by Buğra Uzar / info@eurohoops.net
Fenerbahçe Beko’nun deneyimli pivotu Ahmet Düverioğlu, Eurohoops’tan Buğra Uzar’a özel bir röportaj verdi. Geçtiğimiz sezon Final Four’a kalabileceklerini belirten tecrübeli pivot, Aleksandar Djordjevic’in çok zeki bir koç olduğunu da belirtti.
Huzurlarınızda Düverioğlu’nun 2021-2022 sezonu öncesinde yaptığı açıklamalar…
– Öncelikle sağlıklı bir sezon diliyorum. Çok zorlu bir sezonu geride bıraktınız, Fenerbahçe sezona kötü başladı. Tam playofflara momentumu yakalamış biçimde girerken COVID vakaları oldu. Sence tüm bu zorluklar olmasaydı geçen seneki takım Final Four’a kalabilir miydi?
– Bence tabii ki kalabilirdik. Sezonun başında istediğimiz noktada değildik. Yeni transferler ve yeni bir sistem söz konusuydu. Antalya’daki turnuvamız iptal olmuştu. COVID sebebiyle istediğimiz bir başlangıç yapamamıştık. Zalgiris maçından sonra bir toparlanma oldu. Tüm takım soyunma odasında konuşmuştuk. İstemediğimiz şekilde bir mağlubiyetti. Oradan sonra iyi bir seri yakaladık. Takım biraz daha toparlamaya başladı. En sıkıntılı zamanda en büyük talihsizlikleri yaşadık. Hocanın COVID’e yakalanması takımı çok kötü etkiledi. Bence bu aksilikler olmasaydı Final Four yapma ihtimalimiz yüksek olabilirdi.
– Senin için yaz nasıl geçti? Çok daha mobil görünüyorsun. Şu anda da çok fit ve biraz kilo vermiş gibi görünüyorsun. Anladığım kadarıyla yoğun bir çalışma dönemini geride bıraktın.
– Bildiğin üzere babamı kaybettim, 40 gün sonra da babannemi kaybettim. Bu sebeple biraz daha ailemle vakit geçirmek istedim. Orada 2 tane turnuva oynadım. FIBA’nın Asya Elemeleri turnuvasında ve Jakarta’da bir turnuva iptal olmadan önce onun hazırlık maçlarını oynadık. Benim için çok iyi geçti çünkü orada biraz daha kendi basketbolumu oynuyorum. Yazı boş geçirmektense oynamayı istedim. Biraz daha fitim, bu sezon benim için çok önemli. Biraz daha istikrarlı performans sergileyip takıma yardımcı olmak, kendimi ön plana çıkarmak istiyorum. Bu sebeple daha disiplinli olduğum bir sezon olacak.
– EuroLeague’in çok önemli oyuncuları kadronuza dahil oldu. Sen de takımın tecrübelilerinden, en uzun süredir burada olan oyuncularından birisi olarak takımdaşlığı, içerideki ilişkiyi nasıl görüyorsun?
– Koç ve staffın çoğu değişti. Bu yeni bir sistem demek. Gelen oyuncular da oldu. Bu isimler Avrupa basketbolu deneyimi olan oyuncular oldukları için biraz daha çabuk kaynaştık. Fenerbahçe zaten kriter olarak önce karaktere bakan bir kulüptür. Yeni gelen oyuncular da çok karakterli isimler. O konuda hiçbir sıkıntımız yok. Sanki yıllardır birbirimizi tanıyormuşuz gibi. Kısa zamanda çok iyi bir yol kat ettik.
– Koçun ayrılmasını nasıl karşıladınız? Onun yerine çok deneyimli bir isim geldi. Avrupa basketbolunun popüler antrenörlerinden Sasha Djordjevic’le anlaşıldı. Bu konuda neler söylersin?
