By Utkan Şahin / info@eurohoops.net
Kadro planlaması, bir oyuncunun her zaman sınırlarını belirler.
Söz konusu ister takım üzerine kurulmuş olan bir büyük yıldız, isterse kenardan gelen bir rol oyuncusu olsun… Hiç farketmez. Bir oyuncunun saha içindeki verimliliğinin sınırları, kadro planlamasının ne kadar iyi yapılıp yapılmadığıyla belli olur.
Bus ebeple bir takımda hayal kırıklığı yaratan bir oyuncunun başka bir takıma geçtiğinde çok farklı performanslar sergilediğini görüyoruz ya da bir takımda çok iyi oynayan bir oyuncunun, başka bir takıma geçtiği zaman hayal kırıklığı olduğuna şahit oluyoruz.
Normal çünkü oyuncular ne kadar değerli olursa olsun, basketbol bireysel bir spor değil ve takım kurgusu, doğru rolleri bulma gibi konular oyuncuların sezonluk performanslarını etkiliyor.
Dikkatini bu konuya veren Eurohoops Fırın, sizler için EuroLeague’deki oyuncu performanslarını inceledi ve geçen sezona göre sayı ortalamasını en çok artıran 15 oyuncuyu buldu.
Tabii bu artışların bazıları oyuncuların aldığı süre ve rolün değişiminden kaynaklandığı için listeyi oluştururken bazı kurallarla yola çıktık. Hem geçen sezon hem de bu sezon 100 dakikadan en az süre alan ve 7 maçtan az süre alan oyuncuları listeyi dahil etmedik. Bu sebeple de mesela istatistik olarak bu listede yer almaya hak etse de geçen sezon 100 dakikadan az süre alan Rokas Jokubaitis listeye giremedi.
Neyse, lafı daha fazla uzatmadan karşınızda bu sezon sayı ortalamasını geçen sezona göre en çok artırmayı başarmış 15 oyuncu:
NOT: Hem 2019-2020 sezonu hem de 2020-21 sezonunda en az 100 dakika süre alan ve yine en az 7 maçta sahada yer alan oyunculara göre liste oluşturulmuştur.
15- Sergey Monia – Khimki Moskova
2019-2020 sezonundaki sayı ortalaması: 1.9 sayı (17 maçta ortalama 11 dakika)
2020-2021 sezonundaki sayı ortalaması: 5.1 sayı (9 maçta ortalama 19 dakika)
Fark: 3.1 sayı
Yaşlı kurt Sergei Monia, COVID-19 sayesinde bu listede!
Kariyerinin son yıllarında üçlük çizgisini kendine bir sınır kabul ederek sürekli oralarda dolaşan Rus oyuncu, geçtiğimiz sezon geniş rotasyonda genellikle pozisyonunda 3. sırada yer aldı.
Aslında bu sezonda onun için aynısı olması bekleniyordu ama pandemi işleri değiştirdi.
Sezon başında Khimki, takım içerisinde birden çok kişide çıkan vakalar sebebiyle sahaya 7 oyuncuyla çıkmak zorunda kalınca Sergey Monia da muhtemelen kendisinden beklediğinden daha fazla sürede kendini sahada buldu.
Yıllar sonra kendisini bir EuroLeague maçında 30 dakika sahada bulan yaşlı kurt, belki takımının kazanmasını sağlayamadı ama hala cebinde hala atacağı kurşunların olduğunu gösterdi.
14/28 ile %50 üçlük yüzdesi tutturan 37 yaşındaki forvet, haliyle geçen sezonki 1.9 sayı ortalamasını 5.1 sayıya kadar çıkardı.
Muhtemelen sezon sonuna kadar Monia’nın sayı ortalaması düşecek çünkü sahada kaldığı dakikalar yine düşmeye başladı ama çok da önemli değil, Rus oyuncu; hazır fırsatını bulmuşken EuroLeague’e güzel bir veda etme şansını buldu.
