NBA 2021-22: Sezon Öncesi Güç Sıralaması (Batı Konferansı)

18/Eki/21 12:57 Ekim 18, 2021

admin69

18/Eki/21 12:57

Eurohoops.net

Eurohoops Fırın, 2020-21 sezonu öncesinde takımların güç sıralamasıyla huzurlarınızda…

By Arma Kaynar / info@eurohoops.net

Bu yazının tüm hakları Eurohoops Ltd. Şti.’ye aittir ve tamamının veya bir kısmının izinsiz kullanılması kesinlikle yasaktır.

NBA’de yeni sezon 19 Ekim akşamı oynanacak karşılaşmalarla başlayacak. Dev heyecana kısa bir süre kala Eurohoops Fırın, takımları yaz döneminde yaptığı eklemelerin ardından güçlerine göre sıralıyor.

2 bölümden oluşacak yazı serimizin ilk bölümünde Batı Konferansı takımlarıyla huzurlarınızdayız.

15. Oklahoma City Thunder

Oklahoma City Thunder‘ın kadrosunda Shai Gilgeous-Alexander, Lu Dort, Darius Bazley, 2021 NBA Draftı’nın 6. sırasında seçilen Josh Giddey ve Aleksej Pokusevski gibi potansiyelli gençler bulunuyor. Ancak sorun şu ki kadroda Gilgeous-Alexander, Dort ve Bazley dışında kendisini NBA seviyesinde kanıtlamış bir oyuncu bulunmuyor.

Önümüzdeki 7 yılda 18 tane birinci tur hakkına sahip olan Thunder‘ın yeniden yapılanma y0lunda olan bir takım olduğu ortada. Thunder için bu sezon maç kazanmaktan çok kadrosundaki genç oyuncuların gelişimi öncelik olacaktır. Bu da onların Batı Konferansının dibinden kurtulmasının çok zor olduğu anlamına geliyor.

14. Houston Rockets

arian's tweet - "Rockets rookies ? " - Trendsmap

Batı Konferansında yeniden yapılanma yolunda olan bir diğer takım da Houston Rockets. 2021 NBA Draftı’nın 1. turunda tam 4 seçim yapan Rockets; Jalen Green, temsilcimiz Alperen Şengün, Usman Garuba ve Josh Christopher gibi potansiyelli oyuncuları kadrosuna kattı. Rockets’ın da 2021-22 sezonundaki birinci önceliği tıpkı Thunder‘da olduğu gibi genç oyuncuların gelişimi olacaktır.

John Wall’un forma giymeyeceği sezonda Kevin Porter Jr.’ın da alacağı sorumluluklar artacaktır. Rockets, genç ve potansiyelli oyuncularıyla heyecan verici bir kadroya sahip olsa da maç kazanma konusunda bu sezon çok başarılı olmalarını beklemek pek de gerçekçi değil.

13. Minnesota Timberwolves

Minnesota Timberwolves, kadrosunu güçlendirmek açısından pek de parlak bir yaz dönemi geçirmedi. Minnesota temsilcisinin yaz döneminde yaptığı en büyük değişiklik, basketbol operasyonlarının başındaki Gersson Rosas ile yollarını ayırmak oldu. Geçen sezonun son kısmında koç Chris Finch’i göreve getiren Timberwolves, bu sezon için umut verici performanslara imza atmıştı.

2020-21 sezonunda Timberwolves için en umut verici gelişme çaylak Anthony Edwards’ın gösterdiği performanstı. Karl-Anthony Towns ve D’Angelo Russell ile birlikte özellikle hücum tarafında potansiyelli bir kadroya sahip olan Minnesota ekibinin sezonu nerede bitireceğini ise Jaden McDaniels, Josh Okogie gibi yan parçaların vereceği performans belirleyecek.

12. Sacramento Kings

Sacramento Kings‘te kadro anlamında geçen sezona göre çok da büyük bir değişiklik yaşanmadı. NBA Draftı’nda kadrosuna Davion Mitchell’ı katan Kings; De’Aaron Fox, Tyrese Haliburton ve Buddy Hield gibi isimlerin de bulunduğu kalburüstü bir guard rotasyonuna sahip olsa da özellikle kanat rotasyonunda ciddi eksiklikleri bulunuyor.

Geçen sezon ligin en kötü savunmalarından birisine sahip olan Kings, eğer savunmada ileriye doğru bir adım atmanın yolunu bulabilirse yetenekli guardlarıyla batı konferansında play-in potasını zorlayabilir.

11. San Antonio Spurs

San Antonio Spurs, Kawhi Leonard takasından beri beklenen yeniden yapılanma projesine sonunda başladı. Geçen sezon ortasında LaMarcus Aldridge ile yollarını ayıran Spurs, yaz döneminde de takımın 1 numaralı skor opsiyonu DeMar DeRozan’ı sign and trade ile Chicago Bulls‘a yollamıştı.

