by Jonathan Wasserman, Çeviri: Arma Kaynar / info@eurohoops.net
Bu çevirinin tüm hakları Eurohoops Ltd. Şti.’ye aittir ve tamamının veya bir kısmının izinsiz kullanılması kesinlikle yasaktır.
Bu yazı 25 Eylül 2020 tarihinde BleacherReport’ta yayınlanmış ve uyarlanarak çevrilmiştir.
Kevin Knox II, New York Knicks
NBA’de 2. sezonunu geçiren çoğu oyuncunun üretimi ve verimliliği artsa da Knox, hem daha az süre aldı hem de sezonu 21-45 dereceyle bitiren bir takımda maç başına sadece 6.4 sayı ile oynadı. Koç David Fizdale’in, görevi tehlikede olduğunu ve Knox’a çok fazla bir özgürlük tanımadığını söylemek gerekiyor. Aynısı Fizdale kovulduktan sonra geçici olarak göreve getirilen Mike Miller için de geçerli.
Ancak 2 koçun da Knox’tan yararlanmayı düşünmemesi de genç oyuncu hakkında bazı şeyleri bize söylüyor.
Topla bir yaratıcı olabilecek kadar etkili olmayan Knox, 2.00 metrelik boyunca ve atletizmine rağmen zayıf içgüdüleriyle zayıf pas yetenekleri nedeniyle fazlasıyla zorlanıyor.
Knox, lige geldiğinde topsuz oyunda daha etkili olabileceğine dair umutlar vardı. Knox, pas üzerinden kullandığı şut başına 0.85 sayı üretirken perdelemelerden çıkarak attığı şutlarda da pozisyon başına 0.83 sayı üretiyor. Pas üzerinden attığı şutlarda, bir dribbling üzerinden kullandığı atışlarda ve penetrelerde bitirme konusunda fazlasıyla zorlanıyor.
Yaratıcı özellikleri olmayan bir oyuncu için kendi şutunu yaratma ya da istikrarlı olarak isabet bulma konularında zayıf kalması, savunmadaki etkinliğine rağmen Knox’u sahada tutmayı daha da zor hale getiriyor.
Knox’ın Ağustos ayında sadece 21 yaşında girmiş olmasına rağmen takımlar genç yaşını göz ardı ederek sahaya yansıtamadığı oyunu nedeniyle daha fazla endişe etmeye başladı.
Belki yeni bir koç ekibi, Knox’ın işleri yoluna koymasını sağlayabilir. Ya da genç oyuncu, daha iyi bir performans gösterebilmek için daha sağlıklı bir takım ortamına ve daha yetenekli oyunculara ihtiyaç duyuyor da olabilir.
Eski basketbol operasyonları başkanı Steve Mills ve genel menajer Scott Merry’nin 2018 Draftında yanlış bir karar vermiş olma ihtimali de seçenekler arasında. Knox’un yeteneklerini inkar etmiyoruz ancak genç oyuncunun biran önce bu yetenekleri nasıl kullanacağını çözmesi gerekiyor.
Dennis Smith Jr., New York Knicks
Her offseason’da Dennis Smith Jr. ile alakalı umutlar yeniden yeşeriyor. Ancak şu ana kadar Smith Jr., bu umutları karşılamak bir kenara her sene daha da kötü bir performans sergiledi.
Bazı isimler onu çoktan hayal kırıklığı olarak görmeye başladı. Smith Jr., geçtiğimiz yıl oynadığı 34 NBA maçında 5.5 sayı – 2.9 asist ortalamalarıyla oynadı. Smith Jr.’ın North Carolina State’ten çıkarken yarattığı beklentiyi karşılamayacağı ortada. Ancak genç oyuncu, NBA’in en kötü oyuncuları arasında yer alıyor ve bir an önce performansını yükseltmezse kariyerine Amerika dışında devam etmek zorunda kalabilir.
Tüm olumsuzluklara rağmen yeni bir koça (Tom Thibodeau) ve daha sağlıklı bir vücuda sahip olan Smith Jr.’a bu yıl son bir şans daha verilmesi gerektiğini düşünüyoruz.
Smith’in oyun karakteri, bu noktadan sonra değişmeyecektir. Smith, kariyeri boyunca topu elinde tutmayı seven bir skorer ve takımı oynatmaktansa kendi şutunu arayan bir oyuncu olacaktır. Ancak güçlü özelliklerini kullanarak hala bir NBA takımı için önemli bir oyuncu haline gelebilir.
Fakat maalesef Smith, gençlik yıllarında sergilediği patlayıcılığı da kaybetmiş gibi gözüküyor. Bu sezon penetrelerinde sadece %36.8 ile isabet bulan Smith’in şut performansı da neredeyse rezaletti. Şut mekaniğinde de sıkıntılar bulunan Smith, şutunun menzilini her geçen gün kaybetti. Lige girdiğinden beri her sezon daha az 3 sayılık isabeti bulan Smith, geride bıraktığımız yıl faul çizgisinde de sadece %50.9 ile isabet buldu.
NBA’deki oyun kurucu ekolasyonu, Smith gibi kötü bir şutör olup takım arkadaşlarına pozisyon hazırlamak gibi bir yeteneği olmayan bir oyuncuyu barındırmak için fazlasıyla rekabetçi.
