by Melikşah Bayrav / info@eurohoops.net
Basketbol Şampiyonlar Ligi’nde heyecan, organizasyonun kurulduğu ilk günden itibaren her sene daha da fazla katlanarak sürüyor. Son 16 etabında işler gitgide daha da kızışmaya devam ederken birçok farklı isim de gösterdikleri performanslarla ön plana çıkıyor.
Ligin altı yıllık serüveninde ilk günlerden bugünlere kadar birçok önemli oyuncu ligde kendini gösterme fırsatı yakaladı. Bazı oyuncular yakaladıkları çıkışın ardından takımlarında kalarak mücadeleye devam etti, bazıları ise daha yüksek bütçeli ve iddialı takımlarla sözleşme imzalayarak isimlerini Avrupa basketbolunda daha da sık duyurmayı tercih etti.
Eurohoops Fırın, bu sezon Basketbol Şampiyonlar Ligi’nde parkede gösterdikleri dikkat çekici performanslarla bir üst seviyeye sıçrama yapması muhtemel 10 oyuncuya göz atıyor.
Yalnızca Son 16 etabında boy gösteren oyuncuları dahil ettiğimiz listemize eğer siz değerli okuyucularımız da hazırsanız, başlayabiliriz.
Justin Simon – MHP Riesen Ludwigsburg
Basketbol Şampiyonlar Ligi’nin düzenli katılımcılarından biri olan MHP Riesen Ludwigsburg, geçtiğimiz senelerde olduğu gibi bu sezonda da mütevazı bütçeye ve dar olanaklara rağmen oldukça önemli işler yapmayı sürdürüyor. Yıllardır birçok oyuncuyu parlatıp üst seviyelere çıkarmayı başaran Koç John Patrick’in Ludwigsburg’u, bu sene de kaldığı yerden devam ediyor.
Royce O’Neale, Kelan Martin, Thomas Walkup gibi ‘Ludwigsburg Oyuncu Parlatma Fabrikası’nın önemli üretimlerinin yanına yeni bir ismin daha eklenmesi fazlasıyla muhtemel gözüküyor. O isim elbette Justin Simon’dan başkası değil.
25 yaşındaki yıldız oyuncu, bu sezon lige tam olarak damgasını vurmuş durumda. Koçu John Patrick’in bireyselliği ön planda tutan hücum sisteminin açık ara en değerli parçası olan Simon; kalıplı fiziğine rağmen yüksek atletizmi, hem açık sahada hem de yarı sahada çembere güçlü şekilde atak edebilme yeteneği ve forvetten parkeye getirdiği üstün ribaund becerisiyle ismini fazlasıyla duyurdu.
Dış şut tehdidi konusunda yaşadığı sıkıntılara ve savunmada özellikle sağ tarafını kapatan rakiplere karşı yaşadığı sorunlara rağmen ABD’li yıldız, halihazırda sunduğu yetenek paketiyle ve henüz genç sayılabilecek yaşıyla ilerleyen dönemlerde ismini çok daha sık duyuracaktır.
DeVaughn Akoon-Purcell – Galatasaray NEF
Geçtiğimiz sene tüm kulvarlarda yaşanan büyük hayal kırıklığının ardından Galatasaray NEF, yeni sezona iddialı bir kadro ve önemli eklemelerle başladı. Kadroda büyük bir revizyona gidilmesinin ardından hedef yükselten sarı-kırmızılılar, aralarında TOFAŞ formasıyla dikkat çekici işler yapan DeVaughn Akoon-Purcell’in de bulunduğu birçok kritik hamleye imza attı.
Geçtiğimiz sezon yaşanan hayal kırıklıklarının ardından Koç Ekrem Memnun’la Basketbol Şampiyonlar Ligi’nin normal sezonunda adeta harikalar yaratan Galatasaray, özellikle hücum kısmında ortaya koyduğu dominant görüntüyle fark yarattı. ABD’li yıldız Akoon-Purcell ise bu süreçteki performanslarıyla takımının en öne çıkan ismi olmayı başardı.
Tam anlamıyla komple bir skor tehdidi olan ABD’li oyuncu; forvetten takımının yarı saha hücumuna getirdiği penetre opsiyonuyla, atletizmiyle, yüksek isabet yüzdesiyle ve açık sahada çizdiği savunulması çok zor görüntüsüyle ligin en güçlü MVP adaylarından biri konumunda.
Galatasaray NEF, Son 16 etabına şok bir iç saha mağlubiyetiyle başlamış olsa da halen ligin favorilerinden biri konumunda. Sezon sonunda yolun sonu kupayla bitmese bile DeVaughn Akoon-Purcell, göstermiş olduğu değerli performanslarla birçok yüksek bütçeli ekibin ilgisini fazlasıyla çekecektir.
Luke Maye – BAXI Manresa
Bu sezon BAXI Manresa formasıyla birbirinden değerli performanslara imza atan Luke Maye, NCAA’in köklü ekiplerinden North Carolina forması ile başarılara imza atmış bir isim. NBA’de aradığını bulamayanlardan olan Maye, geçtiğimiz sezon Trento formasıyla başladığı Avrupa serüvenine bu yıl İspanya’da devam ediyor.
Parkede genellikle 4 numara pozisyonunda süre alan ABD’li uzun, belki de şu sıralar kendi kariyeri açısından en doğru başantrenörlerden biriyle çalışıyor. Özellikle kariyeri boyunca oyunun hücum kısmındaki üstün taktisyenliğiyle ön plana çıkan Koç Pedro Martinez, 24 yaşındaki oyuncudan belki de olabilecek en iyi şekilde faydalanıyor.
Normal sezonda İspanyol temsilcisi adeta fırtına gibi esti, Luke Maye ise maç başına yalnızca 20 dakika süre almasına rağmen takımının en skorer ismi oldu. Pozisyonuna göre kusursuz denilebilecek bir şut mekaniğine sahip olan Maye, bu sayede rakip savunmacılar şutunu bozamadan topu elinden çıkarabiliyor.
Savunma tarafındaki defolarına rağmen skorer uzun; orta mesafeden ve üçlük çizgisi gerisinden yarattığı büyük skor tehdidiyle, alçak post aksiyonlarındaki verimliliğiyle ve 4 numaradan farklı opsiyonlara alan açabilmesiyle Avrupa basketbolu için fazlasıyla değerli bir profil. Bu performansını sürdürdüğü sürece Luke Maye, sezon sonunda üst seviye ekiplerin dikkatini çekecektir.