By Kerry Miller, Çeviri: Arma Kaynar / info@eurohoops.net
Bu çevirinin tüm hakları Eurohoops Ltd. Şti.’ye aittir ve tamamının veya bir kısmının izinsiz kullanılması kesinlikle yasaktır.
Bu yazı 9 Aralık 2020 tarihinde BleacherReport’ta yayınlanmış ve uyarlanarak çevrilmiştir.
Kevin Durant ve Greg Oden’ın liseden mezun olduktan sonra 1 yıl bekleyip NBA Draftına katılması sanki dün gibi. Ancak 2022-23 sezonunda oyuncuların kolejde 1 yıl oynadıktan sonra drafta katılabilmesini sağlayan kuralın 17. yılı dolacak.
Bu 17 yıllık dönem boyunca liseden çıkar çıkmaz NBA’e gelebilecek yetenekteki birçok oyuncunun kolejde çok özel işler başardığını gördük. Peki bu oyunculardan en iyi sezonu geçiren isim kimdi? Bu yazıda sadece liseden mezun olduktan sonraki 1 sene boyunca oyuncuların neler yaptığına bakacağız. Durant, Michael Beasley’den daha iyi bir profesyonel kariyere sahip oldu. Kevin Love’ın NBA kariyerinde Greg Oden’a kıyasla çok daha fazla başarı var. Ancak bu yazıda bunların hiçbirinin önemi olmayacak.
Oyuncuları sıralarken istatistiklerini ve bireysel ödüllerini göz önünde bulunduracağız. Ancak bu isimler NCAA turnuvasında karşı karşıya geldiyse o maçın sonucunu da tamamen göz ardı etmek pek de mantıklı olmayacaktır.
Kolejde oyuncuların 1 oynayıp NBA’e gelmesine izin veren kural yürürlüğe girmeden önce çok az oyuncu kolejde 1 yıl kalıp lige geliyordu. Ancak bu yazıya Carmelo Anthony’yi de almasaydık bazı şeyler eksik kalırdı.
Mansiyon Ödülü
Derrick Rose, Memphis (2007-08)
Tyreke Evans, Memphis (2008-09)
John Wall, Kentucky (2009-10)
John Calipari, kariyeri boyunca bahsettiğimiz kuraldan en çok yararlanan isim oldu. Calipari’nin standartlarında bile 3 yıl üst üste 3 tane harika oyun kurucuya sahip olmak gerçekten saçmaydı. Calipari’nin bu takımlarının hiçbiri şampiyonluk kazanamadı ancak bu 3 yıl boyunca tecrübeli koçun takımları 106-9’luk bir dereceye sahipti.
Hem Rose hem de Wall, NBA Draftlarında 1. sıradan seçildiler. Ancak bu isimler arasında en iyi kolej kariyerine sahip olan isim Tyreke Evans’tı. 40 dakika başına 23.6 sayı – 7.4 ribaund – 5.3 asist – 2.9 top çalma ve 1.1 blok ortalamaları tutturan Evans, asist dışındaki bütün kategorilerde hem Rose hem de Wall’u geride bırakmayı başarmıştı.
Joel Embiid, Kansas (2013-14)
Koç Bill Self bile Joel Embiid’in gerçek potansiyelini sezonunun ilk ayı geride kalana kadar fark etmemiş olacak ki yıldız oyuncu sezonun 9. maçında ilk beşe yerleşmişti. Adil olmak gerekirse Embiid, o dönemde sık sık faul ve top kaybı yapan ham bir yetenekti. Ancak kolej seviyesine ayak uydurduktan sonra ne kadar özel bir yetenek olduğunu herkese göstermişti.
Embiid’in Mart ayının başında bacağında stres kırığı yaşaması büyük bir şanssızlıktı. Eğer yıldız oyuncu sakatlanmasaydı Kansas seneyi şampiyon olarak tamamlayabilirdi.
Karl Anthony-Towns, Kentucky (2014-15)
Karl Anthony Towns’ın 10.3 sayı – 6.7 ribaunt – 2.3 blok ortalamaları çok da etkileyici değildi. Ancak bunun en büyük sebebi Kentucky’nin derin rotasyonundan kaynaklanıyordu. Sezon boyunca da doğru düzgün bir rekabetle karşı karşıya kalmamışlardı. Ancak işler zora girdiğinde Wildcats takımı her zaman ipleri Towns’a teslim ediyordu. O da zaten tam olarak bu yüzden NBA Draftının 1. sırasında seçildi.