14- Shavon Shields – Olimpia Milano
2019-2020 sezonundaki sayı ortalaması: 9.5 sayı (26 maçta ortalama 25 dakika)
2020-2021 sezonundaki sayı ortalaması: 12.8 sayı (15 maçta ortalama 26 dakika)
Fark: 3.3 sayı
Olimpia Milano‘nun yaz döneminde yaptığı transferlerden sonra insanların takımı sürüklemesini beklediği birçok yıldız vardı.
Sonuçta bir takımın elinde Sergio Rodriguez, Malcolm Delaney, Kevin Punter, Gigi Datome ve Zach LeDay gibi isimler varsa böyle bir beklenti olması gayet doğal.
Fakat Shavon Shields sezonun ilk yarısı itibariyle bu beklentileri bozdu.
Sezon başında herkes Amerikalı forvetin daha çok savunmada fark yaratmasını beklese de Shields, hücumda da takımı adına öne çıktı ve kariyerinin en iyi başlangıçlarından birini yaptı.
Özellikle dış atışlarda oldukça yüzdeli oynayan Amerikalı forvet, çizgisinin arkasından 24/48 ile oynayarak fark yarattı. Yüzdesinin bu kadar yukarı çıkmasında bu sene daha çok yıldızla oynamasının etkisi olduğunu söyleyebiliriz ama diğer yandan da Shields, daha önceki sezonlarının birinde 26 üçlük isabeti, diğerinde de 28 üçlük isabeti bulmuştu. Dolayısıyla hücumda kendine bu açıdan daha çok güvendiği de açık.
Savunmada ne kadar özel bir oyuncu olduğunu düşünürsek; Amerikalı oyuncu, hücumda eğer bu seviyede devam edebilirse kariyeri için önemli bir eşiği atlayabilir.
13- Roland Smits – Barcelona
2019-2020 sezonundaki sayı ortalaması: 3.1 sayı (16 maçta ortalama 9 dakika)
2020-2021 sezonundaki sayı ortalaması: 6.5 sayı (16 maçta ortalama 15 dakika)
Fark: 3.4 sayı
Roland Smits ise sonunda hak ettiği değeri gördüğü için bu listeye girmeyi başardı.
Atletizmi ve fiziksel olarak doğuştan bir ters eşleşme olmasından dolayı hücumda değerli bir opsiyon olsa da Letonyalı forvet, yıllardır Barcelona’da bir türlü takım içerisinde hak ettiği rolü alamadı. Hele hele geçen sezon Mirotic’in gelmesinin arkasından olmayan rolü daha da küçüldü.
Bu sezon takımın başına geçen Saras ise ona hak ettiği değeri verdi ve şu ana kadar karşılığını aldı.
Saras, Mirotic’e daha fazla dinlenme şansı verirken Smits de yıldız oyuncunun yedeği olarak ondan düşen dakikaları çok iyi değerlendirdi. Hatta sadece bu kadarla da kalmadı. Mirotic’in olmadığı Valencia maçında 15 sayıyla oynayarak takımının sahadan zaferle ayrılmasını sağladı.
Smits’in rolündeki değişiklikte sayı ortalamasının 3.4 sayı artmasını sağladı. Açıkçası bence 25 yaşındaki oyuncu için bu sadece bir başlangıç. Belki büyük takımlar için savunmada bazı zaafları var ama doğru bir takımda Smits, hücumda sürükleyici oyuncu olabilecek yeteneklere sahip.
12- Vyacheslav Zaytsev – Khimki Moskova
2019-2020 sezonundaki sayı ortalaması: 2.8 sayı (19 maçta ortalama 12 dakika)
2020-2021 sezonundaki sayı ortalaması: 6.3 sayı (16 maçta ortalama 17 dakika)
Fark: 3.5 sayı
Vyacheslav Zaytsev, ilk bakışta Sergey Monia’yla aynı sebepten bu listede…
Sezon başında Khimki’nin COVID-10 yüzünden önemli oyuncularından yoksunken şanslı azınlık içerisinde olan Rus guard, o haftalarda sahada yer alarak sayı ortalamasını yükseltti.
