By Dan Favale, Çeviri: Arma Kaynar/ info@eurohoops.net
Bu çevirinin tüm hakları Eurohoops Ltd. Şti.’ye aittir ve tamamının veya bir kısmının izinsiz kullanılması kesinlikle yasaktır.
Bu yazı 10 Kasım 2020 tarihinde BleacherReport’ta yayınlanmış ve uyarlanarak çevrilmiştir.
2020 NBA Draftını geride bıraktık ve bu dönemde sık sık eski draftlara göz atılan, yapılan yanlış ve doğru seçimleri değerlendiren yazılar okuduk.
Bugünkü yazımızda draft sınıflarını derin derin değerlendirmek yerine tek bir sorunun cevabını arayacağız: Eğer mevzubahis draft tekrar yapılsaydı, 1. sıra seçimi değişir miydi?
Benzer düşünce egzersizlerinde draft sınıflarının en iyi oyuncularının seçildiğini görürsünüz. Ama bu yazıda tam olarak bunu da yapmayacağız. Eğer uygun şartlar oluşursa hangi oyuncunun 1. sıra tercihini yapacak takım için en uygun isim olacağını da değerlendireceğiz.
Genellikle eski draftlarda seçilen oyuncuları tekrar sıralarken birinci sıraya doğal olarak en iyi oyuncu yazılır. Fakat bu yazıda sadece son 5 yılı değerlendireceğimiz için bazı draft sınıfları için elimizde yeteri kadar veri de yok. 1. sıradan seçim yapan takımların sonraki yıllarda nasıl ihtiyaçları olacağını da bildiğimiz için iki oyuncu arasında tercih yaparken uyumu da göz önünde bulunduracağız.
2015: Karl-Anthony Towns
Bunun yanında Towns’ın şut tehdidi sayesinde hücumu için alan açabilmesinin de benzeri lig genelinde neredeyse yok. Geride bıraktığımız üç sezonun hepsinde üç sayı çizgisinin gerisinden %40’ın üzerinde isabet oranı yakalayan Towns’tan daha fazla üç sayılık isabeti bulan tek pivot Brook Lopez.
Tüm bunlara ek olarak KAT, geçtiğimiz sezon Şubat ayında sol el bileğinden yaşadığı sakatlığa kadar da maç başına 4.4 asist ortalamasıyla oynuyordu.
İkili sıkıştırmalar üzerinden pas verme konusunda gün geçtikçe kendisini geliştiren Towns, saha görüşünü de her geçen gün geliştirdi. Giannis Antetokounmpo ve Charles Barkley, NBA tarihinde 25 sayı – 10 ribaund ve 4 asist ortalaması barajlarını geçip Towns’tan daha yüksek bir true shooting yüzdesine sahip olan isimlerin tamamını oluşturuyor.
2015 draft sınıfından başka hiçbir oyuncu, KAT’ın istikrarlı şekilde devam ettirebildiği zirve performansının yakınına yaklaşamıyor bile. 13. sırada seçilen Devin Booker, KAT’a en yakın olarak tercih olarak görülse de ligin en iyi 10 oyuncusu olarak değerlendirilmesi pek mümkün değil. Draftın 10. sırasında seçilen D’Angelo Russell da ligin en iyi 50 oyuncusu arasına belki girebilecek bir isim. Kristaps Porzingis’in yaşadığı sakatlıklarla birlikte Towns’a yaklaşması de pek mümkün değil.
Towns’ın şampiyon olacak bir takımın en iyi oyuncusu olup olamayacağına dair tartışmalar mutlaka devam edecektir. Ancak ne kadar az oyuncunun bu kategoriye girdiği düşünülünce Towns’ı bu konuda suçlamak da çok mantıklı değil.
25 yaşına girmek üzere olan Towns, bir şampiyonluk takımının en iyi oyuncusu olmasa bile o seviyeye çok yaklaşacak gibi gözüküyor.
Karar: Towns, net şekilde 2015 Draftının 1 numarası olmaya devam ediyor.