by Semih Altınbaş / info@eurohoops.net
Bu yazının tüm hakları Eurohoops Ltd. Şti.’ye aittir ve tamamının veya bir kısmının izinsiz kullanılması kesinlikle yasaktır.
Avrupa basketbolunda ve Turkish Airlines EuroLeague’de 2020-2021 sezonu keyifli bir finalle tamamlandı.
Çok büyük beklentilerle yola çıkan ekiplerin o beklentileri karşılayamadığı gibi yarattığı beklentinin çok çok üstüne çıkan takımların da olduğu muazzam bir sezon izledik.
Basketbolu ve genel itibarıyla takım sporlarını zaten bu gibi olmayacakların oluşuyla ilgimizi çeken birer olgu haline getiriyoruz.
Basketbolun güzelliği olarak anılan birçok klişeden daha keyif verici gelişmeler olarak bu beklentilerin çoğunlukla boşa çıkmasını sayabiliriz.
Bu sezon bitti ancak yıllardır olduğu gibi bunun bir devamı olacak; yeni bir sezon oynanacak ve takımlar yaz döneminde bu yeni sezona hazırlıklarını yapacaklar.
Eurohoops Fırın olarak geçtiğimiz senelerde de yaptığımız gibi onların bu hazırlıklarına katkı sağlamayı görev edindik.
Karşınızda EuroLeague ekiplerinin yol haritası serisinin 17. bölümü! EuroLeague şampiyonu olmayı başararak Avrupa’nın en büyüğü konumuna gelen Anadolu Efes‘i konuk ediyoruz…
Anadolu Efes Yaza Nasıl Giriyor?
Anadolu Efes bu yaza 3 yıllık uzun bir yatırım ve proje sürecinin sonunda Avrupa şampiyonu apoletiyle giriyor. Bunun karşılığı olarak ise onları beklenenin aksine çok zor ve yorucu bir yaz süreci bekliyor. Bu durumun elbette sezon geneline yansıması da ihtimaller dahilinde.
Böylesine uzun süreçlerin sonunda şampiyonluğa ulaşan takımlarda işin tamamlanması ve hedeflere ulaşılması demek genellikle takımın en önemli parçalarının artık daha büyük hedeflere yoğunlaşması demek oluyor. Bu durum 2017 Fenerbahçe için de böyle oldu; 2018 Real Madrid için de böyle oldu.
Bu durumun böyle olmadığı dönemler 1970-2010 arasındaki 40 yıllık süreç olarak değerlendirilebilir. Son 11 yıllık süreçte NBA’e ihraç edilen isimlerin kat be kat artmasıyla bir hanedanlık unsurunun üst üste defalarca kez şampiyon olması gibi bir mesele çok mümkün olmuyor.
Kısmen de olsa bozulan bir şeyi yeniden oluşturmak ve ondan eskisi gibi bir düzende çarkı döndürebilmek çok zor bir iş ancak yatırımın devamlılığı doğrultusunda yapılacak tutarlı hamlelerle bu durum kurtarılamayacak bir durum kesinlikle değil.
Sözleşmesi Bitenler / Ayrılanlar: Vasilije Micic, Dzanan Musa
Gelenler: Ömercan İlyasoğlu (kiradan döndü), Mustafa Kurtuldum (kiradan döndü)
İddia: Milos Teodosic | Sertaç Şanlı (Barcelona)
Kadro Dizilimi
PG: Shane Larkin* – Buğrahan Tuncer – Doğuş Balbay – Ömercan İlyasoğlu
SG: Rodrigue Beaubois – Erten Gazi* – Mustafa Kurtuldum
SF: Krunoslav Simon* – James Anderson – Tolga Geçim
PF: Chris Singleton – Adrien Moerman – Yiğitcan Saybir
C: Sertaç Şanlı* – Bryant Dunston – Tibor Pleiss
*: Sözleşmesinde opsiyon bulunan oyuncular
1- Vasa
Vasilije Micic şu anda dünyanın sayılı guardlarından birisi ve bunu kanıtlamak için geçtiği yollar da çok gül bahçesini andıran yollar değil. Bu hiç de böyle olmadı.
