By Eurohoops Team / info@eurohoops.net
Fenerbahçe Beko’da basketbol takımından sorumlu yönetici Sertaç Komsuoğlu, FB TV’ye açıklamalarda bulundu. Sertaç Komşuoğlu takımın bu sezon ki bütçesinden, gelecek sezonun çalışmalarına kadar birçok konuda önemli açıklamalar yaptı.
Sertaç Komsuoğlu’nun açıklamaları şu şekilde:
“Öncelikle başta annem ve eşim olmak üzere tüm annelerimizin Anneler Günü’nü kutluyorum. Bununla birlikte annelerini kaybetmiş olan tüm seyircilerimize, tüm izleyenlerimize de bir kez daha rahmet diliyorum. Onları da saygı ve rahmetle anıyorum”
“Sosyal medyadan hocamız ile Yönetim arasında problem olup olmadığına yönelik çeşitli mesajlar geliyor. Bu tip mesajlara alışık olmamız lazım. Dün Yunanlı bir gazeteci bu konuyu gündeme getirdi. Koçumuzla, Fenerbahçeli bir yöneticinin arasının kötü olduğu doğrultusunda, ki o yönetici de benim sanıyorum. Ama böyle bir şey yok. Ama doğaldır, şu anlamda doğaldır, transfer sezonu geliyor. Örneğin dün de ‘Vesely’i Milano alıyor’ dendi, sonra bu konuyla ilgili menajeri bir açıklama yaptı, ‘yok böyle bir şey’ diye. Geçtiğimiz hafta ‘Dyshawn Pierre CKSA’ya gitti’ gibi haberler çıktı. Ama doğaldır. Hocamızla biz şubat ayından bu yana gelecek yılın planlarını yapıyoruz ki geç kalmayalım, gelecek yıl nasıl bir takımla, nasıl bir sistemle mücadele edeceğiz.. Şu anda da play-off’lara hazırlanıyoruz. Bu tip haberler çıkabilir ama taraftarlarımızın bu tip haberlere çok inanmamasını tavsiye ediyorum. Ancak daha da çıkacaktır bu tip haberler çünkü Fenerbahçe, iddialı bir takım. Ben de önümüzdeki yıllar için iddialı demeçler veriyorum çünkü bu doğrultuda çalışıyoruz. İddialı demeçler derken altı boş demeçler vermiyorum. Hakikaten biz, şubat ayından beri gelecek yıl ne yapmamız lazım, nasıl daha güçlü oluruz, elimizdeki bütçeyi en iyi şekilde nasıl kullanırız… bunların çalışmalarını yapıyoruz. Şunu net bir şekilde söyleyebilirim ki ben Maurizio Gherardini ile haftanın 5 günü, 6 günü toplantılar yapıyoruz. Bu toplantıların bir bölümüne sevgili hocamız Igor da katılıyor, bazılarına teknik ekibimiz, bazılarına da profesyonellerimiz katılıyor. Biz, Fenerbahçe’yi gelecek yıllar için planlarken sadece oyuncuyla, başarıyla değil; Fenerbahçe’nin kurumsal anlamda yapılanmasıyla da planlıyoruz. O nedenle çok ciddi çalışıyoruz. Hocamız takımının başında ve bu tip dedikodulara söyleyebileceğim tek şey perşembe günü play-off’lara başlıyoruz. Gönül isterdi ki taraftarlarımız da gelsin ama hazırız. Bunlar dedikodu diyeceğim ama bunların önüne geçmemiz mümkün değil. Özellikle EuroLeague’de normal sezon bittikten sonra bu haberler çok artıyor. Ağırlıklı olarak da Fenerbahçe’den gidenler olduğu gibi gelen isimlerin olduğuna dair haberler de çıkıyor.”
