Bogdan Bogdanovic ve Clint Capela: “Bir Takım Arkadaşlığından Çok Daha Fazlası”

21/Oca/22 09:01 Ocak 21, 2022

Bugra Uzar

21/Oca/22 09:01

Eurohoops.net

Clint Capela ve Bogdan Bogdanovic’in yakın dostluğu, görenleri imrendiriyor…

By Chris Kirschner– Çeviri: Buğra Uzar / buzar@eurohoops.net

Bu çevirinin tüm hakları Eurohoops Ltd. Şti.’ye aittir ve tamamının veya bir kısmının izinsiz kullanılması kesinlikle yasaktır.

Bu yazı The Athletic’te yayınlanmış ve uyarlanarak çevrilmiştir.

Clint Capela, Charlotte Hornets‘le oynanacak maç için Cumartesi sabahı yapılan takım şut idmanından 40 dakika sonra Atlanta Hawks‘ın idman tesislerinde şınav çekiyordu. Görünürde kimse yoktu ve neredeyse herkes tesislerden ayrılmışlardı. Sadece Bogdan Bogdanovic ve Hawks‘ın asistan koçu Dipesh Mistry hariç…

Capela’nın şınav çekmesine Mistry’nin isteği değil Bogdanovic sebep olmuştu. Birkaç ay önceki hazırlık kampından itibaren Bogdanovic, Capela’nın serbest atış çizgisinde daha rahat olması için yardımcı oluyor. Haftada birkaç kez antrenmanlardan sonra Capela, Bogdanovic’in yardımlarıyla serbest atışlarına çalışıyor. Bogi, zaman zaman Capela’nın odaklanmasını arttırabilmek için onun dikkatini de dağıtmaya çalışıyor.

O gün Capela, Bogdanovic’in istediği şekilde üst üste beş serbest atış atamadı. Bu yüzden Capela beş şınav çekmek zorunda. Hawks’ın antrenman tesislerinde farklı farklı çemberler var. Bu yüzden antrenmanlar aynı anda yapılabiliyor. Capela ve Bogdanovic, gün boyunca yaptıklarından tatmin olana kadar her potayı tek tek ve birkaç kez dolanıyor.

Bogdanovic, serbest atış çizgisinde Capela’nın hemen yanında durarak onun topa gerekli eğimi vermesini ve tüm şutunu tek bir hareketle tamamlamasını sağlamaya çalışıyor. Capela, şut formunun tepesinde bir duraksama yaşıyor ve bu yüzden uzun süredir NBA’in en kötü serbest atış atan oyuncularından birisi. Capela’nın duraksaması hala var ama Bogdanovic onun bu sorununu çözmek ve duraksamasını ortadan kaldırarak şut hareketini tek bir hareketle tamamlayabilmesi için çalışıyor.

Capela, serbest atış çizgisinde daha iyi olmasının ve bir istikrar yakalaması gerektiğinin farkında. Üstelik Bogdanovic’le yaptığı çalışmalar henüz meyvesini vermiş değil. Capela bazen çizgide şut atarken istediği yayı verebiliyor. Bu sayede şutunu tek bir hareketle ve akıcı bir şekilde atabiliyor. Bazen de fazla düşündüğünü ve ritmini bozduğunu kabul ediyor. Bu sezon %54.5’le şut atıyor ve yakın geçen maçlarda rakipleri ona kasten faul yaparak onu çizgiye yolluyorlar. Bu da Hawks’ı zaman zaman zor duruma sokuyor çünkü yakın geçen maçlarda onun savunmasına ihtiyaç duyuyorlar ama sahanın diğer tarafında bir zafiyet oluşturduğu için rakipler onun bu düşük serbest atış yüzdesini kullanıyorlar.

Bir gelişime ihtiyaç duyan Capela, Bogdanovic’ten yardım istedi. Bogdanovic, okyanus ötesinde Fenerbahçe forması giyerken soyunma odasında benzer bir durumun içinde bulunmuştu. Mükemmel bir serbest atışçı olan takım arkadaşı Gigi Datome, serbest atış çizgisinde bocalayan Ekpe Udoh’la çalışmıştı. Udoh, Datome‘ye giderek şut formunu düzeltmek adına antrenmanlardan sonra çalışmak istediğini söylemişti. Nijeryalı oyuncu, Datome’yle bir süre çalışmasının ardından gelişim sağlamıştı.

Bogdanovic, bir takım arkadaşı kendisinden şut konusunda yardım istediği zaman ne kadar sürerse sürsün yardımcı olması gerektiğini biliyordu.

“Bogi böyle” diyor Capela. “Onun bakış açısı böyle. Benim bakış açım da böyle. Birbirimize yardımcı olmak için tereddüt etmiyoruz. Yeri geliyor benim arabamda oturup bir saatten fazla sohbet ediyoruz. Doğal gelişiyor. Planladığımız bir şey değil. Hayatın akışı içerisinde böyle gidiyor. Böyle şeyleri yapmanın onu rahatsız etmediğini biliyorum. Zaten bu yüzden bu kadar keyif alıyorum.”

İkili, Bogdanovic’in önceki yaz Hawks ile imzalamasının hemen ardından arkadaş olmuşlar ve aralarındaki samimiyet çok hızlı ilerlemiş. Capela, Bogdanovic’in memleketi Sırbistan’a onunla birlikte tatile gitmiş ve birlikte ayrıca Miami’de tatil yapmışlar. Hawks‘ın deplasman maçlarında ikili, maçtan önce birlikte kahve içiyor ve akşamları geç saatlerde yemek yemeye çıkıyorlarmış.