– Tabii ki böyle bir şeyi beklemiyorduk. Koçun da ailesi için oraya gitmesi gerekiyordu. Kendisi orayı uygun gördüyse saygı duymaktan başka yapabileceğimiz bir şey yok. Djordjevic’e baktığınız zaman Avrupa basketboluna daha uygun bir başantrenör. Çok tecrübeli. Zaten efsanevi oyunculardan birisiydi. Kısa zaman içerisinde oyuncularla arasında iyi bir bağ kurdu. İnşallah bu sezon çok iyi geçecek.
– Koç geleli daha bir ay oldu, çalışma stili hakkında neler söylemek istersin? Bu kısa süreçte nasıl gözlemlerin oldu?
– Tabii ki koçu yorumlamak bana düşmez. Cidden çok iyi bir koç, zeki birisi. En önemli şey ise hırsı. Bazen size bağırır çağırır ancak sizin iyiliğinizi ister. Bazen ısınmada bile sahaya girip konuşuyor. Yeri geldiğinde kızar, yeri geldiğinde motivasyon verir. Sistemi uyguladığı müddetçe bence hiçbir sıkıntı olmayacak. İnşallah onun için de iyi bir sezon olur.
– Fenerbahçe’nin yerli rotasyonunda da bu sezon bir gelişme yaşandı. İsmet Akpınar, Metecan Birsen ve Şehmus Hazer gibi oyuncular geldi. Kaptan Melih Mahmutoğlu ve sen de varsın.
– Bu çok önemli. Bazen haftada 3 maç oynuyorsunuz, geniş rotasyon gerekiyor. COVID sıkıntılarından ötürü yerli rotasyonun EuroLeague için de tetikte olması gerekebilir. Herkes bu sene hazır ve hırslı olacak. Ligde zaten İsmet, Şehmus, genç oyuncularımız iyi performanslar sergilediler. Daha iyi rotasyonlu bir takım göreceksiniz bu sezon. Bazı maçlarda bazı oyuncuları dinlendirebileceğimiz bir yapılanmaya sahibiz.
– COVID hayatlarımızı değiştirdi. Deplasmanlara giderken yaşadığınız kontrol sıkıntıları, testler vb. şeyler… Bir sporcu olarak mental anlamda kendini hazır tutmayı nasıl başardın?
– Sadece basketbol hayatımızı değil, genel hayatımızı değiştirdi. Tüm insanlık için bu böyle. Ofisteki arkadaşlarımız bizim için her şeyi kolaylaştırıyorlar. Maça konsantre olmamızı sağlıyorlar. Havalimanında, uçak biletlerinde olsun her alanda ellerinden geleni yapıyorlar. Artık bununla yaşamaya alıştık diyebilirim.
– Alıştık dedin ama taraftarsızlığa alışmak bizim için hiç kolay olmadı. Artık kısıtlı kapasiteyle de olsa geri dönüyorlar. Ne söylemek istersin?
– En büyük dezavantajımız da o idi. Dün oynadığımız maçta (İstanball Cup’taki Partizan maçından bahsediyor) taraftarlarımızı görmek çok güzel bir histi. Çok özlemişiz. Yani bu kadar özleyeceğimizi düşünmüyorduk. Geçen sene yine onları aramızda görmek istiyorduk ama yokluklarını da pek hissedememiştik. Dün farkına vardık. İnşallah en kısa zamanda tam kapasiteyle dönerler.
– Taraftarlar da sizi çok özlemişler. Sosyal medyada çok baskın bir Fenerbahçe Beko özlemi var. Turnuvada da kapasitelerinin tamamını doldurdular. Onlara bir mesajın var mı?
– Pandemide bile hep arkamızda durdular. Yeni sezonda belki tam kapasiteyle yanımızda olamayacaklar ancak inşallah güzel günlerimiz olacak. Elimizden geleni yapacağız. Onlar da bunu hak ediyor. Fenerbahçe taraftarı her şeyi hak ediyor çünkü kulüpleri için en zor günde her şeyini veren bir kitle. Biz de onları mahcup etmeyerek iyi bir sezon geçirmek istiyoruz.
Basketbol gündemindeki en son gelişmeleri kaçırmamak için tıklayın!