NBA: Tarihin En Düşük Galibiyet Oranına Sahip 10 Oyuncusu

25/Haz/21 10:05 Haziran 25, 2021

admin69

25/Haz/21 10:05

Eurohoops.net

Eurohoops Çeviri, NBA tarihinin takım başarısı açısından bir türlü yüzü gülmeyen oyuncularını sizler için derledi…

By Arma Kaynar / info@eurohoops.net

Bu yazının tüm hakları Eurohoops Ltd. Şti.’ye aittir ve tamamının veya bir kısmının izinsiz kullanılması kesinlikle yasaktır.

Her NBA oyuncusu, çok görkemli kariyerlere sahip olamıyor. Kötü organizasyonlarda ya da yeniden yapılanma dönemlerinde forma şansı yakalayan oyuncular, galibiyetlere o kadar önem vermeyen takımlarda oynadıklarında çok fazla mağlubiyet yaşayabiliyor.

Bazı oyuncuların oynadıkları maçların neredeyse %80’ini kaybettiği örnekler bile karşımıza çıkabiliyor. Bu durum tamamen oyuncunun suçu olmasa da bunun pek ideal bir şey olmadığı ortada.

Biz de buradan yola çıkarak NBA tarihi boyunca ligde oynamış ve en düşük galibiyet oranına sahip oyuncuları sizler için derledik:

1. Hollis Thompson

NBA kariyerine “The Process” dönemindeki Philadelphia 76ers ile 2013-14 sezonunda başlayan Hollis Thompson, kariyerinin ilk 3 sezonunu burada geçirdi. Bu dönem boyunca güçlü bir kadro kurabilmek adına draftlarda yüksek seçimleri hedefleyen ve bu yüzden birçok maç kaybeden Sixers‘ta geçiren Thompson, 2016-17 senesinin ortasında New Orleans Pelicans‘a takas edildi. Burada 9 maç oynadıktan sonra takımdan ayrılan Thompson, lig tarihinin en düşük galibiyet oranına sahip oyuncusu olmaktan kurtulamadı.

NCAA’de Oklahoma State formasıyla dört yıl boyunca 17.4 sayı, 8.4 ribaund ve 1.4 asist ortalamaları yakaladı. İlk yılı çıkarıldığında istatistikler 20.8 sayı, 9.7 ribaund ve 1.7 blok ortalamalarına geliyor ve daha etkileyici bir hal alıyor.

1995 Draftı’nda kendisini 6. sıradan seçen Vancouver Grizzlies’in beklentilerini başlarda haklı çıkardı. Sonrasında geçirdiği sakatlıklar ve verdiği kilolar performansını önemli ölçüde etkiledi ve 2002’de son derece erken bir şekilde emekli olma kararı verdi.

1991-92 sezonunda bir önceki sezon 28-54’lük derecesiyle play-off dışında kalan Dallas Mavericks‘e katılan Doug Smith, çok kuvvetli bir ekibe katılmıyordu. Çaylak sezonunda oynadığı 76 maçın 32’sine ilk beş başlayan Smith, 4 yıl boyunca Mavericks formasını terletse de bu dönemde Mavericks, en fazla galibiyeti 1994-95 sezonunda almıştı. (36)
Bir sonraki sezona Boston Celtics forması formasıyla başlayan Smith’in buradaki kariyeri ise sadece 17 maç sürdü.
Los Angeles Clippers, 2010’lu yıllara kadar pek parlak bir organizasyon değildi. Bunun sonucu olarak da lig tarihinin en başarısız takımlarından birisi konumundalardı. Bu durum, Tyrone Nesby, 1998-99 senesinde kadroya katıldığında da değişmedi. Clippers ekibindeki kariyeri toplam 2.5 sene süren Nesby, 3. sezonunun ortasında Washington Wizards‘a takas edildi.
Wizards‘ta geçirdiği 1.5 sezonda toplam 118 maça çıkan Nesby, burada da çok başarılı bir dönem geçiremedi. Nesby, 2001-02 sezonun sonunda NBA kariyerine nokta koydu.
1987-88 sezonunda bir önceki yıl Konferans yarı finalinde elenen Golden State Warriors‘a katılan Tellis Frank, bir önceki sezondan çok daha farklı bir takım bulmuştu. Sezon boyunca sadece 20 galibiyet alarak başarısız bir sezon geçiren Warriors, ertesi sene normal sezonda 43 maç kazanarak tekrar Play-off’lara dönse de Frank’in Golden State’teki günleri de sona erdi.
Daha sonra NBA’de Miami Heat ve Minnesota Timberwolves formalarıyla toplam 154 maça daha çıkan Frank, bu dönemde 2 yıl da İtalya’da forma giydi. 1993-94 sezonunda Minnesota Timberwolves formasıyla 67 maç oynayan Frank, NBA kariyerini %26.89’luk galibiyet yüzdesiyle tamamladı.
NBA kariyerine 1998 sezonunun sonunda efsanevi kadrosunu dağıtan ve yeniden yapılanma sürecine giren Chicago Bulls ile 2000-01 sezonunda başlayan Marcus Fizer, pek de kaliteli bir kadronun parçası değildi. Fizer, bunun cezasını ligde oynadığı ilk 4 sezonda sadece 89 galibiyet yaşayarak aldı.
Bulls‘ta oynadığı dönemden sonra Milwaukee Bucks ve New Orleans Hornets formasıyla 2 yıl daha oynayan Fizer, bir türlü ligde kalıcı olamadı ve 2005-06 sezonunun sonunda NBA kariyerini noktaladı.
2000’li yılların başında Sacramento Kings, Batı Konferansı’nın önemli ekiplerinden birisiydi. Ancak Kings, ilerleyen yıllarda kadrosunun zayıflaması ve kötü yönetimiyle de o günlerinden uzaklaştı. 2008 NBA Draftı’nın 28. sırasında seçilen Donte Greene de kariyerine Kings formasıyla başladı.
4 yıl boyunca Sacramento ekibinin formasını terleten Greene, bu dönem boyunca bir sezonda en fazla 25 galibiyet görebildi. 2011-12 sezonunda oynadığı 53 maçın ardından bir daha NBA’de forma giymeyen Greene, son olarak Ice Cube’un kurduğu Big 3 liginde boy gösterdi.
Randy White de listemizde bulunan bir diğer oyuncu olan Doug Smith gibi, 1990’lı yılların başındaki zayıf Dallas Mavericks kadrolarının kurbanı oldu. 1989-90 senesinde oynadığı çaylak sezonunda play-off ilk turunda Portland Trail Blazers‘a 3-0’lık skorla süpürülen Mavericks kadrosunun parçası olan White, 5 yıllık kariyeri boyunca bir daha play-off’larda mücadele etme şansı yakalayamadı.
1993-94 sezonunun sonunda Randy, toplam 281 maç oynadığı kariyerini sadece 78 kere galibiyet sevinci yaşayarak noktaladı.
1992 NBA Draftı’nın 23. sırasında Milwaukee Bucks tarafından draft edilen Lee Mayberry, kariyerinin ilk 4 sezonunu burada geçirdi. Bu dönem boyunca bir sezonda en fazla 34 galibiyet gören Mayberry, daha sonra 1996-97 sezonunda henüz yeni kurulmuş Vancouver Grizzlies‘e transfer oldu.
Kanada ekibindeki kariyeri 3 yıl süren oyuncu, burada geçirdiği günlerde takım başarısı açısından Milwaukee’yi aradığı günler geçirdi. 1998-99 sezonunda lokavt nedeniyle sadece 50 maç oynanan yılın ardından kariyerini toplam 139 galibiyetle noktaladı.