Jahlil Okafor, Duke (2014-15)
Jahlil Okafor, şampiyonluk yaşayan Duke kadrosunun 7 kişilik rotasyonunun en önemli parçasıydı. Sezonun son 4 maçında 10.8 sayı – 6.3 ribaunt ortalamaları yakalayan Okafor, NBA seviyesinde bekleneni karşılayamadı. Sezon sonunda da kolej seviyesinde yılın oyuncusu tartışması Jahlil Okafor ile Frank Kaminsky arasında geçmişti.
Lonzo Ball, UCLA (2016-17)
Babası hakkında istediğinizi diyebilirsiniz ancak Lonzo Ball’un liderlik ettiği UCLA takımını izlemek gerçekten büyük keyifti. Ball, savunmada çok da bir şey yapmıyordu ancak onun saha görüşü ve şut yeteneği Bruins’ı savunmayı neredeyse imkansız hale getiriyordu.
Deandre Ayton, Arizona (2017-18)
Ayton’ın yakaladığı istatistikler gayet etkileyiciydi. Ancak onunla alakalı belki de en etkileyici olan şey sene boyunca FBI ve ayakkabı firmalarıyla alakalı geçirilen soruşturmaya rağmen tamamen oyununa odaklanabilmesiydi. Ayton, dikkat dağıtıcı tüm etmenlere rağmen sezonu double-double ortalamayla bitirdi ve sezonu hem All-American hem de 1. sırada seçilerek bitirdi.
10. Ben Simmons, LSU (2015-16)
Sezon İstatistikleri: 19.2 sayı – 11.8 ribaunt – 4.8 asist – 2.0 top çalma
NCAA turnuvası 1985 yılında 64 takıma genişlediğinden beri bu turnuvada oynamayan en iyi oyunculardan bir tanesi büyük olasılıkla Ben Simmons. Damian Lillard ve Paul George gibi isimler de NCAA turnuvasında hiç oynamadı ancak büyük okul takımlarını dikkate aldığımızda öne çıkan isimler olark gözümüze Simmons, Chris Bosh ve Klay Thompson çarpıyor.
Ancak Simmons’ın yakın tarihin en iyi kolej oyuncularından birisi olduğunu anlamamız için NCAA turnuvasında onu izlememize gerek yoktu.
Kolej kariyeri boyunca hiç triple-double yapmasa da Simmons, LSU kariyeri boyunca toplam 23 double-double’a imza attı. Bu maçlardan bir tanesinde Simmons, 21 sayı – 20 ribaunt – 7 asistlik muhteşem bir performans da sergilemişti. Bir sonraki gece de 14 ribaunt – 10 asistlik bir double-doube yapmıştı. Simmons, aynı sezonda takımının North Florida’dan 108 sayı yediği bir karşılaşmada 43 sayı – 14 ribaunt – 7 asist – 5 top çalma ve 3 blokluk inanması güç bir performansa imza atmıştı.
LSU’nun o sezon 14 maç kaybetmesi Simmons’ın suçu değildi. Ancak buna rağmen 2.10 byundaki bir forvetin sayı, ribaunt- asist, top çalma ve blok kategorilerinde takımının lideri olduğunu izlemek gayet keyifliydi.
9. Trae Young, Oklahoma (2017-18)
Sezon İstatistikleri: 27.4 sayı, 8.7 asist, 3.9 ribaunt, 1.7 top çalma – %36.0 üç sayı
Trae Young’ın kolej kariyerine dair belki de en ilginç olan şey gösterdiği performansın hiç beklenmemesiydi.
Young, liseden çıktığında en gözde oyunculardan bir tanesiydi ancak ülke genelindeki oyuncular arasında 2017 sınıfında en iyi 23. oyuncu olarak görülüyordu. Genellikle kolejde sadece 1 sene kalacak oyuncuların bu kadar aşağıda sıralandığını görmeyiz. Örnek olarak belirtmemiz gerekirse bu listede yer alan oyuncuların hepsi ülke genelinde en iyi 5 oyuncudan birisi olarak görülüyordu.
Buna ek olarak Young, bir önceki sezon 11-20’lik bir dereceye sahip olan Oklahoma’nın formasını giyiyordu.
Oyuncu listelerinde bu kadar aşağıda yer alan bir oyuncunun bu kadar zayıf bir takıma gidip bütün ülkenin ilgisin toplaması pek karşılaşılan bir şey değildir. Ancak Young’ın oynadığı neredeyse her maç ülke çapında çok büyük ilgi topladı. Big 12 konferansı, bir noktadan sonra Young’ı fazlasıyla yordu ancak yıldız oyuncu kolejdeki ilk 16 maçında 30.1 sayı – 10.0 asist ortalamalarıyla oynuyordu.