2020-21 NBA: Joel Embiid’in MVP İddiası (9. Hafta Panoraması)

22/Şub/21 09:34 Şubat 22, 2021

admin69

22/Şub/21 09:34

Eurohoops.net

Eurohoops Fırın, 2020-21 NBA sezonu boyunca her haftanın ön plana çıkanlarını huzurlarınıza taşıyacak…

By Arma Kaynar / info@eurohoops.net

Bu yazının tüm hakları Eurohoops Ltd. Şti.’ye aittir ve tamamının veya bir kısmının izinsiz kullanılması kesinlikle yasaktır.

NBA’de geride bıraktığımız haftanın en önemli olaylarının başında şüphesiz All-Star maçında ilk beş oynayacak oyuncuların halk oylaması sonunda belli olması geliyordu. Geçtiğimiz yıl All-Star seçilememesi büyük ses getiren Bradley Beal, All-Star maçının ilk beşlerine seçilirken Joel Embiid de muhteşem performansını devam ettirdi. Son şampiyon Los Angeles Lakers’ın sakatlıkların da etkisiyle son dönemdeki kötü hücum performansı da bu hafta değineceğimiz konular arasında yer alıyor…

Bradley Beal Muradına Erdi

Geride bıraktığımız 1-2 sezonda NBA takipçilerinin en çok kurduğu cümleler arasında “Bradley Beal, All-Star seçilmeli” kesinlikle zirvede yer alıyordu. Bu sezon Washington Wizards çok kötü durumda olsa bile ligin sayı kralı olan Beal; taraftarlar, medya mensupları ve oyuncular arasında yapılan oylama sonunda doğu konferansındaki guardlar arasında birinci sırada yer alarak All-Star maçına ilk beş başlayacak oyuncular arasında yer almaya hak kazandı.

Bir önceki yılda da çok iyi bir performans gösteren Beal’ın takımının başarısız bir konumda olması sebebiyle All-Star seçilememesi, sık sık eleştirilen bir konu haline gelmişti. Geçen sene 30 sayının üzerinde bir ortalama tutturmasına rağmen All-Star seçilmeyen tarihteki ilk oyuncu olan Beal, kadrolar açıklandığı esnada NBA’in en skorer 6. oyuncusu konumundaydı.

Beal’ın All-Star maçında yer almayacağı belli olduktan sonra yıldız oyuncunun nişanlısından menajerine kadar Wizards organizasyonunda bulunan neredeyse herkes bu durumdan duydukları memnuniyetsizliği dile getirmiş ve bunun bir haksızlık olduğunu dile getirmişti.

Bu algının ve insanların Beal’ın gösterdiği muhteşem performansına rağmen Wizards’ın çok kötü durumda olmasının da etkisiyle yıldız oyuncunun etrafındaki algı fazlasıyla değişti. NBA özellikle bu sene NBA takip eden neredeyse herkesin sempatisini kazanan Beal, maç başına 32.8 sayı attığı sezonda All-Star ilk beşine seçilme mutluluğuna ulaştı.

NBA kamuoyu, yaklaşık son 2 yıllık dönemde sürekli olarak Bradley Beal’ın All-Star seçilmesi gerektiğini konuşuyordu ve bu istek sonunda gerçeğe dönüştü. NBA takipçilerinin son yıllarda en çok konuştuğu konulardan bir tanesi de Beal’ın Wizards’tan takas olması gerektiği. Belki basketbol severler bu ihtimali de konuşa konuşa gerçeğe çevirebilir…

Los Angeles Lakers’ın Hücum Sorunları

Anthony Davis’in yaşadığı sakatlık ve Dennis Schröder’in sağlık protokolleri sebebiyle takımdan uzak kalması kesinlikle son şampiyon Lakers’ın performansını etkileyen bir faktör. Bunları unutmamak gerekiyor ancak Los Angeles ekibinin özellikle son dönemde üçlük çizgisinin gerisinden gösterdiği kötü performans endişe uyandırıcı seviyede.

Buradaki sıkıntı Los Angeles temsilcisinin sadece üç sayı çizgisinin gerisinden kötü şut atması da değil. Lakers, üçlük çizgisinin gerisinden şansını çok az deniyor. Koç Vogel, geçtiğimiz günlerde Denver Nuggets’a kaybettikleri maçın ardından yaptığı açıklamalarda da bu konuya değinmiş ve kullandıkları üç sayı miktarını arttırmaları gerektiğini söylemişti.

Bir sonraki Brooklyn Nets maçında önceki iki maçtan daha fazla üçlük deneyen Lakers (30), sadece %26.7’lik bir isabet oranı sağlayınca bu son şampiyonun sorunlarını çözmesi için yardımcı olmadı ve Los Angeles ekibi Nets’e de kaybetmekten kurtulamadı.