Evet, Zaytsev’in sayı ortalamasının artmasının ana sebebi bu ama sadece bu değil.
Atletik guard, zaten yıllardır Khimki’nin kaotik ortamında daha fazla süre alabileceğini gösteren performanslar ortaya koyuyordu ama koçlarının saha dışı sebeplerden dolayı ona bir türlü güvenememesi onun süresini de rolünü de hep kısıtladı.
Zaytsev, üst üste 4 haftada da çift haneli sayılar üreterek bunun ne kadar hatalı bir karar olduğunu herkese bir kez daha gösterdi. Özellikle Real Madrid deplasmanındaki 21 sayı, 9 asistlik performansı oldukça özeldi.
Tahmin edersiniz ki bu, işleri onun adına hemen değiştirmedi.
Yıldızlar döndükten sonra Zaytsev’in süreleri yine oldukça düştü ama son haftalarda onu yine 20 dakika civarı sahada görmeye başladık ve bu da ortalamalarına bir standart getirdi.
Umarım aldığı bu süreler tekrardan düşmez çünkü Zaytsev, bu dakikaları hak ediyor.
11- Shelvin Mack – Panathinaikos
2019-2020 sezonundaki sayı ortalaması: 4.9 sayı (11 maçta ortalama 17 dakika)
2020-2021 sezonundaki sayı ortalaması: 8.6 sayı (8 maçta ortalama 18 dakika)
Fark: 3.7 sayı
Shelvin Mack, EuroLeague’deki ikinci şansını iyi kullananlardan…
2019 yazında NBA’den önemli bir beklentiyle EuroLeague’e gelen Amerikalı guard, Milano‘daki yarım sezonunda gözden düşmüştü. Aslında 28 yaşında Avrupa’ya gelmiş çaylak bir Amerikalı guard olarak adaptasyon sürecinin uzun sürmesi normaldi. Fakat hem Messina’yla yıldızlarının bir türlü barışmaması hem de Milano‘nun kazanmaya başlamak için vaktinin olmaması sebebiyle Mack, sezon ortasında gönderildi.
İsrail’de Hapoel Jerusalem’de kendini bulan Amerikalı guard, geri dönüşü Panathinaikos‘la yaptı.
Tarihinin kadro kalitesi açısından en zorlu günlerini yaşayan Yunan devi, sezon başında bir türlü doğru guardı bulamayınca onu getirdi ve şans verdi.
İkinci şansını iyi kullanan Mack, ilk maçında Efes‘e karşı 18 sayıyla oynayarak en iyi maçını çıkardı. Amerikalı guard, aynı istikrar da devam etmedi belki ama zaman zaman hücumda yaşadığı patlamalarla takım içerisinde bir opsiyon olabileceğini gösterdi. Panathinaikos da onun opsiyonlu kontratını sezon sonuna kadar uzattı.
Mack’in hala uzun vadede de kendini geliştirmesi gereken yerler var ama Milano’daki macerasından sonra Panathinaikos’ta çok daha verimli olduğu da kesin.
10- Luca Vildoza – Baskonia
2019-2020 sezonundaki sayı ortalaması: 7.1 sayı (16 maçta ortalama 23 dakika)
2020-2021 sezonundaki sayı ortalaması: 10.9 sayı (13 maçta ortalama 25 dakika)
Fark: 3.8 sayı
Luca Vildoza geri döndü.
Son yıllarda Avrupa basketbolunda en çok dikkat çeken 25 yaş altı yeteneklerden biri olan Arjantinli guard, ülkesi ve kendisi için rüya gibi geçen 2019 Dünya Kupası’ndan sonra geçen sezonu biraz sallantıda geçirmişti.
Baskonia takımın kısa lideri olarak ona çok güvense de Vildoza hücumda felaket bir sezon geçirirken sakatlıklar da sezon boyunca bir türlü peşini bırakmadı.
