by Vladimir Stankovic, Çeviri: Arma Kaynar / info@eurohoops.net
Bu çevirinin tüm hakları Eurohoops Ltd. Şti.’ye aittir ve tamamının veya bir kısmının izinsiz kullanılması kesinlikle yasaktır.
Bu yazı 20 Haziran tarihinde EuroLeague’de yayınlanmış ve uyarlanarak çevrilmiştir.
1986 yazında Partizan’da oynayan Zeljko Obradovic, antrenörlük lisansı almak için Zlatibor dağında düzenlenen bir kursa katılıyordu. Diğer öğrenciler ve Zeljko, zorunlu olarak almaları gereken dersleri alıyordu. Zeljko, iyi bir oyunculuk kariyerinin ardından kariyerine antrenör olarak devam etmek istediğine emindi. İlk dakikadan itibaren Zeljko, iyi bir antrenör olacak özelliklere sahip olduğunu belli etmişti. Kampta 15-16 yaşında genç oyuncular da vardı. Zeljko, içlerinden bir tanesini uzun ve ince fiziği sayesinde dikkatini çekmişti. Zeljko, bu gence bir Partizan forması hediye ettikten sonra o dönem takımın koçluğunu yapan Düşko Vujoseviç’e, “ Sarajevo’da bir çocukla tanıştım. Onunla hemen sözleşme imzalamalıyız. Adı Predrag Danıloviç ve Bosna Sarajevo’da oynuyor.” dedi.
Obradovic’in Vujoseviç’e başka hiçbir şey söylemesine gerek yoktu. Koç, gerekli ayarlamaları yaptı ve 16 yaşındaki oyuncu kısa bir süre sonra Belgrad’a geldi. Ancak gerekli belgeler olmadığı için Bosna transferi onaylamadı. Çünkü Bosna takımı da ellerinde çok büyük bir yetenek olduğunun farkındaydı. Sasha, ailesinin de desteğini alarak favori takımında oynamak için Belgrad’da ne kadar gerekiyorsa beklemeyi kabul etmişti.
Bosna Sarajevo ise bu transfere izin vermedi ve genç Danıloviç, kurallar gereği bir sene boyunca maçlara çıkamadan sadece antrenman yaptı. Bu sırada Vujiseviç, genç oyuncuyla sürekli özel antrenmanlar yaparak Danıloviç’e yardımcı oluyordu. Bu esnada günümüzde hale devam eden bir arkadaşlığın da kökleri atılmış oldu.
Bu hikayeye devam etmeden önce Danıloviç’in ismiyle alakalı bir şeyler söylemek istiyorum. Predrag isimli birisine “Sasha” lakabının takıldığını çok görmezsiniz. Bu lakap, normalde Aleksandar isimli kişilere verilir. Ancak diğer her şeyde olduğu gibi Danıloviç sıra dışı bir aileye sahipti. Babası, çocuklarına Predrag ismini vermek istemişti, annesi ise “Sasha” ismini tercih ediyordu. Aile bu anlaşmazlığı çözmek için bir anlaşma yaptı ve resmi olarak isminin Predrag olmasına ancak Danıloviç’e Sasha ismiyle seslenilmesine karar verdiler. Böylece problem çözülmüştü.
1988 yılına gelindiğinde Sasha, sonunda Partizan oyuncusu olarak sahaya çıkabilecekti. Mükemmel kariyeri 1988 yılında düzenlenen U18 Avrupa Şampiyonasında başlamıştı. Takımın koçu Vujoseviç’ti ve kadroda Arıjan Komazeç, Zan Tabak, Rastko Cvetkoviç, Dzevad Alihodzic gibi kaliteli oyuncular yer alıyordu. Benim de salonda canlı izlediğim şampiyonluk maçında Yugoslavya, İtalya’yı 84-75 yenmeyi başardı. Alihodzic 23 sayi ile oynarken Komazeç 20 sayı kaydetmişti. Turnuvayı 9.4 sayı ortalamasıyla bitiren Sasha ise final karşılaşmasında 14 sayı kaydetmişti. 28 Ağustos 1988 tarihında Sasha, kariyerinin ilk altın madalyasını kazanmıştı.
1988-89 sezonunda Danıloviç, Partizan’ın profesyonel takımıyla kariyerine başladı. İlk sezonunda oynadığı 21 maçta toplam 123 sayı atan Sasha, 5.4 sayı ortalaması yakalamaştı. arko Paspalj, Vlade Divaç, Sasha Djordjevic ve mentörü Obradovic’in yanında oynayan Sasha, çok değerli tecrübe kazanmış ve 2 kez de şampiyonluk sevinci yaşamıştı. Jugoplastika karısında Yugoslavya Kupasını kazanan Partizan, sezonu finalde Cantu’yu yenerek kazandığı Koraç kupasıyla kapatıyordu. İlk karşılaşmayı 89-76’lik skorla kazanan Cantu, 2. maç öncesi net favori olarak görülüyordu. Ancak şampiyonluk maçını Partizan, 101-82 kazanmayı başardı. Bu maçta Divaç 30, Paspalj 22, Djordjevic 21 ve Sasha da 10 sayı ile oynamıştı.
Sezon sonunda milli takım antrenörü Duşan İvkoviç, Sasha’yı 1989 yazında Zagreb’de oynanacak EuroBasket için kadroya çağırdı. Drazen Petroviç, Toni Kukoc, Vlade Divaç, Paspalj ve Dina Radja gibi isimlerle beraber milli takımda yer alıyordu. Turnuva boyunca 8.2 sayı ortalamasıyla oynayan Sasha, Yugoslavya’nın Yunanistan’ı mağlup ettiği final karşılaşmasında da 4 sayı kaydetmişti. Sasha, bu şampiyonlukla birlikte kariyerinin ilk yılında tam 4 şampiyonluk yaşamıştı.
Bir sonraki sezon yaşadığı ciddi sakatlık sebebiyle sadece 11 maçta oynayan Sasha, bu karşılaşmalarda sayı ortalamasını yukarıya çekmeyi başararak 14.3 sayıya çıkartmıştı. 1990 yazında Arjantin’de oynanan Dünya Şampiyonasını kaçıran Sasha, 199091 sezonunda maç başına 13.1 sayı attı ve Yugoslavya ile birlikte 1991 Avrupa Şampiyonasında bir kez daha şampiyonluk sevinci yaşadı.