Rudy Gay ve Patty Mills gibi tecrübeli isimlerle de yollarını ayıran San Antonio ekibinin kadrosunda Dejounte Murray, Derrick White, Keldon Johnson ve Lonnie Walker gibi potansiyelli isimler bulunsa da gerçek bir taşıyıcı skor opsiyonuna sahip değiller. Gregg Popopovich’in daha önce elindeki malzemeden beklentinin çok üstünde verim aldığını defalarca gördük. Spurs’ün bu sezon play-off yarışında bir aktör haline gelebilmesi için tecrübeli koçun şapkadan tavşan çıkarmasına ihtiyaç duyacak.

10. New Orleans Pelicans

Yaz döneminde Steven Adams’ı takımdan yollayarak takasla Jonas Valanciunas’ı kadrosuna katan New Orleans Pelicans, hücum anlamında bir adım ileriye atmış olsa da özellikle Lonzo Ball’un takımdan ayrılması onlar için önemli bir kayıp olabilir. Pelicans‘ın yeni sezon öncesi düzenlediği medya gününde takımın yıldızı Zion Williams’ın sağ ayağında bir kırık olduğu ve bir operasyon geçirdiği açıklanmıştı. Pelicans’ın yıldız oyuncusu, sezonun ilk kısmını kaçıracak gibi gözüküyor.

Ball’un takımdan ayrılmasının ardından Devonte’ Graham’i kadrosuna katan Pelicans’ta bu sezon Nickeil Alexander-Walker ve Kira Lewis Jr. gibi isimlerin de sorumluluğu artacaktır. Geçen sezon gösterdikleri savunma performansıyla hayal kırıklığı yaratan Pelicans, bu alanda gelişim gösterebilirse play-off adaylarından birisi olarak önümüze çıkabilir.

9. Memphis Grizzlies

Memphis Grizzlies‘in kadrosunda da yaz döneminde Jonas Valanciunas – Steven Adams dışında büyük bir değişiklik yaşanmadı. Buna rağmen beraber iyi performans gösterebilen genç oyuncuları bir arada tutmak da mutlaka faydalı olacaktır. Jaren Jackson Jr.’ın geçen sezon yaşadığı sakatlıktan sonra bu sezon parkelere dönecek olması Memphis ekibi için şüphesiz önemli bir gelişme.

Bu noktada geçen yıl Ja Morant’in yanına ikinci bir yaratıcı bulmakta zorlanan Memphis’te Jaren Jackson Jr.’ın dönüşü önemli olacaktır. Ancak Memphis ekibinin play-off iddiasını güçlendirebilmesi için özellikle sete set hücumda Ja Morant’in yanına bir opsiyon daha bulmak zorunda.

8. Portland Trail Blazers

lillard_lakers_blazers

Geçen sezon play-off’larda hayal kırıklığı yaratan Portland Trail Blazers‘ta yaz döneminde Damian Lillard’ın takasını isteyebileceği baya gündemde kalmıştı. Ancak yıldız oyun kurucu, Portland’da kalmak istediğini bir kez daha yeniledi. Fakat buna rağmen Blazers yönetiminin kadroya Larry Nance Jr. dışında neredeyse hiç ekleme yapmamış olması önemli bir nokta.

Geçen sezon savunma performansıyla büyük bir hayal kırıklığı yaratan Blazers’ta Nance Jr. eklemesi faydalı olacaktır. Fakat bu eklemeyle birlikte Portland’ın batı konferansının iddialı ekipleri arasına girdiğini söylemek pek mümkün değil. 2021-22 sezonuna girerken Portland ekibi, Damian Lillard’ın taşıdığı yere kadar gidebilecek bir takım görüntüsünde.

7. Los Angeles Clippers

2020-21 play-off’larında Utah Jazz ile oynadıkları konferans yarı finali serisinde Kawhi Leonard’ı sakatlık sebebiyle kaybeden Los Angeles Clippers; Paul George, Terance Mann ve Reggie Jackson gibi isimlerin sorumluluk almasıyla birlikte lig lideri Utah Jazz‘i elemeyi başarmıştı. Ancak Clippers‘ın play-off yürüyüşü, konferans finallerinde Phoenix Suns karşısında sona erdi.

Clippers, çapraz bağ sakatlığı yaşayan Kawhi Leonard’dan 2021-22 sezonunda da yararlanamayacak. İyi haber şu ki Paul George, geçen sezon play-off’ların son kısmında hücumun odak noktası olarak etkileyici performanslara imza attı. Los Angeles ekibi, play-off’lardaki savunmasını bu sezona taşıyabilirse batı konferansının önemli ekiplerinden birisi olacaktır ancak Leonard olmadan şampiyonluk iddiasından bahsetmek pek mümkün değil gibi gözüküyor.

6. Golden State Warriors

Golden State Warriors, 2020-21 sezonuna kötü bir başlangıç yaptıktan sonra takımın yıldızı Stephen Curry’nin MVP sezonlarındaki halini hatırlatan performansıyla adını Play-in’e yazdırmayı başarmıştı. 2021-22 sezonuna girilirken eski iddialı günlerine dönmeyi hedefleyen Warriors‘ta 2 yıldır sakatlığı sebebiyle parkelerden uzak kalan Klay Thompson’ın durumu hayati rol oynayacak.

