptı. Hatta bana sorarsanız, sanki boyu bundan bile kısa… Fakat biliyorsunuz, bu kıtada çok da problem değil. Sonuçta 1.98 boyundaki Kyle Hines, lig tarihinin en özel pivotlarından biri.
Martin elbette şu anda Milutinov seviyesinde bir oyuncu değil. Kıyaslamak da doğru değil fakat Pire ekibi, mevcut ekonomik şartları altında Martin’le anlaşarak en doğrusunu yaptı. 24 yaşındaki pivot, bu sezon ilk kez EuroLeague’de oynayacak ama takıımının savunmadaki problemlerini düşünürsek bence onun ismini de bol bol duyacağız.
Marcus Foster (Panathinaikos)
Geçen sezon istatistikleri: 34 maç ortalama 30 dakika 19.2 sayı, 3.2 ribaund, 3.6 asist (İsrail Ligi)
Yaşı ve pozisyonu: 25 / Şutör guard
Panathinaikos, bu yaz belki de modern EuroLeague dönemindeki en kötü kadrosunu kurdu.
Avrupa’da coronavirüsün ekonomik etkilerinden en çok zarar gören takımların başında gelen Atina ekibi, yazın zorlu bir süreç geçirdi. Bir ara EuroLeague’den çıkmaya çalıştılar, arkasından kulübün sahibi Dimitris Giannakopolous, takımını oldukça cüzi bir fiyata satışa çıkardı. Bu iki durum da sonuçlanmadı ama zaten Obradovic döneminden beri eriyen Panathinaikos, bu yaz daha da bütçe küçülterek oldukça aşağıya indi.
Ellerindeki kadroyu düşünürsek de onların bu sezon playoff’a kalması benim için gerçekten büyük bir sürpriz olur. Fakat Yunan ekibinin hayranıysanız, merak etmeyin… Onları izlemek için hala bir sebep var: Marcus Foster!
Geçtiğimiz sezon İsrail Ligi’nin sayı kralı olan Foster, bence EuroLeague’deki uzun sürecek kariyerinin ilk adımını atıyor. Onun gibi harika bir şutörün, hücumda özel yetenekleri olan bir skorerin EuroLeague’de iş yapmaması beni çok şaşırtır.
Hoş Panathinaikos, onun yanına Pierre Jackson’ı koyarak Foster’in gelişimi ve potansiyelini yansıtması için yapabilecek en kötü hamlelerden birini yaptı ama buna rağmen 24 yaşındaki skorerin, sezon içerisinde dikkat çekmesi oldukça olası. Hazırlık maçlarında da bunu gösterdi.
Tonye Jekiri (TD Systems Baskonia)
Geçen sezon istatistikleri: 27 maç ortalama 23 dakika 8.7 sayı, 7.5 ribaund, 1.3 asist (EuroLeague)
Yaşı ve pozisyonu: 26 / Pivot
Zaten kariyerinde patlama yapan bir oyuncu , bir kez daha bunu yapabilir mi? Söz konusu Jekiri’yse evet, mümkün!
Sonuçta Nijeryalı pivot, Avrupa kariyerine Bandırma Kırmızı’da başladığı günden beri neredeyse her gün üstüne koyarak ilerliyor. Gaziantep’te iki sezon önce gösterdiği dominant performansın ardından kendine EuroLeague’in kapılarını açan Jekiri, geçen sezon ise ASVEL’de oldukça dikkat çekici bir çaylak sezonu geçirdi.
Özellikle Fransız ekibi için rüya gibi geçen sezonun ilk yarısında o da takımın en iyilerinden biriydi. Haliyle transfer dönemi geldiğinde onun sıçrama yapması da bekleniyordu. O sıçrama da bence bu yaz oldukça doğru transferler yapan Baskonia‘yla geldi.
Normal şartlar altında onun burada iyi bir sezon geçirmesini zaten bekliyordum ama sezon başındaki Jekiri beni daha da etkiledi. Onun ne kadar özel bir savunmacı olduğunu zaten biz biliyorduk ama Nijeryali pivot, bu sefer savunmasının yanında hücumuyla da parladı.
İspanya Ligi’nde sezonun ilk üç maçında 15.0 sayı, 8.0 ribaund ve 1.7 asist ortalamalarıyla dikkat çeken Jekiri, takımının da en skorer ismi oldu.
Baskonia‘nın kulüp tarihi boyunca ne kadar önemli pivotları burada parlattığını biliyoruz. Son örnek olan Vincent Poirier mesela hala hafızalarda! Jekiri de işin hücum tarafında bu kadar dominant bir performans sergileyecekse bence onun kariyerindeki yükseliş de burasıyla kalmaz.
Joffrey Lauvergne (Zalgiris Kaunas)
Geçen sezon istatistikleri: 19 maç ortalama 13 dakika 6.3 sayı, 2.7 ribaund, 0.8 asist (EuroLeague)
Yaşı ve pozisyonu: 29 / Pivot
Hemen söyleyeyim; şaka yapmıyorum ve hayır, alkollü de değilim.
Joffrey Lauvergne için İstanbul’daki iki sezon felaket geçti. Bitmek bilmeyen sakatlıklar, bir türlü takıma adapte olamama ve inanılmaz formsuz iki sezon! Öyle ki bir ara sanki çaylak bir pivotmuş gibi pota altından bitirmekte bile çok zorlanıyordu.
Fransız pivotun gelirken herkesi ne kadar heyecanlandırdığını düşünürsek, muhtemelen sarı-lacivertli ekibin tarihinde en çok hayal kırıklığı yaratan beş transferin arasına ismini yazdırmıştır.
Fakat onun için İstanbul günleri sona erdi.
Geçirdiği iki kötü sezona rağmen EuroLeague’de kendine Zalgiris‘te şans bulan Lauvergne, burada kariyerini tekrardan ayağa kaldırabilir. Yani sezon başındaki formunu düşünürsek en azından bunu yapmak için istekli olduğunu söyleyebiliriz.
Saras sonrasındaki dağınık Zalgiris‘in şu ana kadar en iyi gözüken ismi o’ydu. Savunmada hala çok parlak gözükmese de işin hücum tarafında hazırlık maçlarında ve ligde takımını taşıyan isim olmayı başardı.
Felaket geçen son iki sezon insanların gözünde Lauvergne’nin değerini oldukça düşürdüğü için bu anlattıklarım boş gelebilir belki zaten ama Fransız pivot, bu kadar da kötü bir oyuncu değil. Sonuçta kariyeri belli olan bir oyuncu.
Dolayısıyla ben ondan Zalgiris’te tekrardan kendisini bulmasını ve etkileyici istatistikler yakalamasını bekliyorum. Sonra demedi demeyin!