Tibor Pleiss: “Bazen Kaybetmemiz Mümkün Değil Gibiydi”

by Semih Altınbaş / info@eurohoops.net

Anadolu Efes‘in önemli oyuncularından Tibor Pleiss, takımının medya gününde Eurohoops’un sorularını yanıtladı. Eurohoops’a özel samimi ve kapsamlı açıklamalar yapan deneyimli oyuncu, yeni sezon hedeflerinden Coronavirüs salgını esnasında karantina sürecini nasıl geçirdiğine, takımının geçen sezonki başarısından Shane Larkin ve Ergin Ataman’a kadar birçok konuda samimi açıklamalarda bulundu.

Huzurlarınızda Tibor Pleiss ile Eurohoops’un gerçekleştirdiği röportaj…

Öncelikle bize vakit ayırdığın için teşekkürler. Geçen yıl harika oynuyordunuz ve EuroLeague’in ve BSL’nin favorileri arasında yer alıyordunuz. Salgın nedeniyle sezonun iptali kararı sizin için ne kadar zor oldu?

Gerçekten zordu çünkü tabii bütün yıl o noktada olmak için gerçekten çok çalıştık. Sonra sezonun iptal edilmesi, şampiyon olmamanız zor. Eve gidiyorsunuz ve sanki bir şeyi yarım bırakmış gibi hissediyorsunuz. Yarım kalan şeyler harika bir his vermiyorlar. Ancak neticede bu kararın kendimizin, ailelerimizin sağlığı için olduğunu anladık. Durumu kabullenmek ve yeniden başlamak zorundaydık.

 Zihinsel sağlığını salgın döneminde nasıl yönettin?

 Ben şanslıydım. Tek bir kişi, tek bir koç ile bireysel antrenmanlar yapabildim. Mesafeyi de koruduk. İstanbul’da kaldım. Memleketime gitmedim çünkü ailemi tehlikeye sokmak istemedim. Her gün antrenman yapabilme fırsatı hayatımı kurtardı bir anlamda. Çalışmaya devam edebildim. Çünkü sezonun iptali geç belli oldu. O yüzden ben de hâlâ hazır olmak istiyordum. Çünkü belki sezon devam edebilir diye düşündüm. Çalışmaya devam etmenin bana faydası oldu. Sonra da memleketime döndüğümde bir şeyler yapmış olduğum için memnundum. Çünkü hep belli bir seviyede kalmak istemiyorum, sürekli gelişmek istiyorum. Bu da bana zihinsel olarak çok yardımcı oldu.

 Anadolu Efes, neredeyse tüm takımı korudu. Tabii ki bu bir avantaj. Sence Efes’in geçen sezon yaklaştığı başarıya ulaşma şansı var mı?

 Kesinlikle o potansiyele sahibiz. Son yıllardaki iyi takımların birçoğu değişti. Mesela Fenerbahçe son yıllarda çok başarılıydı ve şimdi tamamen yeni bir takım var neredeyse. Olimpia Milano’nun çok sayıda yeni oyuncusu var. Bizim bir arada kalmış olmamız tabii ki bir avantaj. Her zaman bağlantımız iyi oldu takımda.

Sence geçen yılki harika performans, bu yıl üzerinizde bir baskı oluşturacak mı?

Yok, böyle düşünmüyorum. Bu yıl birçok şey farklı olacak. Evet, üç yıldır beraberiz ama herkes için yeni bir durum söz konusu. Dolayısıyla bence baskı değil de kesinlikle başa çıkmamız gereken bir konu.

Geçen yıl Ergin Ataman yılın koçu olabilirdi. Kendisi ne kadar talepkar bir koç?

Bu ödülü hak ediyor çünkü son iki yıldır neredeyse en iyi takım biziz. Önceki yıl Final Four’da CSKA Moskova’ya kaybettik ama kendisi, iyi bir takım kurdu, son iki yıldır başarılı olduk. Önceki yıllarda takım bu başarıya sahip değildi. O yüzden harika bir iş çıkardı ve bu ilgiyi hak ediyor.

Kendisi geçen yıl birkaç kez Golden State Warriors gibi oynadığınızı söylemişti. Bununla ilgili ne düşünüyorsun? Takım olarak NBA’de oynayabileceğinizi düşünüyor musun?

Evet, bazen kaybetmemiz mümkün değil gibiydi. Ne yaparsak yapalım sahaya adım attığımızda her gün birisi iyi bir maç çıkarıyordu. Elbette bazen kötü günler geçiriyorsunuz ama her maçta birinin boşluğunu dolduracak başka biri oldu. Böylece maçları kazandık. Evet, bence gerçekten sağlam bir takımımız, yüksek karakterli bir takımımız var ve bazen gerçekten kaybetmemiz mümkün değil gibi geldi. Çok rahat oynadık.

Shane Larkin’in geçen yılki performansının EuroLeague tarihinin en iyi performanslarından biri olduğunu söyleyebilir misin?

Evet.

Olası sağlık sorunları dışında Anadolu Efes için gelecek sezon en büyük engel ne olur?