2021 Draftı’nın lotaryasından Jonathan Kuminga ve Moses Moody gibi isimleri kadrosuna katan Warriors, batı konferansında iddialı hale gelebilmek için Thompson’ın sakatlıktan formda dönmesinin yanı sıra kariyerinin ikinci yılını oynayacak olan James Wiseman’ın da önemli bir sıçrama yapmasını bekleyecek. Warriors, batı konferansının zirvesini zorlayabilmek için şampiyonluk yıllarının büyük kısmında olduğu gibi Steph Curry – Klay Thompson ikilisine güvenecek.

5.Dallas Mavericks

Yaz döneminde Dallas Mavericks, kadro anlamında çok büyük bir değişiklik yaşamasa da kulübün efsane koçu Rick Carlisle ile yollarını ayırarak tecrübeli ismin görevine takımın 2011 yılındaki şampiyonluğunda büyük rol oynayan efsane oyun kurucu Jason Kidd’i getirdi. Yaz döneminde kadroya eklenen isimlerden Reggie Bullock, iyi bir ekleme olsa da Mavericks‘in oyuncu kalitesi anlamında geçen sezonkinden çok farklı bir görüntüye sahip olmadığı ortada.

Bu noktada Jason Kidd’in elindeki malzemeye dair vereceği personel kararları büyük rol oynayacak. Kristaps Porzingis’in yanında Maxi Kleber ve Dwight Powell gibi isimlerden birisini kullanarak iki uzunla oynama şansına sahip olan Kidd’in Rick Carlisle yönetimindeki kadroda rolünden pek de memnun olmayan Porzingis’i nasıl kullanacağı da bir diğer soru işareti. Kidd’in takımın yıldızı Luka Doncic’in omuzlarındaki yükü azaltmak için Porzingis’ten daha fazla verim alabilmesi hayati önem taşıyor.

4. Denver Nuggets

Nikola Jokic, NBA tarihinin değeri en az bilinen MVP’si olabilir. Geçen sezon Jokic’in geçirdiği tarihi sezonun son kısmında Jamal Murray’nin sakatlığı sebebiyle sezonu kapatması, Nuggets‘ın play-off iddiasına ciddi bir zarar vermişti. Denver ekibi, sezonun ilk kısmında da skorer guardından yararlanamayacak.

Bu durumda da kadrodaki Michael Porter Jr’ın önemi daha da artıyor. Geçen sezon ilk beş başladığı maçlarda 19.3 sayı – 7.3 ribaund ortalamaları yakalayan Porter, üçlük çizgisinin gerisinden ise %45 gibi muhteşem bir isabet oranı yakalamıştı. Porter’ın bu performansına devam etmesi durumunda Murray’nin sağlıklı şekilde kadroya dönmesi, Denver’ı bir kez daha Batı Konferansının en iddialı takımları arasında yer almasını sağlayabilir.

3. Utah Jazz

Utah Jazz, 2020-21’de normal sezonu lig genelinde birinci sırada bitiren kadroyu neredeyse tamamen bir arada tutmayı başarırken takıma Rudy Gay, Hassan Whiteside ve Eric Paschall gibi önemli rotasyon parçalarını da eklemeyi başardı. Son yıllarda özellikle play-off’larda hayal kırıklığı yaratan Jazz, rakiplerin kısa beşe dönerek Gobert’i oyun dışına itmesine bu sezon Rudy Gay’i kısa beşlerin pivotu olarak kullanarak cevap verebilir.

Geçen sezon muhteşem bir hücum performansı gösterseler de Utah ekibinin geçmişinde özellikle play-off başarılarından şüphe etmemizi sağlayacak kadar fazla hayal kırıklığı bulunuyor. Kağıt üstünde normal sezon için neredeyse eksiksiz bir kadroya sahip olan Jazz’in şampiyonluk iddiasına play-off’larda başarı gelene kadar inanmak pek de kolay olmayacaktır.

2. Phoenix Suns

2020-21 sezonunun başında Chris Paul’ü kadrosuna katan Phoenix Suns‘ın en büyük hedefi 10 yıllık play-off hasretini sona erdirmekti. Phoenix ekibi, geçen sezon gösterdiği harika performansla sadece bu hasreti sonlandırmakla kalmadı NBA Finallerine kadar yükselmeyi de başardı. Ancak Suns‘ın peri masalı hikayesi, finallerde Milwaukee Bucks ve Giannis Antetokounmpo’ya takıldı.

NBA finalistinin konferans güç sıralamasında 2. sırada yer aldığını görmek sizi şaşırtabilir. Yaz döneminde JaVale McGee’yi kadrosuna ekleyen Phoenix Suns, belki de kağıt üstündeki tek eksiğini de tamamlamış gibi gözüküyor. Geçen sezon play-off’ların ilk turunda eledikleri Los Angeles Lakers, yaptığı eklemelerle NBA tarihine geçen bir yaz dönemi geçirmeseydi listenin zirvesinde rahatlıkla yer alabilirlerdi.