By Fadeaway World, Çeviri: Arma Kaynar / info@eurohoops.net
Bu çevirinin tüm hakları Eurohoops Ltd. Şti.’ye aittir ve tamamının veya bir kısmının izinsiz kullanılması kesinlikle yasaktır.
Bu yazı Fadeaway World’de yayınlanmış ve uyarlanarak çevrilmiştir.
Normal bir sezonda çaylak oyuncuların neler yapabileceğini değerlendirebileceğimiz Yaz Ligi’ne sahip olurduk. Ancak geçen sezonun salgın sebebiyle geç bitmesi ve 2020-21 normal sezonunun önceki yılın finallerinden sadece birkaç ay son başlamasıyla birlikte bu sene bu fırsata sahip olmadık. Eskiden Draft edilmemiş birçok oyucu, Yaz Ligi’nde boy göstererek kendilerini NBA’e kabul ettirmenin bir yolunu arar ya da Amerika dışındaki takımların ilgisini çekebilmek için kıyasıya mücadele ederdi.
10. Garrett Temple
LSU’da geçirdiği 4 yılın ardından 2009 NBA Draftında hiçbir takım tarafından seçilmeyen Garrett Temple, G-League ekiplerinden Rio Valley Grande Vipers’a katılmıştı. Bir süre NBA ve G-League arasında mekik dokuyan oyuncu, 12 yıllık bir NBA kariyerine sahip oldu. NBA kariyeri boyunca 12 farklı takımın formasını giyen Temple, 6.4 sayı ortalaması yakaladı.
9. TJ McConnell
McConnell 2016 senesinde lige ilk geldiğinde Yaz Ligi’nde o kadar iyioynamıştı ki Philadlephia 76ers’ın kadrosunda sezon öncesinde kendisine bir yer kazanmıştı. Çaylak sezonundan sonra kenardan gelerek maç başına 20 dakika civarında rol alarak Sixers rotasyonunda önemli bir rol oynayan McConnel, hücumu yönetebilmesi ve mücadeleci oyun tarzıyla Philadelphia’da kısa süre içerisinde taraftarların sevgilisi haline geldi.
8. Royce O’Neale
O’Neale, kolej kariyerinin yarısını Denver’da geçirdikten sonra 2015 senesine kadar da Baylor’da oynamıştı. Draftta hiçbir takım tarafından seçilmedikten sonra ilk profesyonel senesini Almanya’da MHP Riesen Ludwisburg formasıyla oynayan O’Neale, daha sonra Golden State Warriors‘ın Yaz Ligi kadrosunda yer aldı ancak NBA sezonu başlamadan önce takımdan kesildi. Daha sonra İspanyol kulübü Herbalife Gran Canaria ile anlaşan O’Neale, 2017 yılını da Litvanya’da geçirdi.
2017 yılında sonunda aradığı fırsatı bulan O’Neale, Utah Jazz‘in Yaz Ligi ekibi için antrenmanlara katıldı. Ligdeki ilk 2 sezonunda Jazz için kritik bir bench oyuncusu haline gelen O’Neale, bu sezon Jazz formasıyla birçok maçta ilk beşte yer aldı. Utah ekibinin ligin en iyi 5 savunmasından birine sahip olmasında büyük rolü bulunan O’Neale, maç başına 7.9 sayı – 6.6 ribaunt ortalamalarıyla oynuyor.
7. Wesley Matthews
Wesley Matthews, University of Marquette’de 4 yıllık etkileyici bir kolej kariyerine sahipti. Anak bu onun 2009 NBA Draftında seçilmesi için yeterli olmadı. Daha sonra Utah Jazz‘e katılan Matthws, Ronnie Brewer’ın takas edilmesiyle birlikte takımın ilk beşine yerleşti. Ligdeki ilk sezonunda %48.4’lük şut yüzdesiyle 9.4 sayı ortalaması yakalayan Matthews, Portland Trail Blazers ile 5 yıl 34 milyon dolarlık bir kontrat imzaladı.
6. Maxi Kleber
Almanya’da 3 yıl boyunca profesyonel olarak oynadıktan sonra 2014 NBA Draftı’na katılan Maxi Kleber, hiçbir takım tarafından seçilmeyince sonraki üç sezonu İspanyol ve Alman kulüplerinde geçirdi. 2015 ve 2017 yıllarında Almanya Ligi’nde All-Star seçilen Kleber, 2017 yazında Dallas Mavericks‘e katıldı.
Kleber’in kendisini kanıtladığı sezon ise geçen sene oldu. Maç başına 9.1 sayı – 5.2 ribaunt ortalamarı tutturan ve üç sayı çizgisinin gerisinden %37.3’le şut atan Kleber, bu sezon ise üç sayı çizgisinin gerisinden %47.5’le oynuyor.
5. Derrick Jones Jr.
Jones, UNLV’de geçirdiği tek seznda Güneydoğu Pennyslvania’da Yılın Oyuncusu seçilmeyi başarmış bir yetenekti. Ancak girdiği sınavlarda yaptığı sonuçlarla ilgili bir soruşturma geçirdikten sonra Jones, aldığı ceza sebebiyle takımından ayrı kaldı. Bu da Jones’un draft öncesi değerini fazlasıyla düşürdü ve 2016 yılında hiçbir takımın onu tercih etmemesine sebep oldu.
Daha sonra Phoenix Suns kadrosuna katılan Jones, NBA Smaç Yarışması’nda da finalist oldu. Suns‘ta geçirdiği 2 sezonun ardından Miami Heat‘e transfer olan Jones, bulduu ilk ciddi fırsatta kenardan gelerek 7.0 sayı – 4.0 ribaunt ortalamarı yakaladı. Geçen sene maç başına 8.5 sayı ortalaması tutturan Jones, Smaç Yarışması’nda Aaron Gordon’ı yenerek şampiyon olmuştu.
4. Kendrick Nunn
2018-19 sezonunu Santa Cruz Warriors‘ta geçiren Nunn, 49 maçta 19.3 sayı ortalama tutturdu. Bu performansını gören Heat, oyun kurucuya garanti kontrat teklif etti ve Nunn da çaylak sezonunda 15.3 sayı ortalaması yakaladı.
3. Seth Curry
Seth Curry’nin NBA yolculuğunun abisi Stephen Curry’ye kıyasla çok daha zor geçtiğini kabul etmek gerekiyor. Liberty’de geçirdiği sezonda 20.2 sayıyla çaylak rekorunu kıran Curry, daha sonra Duke’a transfer oldu. Duke’ta geçirdiği sezonda En İyi İkinci Beş’e seçilen Curry, daha sonra G-League’de forma giydi ve 2014 ile 2015 yıllarında All-Star seçildi.
Curry beklenen patlamasını ise 2016-17 sezonunda Dallas Mavericks formasıyla yaptı. Maç başına 12.8 sayı ortalama yakalayan Curry, Mavericks‘e dönmeden önce bir süre Portland Trail Blazers‘ın formasını da giydi. 2020 yazında Sixers‘a takas edilen Curry, gösterdiği şut performansıyla Sixers‘ın başarısında önemli bir rol oynuyor.