İkilinin birbirlerinin evlerinde veya otel odalarında saatlerce hayata, hedefleri ve hayalleri, aileleri ve diğer her şeye dair sohbet edip takılması çok kolay. Sanki birbirlerini bütün hayatları boyunca tanımışlar gibi sıkı bir bağ var aralarında.

“Clint’i Avrupa’dan tanımıyorum çünkü ona karşı hiç oynamadım ama Avrupalı olduğunu biliyorum. O yüzden otomatik olarak birbirimizi tanıyoruz gibi oldu” diyor Bogdanovic. “Kültürümü anlıyor, ben de onun kültürünü anlıyorum. Aramızda otomatik bir uyum oldu.”

“Avrupalı oyuncuların çoğuyla, özellikle de benimle bir anlamda benzer özelliklere sahip, onun gibi dürüst ve farklı biri ile konuşmak çok kolay” diyor Capela. “Konuştuğumuz şeyler ilgimi çekiyor. Birbirimizle fikirlerimizi paylaşabilir ve birbirimizi anlayabiliriz gibi geliyor. Avrupalılar sanki böyle yapıyor. Kahve içiyoruz veya arabamda oturup sohbet ediyoruz. Bu yakın ilişki, Avrupalıların küçüklükten itibaren kurdukları bir şey.”

Capela’nın en çok sevdiği şeylerden biri de Bogdanovic’in sabrı. Zira ulaşmak istediği seviyeye çıkmanın zaman alacağını biliyor. Sabır, oyuncu gelişimi konusunda en çok ihtiyaç duyulan özelliklerden biri çünkü herkes, farklı hızda gelişiyor ve süreç, her zaman lineer ilerlemiyor.

Bogdanovic’in bunu anlıyor olması, Capela’nın onun bir gün koç olabileceğini düşünmesinin sebeplerinden biri. Herkes ile iletişim kurabilmesi ve en başarılı takımlarda neyin yolunda gittiğini bilmesi de kariyeri bittiğinde Bogdanovic’i koçluk yapmaya götürebilecek bir faktör. Bogdanovic de koçluk yapmayı ya da oyuncu gelişimi ile uğraşmayı düşünüyor zira, kendi ifadesiyle, “Basketbolu çok seviyorum ve basketbola dair tutku duyuyorum!”

Koçların başarılı olması için önemli olan bir diğer faktör de her oyuncuya uyum sağlama kabiliyeti. En iyi koçlar, her insanı anlayabilen koçlar. En iyi koçlar, tek bir stratejinin herkese uyacağını düşünen koçlar değil.

“Kendi istediğim şeyi yapmaya çalışmıyorum” diyor Bogdanovic. “Onun istediği şey olmalı. Ben onun bir rutin oluşturup sevdiği alışkanlıklar geliştirmesine yardımcı olmak istiyorum. Rahatlayıp şut atmaktan keyif almalı diye düşünüyorum. Çok acayip bir şey yok. Burada mesele alışkanlık oluşturmak ve iyi bir takım arkadaşı olmak.

Bunu yapmak hoşuma gidiyor. Takım arkadaşlarıma yardımcı olmayı seviyorum. Onun da gelişmek için bunu yapmak istediğini görebiliyorum. Ona yardımcı olmak istiyorum. Gelişmek isteyen oyuncularla çalışmak çok kolay ve o da gerçekten gelişmek istiyor. Ben sadece ona yardımcı olmaya çalışıyorum. Şutunu değiştiremem ama ona yardımcı olabilirim. Onun için asıl mesele, değişmek ve daha iyi şut atmasına yardımcı olabilecek bir rutin geliştirmek istiyor olması. Asıl mesele, takım arkadaşıma özgüven kazandırmak. Ben, çalışmaya inanıyorum.”

Neticede bir takım arkadaşı, başka bir takım arkadaşının ricası üzerine ona ilk kez yardımcı olmuyor fakat buradaki durum, ikilinin gelecek Hawks için daha büyük ve önemli şeylere yol açabilecek bir ilişkiyi saha dışında kuruyor olması. Koç Nate McMillan, NBA’de geçirdiği onlarca yıl içerisinde bunu defalarca yaşadı. Capela ile Bogdanovic’in “harika bir şey yaptıklarını, iyi değil, harika bir şey yaptıklarını” söylüyor McMillan.

McMillan’a göre bu kimya, iyi takımları, harika takımlardan ayıran şey. Warriors, yıllarca birlikte oynadıktan sonra saha içi ve dışındaki yakın ilişkilerin organizasyonunuzda neler sağlayabileceğini gösterdi. Golden State‘ten gelen genel menajer Travis Schlenk de yalnızca saha içindeki değil, saha dışında da muhteşem oyuncuları seçmenin, takaslamanın veya kadroya katmanın önemine dikkat çekti.

Capela ve Bogdanovic’in saha dışındaki ilişkisi de Hawks‘ın ideal takım inşasından bahsederken tam olarak aradığı şey.

“Benim için bir takım arkadaşından daha fazlası, benim arkadaşım” diyor Capela. “Bazen insan tesislerden ayrılıp yalnız takılmak istiyor. Bogdan ise buranın dışında da arkadaşım. Benim için bu durumu gerçekten özel kılıyor çünkü bazen NBA’de takım arkadaşları, saha dışında bu ilişkiyi yakalamıyor. NBA’de diğer oyuncular arasında bizimki gibi bir ilişki olmadığını biliyorum. Onunlayken bu çok kolay. Birlikte her zaman harika vakit geçiriyoruz. Çok sade bir insan. Ben de öyleyim. Mesele milyoner olmamız ya da NBA’de oynamamız değil. Mesele, sahip olduğumuz kişiliklerin bu durumu özel kılıyor olması.

Basketbol gündemindeki en son gelişmeleri kaçırmamak için tıklayın!