Şu anda NBA’in maç başına en çok üçlük deneyen 26. takımı olan Lakers, isabet oranında da 18. sırada bulunuyor. Bu istatistikler günümüz NBA’inde şampiyonluk iddiası olan bir takım için çok da ideal değil. Lakers’ın bu alanlarda yakaladığı istatistikler Şubat ayında da ciddi bir düşüş göstermiş vaziyette. Bunun etkisi olarak Şubat ayının başında hücum ratinginde 7. sırada olan Lakers, 12. sıraya kadar da gerilemiş durumda.

Şubat ayı boyunca hücum ratinginde 24. sırada olan Lakers’ta Davis’in yokluğunun önemli bir faktör olduğunu söyleyebiliriz.

Buna rağmen Lakers’ın özellikle boyalı alanda sahip olduğu verimliliğin lig genelinin zirvesinde yer aldığını da belirtmek gerekiyor. Boyalı alandan bulunan isabetlerde ligin 3. sırasında yer alan Lakers, boyalı alandan kullanılan şutların yüzdesinde de 2. sırada bulunuyor. Sakatlığı bulunan oyuncuların dönmesiyle birlikte Lakers, bu alanların da üstüne düşerek hücumda yaşadıkları düşüşün üstesinden gelebilir.

Bunlara ek olarak üç sayı çizgisinin gerisinden çok verimli oynayamamanın Lakers için büyük bir sorun olmadığını da söylemek gerekiyor. 2019-20 sezonunda şampiyonluğa ulaşan Lakers, sezonu üç sayılık atış denemelerinde 23., üç sayılık isabet oranında ise 21. sırada tamamlamıştı. Bu yüzden Los Angeles temsilcisi içi endişelenmek çok da doğru olmayabilir…

Houston Rockets, DeMarcus Cousins Deneyine Son Verdi

Yaz döneminde kadrosunda önemli ölçüde bir değişikliğe giden ve Russell Westbrook’un ardından sezon başladıktan sonra James Harden’ı da kaybeden Houston Rockets, bir yeniden yapılanma döneminden geçiyor. Takımın iplerini oyun kurucu pozisyonunda John Wall’a emanet eden Rockets, son 2 sezonda yaşadığı sakatlıklar sebebiyle parkelerden uzak kalan ve takımların pek de sıcak bakmadığı DeMarcus Cousins’a bir şans vermekte bir sakınca görmedi.

Ancak Cousins’ın özellikle fiziksel anlamda eski günlerinin çok uzağında olduğunu söylemek gerekiyor. Sahada özellikle savunma tarafında yatay olarak hareket etmekte çok zorlanan Cousins, Rockets’ın yarı saha savunmasında takımın en önemli zafiyetlerinden birisi haline geldi.

Sene başında Rockets, Cousins’ı kadrosuna eklerken tecrübeli oyuncunun yaz döneminde kadroya katılan bir diğer isim Christian Wood’u yedeklemesini ve takımın dış oyuncularına hücumda dış şut tehdidiyle saldırabilecekleri alan sağlamasını planlıyordu.

Rockets’ın koçu Stephen Silas, bir başantrenör olarak kariyerindeki ilk senesini geçiriyor ve Cousins hakkında konuştuğu neredeyse her seferde genç koç tecrübeli oyuncuyu ne kadar sevdiğini dile getirmekten çekinmiyordu. Koç, Cousins’ın takıma kattığı hücum potansiyelini sık sık överken soyunma odasındaki oyuncular da ondan gayet memnun gibi gözüküyordu.

Kariyeri boyunca hiçbir zaman iyi bir savunmacı olarak görülmeyen Cousin’ın yaşadığı aşil tendonu ve çapraz bağ gibi ciddi sakatlıklardan sonra bu alanda da iyice geriye gittiğini söylemek gerekiyor. Yine de takımın as pivotu Christian Wood sakatlanana kadar bu çok ciddi bir sorun haline gelmemişti. Çünkü Cousins genellikle kısa dönemler boyunca dinlenerek süre alıyor ve hücumda takıma yeni bir soluk getirmeye çalışıyordu. Fakat Şubat başında Wood’un sakatlanmasının ardından çok daha uzun süreler sahada kalması bir zorunluluk haline gelen Cousins’ın zafiyetlerini Rockets kadrosu makyajlayamamaya başladı.

Bunun sonucu olarak da Rockets, tecrübeli uzunla yollarını ayırmayı tercih etti. Bunun sonucu olarak Houston ekibi, son yıllarda sık sık gördüğümüz gibi çok daha fazla small-ball oynayacaktır. Cousins’ın kariyerinin bir sonraki adımının ne olacağı ise hala belirsizliğini koruyor…