Justin Jackson, Dallas Mavericks
North Carolina’yı ulusal şampiyonluğa taşıdıktan, Tar Heels formasıyla bir sezonda atılan en çok 3’lük rekorunu kırdıktan ve 2017 Draftının 15. sırasında seçildikten sonra Justin Jackson adeta ortadan kayboldu.
25 yaşındaki Jackson, kariyerinin ikinci şansını Dallas Mavericks formasıyla buldu. Ancak Jackson’ın ilerleyen dönemde Mavericsk rotasyonunun önemli bir parçası olması pek olası gözükmüyor.
Geride bıraktığımız sezon boyunca üç sayı çizgisinin gerisinden %29.4 ile şut atan Jackson’ın pozisyon yaratma becerilerinin de parlak olmadığı düşünülünce ortaya çıkan fotoğraf daha da karanlık hale geliyor. NBA’de Jackson’ın şutuyla var olması bekleniyordu. Ancak kolejdeki ilk iki yılında sırasıyla %30.4 ve %29.3 ile şut atan oyuncu, esas şut performansını ilk 2 sezonunda göstermiş gibi gözüküyor.
Jackson, NBA’de geçirdiği ilk 3 sezon boyunca hiçbir yıl 2.0 asist, 3.0 ribaund ve 1.0 top çalma ortalamalarını geçemedi. Eğer kendisini bir şutör olarak kanıtlayamazsa, takımlar Jackson’a şans vermeye pek sıcak bakmayacaktır.
TJ Leaf, Indiana Pacers
2017 NBA Draftının 18. sırasında John Collins, Jarret Allen, OG Anunoby ve Kyle Kuzma gibi isimlerin önünden seçilen TJ Leaf, lige girdiğinden beri neredeyse hiçbir şey yapamadı.
Her sezon 10 dakikanın altında ortalama süre alan Leaf’in az süre almasının Myles Turner, Domantas Sabonis ve Pacers‘ın eski koçu Nate McMillan ile direkt olarak alakalı. Ancak geride kalan 3 sezonda genç oyuncunun da an azından bench dakikaları için daha büyük bir atılım yapması gerekirdi.
Leaf, geçtiğimiz yıl saha içinden %41.9 ile şut atarak Pacers formasıyla geçirdiği en kötü sezonu tamamladı.
Leaf, kolejden çıkarken şut tehdidiyle alan açabilen ve takım arkadaşlarına pozisyon hazırlayabilen bir 4 numara olarak NBA’e uygun bir yetenek olarak görülüyordu. Çok yönlü bir yetenek grubuna sahip olarak görülen Leaf, NBA seviyesine bir türlü adapte olamadı. Şu ana kadar ligde oynadığı 139 maçta sadece 31 üçlük isabeti bulan Leaf’in dribbling yetenekleri de takım arkadaşlarına pozisyon hazırlayabilecek kadar keskin değil.
Leaf’in en güçlü yanının hücum katkısı olması bekleniyordu fakat buna rağmen Pacers, Leaf’in sahada olduğu anlarda 100 pozisyon başına 8.3 sayı daha az atıyor.
Leaf’in uzun bir süre daha Pacers formasını giymeyeceğini düşünürsek, başka takımlar genç oyuncu ile şansını denemek isteyecektir. Ancak çaylak kontratı sona erdikten sonra 1 kötü sezon daha geçirirse Leaf, NBA kariyerinin sonuna gelebilir.
Josh Jackson, Memphis Grizzlies
2017 NBA Draftında 4. sıradan seçilen ve Phoenix Suns formasıyla hayal kırıklığı yaratan 2 sezon geçiren Josh Jackson, Memphis Grizzlies ile yeni bir başlangıç yaptı. Grizzlies formasıyla Şubat ve Mart aylarında umut veren bir performans sergileyen Jackson, Grizzlies’in G-League takımında da iyi bir performans göstermişti.
Ancak Jackson için çıtanın çok da yüksek olmadığını söylemek gerkeiyor.
Orlando Fanusundaki maçlarda koç Taylor Jenkins tarafından doğru düzgün süre verilmeyen Jackson, gerçekten konsantre olduğunda yetenekli bir skorer. Ancak Jackson, lige katıldığından beri karar verme anlamında ciddi sıkıntılar yaşıyor. Ligdeki üçüncü sezonunu üç sayı çizgisinin gerisinden %31.9 ile şut atarak tamamlayan Jackson’ın top kaybı oranı %13.4’ken, asist oranı sadece %13.1. Bu istatistikler, kaliteli bir NBA kanadında göreceğimiz rakamların çok uzağında.
Top sürerken istikrarlı olarak doğru kararı veremeyen ve kısıtlı bir dış şuta sahip olan Jackson, geçiş savunması dışında yapabileceği değerli işler olduğunu NBA koçlarına kanıtlamak zorunda.
Atletizm ve skor çok yönlülüğü, kısa bir süre de olsa NBA’de kalmasını sağlayacaktır. Ancak Jackson’ın şu ana kadar gösterdiği performansla herhangi bir koçu ilk 5 oyuncusu olduğuna ikna etmesi çok zor gözüküyor.