Bu sezona ise daha taze ve enerjik bir şekilde geri dönen yıldız oyuncu, kısa sürede basketbolseverlere izlemesi ne kadar zevkli bir oyuncu olduğunu hatırlattı.
%40 ile eski üçlük yüzdesine geri dönen Vildoza, beklendiği gibi hücumda Pierria Henry’le birlikte takımın sürükleyici oyunculardan oldu ve 10.9 sayı ortalamasıyla kariyerinin en yüksek ortalamasını tutturdu.
Yine de bu performans onun için de bir başlangıç!
Arjantinli guard, şu anda Avrupa’nın gözde kısalarından biri ve oyunu istikrarı kavuştukça onu kadrosuna katmak için daha çok takım çaba gösterecektir.
9- Krunoslav Simon – Anadolu Efes
2019-2020 sezonundaki sayı ortalaması: 8.9 sayı (27 maçta ortalama 23 dakika)
2020-2021 sezonundaki sayı ortalaması: 12.8 sayı (14 maçta ortalama 27 dakika)
Fark: 3.9 sayı
Krunoslav Simon bu listede çünkü her zamanki gibi takımının kazanması için ne gerekiyorsa onu sahaya koyuyor.
Dört sezondur kariyerinin ikinci baharında Anadolu Efes‘te çok özel bir performans sergileyen Hırvat forvet, lacivert-beyazlıların en kritik oyuncularından biri olmayı başardı.
Belki ne Larkin ne de Micic kadar öne çıktı Simon ama Efes‘in kazanması için o gün sahada ne gerekiyorsa yaptı. Bazen ribaundlara yardım etti, bazen de herkesin durduğu anda üreterek takımını düzlüğe çıkardı.
Hırvat yıldıza bu sezon hücumda daha da fazlasını üstlenmek düştü.
Takımın iki büyük yıldızı, Larkin ile Micic sezona beklendiği gibi giremeyince sorumluluğu üstüne alan Simon, takımını sürüklemek için özel performanslar ortaya koydu. Bu performanslar da onun Zagreb’ten beri – 2010/11 – EuroLeague kariyerindeki en yüksek sayı ortalamasını tutturmasını sağladı.
Larkin ve Micic’in devreye girmesiyle birlikte sezon sonuna doğru 35 yaşındaki forvetin belki sayı ortalaması düşebilir ama hiç önemli değil, Simon takımının kazanması için sahada kendine yapacak bir şeyler her türlü bulur.
8- Aaron White – Panathinaikos
2019-2020 sezonundaki sayı ortalaması: 2.1 sayı (15 maçta ortalama 10 dakika)
2020-2021 sezonundaki sayı ortalaması: 6.6 sayı (14 maçta ortalama 20 dakika)
Fark: 4.5 sayı
Aaron White da Shelvin Mack’le aynı hikayeden geliyor.
Zalgiris‘teyken atletizmi ve sahaya koyduğu enerjisiyle dikkat çeken Amerikalı uzun, geçtiğimiz sezon Olimpia Milano‘da fena halde yere çakıldı.
Takımın yaşlı rotasyonu sebebiyle sahada ona iş düşmesi bekleniyordu ama ilk günden beri Messina’yla ikisinin yıldızları hiç barışmadı ve White kariyerinin en kötü dönemlerinden birini çıkardı. Hal böyle olunca zaten hücumda çok fazla özelliği olmayan Amerikalı oyuncunun sayı ortalaması 2.1 sayıya kadar düştü.
Sezon ortasında Milano‘dan kavga ederek ayrılan White, Tenerife’de geçirdiği dönemin ardından Panathinaikos‘la lige geri döndü.
Atina’da da sezona biraz yavaş giren atletik forvet, sonraki haftalarda açılarak ribaundlar ve savunmada verdiği katkıyla dikkat çekti. White, işin hücumda tarafında belki Zalgiris‘teki ortalamalarını yakalayamadı henüz ama saha içi yüzdelerinin kariyerinin en yükseği olduğunu hesaba katarsak; yakın zamanda sayı ortalamasını daha da artırabilir.
