By Zach Chen – Çeviri: M. Bahadır Akgün / info@eurohoops.net
Bu çevirinin tüm hakları Eurohoops Ltd. Şti.’ye aittir ve tamamının veya bir kısmının izinsiz kullanılması kesinlikle yasaktır.
Bu yazı ilk olarak 30 Ekim 2020 tarihinde FadeawayWorld’de yayınlanmış ve uyarlanarak çevrilmiştir.
Geçen sezon NBA playofflarında sıradışı bir şeye tanıklık ettik. COVID-19 salgını nedeniyle NBA, playofflara Orlando Disney World’de ev sahipliği yapmak zorunda kaldı.
NBA’in fanus ortamında oynanmasının getirdiği birçok bariz ilginç gerçeğin yanı sıra basketbol dünyasını büyüleyen bir başka konu da University of Kentucky mezunu oyuncuların bu süreçte gösterdiği muhteşem yetenekler oldu.
Eski Kentucky Wildcats oyuncuları, NBA fanusunda harikalar yaratırken Lexington’daki elit basketbol okulunun ne kadar önemli yetenekler çıkardığını da göstermiş oldular.
NBA’de böylesi büyük bir gövde gösterisi yapan eski Kentucky Wildcats oyuncuları, basketbol dünyasını domine ediyor. Hatta bu oyuncular bir araya gelse belki de NBA’in en güçlü takımı ortaya çıkabilir.
Huzurlarınıza NBA’i domine edebilecek bir kadro oluşturabilecek Kentucky oyuncularını getiriyoruz…
İlk 5 Oyuncuları
Anthony Davis (Los Angeles Lakers)
Lakers‘ın süperyıldızı, geçen sezon dev bir takasla Lakers’a katılırken ligdeki bütün dengeleri değiştirmeyi başardı. Post oynayabilen, dışarıdan üretebilen, ribaund çekebilen, ikili sıkıştırmalara karşı üretebilen ve asist yaratabilen bir uzun olarak Anthony Davis, hem fiziksel olarak hünerli hem de zihinsel olarak güçlü olan az sayıdaki yetenekli oyuncudan biri. Topu yere vurma kabiliyeti, ona pivotlar ve uzun forvetler karşısında avantaj sağlıyor. Yetenekleri, fiziği ve ayak hareketleri ise guardlar karşısında avantajlı olmasının önünü açıyor.
Anthony ayrıca bu sezon daha da olgunlaştı. LeBron James’in hocalığı ve sert, savunmayı düşünen rol oyuncularının yardımı ile bu alanda da gelişti. Rakipler için her maçta kabus olan Anthony Davis, ilk NBA şampiyonluğunu kazandı ve elit seviyede devam ederse son olmayacak gibi gözüküyor.
Jamal Murray (Denver Nuggets)
NBA’de playofflarda Jamal Murray’den daha büyük bir çıkış yapan hiçbir oyuncu olmadı. Kanadalı oyuncu, tüm dünya onun muazzam rekabetçiliğine ve acımasız hücum moduna tanıklık ederken o da süperyıldız seviyesine yükseldi. Donovan Mitchell ve Utah Jazz karşısında ilk turdaki kıran kırana mücadelesinden itibaren Jamal Murray, maç başına 40-50 sayı atmayı alışkanlık hâline getirdi.
İkinci turda Jamal Murray’in hücum yetenekleri, Denver Nuggets‘ın LA Clippers gibi bir devi yıkmasını sağladı. Üçüncü turda Lakers‘a yenilseler de James, oynadığı sürece gelecekte rakiplere karşı büyük bir sorun çıkaracağı konusunda NBA’de nam salmış oldu.
Devin Booker (Phoenix Suns)
NBA yıldızlarının yeni jenerasyonu içerisinde muhtemelen en ölümcül hücum silahı olan Devin Booker, skorer yetenekleri ile nam saldı ve 70 sayılık maçı da efsanevi bir iş oldu.
Birkaç sezondur playoff oynayamasa da Devin, Suns‘ı fanusta çıktığı sekiz maçta da galibiyete taşıyarak nasıl gerçek bir yıldız olduğunu gösterdi. Suns, fanusta maç kaybetmedi. Monty Williams gibi kaliteli yeni bir koç, güçlendirilmiş Suns kadrosu ile geleceğin süper yıldızı için yarınlar parlak gözüküyor.
Karl-Anthony Towns (Minnesota Timberwolves)
Çok yönlü pivot, post oynayabilme, istediği zaman skor üretebilme, blok yapma, dış şut atma ve aynı zamanda takım arkadaşları için oyun kurma kabiliyetleri ile koçların hayallerini süsleyen bir uzun.
Maç başına 26,5 sayı, 10,8 ribaund, 4,4 asist, 0,9 top çalma ve 1,2 blok ortalamaları ile Karl, hem hücumda hem de savunmada her takım için harika bir çapa olabilir.
Bam Adebayo (Miami Heat)
Bütün hayatı boyunca favorinin karşısında olan Bam Adebayo, daha küçük yaşlarında o liseden bu liseye dolaşırken tek ebeveyni ile doğru düzgün bir evde bile yaşamıyor, bir konteynırın içinde hayatta kalma mücadelesi veriyordu fakat artık NBA finalinde oynamış bir All-Star.
Rakiplerinden daha fazla mücadele etme, daha fazla savaşma ve ayakta kalma kabiliyetleri, Miami Heat‘e her maçta kazanma fırsatı tanıyor.