by Grant Hughes – Çeviri: M. Bahadır Akgün / info@eurohoops.net
Bu çevirinin tüm hakları Eurohoops Ltd. Şti.’ye aittir ve tamamının veya bir kısmının izinsiz kullanılması kesinlikle yasaktır.
Bu yazı ilk olarak 9 Ekim 2020 tarihinde Bleacher Report’ta yayınlanmış ve uyarlanarak çevrilmiştir.
Bir takım veya oyuncunun form durumuyla ilgili şüphe duymak için istikrarın önemine dair yeterince fikir sahibi olduk. Özellikle de 2020’de meydana gelen alışılmadık durumlar ve playofflar düşünülünce şüphemiz daha da artıyor.
Tribünlerin boş olması, maçların tek bir noktada oynanması, sezonun uzaması, deplasmanlarda ekstra aktivitelere katılamama durumu ve daha başka faktörler, NBA fanusundaki faktörlerin değerlendirilmesini zorlaştırıyor. Dolayısıyla beklenenin altında performans gösteren oyuncuları yerin dibine sokamayacağımız gibi, performanslarını yukarıya çeken oyuncuların durumlarını da abartmama konusunda dikkatli olmalıyız.
Temmuz ayından bu yana daha da canlı bir şekilde parlayan yıldızlar bu listede yer almıyor. Hâl böyle olunca sezonun yeniden başlangıcında dikkat çeken büyük yıldızlar Nikola Jokic, Jamal Murray, Jimmy Butler, Donovan Mitchell, Luka Doncic, Devin Booker, Damian Lillard gibi takımlarının büyük yıldızlarını bu listeye dahil edemeyiz.
Bizim konumuz daha ziyade ilk defa parlayan, kendilerinden bambaşka şeyler gösteren oyuncular.
Hangi patlamalara güvenebilir, hangilerini “anormal” bir durum olarak kabul edebiliriz?
TJ Warren, Indiana Pacers
TJ Warren, kariyeri boyunca skorer bir oyuncu oldu ve 2014-15 sezonunda çaylak olarak %52,8 ile şut atarak 36 dakika başına 14,4 sayı atmış olması da bunun kanıtı. Kademeli gelişimi, üç sayı tehdidine verimlilik ve hacim kattığı 2018-19 sezonunda hız kazandı. Ondan öncesinde şutlarının yalnızca %29,5’ini üçlük olarak kullanıyor ve %42,8 ile isabet buluyordu. Warren, orta mesafe şutlarına olan aşkı sayesine dikkat çekiyordu.
2019-20 sezonunda ise Warren, üç sayı tehdidinin gerçek olduğunu kanıtladı ve sezon durmadan önceye oranla daha fazla üçlük denemesine rağmen %37,5 ile isabet buldu.
Fanusta dikkat çeken Warren, daha önce olmaya çalıştığı oyuncunun geliştirilmiş versiyonu gibiydi. 1 Ağustos’ta takımının Philadelphia 76ers karşısında kazandığı maçta dokuz üçlük ile 56 sayı attı ve daha sonraki iki maçta da 34 ve 32 sayı attı. 8 Ağustos’ta ise 39 sayı atarak bir kez daha harika bir performans ortaya koydu.
Warren’ın playoff deneyimi kısa sürdü, Miami Heat karşısında yalnızca dört maç sürdü. Orada ise elit bir savunma karşısında maç başına 20,0 sayı attı ve 19 üçlük denemesinin dokuzunda isabet buldu. Başarılı ancak playoff öncesi Orlando takviminde yaptıkları gibi değildi.
Bir haftadan biraz daha uzun bir süredeki dört maçlık bir seriden bahsediyoruz. Warren, fanusta playoff öncesi altı maçta %57,8 ile üçlük atarken 31,0 sayı ortalaması yakaladı.
27 yaşındaki Warren, gelişmeye devam etmek için aşırı yaşlı değil ancak oyuncuların genelde sıçrama yaptığı 20’li yaşların başında da değil. Orlando’daki performansı, gösterdiği gelişimin bir kanıtı olarak daha iyi gözüküyor. Artık, istediği zaman istediği yerden skor üretebilen bir dış şut tehdidi. Fakat kariyerinin kalanı boyunca Klay Thompson gibi şut atacağı anlamına da gelmiyor bu durum.
Hüküm: Satılsın