2020-21 EuroLeague: Anadolu Efes’in Playoff Hikayeleri

16/Nis/21 09:09 Nisan 16, 2021

Can Bedel

16/Nis/21 09:09

Eurohoops.net

Anadolu Efes, son sekiz yılda dördüncü kez playoff oynayacak. Peki geçmişin playoff tecrübelerinde Anadolu Efes için ne gibi hikayeler var?

By Eurohoops Team / info@eurohoops.net

Anadolu Efes büyük beklentilerle başladığı sezonun ilk yarısında hayal kırıklığı yaratan bir performansa imza atsa da ligin ikinci yarısında kendini buldu ve yükselen form grafiğiyle birlikte sezonu 3. sırada bitirdi.

Playoff’ta Real Madrid ile karşılaşacak olan Lacivert Beyazlı ekip, bu sezonla birlikte modern EuroLeague döneminde ikinci kez saha avantajını alarak bir playoff serisine girecek. Anadolu Efes, EuroLeague’de playoff serisinde iç saha avantajına ilk kez 2018-19 sezonunda sahip olmuş ve Barcelona’yı 3-2 eleyerek Final Four’a yükselmişti.

2001’den beri modern EuroLeague’de mücadele eden Anadolu Efes, bu süreçte 6 kez playoff serisi oynasa da sadece Barcelona karşısında mutlu sona ulaşmış ve Final Four biletini almayı başarmıştı.

Eurohoops Fırın da sizler için Anadolu Efes‘in EuroLeague’deki playofff hikayelerini derledi:

Panathinaikos – Efes Pilsen: 2-1

Sezon: 2004/2005
Maçlar: 102-96 / 63-75 / 84-76
Serinin en iyisi: Willie Solomon 20.3 sayı, 3.3 asist, 3.0 ribaund

Türk takımları her zaman Avrupa’da hatalı hakem kararlarından şikayetçi olmuştur. Hatta her kötü sonuçta bu bahaneye sarılmak, sosyal medyada bunun bir alay konusu olmasına bile sebep oldu.

Fakat bu seride Türk takımlarının Avrupa’da canının en çok yandığı maçlardan biri oynandı.

Modern EuroLeague öncesi üst üste 2 kez Final Four oynayan Efes, 2000’li yılların başında Oktay Mahmuti’yle bu büyük başarının hep kıyısından döndü. O dönem playoff olmadığı için F4’e Top-16 grubunun lideri gidiyordu ve Efes hep çok iyi performanslara rağmen son anda Avrupa’nın 4 büyük takımının arasına yer alamadı.

2004’te sistemin değişmesiyle birlikte playoff geldi ve Efes, son hafta AEK’i yenerek playoff’a kalmayı başardı. Karşısında Bologna’dan beri Final Four’a kalamayan Panathinaikos vardı.

Daha önceki iki Final Four’un da intikamını almak isteyen temsilcimiz, OAKA’daki maça oldukça istekli çıktı fakat maç tam anlamıyla bir rezaletti.

Son anlarda yayını kesilen maçta Panathinaikos, tam 57 kere serbest atış çizgisine gitti. Altını çizmek gerekirse 57 faul atışı hala modern EuroLeague’in tamamında bir rekor. Bu maç dışında EuroLeague tarihinde bir playoff maçında en fazla 45 serbest atış kullanıldı. O maçta 4 oyuncu 5 faul sebebiyle maçı erken tamamlarken 4 oyuncu da uzun süre 4 faulle oynadı. Bu sebeple de 17 yaşındaki Cenk Akyol maçta süre aldı.

Bu probleme rağmen Efes, ortaya inanılmaz bir direnç koydu. Solomon ve Domercant ikilisiyle sürekli geri dönen Lacivert Beyazlı takım maçı uzatmaya götürmeyi bile başardı. Uzatmada ise nefesi kesildi ve İstanbul’a 0-1 geride döndü.

İstanbul’da tamam ya da devam maçına çıkan Efes, Solomon ve Prkacin ile devam dedi. Maç boyunca bu iki isim dışında skor katkısı almakta zorlanan Efes soyunma odasına geride gitse de 2. yarıda kontrolü eline aldı.

Atina’daki maçta Kecman’ın sürpriz katkısıyla harika giriş yapsa da Lakovic her şeyi değiştirdi. Efes’in hücumda tıkandığı anlarda Lakovic ile fark yaratan Panathinaikos, rüzgarı arkasına aldı ve bir anda düğümü çözerek sahadan galibiyetle ayrıldı.

CSKA Moskova – Efes Pilsen: 2-0

Sezon: 2005/2006
Maçlar: 66-57 / 75-71
Serinin en iyisi: Henry Domercant 16.5 sayı, 4.5 ribaund, 1.0 asist

2005-2006 sezonunda ise Anadolu Efes hatayı en başında yaptı.