7- Walter Tavares – Real Madrid
2019-2020 sezonundaki sayı ortalaması: 7.2 sayı (28 maçta ortalama 22 dakika)
2020-2021 sezonundaki sayı ortalaması: 11.9 sayı (16 maçta ortalama 24 dakika)
Fark: 4.7 sayı
Walter Tavares, Avrupa basketbolunun başına bela olmaya devam ediyor.
Avrupa’ya geri döndüğü günden beri 2.21’lik boyuyla kıtanın eşleşilmesi en zor oyuncularından biri olan Tavares, yarattığı haksız rekabetle Avrupa basketbolunu değiştirdi. Avrupa’da onun boyunda böylesine mobil başka bir oyuncu olmaması sebebiyle diğer bütün takımlar, 2.21’lik bir pivota bir çare bulmak için yanıla yakıla çözüm üretme çabalarına girişti.
Real’in rakipleri için kötü bir haberim var; işleri artık eskiye göre daha da zor.
Geldiği günden bu yana EuroLeague’in en özel savunmacılarından biri olan Tavares, işin hücum tarafında da önemli bir adım attı.
Belki 28 yaşındaki pivot, hücumda kendine yeni bir silah katmadı ama çok daha keskin ve hazır olunca bir anda hücumdaki verimliliği de yükseldi. Geçtiğimiz sezon 85 ikilik isabet bulan Tavares’in bu sezon ise 75 isabet bulması biraz da bundan.
Hücumdaki performansını istikrarlı bir hale de getirmeyi başaran dev pivot, 16 maçın 10’unda çift hanelere çıktı. Haliyle de sayı ortalaması bir anda 4.7 sayı kadar arttı.
6- Achille Polonara – Baskonia
2019-2020 sezonundaki sayı ortalaması: 3.1 sayı (27 maçta ortalama 12 dakika)
2020-2021 sezonundaki sayı ortalaması: 9.6 sayı (14 maçta ortalama 28 dakika)
Fark: 6.5 sayı
Baskonia yine kimsenin cesaret edemediği bir hamleyi yaparak ödülü kapmayı başardı.
Kariyerinin başındayken herkes bir gün Achille Polonara’nın EuroLeague’e gideceğini düşünüyordu ama İtalyan uzun, yaşadığı sakatlıkların da etkisiyle bu fırsatı ancak 28 yaşındayken bulabildi.
EuroLeague’deki ilk sezonunda zaman zaman parlasa da kendini çok da gösteremeyen Polonara, İspanya Ligi’ndeki şampiyonlukta büyük bir rol oynayarak bu fırsatı bulmuştu.
Orada yaptıklarıyla aradığı özgüveni bulan İtalyan oyuncu, ikinci sezonuna mükemmel başladı.
Bitmek bilmeyen enerjisiyle oyunun her alanında olan Polonara, Tonye Jekiri’nin beklentilerin altında kalan performansını da sahada kapatarak sezonun dikkat çeken çıkışlarından birini yapmayı başardı.
Enerji ve istek gerektiren bütün istatistiklerde ilk 10’da olan Polonara, sayı istatistiğinde de oldukça verimli bir şekilde 9.6 sayıyı görerek kariyerinin zirvesine çıktı.
Polonara bu performansıyla da bir önceki yıl aynı takımda olan oyuncular arasında sayı ortalamasını en çok yükselten oyuncu oldu.
5- Alec Peters – Baskonia
2019-2020 sezonundaki sayı ortalaması: 4.2 sayı (27 maçta ortalama 13 dakika)
2020-2021 sezonundaki sayı ortalaması: 11.8 sayı (14 maçta ortalama 22 dakika)
Fark: 7.6 sayı
Bu sezon Baskonia‘da sayı ortalamasını en çok yükselten oyuncunun Achille Polonara olduğunu düşünüyorsanız fena halde yanılıyorsunuz.