“Fenerbahçe’nin bütçesi ne? Neler yaptık? Neler ettik? Fenerbahçe şu anda EuroLeague için konuşuyorum; EuroLeague’de ilk 8’e giren yani play-off oynayan takımlar arasında en düşük bütçeye sahip. Yani başlangıçtaki takımlar CSKA ve Barcelona’nın bütçeleri 44-46 bandında, biz 18-20 bandındayız. Tabii bütçe derken taraftarlarımız hesaplar yapıyorlar, oyuncuları çarpıyorlar vs. bütçeye sadece böyle bakmamak lazım. Bunun yol masrafları var, konaklama masrafları var, teknik ekibin masrafları var… Yoksa şunu alıyoruz, 15 tane oyuncu var, çarpalım, rakamlar şöyle vs. bütçe, öyle bir bütçe değil. Bu bantta bir bütçemiz var. Bir detay daha vermek istiyorum; EuroLeague’i 18’inci tamamlayan Khimki Moskova’nın bandı da 30-32. Biz, play-off’a kalan takımlar arasındaki en düşük bütçeli takımız ki şunun altını çizmek istiyorum; sezon başındaki sakatlıkları kastetmeden söylüyorum biz Barcelona maçında başlayan Jan’ın ayağının sakatlanmasıyla başlayan arkasından gelen 3-4 Korona vakamız olmasaydı ben hala iddialı bir şekilde CSKA’yı elerdik diyorum. Öyle ki bu korona vakalarında hocamızın olmayışı, Dyshawn oynayamadı, Eddie oynayamadı, Ali Muhammed oynayamadı. Sizler daha iyi bilirsiniz ki o tip final maçlarında Ali Muhammed 3 dakika görev alır, maçı getirir. CSKA’yı çok kolay yenebileceğimiz ilk iki maç oynadık. Biz, üçüncü periyot sonunda yorulduk. Ama bizim kadromuz tam olsaydı oradan en kötü 1-1 ile dönerdik ve çok daha farklı olurdu. Fenerbahçe bu bütçeyle Final-Four yapar. Final-Four yaptıktan sonra da şampiyonun kim olacağını o bütçeler karar vermiyor; o ruh, o kalp, o bilekler karar veriyor. O bağlamda baktığımızda bütçeye takılmamamız lazım. Bütçeye takılmazken ‘gelecek sene bütçe ne olacak, sponsorlar ne olacak?’ diye sorulabilir. Öncelikle Fenerbahçe’nin sponsorlarına teşekkür etmemiz lazım. Bu pandemi koşullarında, bu zor şartlarda sponsorlarımız başta Beko olmak üzere tüm sponsorlarımız Fenerbahçe’ye desteğini sürdürdü. Bu bizim için çok önemli. Keza sponsorlarımızın imza attığı bazı projeler var ki Avrupa’da tekiz. Mesela bir mutfağımız var, Fenerbahçe Beko mutfağı… Oyuncular idmandan sonra, sabah geldiklerinde kahvaltılarını vs. sağlıklı bir şekilde yapabiliyorlar. Yani sponsorlarımız inanılmaz bir şekilde bizimle birlikte oldular, bize büyük destek sağladılar. Tabii ki bütçemizi artırmak için neler yapacağız, bunu ilerleyen bölümlerde konuşuruz ama Fenerbahçe’nin her anlamda çalışması devam ediyor derken bunu da kastettim. Gelecek senelerde gelirlerimizi artırmak için yeni gelir kaynakları yaratmamız lazım. Bunlar sponsorlar olur, başka formüller olur, bunlara da çalışıyoruz. Biz sadece ‘takımda point guardı ne yapacağız, 5 numara kim olacak, 4 numara kim olacak’ diye çalışmıyoruz; biz, nasıl olur da pazar günü 13.30’da oynayacağımız bir Türkiye Ligi maçında o tribünleri EuroLeague maçı gibi doldururuz kısmına da çalışıyoruz. Çok farklı bir şeye çalışıyoruz.”
“Bizim için 17 kişilik kadrodaki herkes aynı değerde. Tarık da bunlardan biri. Ama Tarık’ın şöyle bir şansı oldu; CSKA serisinde gerek sakatlıklar gerek koronadan dolayı çok süre aldı. Ben buna çok inanırım, oyuncuların kaderinde şans varsa o gelir. Tarık’a da o şekilde CSKA maçında bu şans geldi. Çok iyi değerlendirdi. Üzerine koymaya devam ederse Fenerbahçe basketbolu çok önemli bir değer kazanmış olacak. Ben koyacağına inanıyorum çünkü çok çalışkan. Çok iyi örnekler var önünde. Bu tempo çalışırsa, bu tempo idman bittikten sonra 200-250 tane daha şut atayım, 300 tane daha faul atayım ruh haline devam ederse Tarık çok daha iyi yerlere gelir. Bir de Tarık basketbolcu bir aile çocuğu. Kardeşi de bizim altyapımızda oynuyor. İnşallah o da ileride Tarık gibi başarılara imza atacak.”
“Fenerbahçe marka olarak şu anda basketbolda Avrupa’nın en önemli markası. Bunu da şuna istinaden söylüyorum; tabii ki başka markalar da var ama etkileşim alma, değer katma, taraftarın arkasında durması, taraftarın ilgisi anlamında Avrupa’nın en büyük markası. Zaten bunu ölçen firmalar var. Birinci sırada Lakers var, ikinci sırada Warriors’la çekişiyoruz. 2 ay önce Zenit sosyal medyada kutlamalar falan yaptı. Ne oldu? 10 bin takipçiye erişmiş. Biz Fenerbahçe olarak bir mesaj atsak 10 binden fazla etkileşim aşlıyor. EuroLeague bunun bilincinde. Biz de EuroLeague ile konuşuyoruz”