Tarihin en çekişmeli Top-16 gruplarından birinde yer alan Lacivert Beyazlı ekip, dört takımında 3-3’lük derecesiyle sıralanması sonrası grubunu 2. sırada bitirdi. Fakat daha fazlasını yapma şansı vardı. Grupta hem Panathinaikos hem de Cibona’yı deplasmanda yenen temsilcimiz, evinde oynadığı 3 maçtan sadece birini kazanabildi. Eğer Cibona’yı evinde mağlup edebilseydi grubu rahat bir şekilde lider tamamlayabilirdi.

Bu avantaj kaçınca Efes‘in karşısına CSKA Moskova geldi. Ettore Messina’nın CSKA‘sı o sezon Top-16’yla birlikte çıktığı seviyeyle mağlup edilmesi hiç kolay bir takım değildi.

CSKA, Moskova’daki maçı rahat bir şekilde kazandı. Gözler İstanbul’daki maça döndü. İlk 3 çeyrek başa baş geçse de Papaloukas’ın fiziksel üstünlüğüyle ağır basan CSKA, son çeyrekte Langdon’ın da devreye girmesiyle 10-0’lık bir seri yakaladı. Geri dönüş olmadı.

Efes‘i eleyen CSKA Moskova, Final Four’da Maccabi‘nin üstünlüğüne son verdi ve şampiyon oldu.

Olympiakos – Anadolu Efes: 3-2

Acie Law - Olympiacos Piraeus - EB12

Sezon: 2012/2013
Maçlar: 67-62 / 71-53 / 72-83 / 73-74 / 82-72
Serinin en iyisi: Jamon Gordon 10.2 sayı, 5.2 ribaund, 4.8 asist

2005 ve 2006’da playoff oynayan temsilcimiz, bir sonraki deneyimi için uzun süre beklemek zorunda kaldı.

Oktay Mahmuti’nin 2007’de takımın başından ayrılmasından sonra o her zaman konuşulan “kültürünü” kaybeden Efes, büyük paralar harcamasına rağmen ne Avrupa’da ne de ligde istediği sonuçları alabildi. 2012’de Mahmuti’nin geri dönmesi, Efes‘i playoff’a taşıdı.

Büyük paralar harcayarak Farmar-Vujacic-Gordon üçlüsünü kuran Efes sezona sallantı da başlasa da Top-16’da 10 maçtan 9 galibiyet çıkararak kapağı playoff’a attı. Efes, gruptaki son 3 maçını kaybederek saha avantajı şansını yine elinin tersiyle itti.

Playoff’ta Lacivert Beyazlıların karşısına son şampiyon Olympiakos çıktı. Pire’de oynanan ilk maçta uzun süre maçın içinde kalsalar da Printezis’i durduramamak mağlubiyeti getirdi. 2. maç daha da kötüydü. 2. çeyrekten itibaren motoru kapatan Efes, sahadan farklı yenik ayrıldı ve İstanbul’a hem 2-0 geride hem de moral olarak kötü bir durumda döndü. Efes’in artık Final Four hayali için son şampiyonu üst üste 3 kere yenmesi gerekiyordu.

İstanbul’da karşımızda çok daha sert bir takım vardı. İlk yarıda rakibine sadece 28 sayı attıran temsilcimiz seride tutunmayı başardı ve durumu 2-1’e getirdi. 4. maç ise klasiklerin arasına girdi. Maça çok kötü başlayan Efes, bütün maç rakibini takip etti. Son çeyreğin başında skor eşitlense de Olympiakos yakaladığı 12-0’lık seriyle son 2 dakikaya 62-70 önde girdi.

Mantıken Lacivert Beyazlıların buradan ayağa kalkması zor gözüküyordu… Ancak mucize gerçekleşti. Kısa sürede Jordan Farmar ile 10-3’lük seri yakalayan Efes, mücadeleyi son topa getirdi ve Jamon Gordon’un hafızalara kazınan tiplemesiyle 74-73 kazandı.

En dipten birbirine tutunarak ayağa kalkan Efes’in şimdi yapması gereken tek şey Pire’den bir maç çalmaktı.

Büyük bir moralle Yunanistan’a giden Lacivert beyazlı ekip, ilk yarıyı 8 sayı önde kapattı. Üçüncü çeyrekte Efes’in kötü hücum performansı maçı ortaya getirse de temsilcimiz son çeyreğe önde girdi. Son çeyreğe Acie Law’ın sahaya getirdiği enerjiyle harika başlayan Yunan ekibi tüm rüzgarı arkasına aldı ve rakibini devirmeyi başardı.

Efes büyük bir mucize yazmanın kıyısından döndü, Final Four hayalleri başka bahara kaldı. Olympiakos ise üst üste 2. kez şampiyon oldu.