Onun geleceği de Anadolu Efes‘in selameti açısından en önemli değişken olarak şu an karşımızda duruyor. Micic çok yüksek ihtimalle nerede olursa olsun ayrılmış olacak. Ancak ayrılmama ihtimali de hiç azımsanacak bir olasılık gibi durmuyor.
Avrupa basketbolunun halihazırda en dominant guardı ve EuroLeague & Final Four MVP ödüllerini süpürmüş bir profil olarak Vasilije Micic kariyerinin en parlak dönemini yaşıyor. Bu dönemini de Efes‘te yaşıyor olması, Efes‘in onun etrafında kurduğu yapının tutarlılığı ve en önemlisi de coaching unsuru Lacivert-Beyazlılar adına gerçek bir şans oldu.
Ergin Ataman’ın en çok Vasa’nın kötü performanslarından hayal kırıklığına uğraması ve bunu basın toplantılarında da dile getirmesinin bir sebebini şimdilerde çok daha iyi anlıyorum. Kimden çok şey bekliyorsanız onun en ufak bir negatif akşamı sizi daha çok hayal kırıklığına uğratır.
Ancak Vasa, Ergin Ataman’ı sevinçten havalara uçurmasını da bildi ve yarım kalan işini tamamladı. Şimdiyse Efes, onun durumunu da gözeterek yerine geçecek ismin yolunu gözlüyor. Peki, İstanbul ekibinin bu uğurda ciddi titizlikle dikkat etmesi gereken kriterler neler olacak?
2- Eşgüdümlülük
Shane Larkin’in de önümüzdeki ağustos ayına kadar bir çıkış opsiyonu var ve henüz o noktada neler olacağının da bir kesinliğe kavuştuğunu söylemek mümkün değil. Efes‘in iki büyük süperyıldızının ikisini de kaybedeceğini düşünmüyorum ancak bu ihtimali de göz önünde bulundurmak gerekir.
Tabii, şu an Larkin’in Efes‘te kaldığı senaryoyu değerlendirmek durumundayız ve bu noktada ikamesi için acil adım atılması gerekecek isim Vasa Micic.
Micic’in gidiş ihtimalleri de göz önünde bulundurularak Efes’in Milos Teodosic’le ilgilendiği bilgisi edinildi.
Bu noktada atılacak adımın Larkin’le eşgüdümlü ilerleyebilecek bir ismin transferi olmasının ne kadar kritik olduğu konusu herhalde tartışmaya açık değildir. Bununla birlikte Rodrigue Beaubois gibi kısa bitiricileri besleyip yeri geldiğinde anahtarları Kruno Simon’a teslim etmesini bilecek bir isim olmalı.
İç transferde James Anderson adımının atılması Adam Hanga temennilerinin büyük ölçüde silinmesine sebep oldu. Hanga aslında Efes için uygun bir top yönlendirici ve kısa/kanat savunmasında da iş çözebilecek bir isim olabilirdi. Fakat koskoca bir Efes takımının tüm top yönlendiriciliğini Hanga’ya emanet etmek gibi bir durum söz konusu olursa Efes’in alışık olunan basketbolunu oynaması pek de mümkün olmayabilir.
Yeni kısanın beraber çalışacağı ana uzunun kim olacağı konusunda da henüz net bir fikir ya da adım olmadığından dolayı çok keskin yorumlar yapmak doğru değil. Sertaç Şanlı‘nın Barcelona’ya transferinin bitme aşamasına geldiği bu ortamda Efes’in eğer Micic giderse yeni kısasının nasıl bir profil olacağı konusunda en büyük değişken Larkin’in konfor alanını koruyacak bir hamleye imza atılması olur.