Alec Peters ondan bu ünvanı çalmayı başardı.
Amerikalı uzun, hem CSKA Moskova hem de Anadolu Efes‘te dış şut performansıyla dikkat çekse de sahada istikrarı bulmakta hep zorlanmıştı. Farklı hedefleri olması sebebiyle Efes ile CSKA da ona bu istikrarı saha içerisinde sunamamıştı.
Bu yaz Baskonia‘ya gelerek kariyerinde farklı bir pencere açtı Peters.
Bitiricilik açısından Vitoria ekibinin saha içerisindeki en önemli kozlarından biri haline gelen şutör, 4 numarada büyük bir fark yaratarak 11.8 sayı ortalaması tutturdu ve takımının en iyisi oldu.
İstikrar açısından hala bir gelişim açısından olduğunu düşünürsek, Peters’ın sayı ortalaması yakın zaman içerisinde daha da yukarıya çıkarması kimse için sürpriz olmaz.
4- Jordan Loyd – Kızılyıldız
2019-2020 sezonundaki sayı ortalaması: 11.1 sayı (18 maçta ortalama 21 dakika
2020-2021 sezonundaki sayı ortalaması: 18.7 sayı (15 maçta ortalama 29 dakika)
Fark: 7.6 sayı
Jordan Loyd, rolünün değişmesi sebebiyle bu listede!
Gecikmeli de olsa geçtiğimiz sezon EuroLeague’e gelen Amerikalı skorer, Valencia‘da geçtiğimiz yıl tamamlayıcı oyuncu rolündeydi. Bojan Dubljevic’in üzerine kurulan takımda skoru sürükleyecek kısa olarak kendine rol bulan Loyd, zaman zaman yaşadığı büyük skor patlamalarıyla bunu yapabileceğini gösterdi.
Hatta Ponsarnau’nun bitmek bilmeyen rotasyon isteği sebebiyle zaman zaman alev alev yanarken kendini kenarda bulduğu maçlarda oldu.
Yaz döneminde İspanya’dan Sırbistan’a geçiş yapan Amerikalı skorer, yardımcı oyuncu görevinden takımı lideri olma görevine soyundu ve şu ana kadar bireysel anlamda sezonun dikkat çeken isimlerinden biri olmayı başardı.
Kızılyıldız koç kaynaklı bir sebeple olabileceğinden daha kötü bir takım olsa da Loyd, işin hücum tarafından üstüne düşeni fazlasıyla karşılayarak 18.7 sayı ortalaması yakaladı ve sayı krallığında 2. sıraya yerleşti.
Amerikalı oyuncu adına kariyerinin bir dönemi artık tamam.
Tüm Avrupa onun özel bir skorer olduğunu biliyor. Onun kariyeri için artık cevap bekleyen soru; küçük takımda harika istatistikler üreten bir oyuncudan büyük takımda fark yaratabilen bir oyuncuya geçip geçemeyeceği…
3- Jalen Reynolds – Bayern Münih
2019-2020 sezonundaki sayı ortalaması: 5.7 sayı (12 maçta ortalama 13 dakika)
2020-2021 sezonundaki sayı ortalaması: 13.4 sayı (16 maçta ortalama 20 dakika)
Fark: 7.7 sayı
Bayern Münih, tartışmasız 2020-21 sezonunun en güzel ve en büyük sürprizlerinden birisi.
Andrea Trinchieri’nin önderliğindeki Bavyera temsilcisi, aralarında Fenerbahçe Beko ve Anadolu Efes galibiyetlerinin de bulunduğu bir başlangıç yaptı ve beklentilerin üzerine çıkmaya devam ediyor.
Bu başlangıçta farklı dinamikler söz konusu. Elbette birisi de Jalen Reynolds’un performansı.