Real Madrid – Anadolu Efes: 3-1

Sergio Rodriguez - Real Madrid - EB14

Sezon: 2014/2015
Maçlar: 80-71 / 90-85 / 72-75 / 76-63
Serinin en iyisi: Nenad Krstic 16.3 sayı, 5.8 ribaund, 0.8 asist

Ivkovic’in takımın başına getiren Efes; Nenad Krstic, Dario Saric ve sezon ortasında Thomas Heurtel gibi önemli transferler yapsa da EuroLeague sezonu playoff’a kadar pek iyi gitmedi. Kolay bir gruptalardı ancak playoff vizesi 6-8’lık dereceyle alınabildi. Rakip ise korkutucu Real Madrid‘di.

EuroLeague şampiyonluğunu 2 yıl üst üste kaybeden İspanyol devi, o sezon Madrid’de yapılacak Final Four için oldukça istekliydi. Sezonun açık ara en iyi basketbol oynayan takımı da onlardı. Efes‘in  durumunu düşününce Avrupa’da herkes tek taraflı bir seri bekliyordu.

Sahadaki durum hiç de öyle olmadı.

Hücumda Heurtel-Krstic ikilisiyle Real Madrid‘in başına büyük dert açan ekibimiz, savunmada Krstic’i saklamayı başardı ve soyunma odasına önde gitti. 3. çeyrek oyunun temposu biraz elden kaçınca ev sahibi rüzgarı arkasına aldı ve son çeyreğe önde gitti. Efes, son çeyrekte yine oyunu sıkıştırmayı başardı ama son anlarda basit hatalarla 1-0 geri düştü.

İkinci maç, Efes‘in sürprize daha da yaklaştığı bir karşılaşmaydı.

2. çeyrekte kontrolü eline alan Ivkovic’in öğrencileri, bu kez Madrid’in geriden gelip öne geçmesine izin vermedi. Thomas Heurtel’in harika performansıyla hücumda 35 dakika boyunca kusursuz oynayan Efes, WiZink Center’da son 5 dakikaya 8 sayı önde girdi.

Fakat Heurtel ile yaşayan Efes Heurtel ile kaybetti. 35 dakikada 16 sayı 15 asistle oynayan Fransız guard, son 5 dakikayı felaket geçirince maç ters yüz oldu. Real Madrid Sergio Rodriguez ile geri dönmeyi başardı ve seriyi 2-0’a getirdi.

Madrid’de eline geçen iki fırsatı da değerlendiremeyen Lacivert Beyazlılar, İstanbul’a büyük bir hayal kırıklığıyla geldi. Ancak ortaya mental direnç koymayı başardı. İlk iki maçta olduğu gibi burada da maçın çok büyük kısmını önde götüren Anadolu Efes, son çeyreğe 10 sayı önde girdi. Yine aynı senaryo olup Efes ipleri elinden kaçırınca Madrid geri dönmeyi başardı ve bitime 9 saniye kala skoru eşitledi.

Bu kez maç sonu öncekiler gibi olmayacaktı. Temsilcimiz, Janning’in attığı basketle sahadan 75-72 ile galip ayrıldı ve seride tutundu.

Serinin 4. maçı da benzer bir hikayeyle gelişti. İlk 25 dakika oyunu kontrol eden Efes uzun süre skoru önde götürse de yine Madrid’e teslim oldu ve son çeyrekte maçı kaybederek Final Four ümitlerine veda etti.

Seri başında bir maç kazanmasına bile ihtimal verilmeyen Efes, seri boyunca oyundaki toplam dakikaların %64.7’sini önde götürdü.

Olympiakos – Anadolu Efes: 3-2

Jayson Granger - Anadolu Efes Istanbul - EB16

Sezon: 2016/2017
Maçlar: 87-72 / 71-73 / 60-64 / 74-62 / 87-78
Serinin en iyisi: Tyler Honeycutt 10.4 sayı, 8.6 ribaund, 0.6 asist

2016’da Velimir Perasovic‘i 2. kez takımın başına getiren ekip, EuroLeague’deki istikrarsızlığıyla nam salmış bir takımdı. Sezon boyunca büyük inişler ve çıkışlar yaşayan Lacivert Beyazlılar, yine de sezonu 6. sırada tamamladı ve bir kez daha playoff’ta Olympiakos ile eşleşti.

2013’ün intikamını almak için sahaya çıkan ekip, seriye hiç iyi başlayamadı. İlk maçta pota altında ezilen Efes, karşılaşmaya hiç ortak olamadı ve farklı kaybetti.

2. maç işlerin değiştiği noktaydı.

Daha önce hiç deplasmanda kazanamayan temsilcimiz, 2. çeyrekte yine bir darbe yedi ama Honeycutt ile ribaundları dengeleyerek yavaş yavaş maça ortak olmaya başladı.