Geçen yıla oranla tabii ki taraftarlarımızı özleyeceğiz. Taraftarlar geçen yıl çok önemliydi. Salonda hep kapalı gişe oynadık. Bu da bizi motive etti, bize çok yardımcı oldu. Salondaki atmosfer, maçları kazanmamızda rol oynadı. Bence bu.

Coronavirüsün hayat, ekonomi, toplum gibi alanlardaki etkileri düşünülünce sana öğrettiği en büyük ders ne oldu?

Hayat her an değişebilir ve özel anların keyfini çıkarmalısınız. Her anın keyfini çıkarmalı insan. Çünkü her şey değişebilir, o an bitebilir ve bunun farkında olmalı insan.

Sence NBA şampiyonu ve final MVP’si kim olacak?

Zor soru. Keşke Nuggets olsa çünkü onlar için gerçekten özel bir zafer olur. Jokic şu an harika bir iş çıkarıyor Avrupalı bir oyuncu olarak. Ancak bence Lakers’ın kazanmak için gerçekten iyi bir şansı var. Final MVP’si de LeBron James olur bence.

Kendinle ilgili en iyi olduğunu düşündüğün ve rahatsız edici bulduğun üçer yönünden bahsedebilir misin?

Kendimle ilgili sevdiğim şeyler… Disiplinli olmam. Biraz düşünmem lazım. Bu sayılır mı bilmiyorum ama her zaman saygılı olmaya çalışıyorum. Dost canlısıyım. Kendimle ilgili sevmediğim şeyler de… Bazen çok mükemmeliyetçi oluyorum. Bu da bazen aşırı oluyor. Ayrıca aşırı düşünüyorum. Geçmişte olmuş bazı şeyleri, mesela sahadaki bir hatamı aşırı düşünüyorum ve bana zarar veriyor. Bir de… Bu kadar.

Karantina dönemini birlikte geçirmek isteyeceğin üç ünlü kimler olur?

Kimse. 4-5 gün fena olmaz ama bütün karantinayı biriyle geçirmek sıkıcı olur.

Hayatında yaparken asla sıkılmayacağın ve kolay sıkıldığın birer şey söyler misin?

Basketboldan hiç sıkılmam. Gerçekten tutkum bu. Sahada olmayı çok seviyorum. Çok kolay sıkıldığım şey de… Bir şeyi beklemek. Beklemeyi pek sevmiyorum. Belki de bu da olumsuz özelliklerimden biridir. Beklemeyi sevmiyorum.

Birçok insan karantinada vaktini bir şeyler izleyip okuyarak geçirdi. Senin en sevdiğin kitap, dizi ya da filmler neler oldu?

Karantinada polisiye kitaplar okudum. Dizi olarak Sons of Anarchy var, yeni başladım. Çok seviyorum karakterleri. Film de… En sevdiğim filmlerden biri Forest Gump. Çok seviyorum. Kafam çok karıştı, aklıma gelen çok var.

Bir basketbol maçı oynayıp coronavirüs salgınını bitirebilirsin. Kazanmak için gelmiş geçmiş tüm oyuncular arasından dört takım arkadaşı seçer misin?

Shane Larkin. Ben bu takımı gerçekten çok seviyorum, o yüzden buradan seçeceğim. Chris Singleton 4 numara. Krunoslav Simon. Bir de Vasa Micic, 2 numara.

Geçen sezon Bryant Dunston’ın yokluğunda Sertaç Şanlı ile birlikte harika bir iş çıkardınız. Bu konuda ne düşünüyorsun?

Sertaç geçen sezon büyük bir iş çıkardı. Bence fırsatı değerlendirdik ve birlikte bu pozisyonu iyi oynadık bence. Bryant bazen 30 dakika alıyor, 25 dakika alıyor. O yorulduğunda oynuyoruz ama Sertaç ile süreyi paylaştık ve daha uzun süre alarak iyi değerlendirdik. Birbirimize de yardımcı olduk. Bazen birimiz bir şey gördüğünde diğerimizle konuştu. Elimizden geleni yaptık takımın başarısı için ve epey iyi iş çıkardık.

En sevdiğin Türkçe kelime?

Teşekkürler. Bunu söylemeyi çok seviyorum çünkü insanlara saygılı olmayı seviyorum. Biri bir şey yaptığı zaman teşekkür etmek istiyorum. Ailemden böyle öğrendim.

En sevdiğin Türk yemeği?

Genel olarak her şey. Nasıl yapıyorlar bilmiyorum ama tavuğu çok seviyorum, farklı burada.

İstanbul trafiği?

Kontrolden çıkmış.

Dünyadaki sağlık çalışanlarına bir mesaj vermek ister misin?

Muhteşem bir iş çıkarıyorlar dünyanın her yerinde. Felaket bir süreç olurdu onlar olmadan. Yardımcı oluyorlar, hayat kurtarıyorlar. Muhteşem bir iş çıkarıyorlar ve hâlâ her şeyi ayakta tutmaya çalışıyorlar, işler kontrolden çıkmasın diye.