by Arma Kaynar / info@eurohoops.net
Bu yazının tüm hakları Eurohoops Ltd. Şti.’ye aittir ve tamamının veya bir kısmının izinsiz kullanılması kesinlikle yasaktır.
NBA takipçilerinin en sevdiği konulardan birisi NBA Draftları hakkında gerçekleştirilen tartışmalardır. Draftın belki de tüm sporlardaki en heyecanlı ve eğlenceli olaylardan birisi olduğu ortada. Her sene onlarca genç yetenek, yeteneklerini Dünyanın en büyük basketbol sahnesine taşımak umuduyla Drafta katılırken takımlar da sıradaki yıldızlarını bulmanın peşinde oluyor.
Bazı Draft sınıfları, doğal olarak bünyelerinde barındırdıkları yeteneklerle lig üzerinde diğer senelere göre çok daha etkili oluyor. Özellikle yıldız oyuncu sayısının fazla olduğu Draftlar, ligin kaderini şekillendirmek noktasında çok önemli rol oynayabiliyor.
Ligin kaderini belirlemekten bahsederken mutlaka adından bahsettiren iki Draft sınıfı ise göze çarpıyor. Michael Jordan, Hakeem Olajuwon, Charles Barkley, John Stockton gibi efsane isimlerin lige adım attığı 1984 Draftı’yla birlikte tarihin en iyi çaylak sınıfları olarak anılan 1996 ve 2003 Draftları da 21. yüzyıldaki NBA basketbolu üzerinde çok büyük etkiler bıraktı.
Bu etkileri daha rahat anlayabilmek için birkaç detayı göz önünde bulundurmak gerekiyor. Tarihin en iyi Draft sınıfı unvanının birçok kişinin gözünde sahibi olan 1996 Draftı; 4 Hall of Fame üyesi, 10 farklı All-Star oyuncu, toplam 64 All-Star seçimi, 4 tane de MVP çıkardı. Allen Iverson’ın ilk sıradan seçildiği Draft, Kobe Bryant ve Steve Nash gibi ikonların da etkisiyle ligin kaderini neredeyse tamamen değiştirdi. 1996 Draftı’na katılıp takımlar tarafından tercih edilmeyen Ben Wallace bile kariyeri boyunca 4 kez All-Star seçildi ve 4 kez de Yılın Savunmacısı ödülünün sahibi oldu.
LeBron James, Dwyane Wade, Carmelo Anthony ve Chris Bosh gibi yıldızların bulunduğu 2003 Draftı’nın da 1996’dan pek aşağı kalır bir yanı yok. Henüz bu draftta seçilen oyuncular arasında Hall 0f Fame’e katılma vakitleri gelmedi. Ancak yine de bu draft sınıfından 9 farklı All-Star, toplam 4 sezon MVP’si ödülü (Evet, hepsi LeBron James), 47 toplam All-Star seçimi ve 2 Finaller MVP’si çıktı. Derinlik açısından baktığımız zaman 1996 Draftı kadar derin olmasa da yıldız oyuncu açısından tarihteki bütün draftlarla kapışabilecek bir sınıf olduğu ortada.
Biz de gerçekleştirilen lotarya çekiminin ardından 2021 NBA Draftı’nın heyecanın iyice arttığı günlerde alternatif bir dünya yaratarak bu heyecanı körüklemek istedik. 1996 ve 2003 Draft sınıflarında NBA’e katılan oyuncuların kariyerlerinin büyük kısmının da çakıştığı da düşünülünce, bu oyuncuları karşılaştırmak daha kolay olduğu için bu isimler aynı drafta katılsaydı nasıl bir tablo orta çıkardı onun üstüne kafa yorduk.
Lafı daha fazla uzatmadan yıldızlarla dolu 1996 ve 2003 Draftı’nın karmasını huzurlarınıza taşıyoruz:
1.Sıra: LeBron James
Başarıları: 4 NBA şampiyonluğu, 4 Finaller MVP’si, 4 normal sezon MVP’si, 17 All-Star seçimi, 17 All-NBA seçimi, 1 Yılın Çaylağı, 6 En İyi Savunma Beşi seçimi, 1 Sayı Krallığı, 3 All-Star MVP’si
2003 yılında LeBron James lige gelirken herkes onun NBA’in yeni yüzü olmasını bekliyordu. Ancak LeBron hakkında en umutlu olan kişiler bile böylesine bir kariyeri hayal etmemiştir.
Kariyerinin 18. yılını geride bırakan LeBron James, devamlılık anlamında lig tarihinde eşine az rastlanmış bir grafik çizerken bu sürenin büyük kısmı boyunca ligin en iyi oyuncusu olarak dominasyon anlamında da hayal bile etmesi çok zor bir iş başardı.
Toplam 10 kez takımlarını NBA Finallerine taşıyan LeBron James, tüm zamanların en çok yönlü oyuncularından birisi olarak dikkat çekiyor. Tüm zamanların en skorer 3. oyuncusu olan LeBron James, tüm zamanların asist sıralamasında da 8. sırada bulunuyor.
3 farklı takımla NBA şampiyonluğu kazanan LeBron James’in yakın bir zamanda da yavaşlamaya niyeti yok gibi. Devamlılığı sayesinde sadece basketbol için değil tüm profesyonel sporlar için muhteşem bir örnek olan LeBron’un adı, tüm zamanların en iyi basketbolcusu tartışmalarında da Micheal Jordan ile sık sık anılıyor.
NBA Draftlarında özellikle 1. sıradan seçim yapan takımlar mümkün olan en garanti seçimi yapmak isterler. LeBron James; gerek sahada yapabildikleri, gerek devamlılığı gerekse takımlarını çıkardığı seviyelere bakınca 1. sıranın rahatlıkla sahibi oluyor.