2. yarıda Olympiakos’u hücumda tamamen rayından çıkartan Anadolu Efes, Alex Kirk’in bitime 48 saniye kala attığı basketle Olympiakos’u devirdi ve ilk kez bir playoff serisinde avantajı eline geçirdi.

Büyük bir moralle İstanbul’a gelen Efes, son çeyreğe 14 sayı farkla önde girerek kutlamalara başladı fakat iş bitmemişti. Spanoulis ile dönmeyi başaran Olympiakos, 18 saniye kala farkı 1 sayıya düşürdü ama son şutu sokamayınca 2-1 geri düştü.

“İstanbul’da maçı kazan, Final Four’a kal” mottosuyla maça giren Efes, karşılaşmaya çok iyi başlayıp soyunma odasına da önde gitti. Ancak bir tarafta Spanoulis varsa her şey çok çabuk değişebiliyor. İkinci yarıda bütün oyunu değiştiren efsane, Olympiakos’u zafere taşıdı. Efes ise kazansa Final Four’a gideceği maçın son çeyreğin 8 sayı bulabildi.

Pire’deki final maçında Efes yine de soyunma odasına önde gitmeyi başardı ama Olympiakos ikinci yarıdaki hücum performansıyla maçı çözerek bir kez Final Four hayaline daha son verdi.

Anadolu Efes – Barcelona: 3-2

Sezon: 2018/2019

Maçlar: 75-68 / 72-74 / 68-102 / 82-72 / 80-71

Serinin en iyisi: Shane Larkin 19.6 sayı, 1.8 ribaund, 3.2 asist

2017-18 sezonunu berbat geçiren Anadolu Efes, tarihinin en kötü sezonunu geçirmiş ve EuroLeague’i son sırada tamamlamıştı. Ergin Ataman yönetiminde yeni bir yapılanmaya giden Anadolu Efes bu enkazı kaldırmak ve zirveye oynayacak bir takım olmak istiyordu.

Nitekim 2018-19 sezonu Anadolu Efes için iyi geçmiş ve lacivert-beyazlılar sezonu 4. sırada tamamlayarak playoff biletini almış, aynı zamanda iç saha avantajını da ele geçirmişti. Plaoyfflarda ise Anadolu Efes‘i çok tecrübeli bir takım bekliyordu: Barcelona!

Makus talihini değiştirmek ve artık playofflarda mutlu sona ulaşmak isteyen Anadolu Efes, seriye iyi de başladı ve ilk maçı Sinan Erdem’de 75-68 kazanmayı başardı.

2. maçta ise işler hiç yolunda gitmedi. Karşılaşmayı kazanarak seriyi 2-0’a getirmek ve Barcelona’ya Final Four biletini almak için gitmek istese de Anadolu Efes karşılaşmada Adam Hanga’yı durduramamıştı. Lacivert-beyazlılar karşılaşmayı 72-74 kaybederken seri eşitlenmiş ve İspanya’da oynanacak 2 maç öncesinde birçok kişi “Yine olmayacak” psikolojine girmişti.

İspanya’da ise 2. maçın aksine bambaşka bir Anadolu Efes sahaya çıkmış ve fırtına gibi esmişti. Shane Larkin’in muhteşem bir performans ortaya koyduğu maçta Anadolu Efes, Barcelona’yı 68-102’yle devirerek seride yeniden avantajı geçirmiş ve aynı zamanda büyük de moral kazanmıştı.

Galibiyetin Final Four anlamına geldiği dördüncü maça da Anadolu Efes iyi başlamış ve lacivert-beyazlılar ilk yarıyı da önde kapatmıştı. Ancak üçüncü çeyrekte ise işler değişti. Efes’in hücumda skor üretmekte oldukça zorlandığı ikinci yarıda Barcelona skor üstünlüğünü ele geçirerek maçı 82-72 kazanmış ve seride durumu 2-2’ye getirmişti.

Anadolu Efes için geçmiş yıllarda playofflarda 5. maçlar hiç de iyi geçmemiş ve lacivert-beyazlılarda yine olmayacak gerginliği bir kez daha ortaya çıkmıştı. Ancak bu kez bir fark vardı: Anadolu Efes beşinci maçı bu sefer kendi sahasında, taraftarının önünde oynayacaktı!

15 bin taraftarının önünde Anadolu Efes makus talihini kırdı ve Barcelona’yı 80-71’le geçerek bu kez mutlu sona ulaşan taraf oldu. Lacivert-beyazlılar böylelikle EuroLeague tarihinde ilk kez Final Four biletini eline geçirmeyi başardı.

Anadolu Efes bu sezon da playoff yolunda iç saha avantajına sahip. 2018-19 sezonunda değişen makus talihin devam etmesi ve lacivert-beyazlıların Real Madrid karşısında da mutlu sona ulaşarak üst üste ikinci kez Final Four’da yer almasını temenni ediyoruz.