By Utkan Şahin / info@eurohoops.net
Fenerbahçe, Ülker ile başlayan sponsor dönemiyle birlikte EuroLeague’e geri döndü ve 2006-2007 sezonundan beri düzenli olarak mücadele ediyor.
Sarı-lacivertli ekip bu sürede büyük hayal kırıklıkları da yaşadı, büyük sevinçler de…
Fakat son yıllarda Zeljko Obradovic ile birlikte işin mutluluk ve başarı kısmını istikrara dökmeye başladı.
Zeljko Obradovic‘in takımın başında bulunduğu 7 yılın 5’inde playoffa kalan Fenerbahçe Beko (geçen sezon COVID-19 sebebiyle yarıda kaldı), daha önce 3 kez playofflarda rakibini süpürdü.
Seriyi 3 maçta bitirmek. Ne kutlu iş değil mi? Obradovic’li Fenerbahçe için bu çok da uzak bir durum değildi.
Igor Kokoskov’lu Fenerbahçe de CSKA Moskova karşısında üst üste 6. Final Four’a ulaşabilmek için mücadele edecek.
Eurohoops Fırın olarak biz de Sarı-Lacivertliler’in bu sezonki playoff mücadelesi öncesinde geçmişte son 8 takım arasına kaldıktan sonraki maceralarını derledik.
Montepaschi Siena – Fenerbahçe Ülker: 2-0
Sezon: 2007-2008
Maçlar: 73-66 / 65-86
Serinin en iyisi: Willie Solomon 11.0 sayı, 2.0 ribaund, 2.0 asist
Fenerbahçe, playoff macerası ilk olarak 2007-2008 sezonunda başladı. Takımın başına Bogdan Tanjevic’i geçiren sarı-lacivertli ekip, genç uzunları ve Willie Solomon’un önderliğinde büyük bir başarı yakaladı.
TOP 16’de Baskonia‘nın arkasında gruptan ikinci olarak çıkan Fenerbahçe, playofflarda karşısında Montepaschi Siena’yı buldu. Siena, o zamanlar bambaşka bir takımdı. Yıllarca süregelen düzeniyle birlikte sürekli Final Four’a aday takımlarından biri olan İtalyan ekibi, doğal olarak serinin büyük favorisiydi. “Genç” Fenerbahçe ise Solomon önderliğinde sürpriz yapmanın peşindeydi.
Palaestra’daki maçta Fenerbahçe, aslında beklenenden çok daha iyi bir ilk 30 dakika oynadı.
Mirsad’ın sakatlığına rağmen pota altında rakibine büyük üstünlük kuran sarı-lacivertli ekip, telaşlı başladığı maça 2. çeyrekteki serisiyle ortak oldu. 3. çeyrekte yaptığı alan savunmasıyla rakibinin düzenini bozan Fenerbahçe, 46-49 ile öne geçmeyi bile başardı fakat Siena 4 numaradan şutları sokmaya başlayınca maçın kaderi değişti. Son çeyreğe arka arkaya üçlüklerle giren ev sahip ekip, bir anda farkı çift hanelere çıkardı ve sahadan galibiyetle ayrıldı.
İstanbul’daki maç ise bu kadar bile iyi geçmedi. 3. çeyrekteki Siena serisine engel olamayan sarı-lacivertli ekip, bir anda farkı geriye düştü ve 2-0 ile elendi.
Sezon boyunca harika bir basketbol oynayan Solomon, bu seride hayal kırıklığı yarattı. Amerikalı yıldız, belki sezon standartlarında oynasaydı sarı-lacivertli ekip, seriyi en azından 3. maça taşıyabilirdi.