İtalya yıllarında bu potansiyeli vaad eden Jalen Reynolds’un ardından gelen Maccabi, Barcelona ve Rusya maceraları istenilen şekilde sonuçlanmamıştı.
Bayern, ona bir şans daha verme kararı aldı.
Alman ekibinde bunu çok iyi değerlendiren Reynolds da 13.4 sayı ortalaması ve galibiyetlere yaptığı katkı ile ne kadar önemli bir parça olduğunu herkese gösteriyor.
2- Wade Baldwin – Bayern Münih
2019-2020 sezonundaki sayı ortalaması: 5.5 sayı (24 maçta ortalama 16 dakika)
2020-2021 sezonundaki sayı ortalaması: 13.3 sayı (16 maçta ortalama 26 dakika)
Fark: 7.8 sayı
Wade Baldwin’in ilk Avrupa deneyimi, ‘çorba’ kıvamındaki Olympiakos’ta hüsran ile sonuçlanmıştı.
NBA Draftlarında ilk turda seçilmiş bir oyuncuydu. Ondan beklentiler yüksekti. Karşılayamadı, Avrupa’daki ilk senesi de felaketten hallice geçince oyuncu yüksek sesle sorgulanmaya başladı.
Bir çıkışa ihtiyacı vardı, onu evinde hissettirebilecek bir yuvaya ve ona güvenen bir koça…
Wade Baldwin’in Bayern’de bulduğu şey tam olarak böyle.
Alman ekibinin saha içi lideri olan Baldwin, bu iyi başlangıca 13.3 sayı ortalamasıyla katkı yapıp saha içinde her departmanda takımına yardımcı oldu.
Görece daha büyük takımların radarına girmiş olması muhtemel. Sezon sonuna kadar bu performansını 1 tık daha yukarı çekebilirse bu, onun maaşına da yansıyacaktır.
1- Nemanja Nedovic – Panathinaikos
2019-2020 sezonundaki sayı ortalaması: 7.9 sayı (17 maçta ortalama 16 dakika)
2020-2021 sezonundaki sayı ortalaması: 16.6 sayı (14 maçta ortalama 27 dakika)
Fark: 8.7 sayı
Nemanja Nedovic, yukarıda yaptığımız giriş için en iyi örnek.
Alt yaş gruplarından önemli bir yetenek olacağını herkesin bildiği Sırp guard, kariyeri boyunca hem büyük iniş çıkışlar yaşadı. Bir taraftan sürekli sakatlıklarla uğraşan Nedovic, – ki bir ara bu yüzden basketbolu bırakma noktasına geldi – diğer taraftan kendine doğru alanı ve görevi bulmakta zorlandı.
Valencia‘da bir hayal kırıklığı olarak başlayan ikinci Avrupa döneminde Malaga’da kendini bulan Sırp yetenek, orada takımın lideri olarak harika bir performans gösterince 2018’de büyük bir kontratla Milano‘nun yolunu tuttu.
İtalya’da bir kez daha kaybolan Nedovic, başka yıldızların yanında kendine verimli olmanın yolunu bulamadı ve hayal kırıklığı yaşattı.
Bu sezon Panathinaikos‘un yolunu tutan yetenekli skorer, takımın lideri olmak için fırsat bulunca bir kez daha alev gibi yanmaya başladı. Sezona biraz yavaş girse de Fenerbahçe maçıyla birlikte takımın iplerini eline almaya başlayan Nedovic, son 11 maçın 10’unda çift haneli sayılar üretti. Yetmedi, geçtiğimiz hafta Maccabi potasına 39 sayı göndererek kariyer rekorunu kırdı.
Sezonun devamında muhtemelen Nedovic’in sayı ortalaması daha da artacak ama önemli olan pek de bu değil. Nedovic bir oyuncunun verimli olmak için doğru şartlara ihtiyacı olduğunun en iyi örneği ve onun hakkında beklentileri olanların bu ihtiyacı asla unutmaması gerekiyor.
Basketbol gündemindeki en son gelişmeleri kaçırmamak için tıklayın!